Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/534 E. 2023/46 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/534 Esas – 2023/46
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/534 Esas
KARAR NO : 2023/46

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2021
KARAR TARİHİ : 25/01/2023
KARARYAZ.TRH: 27/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Müvekkili ile davalıların iş ortaklığı ile 23 sayfadan oluşan 05/01/2017 tarihli alt yüklenici sözleşmesi adı altında anlaşma imzalandığını, müvekkili tarafından alt yüklenici olarak Diyarbakır İli Kayapınar İlçesi Çölgüzeli Mevkii 736 adet konut inşaatı ile alt yapı ve çevre düzenlemesi işinde bazı kalemleri üstlendiğini, üstlenilen kalemlerin sözleşmede tek tek belirtildiğini, müvekkilinin üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, ödenmeyen ücretler olarak bildirilen tabloda toplam imalat tutarı 7.008.164,28, KDV %18 1261469,57- , KDV Tevkifatı 252293,914, beyan edilecek KDV 1009175,656, toplam tutar 8.017.339,93, yapılan toplam ödeme ve iade 7.854.793,95, faturaları kalan alacak 162.545,98 olarak bildirildiğini, kesilen tüm bu ödemelerin müvekkiline ödemesi gerektiğini, sözleşmenin 3,4 …. sözleşme bedeline dahi olan giderler maddesinde ” ilgili mevzuat uyarınca hesaplanacak KDV sözleşme sözleşme bedelindeki birim fiyata dahil değildir” denildiğini, sözleşmenin aksine müvekkiline ödeme yapılırken belirtilen kalem kalem sayılan 1 ve 2 nolu bendlerindeki bedellere KDV dahilmiş gibi KDV kesintisi yapılarak ödeme yapıldığını, yapılan tüm ödemelerde %18 eksik ödeme yapıldığını…, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 50.000-TL üzerinden teminatsız ihtiyati haciz talep ettiklerini, ödeme yapılırken KDV bedeli düşülmesi sebebiyle yapılan tüm ödemelerin %18 KDV tutarı kadar ödeme yapılmasını, fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalak kaydı ile 50.000-TL’nin sözleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline…, ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle ” davacı tarafından açılan davada müvekkilleri ile aralarında yapılan taşeronluk sözleşmesi gereği eksik ödendiği bildirilen alacaklarının istenmesinin yerinde olmadığını, davacının hak ve alacağının bulunmadığını, zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazı yönlerinden dosyanın incelenmesini, dosyanın tetkiki ile usulden reddini talep ettiklerini, davacı tarafından imzalanan sözleşme ile mezkur işe ait dış cephe imalatlarının malzemeli ve birim fiyatlar ile belirtilen açıklamalar dahilinde bulunan imalatların proje, şartname, idare ve işveren elemanlarının talimatları doğrultusunda imalatlarını ve bunların şantiye içi tüm yatay düşey taşıma işlerini sözleşme eki projelere ve teknik şartnamelere uygun montajı, işçiliği işleminin anahtar teslimi olarak yapımını taahhüt ettiğini, davacı tarafın üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini eksik ödeme yapıldığını iddia etmesinin mesnetsiz olduğunu, … davası hakkında 02/01/2020 tarihli ek sözleşme yapılarak imza altına alındığını … hakkında tüm sorumluluğun davacı tarafa ait olduğu ek sözleşmede açık bir şekilde yazmış olmasına rağmen bahse konu dava için davacı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacı taraf ile 18/12/2019 tarihinde hakediş raporu düzenlendiğini ve karşılıklı mutabakat sağlanarak imza altına alındığını, davacı taarfça imza altına alınmış hak ediş raporu incelendiğinde müvekkili şirketlere 330.989,16-TL borçlu olduğunun anlaşılacağını, davacı tarafın dava dilekçesinde ödenmeyen ücretler olarak toplam imalat tutarının 7.008.164,28 TL + KDV, Stopaj vs. Şeklinde bir hesap tablosundan bahsettiğini, ancak bahse konu hesap tablosunun gerçeği yansıtmadığını, davacı taraf ile 18/12/2019 tarihinde 11 kesin hak ediş raporu incelendiğinde karşılıklı mutabakat sağlandığını, ve davacı tarafın bahse konu işte toplamda 6.687,589,17-TL+KDV-Stopaj şeklinde imalat yapmış olduğunun anlaşılacağını, yapılan her hakkedişte davacı tarafa faturalar kestirildiğini, KDV’nin davacı tarafa ödendiğini…, takas mahsup taleplerinin mevcut olduğunu, 18/12/2019 tarihinde 11 kesin hakkedişte davacının borçlu olduğunu, 330.989,16-TL dışında … davacı için yatırılan 500.000-TL teminat miktarı da eklendiğinde davacı tarafın toplamda 880.989,16-TL borçlu olduğunun anlaşılacağını, şayet bu yargılama neticesinde davacı tarafın müvekkili şirketten alacaklı olduğu yönünde hüküm kurulacak ise bu iş bu 500.000-TL bedelinde neticeten tespit edilecek bedelden müvekkili lehine takas mahsup edilmesini talep ettiği, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine…, ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Taraflar arasındaki Ana işveren TOKİ’ olan Diyarbakır – Kayapınar Çölgüzeli mevkii 736 adet konut inşaatı ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi işi-imalatı plan ve projesi ve şartname esaslarına göre anahtar teslimi şeklinde yapımınına ilişkin 05.01.2017 tarihli sözleşme sureti ibraz edilmiş, tetkikinde davacının alt yüklenici olarak dış cephe işleri imalatlarının tamamının anahtar teslim yapımı üstlendiği, sözleşmenin 3.2 maddesi ile tarafların sözleşmeye esas olan işlerin-imalatların m2-adet-hacim olarak bedellerini malzeme+işçilik olarak tek tek belirledikleri , 8. Maddesinde her türlü boşluk düşülecektir şeklinde açıklama yapıldığı, 3.4 maddesi son paragrafı ile ” bu işlere-imalatlara ait olarak katma değer vergisinin sözleşme bedelindeki birim fiyatlara dahil değildir. Ayrıca alt yükleniciye ödenecektir” 8. maddesine göre iş başlama ve bitim tarihinin yer teslimi sonrası 210 gün içerisinde geçici kabul yapılabilecek duruma getirilmesi olarak,düzenlendiği, 10. Maddesi ile süresi sonunda iş bitmediği takdirde günlük 5.250,00 TL gecikme cezası kesileceğinin ” 49. Maddesi ile bu işlerin-imalatların kesin hesaplarının birlikte yapılacağının kabullenildiği ve alt yükleniciye ödenmesi gereken veya kesilmesi gereken bakiyelerin göz önüne alınacağının düzenlendiği, 62. Maddesi son paragrafına göre bu sözleşmenin doğal ekleri arasında = Yapım İşleri Genel Şartnamesinin yer almakta olduğu görülmüştür.
İbraz edilen Yapım İşleri Genel Şartnamesinin tetkikinde ara hak ediş ve kesin hak ediş tanzimi konusunda ki ; 39. madde (e) bendi ile yüklenicinin geçici hak edişlere itirazı olduğu takdirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri idareye vereceği ve bir örneğini de hak ediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hak ediş raporunun idareye verilen … “tarihli dilekçemde yazılı ihtirazı kayıtla” cümlesi yazılarak imzalanması gerektiği, aksi halde yüklenicinin itirazlarını bildirmediği takdirde ara hak edişi olduğu gibi kabul ermiş sayılır denildiği 40.maddesi (a) bendii ile Birim fiyat esaslı sözleşmelerde kesin hak ediş raporunun düzenlenmesine esas olacak kesin metraj ve hesapların tamamlanmasına başlanır. Yüklenicinin kesin hak ediş raporunun tanziminde geçici hak ediş raporlarındaki rakamlara itibar edilmez ve kesin metraj ve hesaplar sonucunda bulunan miktarlar esas alınır denildiği aynı maddenin 4. Fıkrası ile Gerek birim fiyat sözleşmeli gerekse anahtar teslimi götürü bedel işlerde, yüklenicinin kesin hesaplara itirazı var ise 60 günlük inceleme süresi içinde idareye yazılı olarak bildirmek zorunda olup, böyle yapmadığı takdirde kesin hesapla ilgili bütün belgeleri kayıtsız kabul etmiş sayılı ve bundan sonra bu hususta yapılacak herhangi bir itiraz dikkate alınmaz düzenlemelerinin bulunduğu görülmüştür.
Dosyaya ibraz edilen 11 adet ara hak edişte davacının herhangi bir itiraz şerhi bulunmadığı, tanzim ve imza edilen 11 Ek -1 numaralı 18.12.2019 tarihli kesin hak edişte de itiraz şerhi bulunmadığı görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve kayıtları, hak ediş belgeleri, kabul tutanakları ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “… iş bu huzurdaki davanın ana-esas konusunu yapılan işlere-imalatlara ait birim fiyatların KDV dahil ve/ veya KDV hariç olmasından kaynaklı olduğu gibi, Davalı yanında takas mahsup şeklindeki talebinden ibaret olduğu belirlenmiştir. Bu bağlamda bir değerlendirme yapıldığında ; Taraflar arasında imzalanan 05.01.2017 tarihli ana-kök sözleşmenin 3. Maddesinde İşin niteliği-türü ve miktarı kesiminde sözleşme konusu olan işlerin KDV hariç olarak; sözleşmede bedelinde birim fiyata dahil olmayıp ayrıca alt yükleniciye ödenecektir açıklamasının yer aldığı belirlenmiş olup, İş bu dava dosyası kapsamında yer alan 11 EK-1 numaralı Kesin Hak ediş raporunda ise KDV = 0,00TL olarak hesaplanmış ve davacı yan bu kesin hak edişi ve ondan önceki 11 adet ara hak edişi itiraz kaydı koymadan- Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39 ve 40 maddelerine göre herhangi bir açıklamada yapmadan imzalamış ve bu hak ediş bedellerini bu şekilde kabullenerek tahsil etmiş olduğu saptandığı gibi, 11 Ek 1 Kesin hak ediş raporuna göre de kendisine bu iş nedeni ile fazladan ödenen ve kırmızı bakiye veren 330.989,16TL tutarındaki bedeli de davalı yana Bahçelievler şantiyesine avans olarak ödediğini açıklamıştır. Ayrıca ; Davalı vekili 08.10.2021 tarihli dilekçesinin 2. Sayfası 3. Paragrafında mezkur sözleşmenin 22. Maddesini aynen tekrarlayarak; 330.989,16 TL dışında … davacı için yatırılan 500.000,00TL bedelinde neticeden tespit edilecek bedelden müvekkili lehine takas-mahsup edilmesini talep etmiştir. Yüce Mahkemenizce de takdir edileceği üzere iş bu ana davada davacı yanın herhangi bir alacağının olmaması nedeni ile davalı vekilinin takas-mahsup konusundaki talebinin takdirinin Yüce Mahkemeye ait olduğu kanaatine varılmıştır. Mali Müşavir Bilirkişi tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; Tarafların ticari defter kayıtları birbirini doğrulamadığı Davalının 6.299,24 TL verilen avanslardan dolayı alacaklı, davacının ticari defter kayıtlarına göre ise 2.803.331.91 TL davalıdan alacaklı göründüğü iki ticari defter kayıtları arasına (2.809.631,15-6.299,24)=2.803.331,91 TL Fark olduğu farkın nedeni davalı tarafından yapılan ödemelerin davacının ticari defter kayıtlarına işlenmemesinden kaynaklandığının anlaşıldığı, Davacının Diyarbakır İli Kayapınar İlçesi Çölgüzeli Mevkii 736. Adet Konut İnşaatı İle Alt işinden dolayı davalıya verilen sipariş avanslarından 6.299,24 TL borçlu olduğu kanaati bildirilmiştir. Teknik Bilirkişi tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; Yüce Mahkemenizce de takdir edileceği üzere iş bu ana davada davacı yanın herhangi bir alacağının olmaması nedeni ile davalı vekilinin takas-mahsup konusundaki talebinin takdirinin Yüce Mahkemeye ait olduğu kanaatine varılmıştır. Kamu idarelerinin taraf olduğu yapım sözleşmelerinde yüklenicinin sözleşmeye uygun bir biçimde gerçekleştirdiği işlerin karşılığı kendisine ödemeler düzenlenen ara (Geçici) ve kesin hakedişler raporlarıyla yapılmaktadır. Yüce Mahkemenizce de takdir edileceği iş bu dava dosyası kapsamından tarafların toplamda 23 sayfalık, 62 ana maddeden oluşan 05.01.2017 tarihli bir nüsha olarak tanzim ve imza edildiği belirtilen Alfen antetli Alt Yüklenici Sözleşmesi ile Dış cephe işleri imalatlarının tamamının yapılması konusunda anlaşmaya vardıkları, Dava konusu uyuşmazlıkta taraflar arasındaki ilişki 05.01.2017 tarihli alt taşeron sözleşmesine dayansa da, yüklenicinin dava konusu uyuşmazlıkta yapmış olduğu işlerde ödemelerde hakedişler esas alınmak suretiyle yapılmıştır. Geçici (Ara) hak ediş raporlarının düzenlenmesi yöntem, ihrazat, ödeme ve itiraz konularının şekli Yapı İşleri Genel Şartnamesinin 39. Maddesinde ve kesin hakediş raporu ve hesabın kesilmesi Yapı İşleri Genel Şartnamesinin 40. Maddesinde düzenlenmiştir. Dava konusu olayda taraflar arasındaki imzalanan 05.01.2017 tarihli 23 sayfalık, 62 ana maddeden oluşan sözleşme alt yüklenicinin (Davacının) anahtar teslimi şeklinde yapımını üstlenilen bir iştir. Anahtar teslimi götürü bedelli işlerde (Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 39/2. Maddesi) hakediş raporlarının imzalanması, düzeltme ve ödeme işlemleri ile yüklenicinin yapacağı itirazlar birim fiyatlı işlerde geçerli olan düzenlemelere uygun olarak yapılmaktadır. Yapı İşleri Genel Şartnamesinin 39.4.e. bendinde geçici hakedişlerin itiraz usulü “…Yüklenicinin geçici hakedişlere itirazı olduğu takdirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerçekleri, idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunun “idareye verilen ……..tarihli dilekçemde yazılı ihtirazı kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gereklidir. Eğer yüklenicinin, hakediş raporunun imzalanmasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar, yetkililer tarafından hakediş raporunda yapılabilecek düzeltmelere bir itirazı olursa hakedişin kendisine ödendiği tarihten başlamak üzere en çok on gün içinde bu itirazını dilekçe ile idareye bildirmek zorundadır. Yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılır…” şeklinde düzenlenmiştir. Keza; Yapı İşleri Genel Şartnamesinin 40.4. Bendinde “…Yüklenicinin kesin hesaplara itirazı varsa altmış günlük inceleme süresi içinde idareye yazılı olarak bildirmek zorundadır. Böyle yapmadığı takdirde kesin hesapla ilgili bütün belgeleri kayıtsız kabul etmiş sayılır ve bundan sonra bu hususta yapılacak herhangi bir itiraz dikkate alınmaz…” düzenlemesi uyarınca da kesin hesaplara 60 günlük inceleme süresi içerisinde idareye yazılı olarak itirazını bildirmediği takdirde kesin hesapla ilgili bütün belgeleri kabul etmiş sayılacağı belirtilmiştir. Dava dosyasında Heyetimizce yapılan tespitlerde de Davacının ara hak edişi itiraz kaydı koymadığı, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39 ve 40 maddelerine göre herhangi bir açıklamada yapmadan imzalamış ve bu hak ediş bedellerini bu şekilde kabullenerek tahsil etmiş olduğu saptanmış olup, Heyetimizce davacı yanın herhangi bir alacağı olmadığı kanaatine varılmıştır. Nitekim; Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 21.06.2016 tarih ve 2016/1343 – 3613 esas ve karar sayılı ilamında “Davacı yüklenicinin bu hakedişe usule aykırı ve geçersiz bir şekilde yapmış olduğu itirazın geçersiz olduğunu”, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 07.06.2016tarih ve 2016/278-3259 esas ve karar sayılı ilamında da; “YİGŞ Sözleşmenin ekleri arasında bulunduğundan anılan şartnamenin 39. Maddesinde gösterilen usule uygun itiraz edilmediği takdirde yüklenici bakımından hakediş olduğu gibi kesinleşmiştir” gerekçelerine yer verilmiştir. Mali Müşavir bilirkişi tarafından Davalının, Davacıdan 6.299,24 TL alacaklı olduğu tespitine yer verilmiştir… Heyetimizin yukarıdaki açıklama ve değerlendirmelerinde nihai takdir Yüce Mahkemeye ait olmak üzere; Davacı, taraflar arasında imzalanan 05.01.2017 alt taşeron sözleşmesinin ekleri olan Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi var olduğu halde, Davacını geçici ve kesin hakedişlere olan itirazını şekil ve şartına uygun olarak yapmadığı ve Heyetimizce yapılan inceleme ve değerlendirmeye göre herhangi bir alacağı olmadığı, Mali yönden yapılan inceleme sonucu Davalının, Davacıdan 6.299,24 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği,” denildiği itirazlar üzerine alınan ek raporda “….Bu ara hak ediş arka kapaklarındaki hesaplamaların sözleşme fiyatlarına göre hesaplandığı-bu hesaplamaya tarafların bir itirazlarının olmadığı, metraj cetvellerinde yazılı birim fiyatlar bazında, birim fiyatlardan her hangi bir açıklama yapılarak kesinti yapılmamış olduğu, (Misal olarak = Anılan işte dış mantolama m2 bedeli sözleşmesinde 39,10TL olup, hak edişlere esas metraj cetvelinde de bu imalat için sözleşmede yazılı olan bu bedel ödenmiştir. ) Davacı vekilinin 02.02.2022 tarihli dilekçesi ekinde sunduğu-4-6-7 ve 8 numaralı ara hak edişlere göre ara hak edişlerin sözleşme birim fiyatları hazırlandığı ve ara hak edişin tanzim edildiği tarihe kadar şantiye alanında yapılan imalat+ihzarat bazında hesaplanan – bulunan toplam tutara %18 oranında KDV eklemesi yapıldığı görülmekte olup, (Misal olarak = davacı vekilinin bir örneğini sunduğu 3 numaralı-04.05.2017 tarihli ara hak ediş = Sözleşme fiyatları ile yapılan iş tutarı = 2.765.086,16TL, bu hak ediş tutarı = 2.213.367,63TL %18KDV si = 398.406,17TL şeklindedir.).Bu ara hak ediş arka kapaklarındaki hesaplamaların sözleşme fiyatlarına göre hesaplandığı-bu hesaplamaya tarafların bir itirazlarının olmadığı, metraj cetvellerinde yazılı birim fiyatlar bazında, birim fiyatlardan her hangi bir açıklama yapılarak kesinti yapılmamış olduğu, Davacı vekilinin 02.02.2022 tarihli dilekçesi ekinde sunduğu-4-6-7 ve 8 numaralı ara hak edişlere göre ara hak edişlerin sözleşme birim fiyatları hazırlandığı ve ara hak edişin tanzim edildiği tarihe kadar şantiye alanında yapılan imalat+ihzarat bazında hesaplanan – bulunan toplam tutara %18 oranında KDV eklemesi yapılmış olduğu, Davacı vekilinin ödeme yapılır iken KDV bedeli düşülmesi sebebi ile yapılan tüm ödemelere %18 oranında ödeme yapılmasını hak kaybının önlenmesi şeklinde açıklamada-beyanda bulunmaktadır. Bu bağlamda yapmış olduğumuz inceleme ve değerlendirme 19.07.2022 tarihli bilirkişi heyeti ana-kök raporunun 9. Sayfası 5. Paragrafında detaylı olarak izah edilmiş olup, ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır. ” denildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça alt yüklenici sözleşmesi kapsamında hak edişlerde hesaba katılmayan, ödenmeyen KDV bedelinin tahsili ,davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi istenilmiş olup;
Davacı alt yüklenici ile davalı adi ortaklar arasında ” Diyarbakır – Kayapınar Çölgüzeli mevkii 736 adet konut inşaatı ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi işi-imalatı plan ve projesi ve şartname esaslarına göre anahtar teslimi şeklinde yapımına” ilişkin 05.01.2017 tarihli sözleşme düzenlendiği, davacının alt yüklenici olarak dış cephe işleri imalatlarının tamamının anahtar teslim yapımı üstlendiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 3.4 maddesi son paragrafı ile ” bu işlere-imalatlara ait olarak katma değer vergisinin sözleşme bedelindeki birim fiyatlara dahil değildir. Ayrıca alt yükleniciye ödenecektir” düzenlemesinin , sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39. madde (e) bendi ile hak edişlere itiraz şeklinin belirtilip , yüklenicinin itirazlarını bildirmediği takdirde ara hak edişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı düzenlemelerinin bulunduğu, taraflar arasında yapılan ara hak edişlerin sözleşme birim fiyatlarına uygun hazırlandığı ve ara hak edişin tanzim edildiği tarihe kadar şantiye alanında yapılan imalat+ihzarat bazında hesaplanarak bulunan toplam tutara %18 oranında KDV eklemesi yapıldığı, davacının hem geçici hem de kesin hakedişlere itirazda bulunmadan imzaladığı, tüm hakedişleri kabul etmiş olduğu, bu kapsamda davacının KDV alacağının bulunmadığı , taraflar arasındaki sözleşmeler ile sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesi, bilirkişi raporu, ek raporu ve tüm dosya kapsamı ile anlaşıldığından davacının davasının reddi ile aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının reddine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harçın, dava açılışında alınan 853,88 TL peşin harcın düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 673,98 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalıların yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak müştereken ve müteselsilen davalılara verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/01/2023