Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/5 E. 2021/2 K. 06.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/5 Esas
KARAR NO : 2021/2

DAVA :İPOTEĞİN KALDIRILMASI
DAVA TARİHİ : 25/03/2019
KARAR TARİHİ : 06/01/2021
KARARYAZ.TRH. : 06/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan ipoteğin kaldırılması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile ” müvekkilinin 11/04/2017 tarihinde toplam 47.000 TL’ye davalı müteahhit şirketin yapmış olduğu … kayıtlı meskeni resmi satış ile satın aldığını, bedelin 35.000 TL sinin satış gününde, kalan 12.000 TL’nin ise aylık on iki eşit taksitte ödenecek şekilde tarafların anlaştıklarını, bakiye 12.000 TL ödeme için müvekkili tarafından 1.000,00 TL bedelli on iki adet bono tanzim edildiğini, ayrıca bakiye kısım için davalı/satıcı lehine Tapu Sicil Müdürlüğü’nde on iki ay süreli 12.000 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, yapılan 11/04/2017 tarihli adi sözleşme ile bono bedellerinin ödenmesi halinde satıcı tarafından ipoteğin kaldırılacağının kararlaştırıldığını, müvekkilinin tüm bonolarını vadesinde satıcıya ödeyerek senetlerini geri aldığını, bedelin tamamı ödendiğinden davalı tarafından ipoteğin kaldırıldığını düşündüğünü, ancak evini satmak istediğinde ipoteğin halen kaldırılmadığını gördüğünü, bunun üzerine davalı şirkete ulaşmaya çalıştığını ancak şirketin iflas ettiğini öğrendiğini, halen … Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyası ile iflas sürecinin devam ettiğini, ihtilafın çözümü için iş bu davayı açmak zorunda kaldıklarını belirterek …. 1 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. ” karar verilmesini istediği görülmüştür. ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı tarafça cevap dilekçesi vermediği görülmüştür.
DELİLLER:
… Hukuk Mahkemesinin … K sayılı ilamı ile “…Eldeki dava; davacının, davalı müteahhit şirketten satın aldığı …. daire üzerine konulan ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı, davalı şirketin yaptığı binadan konut satın aldığını, bakiye 12.000 TL borcu için satıcı yüklenici yararına ipotek konulduğunu, borcun ödendiğini ve ipoteğin kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür. Taraflar arasındaki temel ilişki konut satışından kaynaklanmaktadır. Daire satın alan davacı 6502 Sayılı Kanunun 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden tüketici, davalı ise aynı yasanın 3/1-i maddesinde sayılan tüketiciye mal sunan satıcı konumundadır. Tüketici konumundaki davacı ile, ticari ve mesleki amaçla hareket eden davalı arasındaki ilişki de 6502 SK’nun 3/1-l maddesine göre tüketici işlemidir. 6502 Sayılı Yasanın 73/1 md.sinde ise; “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevlidir” hükmü yer almıştır.6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesine göre mahkemenin görevli olması dava şartıdır. HMK 115/1 maddesine göre ise “mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.” Yine 115/2 maddesine göre de “mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” Açılan bu davada, mahkememiz görevli değildir. Görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.” denilerek görevsizlik kararı ile dosyanın görevli tüketici mahkemesine gönderildiği görülmüştür.
… Mahkemesinin …sayılı ilamı ile “…Dava, davacı ile davalı şirket arasında imzalanan Gayrimenkul Satış Protokolü sözleşmesine istinaden …Parsel’de kayıtlı taşınmazın satımı konusunda yapılan anlaşmaya istinaden ipoteğin kaldırılmadığı iddiası ile taşınmaz üzerindeki davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekki talebine ilişkindir. Dosyada yer alan … Ticaret Mahkemesi’nin … K. Sayılı dosyası incelenmiş olup, davalı şirket yönünden iflas kararı verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava, iddia edilen borcun iflas kararından önce doğduğu iddia edilerek iflas kararının kesinleşmesinden sonra açılmıştır. Dava ipoteğin fekki talebine yönelik olup davalının … Ticaret Mahkemesi’nin … K. ile iflasına karar verilen müflis şirket olması ve malvarlığının iflas kararına istinaden iflas müdürlüğünce tasfiye aşamasında olması sebebiyle bu dava kayıt kabul davası niteliğinde olmakla;4077 sy. hükümleri ve İİK 235 md gereğince Yüksek Yargıtay …Hukuk Dairesinin 27.01.2009 tarih ve …. Esas 2009/… Kr. sayılı bozma ilamında da belirtildiği üzere; müflis şirkete karşı açılan davanın Tüketici ve Asliye Hukuk Mahkemelerinde değil Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden;Ayrıca Yüksek Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin müflis şirkete açılan tapu iptal davası yönünden dahi davanın Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğine dair onama içeren 05.02.2009 tarih 2008/15480 – 2009/1333 Karar sayılı ilamı da bu yönde olmakla, HMK 1. vd maddeleri gereğince davalı şirketin iş bu dava açıldığı tarihi itibariyle kesinleşmiş mahkeme kararıyla iflasına karar verildiğinden açılan dava kayıt kabul davası niteliği taşıdığından tüketici mahkemesinin görevsizliğine, görevli mahkemesinin Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna” denilerek görevsizlik kararı ile dosyanın mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Tapu kaydının getirtildiği, davacı tarafça satış sözleşmesi ile sözleşmede gecen ödemelere ilişkin senet suretlerinin ibraz edildiği görülmüştür.
… Ticaret Mahkemesi’nin … K. Sayılı ilamı getirtilmiş, davalı şirket yönünden iflas kararı verildiği ve bu kararın kesinleştiği görülmüştür.
Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 206/12040 E,2016/11685 K sayılı ilamında “…Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesince ise uyuşmazlığın konut satımından kaynaklanan ipoteğin kaldırılmasına ilişkin olduğu, dava tarihinden önce davalılar hakkında iflas kararı verilmiş ise de dava konusu itibariyle davalı müflis şirketlerin iflas masasına giren mal ve haklarına ilişkin alacak iddiasının söz konusu olmaması nedeniyle ipoteğin kaldırılması talebi yönünden İİK’nın 235 maddesinin uygulama alanı bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İİK’nın 194.maddesinde, iflas açılması ile kural olarak müflisin taraf olduğu hukuk davalarının duracağı ve ancak ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonra devam olunabileceği hususu düzenlenmiştir. İkinci alacaklılar toplantısında dava konusu alacağın masaya kabul edilmemesi halinde davaya kayıt kabul davası olarak devam edilerek bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davalı şirketler arasında 2005 yılında … Yapı olarak adi ortaklık kurulduğunu, bu ortaklık neticesinde … … … Konutlar olarak 2005 yılında yapımına başlandığını, müvekkili ile davalı şirketler arasında 09/05/2005 yılında taşınmaz satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği sözleşme imzasında ödenecek peşinat, konut tesliminde ödenecek miktar ve taksitlendirilen miktar ile birlikte toplamda 159.892,00 TL ödeme yapma konusunda anlaştıklarını ve müvekkili tarafından karralaştırılan bu miktarın satıcıya ödendiğini, sözleşmenin 7, 3 maddesi gereğince “alıcı, bu sözleşmeden doğan borcunun tamanmını ödemiş ise, konutun tapusunun verilmesini, tapu üzerine tesis edilmiş ipotek varsa tesis edilmiş olan ipoteğin fekkini talep edebilir. İpotek fekkinden doğan harç ve masrafların alıcıya aittir.” denildiğini, müvekkilinin sözleşme gereği kendisine yüklenen bütün ödemeleri yaptığını belirterek …. numaralı bağımsız bölüm üzerinde kurulan ipoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davanın kayıt kabul davası niteliğinde alacağa ilişkin olmadığı anlaşıldığından Tüketici Mahkemesince davaya devam edilerek bir karar verilmelidir. Bu nedenle uyuşmazlığın Ankara Batı 4. Tüketici Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir….” denildiği yine 17.Hukuk dairesinin 2014/6012 E,2014/9633 K sayılı ilamında “… Dava, davacıya ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davalı şirket hakkında iflas kararı verilerek ikinci alacaklılar toplantısının yapıldığı, davanın kayıt kabul davası niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın kayıt kabul ve iflas davası niteliğinde olmadığından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İİK.’nun 194.maddesinde, iflas açılması ile kural olarak müflisin taraf olduğu hukuk davalarının duracağı ve ancak ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonra devam olunabileceği hususu düzenlenmiştir. İkinci alacaklılar toplantısında dava konusu alacağın masaya kabul edilmemesi halinde davaya kayıt kabul davası olarak devam edilerek bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davalı şirkete olan borcu nedeniyle taşınmazı üzerine ipotek konulduğunu, borcun uzun zaman önce ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılmadığını belirterek taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş olup, dosya kapsamından davaya konu borcun ödenmiş olduğu anlaşılmıştır. Davanın kayıt kabul davası niteliğinde olmadığı anlaşıldığından Asliye Hukuk Mahkemesince davaya devam edilerek bir karar verilmelidir. Bu nedenle uyuşmazlığın Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.” denildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça taşınmazın satın alınması sırasında davalı müflis şirket lehine konulan ipoteğin borcun ödenmiş olması nedeniyle kaldırılması talep edilmiş, davalı tarafın savunmada bulunmaması davanın inkarı olarak değerlendirilmiş olup;
Davacının davalı müflis şirketten 11/04/2017 tarihli harici sözleşme ile mesken nitelikli taşınmaz satın aldığı, 08/08/2011 tarihinde tapu devrinin gerçekleştirildiği, aynı tarihte davalı lehine 12.000,00 TL ipotek tesis edildiği, davalı şirketin … Ticaret Mahkemesi’nin … K. Sayılı ilamı ile iflasına karar verildiği,Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 206/12040 E,2016/11685 K sayılı, 17.Hukuk dairesinin 2014/6012 E,2014/9633 K sayılı ilamları uyarınca davacının ipoteğin kaldırılmasına yönelik talebinin İİK.’nun 194. maddesinde belirtilen kayıt kabul davası niteliğinde olmadığı , bu kapsamda davacının 6502 Sayılı Kanunun 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden tüketici, davalının ise aynı yasanın 3/1-i maddesinde sayılan tüketiciye mal sunan satıcı konumunda olduğu, Tüketici konumundaki davacı ile, ticari ve mesleki amaçla hareket eden davalı arasındaki ilişkinin 6502 SK’nun 3/1-l maddesine göre tüketici işlemi olduğu, 6502 Sayılı Yasanın 73/1 md. gereği görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
Hükmün kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın görevli Ankara 13. Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
Mahkememiz ile Ankara 13. Tüketici Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan hükmün temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin belirlemesi için dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
Yargılama gideri ve vekalet ücreti hususlarının HMK’nun 331/2. Maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkeme tarafından karara bağlanmasına,
Dair tarafların yokluğunda kararın , tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.