Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/606 E. 2022/999 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/606 Esas – 2022/999
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/606 Esas
KARAR NO : 2022/999
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2021
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
KARARYAZ.TRH : 22/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… müvekkilinin davalı şirketin araçlarının veya araç parçalarının 14.04.2021 tarihinden beri onarımını ve bakımını üstlendiğini, iki tarafın birbiriyle çok fazla ticari iş yaptığını, davacı şirketin, araç veya araç parçası bakımı/onarımı üzerine iş yapan bir firma olduğunu, davalı şirketin geri dönüşüm hizmetleri yapan ve sürekli karayolu ulaşımı sağlayan bir firma olduğunu, her iki şirket açısından araç veya araç parçası bakımı/onarımı ticari olarak nitelendirildiğini, 14.04.2021 tarihinden itibaren birbirleriyle iş yapan bu iki şirket arasında toplamda 220.754,78 TL’lik iş yapıldığını, müvekkili şirketin, bu paranın toplam 72.000,00 TL’sini tahsil ettiğini, kalan 148.754,78 TL’lik kısım için ödeme alamadığını, borçlu tarafın ilgili borcun hiçbir şekilde ödenmeyeceğini beyan etmesi üzerine taraflarınca Ankara …İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile borçlu davalı aleyhine 150.763,60 TL takip çıkışlı icra takibi başlatıldığını, borçlu davalının takibin devamında itiraz etmesi üzerine işbu icra takibi durdurulduğunu, ilgili tarafların arabuluculuk müzakeresine oturduğunu, 15.10.2021 tarihinde 2021/102159 arabuluculuk numaralı dosya ile anlaşma sağlanamadığını, müvekkili şirket adına dava açma zarureti doğduğunu, davacı müvekkili, davalı şirketin araçlarının veya araç parçalarının 14.04.2021 tarihinden beri onarımını ve bakımını üstlendiğini, bu süre zarfında defalarca iş yapıldığını, Yapılan bu işler neticesinde 27.07.2021 tarihinde işin toplam cari hesabı çıkarıldığında davalı şirketin, müvekkili şirkete bakiye 148.754,78 TL borcu kaldığını, bu borcun zaman içerisinde ödeneceği müvekkili şirket yetkililerine söylenerek davalı şirket yetkilileri tarafından süre istendiğini, zaman içerisinde davalı şirketten bu konuyla ilgili hiçbir adım gelmediğini, bu durumun müvekkilinin düzenlediği faturalar, şirketlerin defterleri, banka hesap dökümanları ve diğer tüm kayıtlarına bakıldığında açıkça ortaya konulacağını, davalı şirketin davacı müvekkiline bu cari hesaptan kalan bakiye 148.754,78-TL borcu bulunmadığını, icra takibi başlatıldığını 19.08.2021 tarihinde ise kısmi ödemelerle beraber hesaplanan takip talebinde işlemiş faiz tutarlarıyla beraber toplam 150.763,60 TL’lik alacak için takip başlatıldığını, cari hesap ve faturalardan doğan bu alacak kalemine davalı şirketin hiçbir şekilde bugüne kadar itirazı olmadığını, davalı taraftan fatura düzenleme veya iade talebi oluşturulduğunu, ilgili faturaların tamamının davalı şirketin kendi mali hesap ve defterlerinde bulunmadığını, davalı şirketin haksız yere ödeme yapmadığının açıkça göstergesi olduğunu, davalı tarafın, borçlu bulunduğu hiçbir rakam olmadığına dair itirazları da geçersiz ve tamamen kötüniyetli olduğunu, şayet tarafların aralarında anlaşma olduğunu, davalı borçlu tarafından araçların müvekkili şirketin oto tamir istasyonuna getirildiğini, ilgili araçların bakım/onarımını sağlandığını, bu duruma tanık olan birçok şirket çalışanı mevcut olduğunu, davalı tarafın müvekkili şirketin düzenlemiş olduğu faturaya da hiçbir itirazı olmadığını, ilgili faturaların, davalı şirketçe kendi mali hesap ve defterlerine işlendiğini, bu durumun davalı tarafın hiçbir borcu olmadığına dair beyanları kötü niyetli bir şekilde yanıltmaya çalışmaktan öteye geçmediğini, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline… , ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle “… müvekkili firmanın araçlarının bakım ve servisini yaptığını belitmişse de müvekkili firmanın araçları bulunmadığını, müvekkili firmanın, kullanmış olduğu araçlara ilişkin, araç sahibi ve davacı taraf arasındaki alacak ilişkisinin, araçlar üzerinde tasarruf yetkisi bulunmayan müvekkili firmayı ilgilendirmediğini, borcu kabul etmediklerini, araç bakım yükümlülüğünün müvekkili firmanın sorumluluğunda olmuş olsaydı faturalar incelendiğinde, verilen servisin çok üzerinde olduğunu, fahiş fiyatlar yazıldığını, en düşük ücretli servis bedelinin dahi piyasanın 1,5 -2 katı olduğu gözetildiğinde konkordatoda olan ve olay tarihinde komiser denetiminde bulunan bir firmanın ekonomik şartları dikkate alındığında belirtilen hizmetleri bu bedelle almayacağının açık olduğunu, bilirkişi incelemesi neticesinde davacının talep ettiği miktarların yapılan işin çok üstünde olduğu görüleceğini müvekkili firma muhasebesine, davacı tarafından, faturalar gönderildiğini ve müvekkili firma tarafından sehven işlendiğini, olayın fark edilmesinin zaman aldığını, müvekkili firma yetkililerinin durumun düzeltilmesi için davacı tarafa başvurduğunu, davacı tarafından, bir çözüm beklenirken huzurdaki itirazın iptali davasına konu icra takibi yapıldığını, faturanın işlenmiş olması, davacı tarafın fatura içeriğini dava dilekçesi ile ikrar ettiğini huzurdaki olayda tek başına yeterli olmadığını, davacı tarafın belirttiği hizmetleri müvekkili firmaya verdiğini ispatla mükellef olduğunu, araçlar üzerinde yapılacak inceleme neticesinde belirtilen hizmetlerin araçlara verilmediğinin ortaya çıkacağını, davacı tarafın hakkı olmayan bir miktarı istediği, alacaklarının muhatabının araç sahibi olduğu gözetildiğinde davacı tarafın kötü niyetli olduğu yapılacak tahkikat neticesinde ortaya çıkacağını davacı taraf aleyhine, asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere, kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, itirazlarının kabulü ile davanın husumet yokluğundan usul yönünden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esasa yönelik yapılacak inceleme neticesinde haksız davanın reddi ile, davacı taraf aleyhine alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin haksız olan davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini…, ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasın tetkikinde takip alacaklısının davacımız ,takip borçlusunun davalımız, takip konusunun araç bakımından kaynaklı fatura alacağı ve işlemiş faizleri ile birlikte 150.763,60 TL sinin tahsili olduğu, borçlu itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Tarafların Ba,Bs formları getirtilmiş, davacı tarafça iş emri kabul formlarının ibraz edildiği formlarda davalı yetkilisinin imzasının bulunmadığı görülmüştür.
Türkiye Noterler Birliğine davacı tarafça davalıya ait hizmet verildiği iddia edilen araç ruhsat suretlerinin istenilmesi için 16/02/2022 tarihli müzekkere yazılmış, 18/03/2022 tarihli müzekkere cevabının verildiği görülmüştür.
Dosya, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “…Davacının ticari defter açılış ve kapanış tasdikleri süresi içerisinde usulüne uygun tutulduğu HMK 222 Maddesine göre kendisi lehine delil teşkil ettiği. Davalı Ticari defterleri kağıt dökümü yapılmadığı VUK, TTK kanunu hükümlerine uygun tutulmadığı Açılış tasdikinin yapıldığı , Kendisi lehine delil teşkil etmediği. Davalının muavin Defter Kayıtları sabit olmak üzere: Davacı tarafından düzenlenen 78.843,88 TL miktarlı faturalar ticari defter kayıtlarına işlendiği , davacının davalıdan 78.843,88 TL alacaklı göründüğü Davacının Ticari Defter kayıtları sabit olmak üzere: 2021 Ticari defterlerine göre davalıya 219.580,74 TL Miktarlı fatura düzenlediği ticari defterlerine kayıt ettiği dava ve takip konusu faturalar E arşiv olarak davalıya gönderildiği , davalının itirazı olmadığı T.T.Kanunu 21 maddesine göre faturaların tebliğinin gerçekleştiği kendi içerisinde birbirini doğruladığı takip konusu faturalar birbirini doğruladığı davalının 70.000,00 TL ödemesinin olduğu (219.580,74-70.000,00)=149.580,74 TL davalıdan alacaklı olduğu. Yukarıdaki verilir birlikte değerlendirildiğinde : Tarafların ticari defter kayıtları birbirini doğrulamadığı , takip ve dava konusu faturalar E arşiv faturası olarak E sistem üzerinden gönderildiği davalının itirazı olmadığı faturanın tebliğ gerçekleştiği Davacının ticari defter kayıtlarına göre davalıdan 149.580,74 TL alacaklı , davalının ticari defter kayıtlarına göre davacıya 78.843,88 TL borçlu olduğu iki ticari defter kayıtları arasında (149.580,74-78.843,88)= 70.736,86 TL fark olduğu Farkın nedeni davalının yapmış olduğu 70.000,00 TL ödemenin kendi kayıtlarında olmaması davacının ticari defter kayıtlarında bulunması ve davacının ticari defter kayıtlarında 140.736,86 TL faturaların davalının ticari defter kayıtlarında olmamasından kaynaklandığı (140.736,86-70.000,00)= 70.736,86 TL taraf ticari defterler arasındaki alacak farkı olduğu Yapılan Makine Yüksek Mühendisi tarafından yapılan parça ve işçilik bedellerinin fatura tarihindeki piyasa rayiçlerine uygun , Takip ve dava konusu faturalara uyumlu olduğu Takdiri Yüce Mahkemeye ait olmak üzere davacının davalının ticari defter kayıtlarında olmayan 140.736,86 TL miktarlı faturanın aracın bakım onarımı yapıldığını ( araç bakım ve onarımı için servise girişi çıkısı veya aracın bakım ve onarımı yapıldıktan sonra davalıya teslimi vb.) ispatlayan belgeleri mahkemeye ibraz etmesi durumunda davacının 149.580,74 TL alacaklı olduğu Aksi durumda davacının 78.843,88 TL alacağı olduğu , Mahkemenin davalının ticari defterlerin usulüne uygun tutulmadığının kabulü halinde davacının 149.580,754 TL Davalıdan alacaklı olduğu , …” belirtildiği görülmüştür.
Dosyamızın tetkikinde mahkememizin 28/09/2022 tarihli duruşmasında davacı vekiline davalı tarafa verilen hizmetler karşılığı faizleri ile birlikte 150.763,60-TL hizmet verilip verilmediği hususunda yemin teklifinde bulunmak, yemin teklifinde bulunuyor ise yemin metni ibraz etmek üzere mehil verilmiş, davacı tarafça yemin deliline dayanılması üzerine davalı şirket adına temsilcisinin yetki belgesi ile hazır bulunması ihtarı içerir yemin davetiyesi çıkartılmış, yemin için belirlenen 21/12/2022 tarihli oturumda davalı şirketin duruşma tarihi itibariyle yetkili temsilcisinin katılmadığı, sözleşme tarihindeki yetkisi …’in katıldığı görülmekle Yemine davet edilen kişinin davalı şirket yetkilisi olması, çıkartılan ticaret sicil gazetesi uyarınca davalı şirket yetkilisinin … olmadığı anlaşılmakla …’in yemini eda edemeyeceğine davalı şirketin yeminden kaçınmış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.

DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça davalıya verilen bakım ve servis ücretinden bakiye faturalı alacak için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali, davalı tarafça hizmet alınmadığı, faturaların kısmen sehven işlendiği faturaların gerçek hizmet bedelinin üstünde tanzim edildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş olup;
Davacının davalıya ait araçlara bakım ve servis hizmeti verdiği, davacı tarafça davalıya verilen servis hizmetleri için 219.580,74 TL Miktarlı fatura düzenlediği ticari defterlerine kayıt edildiği, e tebliğ olarak davalıya gönderildiği, davalı tarafça 70.000,00 TL ödemede bulunulduğu , fatura içeriklerine itiraz edilmediği, davacı ticari defterler ve kayıtları uyarınca davacının davalıdan bakiye 149.580,74 TL alacaklı olduğu, davalının usulüne uygun tutulmaması nedeniyle kendi lehine delil oluşturmayan ticari defter kayıtları uyarınca ise davalının davacıya 78.843,88 TL borçlu olduğu, iki ticari defter kayıtları arasında 70.736,86 TL fark olduğu, farkın davalı tarafından yapılan 70.000,00 TL ödemenin kendi kayıtlarında olmaması ve davacının ticari defter kayıtlarında bulunan 140.736,86 TL tutarındaki davacı faturalarının davalının ticari defter kayıtlarına işlenmemesinden kaynaklandığı, fatura bedellerinin verilen hizmetin piyasa raiç fiyatlarına uygun olduğu, iş emri kabul formlarında davalı imzasının bulunmaması nedeni ile davalı tarafa verilen hizmetin alınıp alınmadığı hususunda çıkartılan yemin davetiyesinde belirtilen duruşma yer gün ve saatinde davalı şirket temsilcisinin hazır bulunmadığı, bu kapsamda davalının davaya konu hizmeti aldığının, davacının davalıdan 149.580,74 TL alacaklı olduğunun kabulü gerektiği, davacının dava dilekçesindeki (” kalan 148.754,78 TL’lik kısım için ödeme alamadığı…”) yönündeki iddia ve talebi uyarınca davacının talep edilebilir bakiye fatura alacağının 148.754,78 TL olduğu, davacı yönünden delil teşkil eden ticari defter ve kayıtları, davalının kendisi açısından delil oluşturmayan ticari defter ve kayıtları, bilirkişi raporu , davalı tarafa çıkarılan yemin davetiyesi ve tüm dosya kapsamı ile anlaşılmakla fatura alacakları yönünden davalının daha önce temerrüde düşürülmemesi nedeniyle davacının işlemiş faize talebinde bulunamayacağı da gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabulüne,
Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki itirazının kısmen iptaline,
Takibin 148.754,78-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte devamına, bakiye talebin reddine,
Asıl alacak tutarı 148.754,78-TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 10.161,44 TL harçtan, dava açılışında alınan 1.820,85 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 8.340,59 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 17,59 TL’sinin davacıdan; 1.302,41 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 83,60 TL tebligat ücreti, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, toplamı 2.142,90 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.114,35 TL’si ile dava açılışında alınan 1.820,85 TL peşin harç toplamından oluşan 3.935,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 23.313,22 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin …maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair Taraf vekillerini yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/12/2022