Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/504 E. 2023/341 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/504 Esas – 2023/341
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/504 Esas
KARAR NO : 2023/341

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI : …
….
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…

VEKİLLERİ : Av. ….
Av. ….
Av. …
Av. …

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2023
KARARYAZ.TRH: 12/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… müvekkilin sevk ve idaresinde bulunan… plakalı … marka hususi araç 16.03.2020 tarihinde saat 16.15’te …. Cadde üzerinde seyretmekte iken, … tarafından sevk ve idare edilen … plakalı … marka hususi aracın caddeye çıkmak için sola doğru dönerken müvekkilinin aracının sağ ön kısmına çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, işbu kazadan ötürü müvekkilinin aracını servise bıraktığını, ön tampon sağ üst bağlantısı, orta ızgarası, tampon demiri, ön tampon köpüğü ön panel, karter muhafazası, radyatör muhafazası, sağ ön far vb. birçok parçanın değiştirilmesi gerektiğini, kaporta, şasi vb. tamiri ile hasar gören kısma boya yapılması gerektiğini, maddi hasarlı trafik kazasına değin bakımlarının zamanında yapılan ve kusuru bulunmayan araçta kaza sonucunda değer kaybı meydana geldiğini, anılan zararın tazmini için davalı sigorta şirketine 29.04.2021 tarihinde …. Noterliği kanalıyla … yevmiye numaralı ihtarname gönderildiğini, ihtarnameden sonuç alınamaması üzerine dava şartı olarak arabuluculuğa başvurulduğunu, … nezdinde 2021/9048 sayılı dosya kapsamında 31.08.2021 tarihli son tutanakta anlaşma sağlanamaması üzerine 2918 sayılı …Kanunu m. 97 uyarınca dava açtıklarını, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkiline ait araçta gerçekleşen değer kaybına karşılık şimdilik 1.000,00 Türk Liralık belirsiz alacağın ihtar tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini, noter ihtarname masrafı ve vekâlet ücreti dâhil olmak üzere yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına…,
” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle “… davacının zararına ilişkin miktar olan 457.65-TL değer kaybının 22.06.2021 tarihinde davacıya ödendiğini, bu ödemeyle taraflar arasında borç ilişkisinin sona erdiğini, Başvurunun hukuksal yarar yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini, hukuki bir gerekçesi kalmadığından başvuran tarafından talep edilen tutara açıkça itiraz ettiklerini, mevcut durumda … kararına göre hesaplanılması istenen reel değer kaybının belirli bir kriter seti bulunmamakta, bilirkişilerin görüşlerini oluştururken dikkate aldığı galeriler, ikinci el piyasa ve bu konuda uzman kişilerin sübjektif değerlendirmelerine tabi olduğunu, dolayısıyla gerçekte değer kaybının tam olarak belirlenebilmesine yönelik objektif bir kriterlerin olmadığını, belirlenemediği durumda tarafların haklarına halel getirecek, yüksek olabilecek iken düşük veya tersi durumlar oluşabileceğini, bununla birlikte genel şartlar kapsamında da gerçek değer kaybı hesaplanmakta olduğunu, yeknesak bir kriter setine sahip olması özelliği, gerçek değer kaybının hesaplanılması bakımından sübjektif değerlendirmelerden üstünlüğü tartışmasız olduğunu, genel şartlara göre yapılan hesaplamanın, şeffaf, denetlenebilir ve ölçülebilir niteliğe sahip olduğunu, başvuranın iddia ettiği genel şartların dikta edilmesi değil genel şartların geçerli olduğu görülerek yürürlükte olan mevzuatın uygulanması gerektiğini, 16.03.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında Müvekkili Şirket Kusur oranı tespit edildikten sonra ancak bu oranda olmak kaydı ile sorumlu olduğunu, sigorta şirketi sigortalısının kusuru oranında gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğunu, başvuru konusu kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunup bulunmadığının ve kusur oranının belirlenmesi önem taşıdığını, sigortanın bir zenginleşme aracı olmayıp sigorta şirketinin, sigortalı aracın sebep olduğu kadar riziko sebebiyle üçüncü kişilere ait mal veya bedeni zarardan ötürü poliçede gösterilen limit meblağın tamamını değil üçüncü kişilerin maruz kaldığı gerçek zarar miktarını araştırıp ödeme yapılması gerektiğini, huzurda görülen davanın esastan reddi gerektiğini, mahkemece resen dikkate alınacak gerekçelerle müvekkili aleyhine açılan haksız ve yersiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini.., ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Davacıya ait … plakalı aracın tramer kayıtlarının getirtildiği görülmüştür.
Davalı sigorta şirketinden … plakalı araca ait 08/08/2019 tarihli …poliçesi,hasar dosya suretinin getirtildiği, kaza tespit tutanağının bulunduğu,davacının davalı sigorta şirketine,30/04/2021 tarihinde müracaat ettiği , davalı sigorta tarafından davacıya 22/06/2021 tarihinde 457,65 TL ödemede bulunulduğu görülmüştür.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “…Dava dışı Sürücü … yönünden; sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile, gündüz vakti meskun mahalde ara yoldan sola manevra ile …Cadde ye giriş yapmak istediği sırada , sol taraftan ana cadde den trafigi yeterince kontrol etmeden dönüş yaptığı esnada , …Cadde den gelerek düz seyir eden, Sürücü … ‘ün sevk ve idaresindeki … plakalı sayılı araca çarparak hatalı dönüş manevrası kural ihlali ile olaya sebebiyet vermiş olup çarpıştığı olayda dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı davranışlarıyla kusurlu dur. Böylece; KTK’ nın 84 ve 47/1-c “ Doğrultu değiştirme manevralarını düzenleyen genel şartlara uymama” ve “sola dönecek sürücülerin uyması gereken kurallara uymama – karşıdan gelen araçlara ilk geçiş hakkını vermiyerek”, hükmü kurallarına aykırı davranmış olup, sebebiyet verdiği olayda asli kusurlu olduğu. Sürücü … yönünden; … sevk ve idaresindeki aracın, gündüz vakti yerleşim yeri içinde bulunan bahse konu kazanın oluşumu ile illiyetli herhangi bir dikkatsiz ve tedbirsizliğinin bulunmadığı , kazayı önlemesine olanak bulunmadığı, ve kazanın hazırlanmasında kural ihlali hatası görülmediğinden sonuçta (…) … 16.03.2020 tarihli kaza nedeniyle … plaka numaralı … model … şase nolu Mercedes aracın araçta meydana gelen değer kaybı 3.000,00 TL olabileceği kanaatine varılmıştır. Davalı sigorta şirketi 457.65-TL değer kaybını 22.06.2021 tarihinde davacıya ödemiştir. Davacının Bakiye alacağı 2.542,35 TL olabileceği kanaatine varılmıştır.
… ” denildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin13/03/2023 tarihli dilekçesi ile talebini 2.542,35 TL sine yükselttiği görülmüştür.

DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça trafik kazasına bağlı olarak aracında oluşan değer kaybının tahsili,davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş olup;
Davacıya ait… plakalı araç ile davalıya sigortalı … plakalı araçların 13/03/2020 tarihinde kaza yaptığı oluşan kazada trafiği kontrol etmeden dönüş yapan sigortalı araç sürücüsü …’nın %100 kusurlu olduğu, kendi şeridinde seyreden kazayı önleme imkanı bulunmayan davacının kusurunun bulunmadığı, kaza , değişen parçalar nedeniyle davacının aracında 3.000,00 TL lık değer kaybının oluştuğu, davalı tarafça değer kaybının 457,65 TL sinin karşılandığı, davacının bakiye 2.542,35-TL değer kaybı zararının daha bulunduğu mahkememizce alınan kusur ve hasar raporu,hasar dosyası ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla, aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının kabulüne,
2.542,35-TL’sinin temerrüt tarihi olan 13/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harçtan, dava açılışında alınan 59,30 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 154,35 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 213,65 TL harcın düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 33,75 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu iade sonrası kalan 179,90 TL harç ile 59,30 TL başvurma harcı, 44,80 TL tebligat ücreti, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 1.484,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.542,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı kabul miktar itibari ile HMK341 maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/05/2023

Katip ….
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.