Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/450 E. 2022/916 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/450 Esas – 2022/916
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/450 Esas
KARAR NO : 2022/916

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/08/2021
KARAR TARİHİ : 30/11/2022
KARARYAZ.TRH: 05/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Davalı-borçlu aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü …-Esas sayılı dosyası ile “15/09/2020 tarihli araç sipariş teyit formuna istinaden 16/09/2020 tarihinde ve 25/09/2020 tarihinde gönderilen fakat araç satın alınmamasına rağmen iade edilmeyen toplam 35.000,00 TL avans bedeli” için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazının haksız olduğunu, Müvekkili şirket yetkilisi tarafından beğenilen ve satın alınmak istenilen araç için davalı borçlu ile müvekkili şirket arasında 15/09/2020 tarihinde araç sipariş teyit formu oluşturulduğunu, Söz konusu siparişe istinaden müvekkili şirketin 16/09/2020 tarihinde ve 25/09/2020 tarihinde toplam 35.000,00 TL avans bedeli olan bu parayı davalı-borçlu şirketin banka hesabına gönderdiğini, fakat müvekkili şirketin sipariş vermiş olduğu aracın davalı tarafça satışa hazır hale getirilemediğini ve bu nedenle de satın alma işleminin de gerçekleşmediğini, araç satış işlemi gerçekleşmemesine rağmen müvekkili şirketin araç sipariş teyit formuna istinaden göndermiş olduğu avans bedellerini iade alamadığını, davalının icra takip tarihinden sonra 20.000TL iade ettiğini, bu hususun bile müvekkilinin alacağının davalı tarafından kabul edildiği anlamına geldiğini, Müvekkilinin sipariş ettiği, ön ödemesini yaptığı ve almak için gelmesini beklediği aracı, davalı şirketin tamamen haksız ve hukuksuz bir şekilde aracı başka birine satması nedeniyle alamadığı gibi, davalının kötü niyetli bir şekilde avans olarak yapılan ödemeyi de iade etmediğini, sıfır model araç alım-satımlarında araba bayilerinin ön sipariş formu oluşturarak bir ön ödeme aldığını, daha sonra araç geldiğini, davalı tarafça bahse konu araç söylenen tarihten daha geç bir tarihte getirildiği gibi 1 hafta içerisinde başka bir şahsa satıldığını ve müvekkilin aracı almasının engellendiğini beyan ederek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağın % 20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine….” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle “…, Dava konusu olayın 15.09.2020 tarihinde …..hususi üst sınıf, lüks ve son teknoloji bir otomobilin KASIM ayında 873.000 TL karşılığında teslimi konusunda taşınır ön satış sözleşmesi gerçekleştiğini, bu sözleşme gereğince de davacının, müvekkili şirkete 35.000 TL kapora (güvence bedeli) ödediğini, davacı tarafından sipariş verilen araç ithal bir ürün olduğundan ve sipariş tarihinde stokta olmamasından dolayı taşınır ön satış sözleşmesi çerçevesinde aracın temin edilmesi için çalışma başlatıldığını, Aracın en yakın teslim tarihinin KASIM ayı olarak öngörüldüğünü, Siparişin, davacı tarafından aracın belirlenen tarihte sorunsuz bir şekilde teslimata hazır hale getirilmesine rağmen hiçbir geçerli nedene dayanmadan iptal edildiğini, Hatta davacının sözlü olarak müvekkiline başka bir yerden beklediği 300.000 TL alacağını alamadığı için araç alımından vazgeçtiğini ifade ettiğini, Müvekkilinin işbu sipariş iptali nedeniyle meydana gelen zararlarını güvence bedelinden tenzil ederek kalan meblağı iade ettiğini, sözleşme öncesi sorumluluk (culpa in contrahendo) gereği tarafların sözleşme öncesi ve sözleşmenin kurulması aşamasında TMK m. 2/II çerçevesinde yükümlülükler yüklendiğini, Türk Borçlar Kanunu’nun 180. maddesine göre, “Alacaklı hiçbir zarara uğramamış olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir.”. Yine Türk Borçlar Kanunu’nun 236. maddesi uyarınca “Borcunu ifa etmeyen alıcı, satıcının bu yüzden uğradığı zararı gidermekle yükümlüdür.” kanun maddesinde herhangi bir duraksamaya yer olmadan anlaşılacağı üzere alıcının haklı bir sebep göstermeden sözleşmeden dönmesi durumunda satıcının uğrayacağı zararı gidereceğinin düzenlendiğini, sipariş teyit formunun ön yüzü 2. Maddesinde “Alıcı iş bu sipariş teyit formunun imzalanmasını takiben her türlü zarar, ziyan ve tazminat hakları satıcı lehine saklı kalmak kaydı şartı ile 7(yedi) iş günü içerisinde siparişten vazgeçebilir. … … Ticaret Türk A.Ş. Ankara Şubesi Ankara Motorlu’nun her türlü zarar, ziyan ve tazminat talep etme hakkı saklı kalmak üzere olası bedel kaydı zarar, ziyan ve masraflar tenzil edilerek peşinat alıcıya iade edilir” şeklinde düzenleme olduğunu, Yargıtay yerleşmiş içtihatında trafikte tescilli olmayan araçlarda haricen düzenlenmiş sözleşme ile satılması durumunda bunun geçerli olduğuna hükmedildiğini, Bu hususta Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 01.04.2003 tarih ve E. 2003/1201, K. 2003/3834 sayılı kararında “Davalı, …-… Türkiye baş bayii oldukları ve davacı ile imzaladıkları protokol gereğince aracın ithali için gerekli işlemleri başlattıklarını, satılan aracın sıfır kilometre ithal araç olup tescile tabi olmayıp, fatura düzenlendikten sonra tescil işleminin yapılabileceğini, sözleşmenin 4. maddesi gereğince peşinatın cezai şart olarak irat kaydedildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. … araç satış protokolü gereğince davalıya ödediği 5000 DM. Peşinatın, alım satımdan vazgeçtiği ve protokolün araç satışına ilişkin olmasına rağmen resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olduğu gerekçesi ile iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ise protokol ile satışa konu olan aracın trafikte tescilli araç olmadığı için protokolün geçerli olduğunu ve 4. Maddesi gereğince peşinatın cezai şart olarak irat kaydedildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.” ibaresi yer aldığını, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 26.09.2018 tarih ve E. 2017/4080 K.2018/4534 sayılı kararında “Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davacı tarafından davalıya verilen paranın TBK’nun 178. maddesinde yazılan cayma parası olmayıp 177. maddede yazılı bağlanma parası olduğunu belirterek bu paranın iadesi gerektiğine karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bu bölümü doğru ise de olayın bütünü bakımından eksik kalmıştır. Zira TBK’nun 236. maddesi gereğince borcunu ifa etmeyen alıcı, satıcının bu yüzden uğradığı zararını gidermekle yükümlüdür. Davalı satıcı da aldığı bağlanma parasını uğradığı zarara mahsup ettiğini belirterek savunma yapmıştır. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davalının bu savunması ve TBK 236. maddesinin değerlendirme dışı tutulması doğru olmamış Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir.” hükmünün yer aldığını, müvekkil şirketin borçlanmış olduğu edimi zamanında ve gereği gibi ifaya hazır halde bulundurduğunu ve kendisine yüklenmiş olunan tüm sorumlulukları yerine getirdiğini, Sipariş verilen araç için müvekkili şirketin yetkili satış danışmanları tarafından gerek satış görüşmeleri öncesinde, gerek satış sırasında, gerek satış sözleşmesi yapıldıktan sonra hizmet sunduğunu, Sipariş verilen aracın Almanya menşeli bir ürün olduğunu ve aracın temin edilmesi aşamasında döviz ile işlemler yapıldığını, Müvekkili şirketin borçlanmış olduğu edimin sıradan basit bir ürün olmayıp söz konusu aracın satış iptali nedeni ile …-… Otomotiv Ticaret ve Hizmetler A.Ş ( Eski ünvanıyla … … Türk A.Ş.’)den yıl sonunda elde edilecek satış primi gelirinden mahrum kaldığını, bu sebeplerden meydana gelen zararların tazmini haklı gerekçe sunulmadan sözleşmeden dönen alıcının bağlanma parasından mahsup edildiğini, Müvekkilinin haksız sipariş iptali sebebiyle maddi zarara uğradığını, bağlanma parasından (kaparo) yapılan kesintinin maddi zararların karşılığı olduğunu, araç satış işleminin gerçekleşmemiş olmasının davacı yan ile müvekkili şirketin arasında yapılmış olan taşınır ön satış sözleşmesinin geçerliliğini etkilemediğini, davacı yan ile müvekkili şirket arasında yapılan sözleşme konusu aracın 0 (sıfır) km olup trafiğe tescilli motorlu araç olmadığını, Müvekkilinin sipariş edilen aracı başka bir müşteriye satmadığını, aksine davacının aracı teslim almasını beklediğini, Aracın satışa hazır hale getirilmediği iddiasının ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, TBK 91 uyarınca sipariş teyit formu dahilinde müvekkili şirketin sipariş edilen aracı belirlenen tarihte satışa hazır hale getirdiğini, davacı yanın 16/11/2021 tarihinde siparişini haksız olarak iptal ettiğini, 27/11/2020 tarihinde aracın başka bir müşteriye satıldığını, İptal edilen sipariş nedeniyle başka bir müşteriye satılmak adına müvekkilinin emsal araç siparişi vermek zorunda kaldığını, bu araç için de 3.973 TL emsal araç stok maliyetine katlandığını, 2020 yılı hedeflerinin satış iptali nedeni ile %85’de kalmasından dolayı bu araç için 8.845 TL satış priminden mahrum kaldığını, aracın siparişinden satış iptaline kadar geçen süre ve yeni müşteriye satışına kadar geçen süre için net 8.523 TL operasyon maliyetine katlandığını, giydirilmiş operasyonel maliyetinin ise 17.047 TL olduğunu, Net operasyonel maliyetleri hesaplanarak zarar hesaplandığı takdirde ise haksız iptal nedeni ile müvekkili şirketin net zararının 20.634 TL, brüt zararının ise 29.865 TL olduğunu, bu zararın 15.000 TL’lik kısmının sipariş teyit formunun 2. maddesi hükmü gereğince davacı tarafından verilen bağlanma bedelinden mahsup edilerek irat kaydedildiğini, Oluşan tüm zarar dikkate alındığında irat kaydedilen bedelin müvekkilinin zararının tamamını karşılamadığını, irat kaydı işleminin sipariş teyit formunda açıkça belirlendiğini, Satış konusu aracın Almanya menşeli bir ürün olduğu ve aracın ithal edildiği, tedarik aşamasında döviz ile işlemlerin yürütüldüğü ve aracın tedarik edilene kadar geçecek süre zarfında döviz kurunda meydana gelebilecek artışların davacıya yansıtılacağının açıkça ifade edildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini… ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının tetkikinde takip alacaklısının davacımız, takip borçlusunun davalımız, takip konusunun 35.000,00 TL ı olduğu,davalı itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Taraflar arasında düzenlenen 15.09.2020 tarihli Sipariş Teyit Formunun tetkikinde, Alıcının, … Medikal Taşımacılık İnşaat Turizm Otomotiv Petrol Emlak Ticaret Limited Şirketi olduğu, ….aracın Kasım da tesliminin kararlaştırıldığı, sözleşme bedelinin 873.000TL olduğu.1.maddesinde, “Sipariş konusu aracın teslim tarihine kadar … … Otomotiv Ticaret ve Hizmetler AŞ tarafından yapılacak fiyat değişimleri ve TC Hükemeti tarafından vergilerin yeniden düzenlenmesi, yeni vergi ihdas edilmesi ve vergi oranlarında değişiklik halinde meydana gelebilecek olası fiyat farkları satış fiyatına aynen yansıtılır.” 2.maddesinde, “Alıcı iş bu sipariş teyit formunun imzalanmasını takiben her türlü zarar,ziyan ve tazminat hakları satıcı lehine saklı kalmak kaydı şartı ile 7 iş günü içerisinde siparişten vazgeçebilir. Bu sürenin hitamından sonra iş bu sipariş kesinleşmiş kabul edilir. Ancak bu sürenin sona ermesinden sonra siparişten vazgeçilmesi halinde ödenmiş olan peşinat, sipariş edilen araç bir üçüncü şahısa/şirkete satılana kadar tutulur. … Ticaret Türk AŞ Ankara Şubesi Ankara Motorlunun her türlü zarar, ziyan ve tazminat talep etme hakkı saklı kalmak üzere olası bedel kaydı zarar, ziyan ve masraflar tenzil edilerek peşinat alıcıya iade edilir.” denildiği görülmüştür.
Davacı tarafından davalı hesabına 16.09.2020 ve 25.09.2020 tarihlerinde “Araç Alım Avans Ödemesi” açıklaması ile toplam 35.000TL gönderilmesine ilişkin banka havale dekontlarının ibraz edildiği görülmüştür.
… …’e davacının prim kaybı bulunup bulunmadığının tespiti için yazılan müzekkere cevabında “Söz konusu prim hakedişi gerçekleşseydi 2020 4. Çeyrek prim hakedişi ödemesi takip eden yılın Ocak ayında ilgili yetkili satıcıya ödenecekti. İlgili araç yetkili satıcı davalı … Ticaret Türk A.Ş. Tarafından 31.12.2020 tarihinde satılarak 8.779,31 TL prim hakedilmiştir. Söz konusu prim 2021 Ocak ayının ilk haftasında Müvekkil şirket tarafından Davalı …’e ödenmiştir.” denildiği görülmüştür.
Davalı tarafça davacının davalıya hitaben 16.11.2020 tarihli dilekçe sureti ibraz edilmiş dilekçede “Firmanızdan satın almakta olduğum …-… marka araç için, 16.09.2020 ve 25.09.2020 tarihinde … Medikal Taşımacılık İnşaat Tur. Oto. Petrol Emlak Tic. Ltd. Şti. Adına … Bankası AŞ hesabımdan hesabınıza ödemiş olduğum 35.000TL aşağıda IBAN bilgileri görülen hesabıma iade/havale edilmesi” talep edildiği görülmüştür.
Davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “… Dosyaya kazandırılan müzekkere cevabında aracın … Ankara’ya teslim tarihinin 20.11.2020 olduğunun belirtildiği, Davacının iade talebinin 16.11.2020 tarihi olduğu, bu tarihten önce ödemiş olduğu 35.000,00 TL avansın iadesinin talep edildiği, Davacı tarafça para iadesinin talep edildiği 16.11.2020 tarihinde davalı … Ticaret Türk A.Ş.’ye aracın henüz gelmediği, Davacı tarafça 35.000,00 TL 16.09.2020 ve 25.09.2020 tarihlerinde avans ödemesi yapıldığı konusunda herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, Davalı … Ticaret Türk A.Ş. Tarafından davacıya 31.12.2020 tarihinde ”15.09.2020 tarihli sipariş teyit formunun 2. Maddesi gereği yapılan kesinti” açıklamasıyla 15.000,00 TL tutarında masraf faturası kesildiği, Aracın davacıya Kasım ayında teslim edileceği belirtildiğinden ve davacının henüz alım opsiyonunun devam ettiği süre zarfında aracın 27.11.2020 tarihinde davalı tarafça bir başka kişiye satılmış olması sebebiyle, davalının stok maliyetini gösterir banka dekontu olarak sunmuş olduğu 517.979,23 TL ve 27.11.2020 tarihli dekontun risk kapatma belgesi olduğu ve davacının sipariş süresinde (kasım ayı içerisinde) 3. Kişiye satılması ve bedelinin tahsil edilmesi nedeniyle emsal araç stok maliyeti oluşmadığı, Dosyaya kazandırılan müzekkere cevabında ”Söz konusu prim hakedişi gerçekleşseydi 2020 4. Çeyrek prim hakedişi ödemesi takip eden yılın Ocak ayında ilgili yetkili satıcıya ödenecekti. İlgili araç yetkili satıcı davalı … Ticaret Türk A.Ş. Tarafından 31.12.2020 tarihinde satılarak 8.779,31 TL prim hakedilmiştir. Söz konusu prim 2021 Ocak ayının ilk haftasında Müvekkil şirket tarafından Davalı …’e ödenmiştir.” denilmek suretiyle prim ödemesinin aynı dönem yapıldığının teyit edildiği, Operasyon maliyetleri yönünden değerlendirme yapıldığında; Davalı tarafça toplam yıllık giderlerin ay ortalaması 4.061.419,37 TL’nin toplam personel sayısı olan 158 kişiye bölünmesi sonucunda 1 personele düşen 1 aylık maliyetin 25.705,19 TL olarak hesaplandığı ve 1 personelin 10 günlük giydirilmiş maliyetinin 8.568,40 TL hesaplanması sonucunda talepte bulunulmuş ise de tüm genel giderlerin 1 personel için hesaplanan 10 günlük maliyetinin operasyon masrafı olarak talep edilmesinin uygun olmayacağı, davalı şirket yetkilisinin Sn. Mahkemeye sunduğu adreste fiili olarak yapılan defter incelemelerinde; davalı şirketin ticari defterlerinin e-defter olduğu ve beratlarının süresinde verildiği görüldüğünden sahibi lehine delil vasfı taşıdığı, 2020 yılı genel giderlerinin toplamının yıllık 48.737.032,44 TL olduğunun tespit edildiği, 2020 çalışan ortalamasının 158 kişi olduğu bu kapsamda 1 personelin 1 aylık genel giderler ortalamasının 25.705,19 TL olduğu, davalı şirket tarafından davacıya araç alımında harcanan sürenin 10 gün olduğu hesaplanmış ise de, aracın aynı dönem içerisinde 3. Kişiye satıldığı da değerlendirildiğinde, davalı şirket çalışanlarının aracın temini sürecinde 3. Kişi için de katlanacağı maliyetlerde değerlendirildiğinde, davacı için sadece pazarlama ve satış protokolü aşamasında emek ve mesai harcandığı dikkate alındığında davalının kesinti yapabileceği tutarın 1 personelin 1 günlük giydirilmiş maliyeti olabileceği, bu kapsamda yapılan hesaplamada davalı şirket tarafından kesinti yapılabilecek tutarın 856,84 TL olabileceği hesaplanmıştır. Yukarıda arz ve izah edilen değerlendirme ve gerekçeler ile Takdiri Mahkemenize ait olmak üzere; Davacının itirazın iptalini istediği 15.000,00 TL’nin, 856,84 TL’sinin davalı tarafça operasyonel gider olarak talep edilebileceği, itirazın iptalinin 14.143,16 TL yönünden haklı olduğu hesaplanmış olmakla, ” denildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça araç sipariş teyit formu uyarınca satın alınmak istenilen araç için ödenen bedelin aracın süresinde teslim edilmediği gerekçesi ile sözleşmeden dönülmesi üzerine bedelin tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali,davalı tarafça bedelin kaparo olduğu, ödenen bedelden davacının uğradığı zararın düşülerek bedelin iade edildiği belirtilerek davanın reddi talep edilmiş olup;
Davacının 05.09.2020 tarihli Sipariş Teyit Formu ile davalıdan , Kasım 2020 de teslim edilmek üzere 873.000,00 TL tutar karşılığı araç satın almak için davalı ile anlaştığı, 16.09.2020 ve 25.09.2020 tarihlerinde “Araç Alım Avans Ödemesi” açıklaması ile toplam 35.000TL ödemede bulunduğu, davacının 16.11.2020 tarihli dilekçesi ile araç almaktan vazgeçtiğini davacıya bildirip , bedelin iadesini istediği, ödenen bedelin taraflar arasındaki 05.09.2020 tarihli Sipariş Teyit Formunun 2. Maddesi uyarınca kaparo değil peşinat olup davalının araç üçüncü kişiye satılıncaya kadar zarar, ziyan ve masrafları tenzil hakkının bulunduğu, davacı tarafça sipariş edilen aracın 27.11.2020 tarihli (İrsaliye Tarihi: 17.11.2020) fatura ile davalıya teslim edildiği, davalı tarafça da dava dışı … Şirketi adına düzenlenen 27.11.2020 tarihli fatura ile 992.226,20 TL’ye satıldığı, aracın davacıya kasım 2020 satılması planlandığı düşünüldüğünde davalının aracın geç satılmasından kaynaklı bir zararının ve pirim kaybının bulunduğundan söz edilemeyeceği ,bu kapsamda davacının operasyon masrafı olarak 856,84 TL hak kazanabileceği bakiye bedeli araç sipariş teyit formu uyarınca iade etmesi gerektiği bilirkişi raporu, taraflar arasındaki sipariş teyit mektubu … … cevap yazısı ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabulüne,
Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki itirazının kısmen iptaline, takibin bakiye 14.143,16-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına, bakiye talebin reddine, (davalı tarafça 25/12/2020 tarihinde yapılan 20.000-TL ödemenin icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,)
Asıl alacak tutarı 14.143,16-TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Red edilen 856,84-TL üzerinden %20 kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 925,60 TL harçtan, dava açılışında alınan 167,24 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 758,36 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 75,51 TL’ sinin davacıdan; 1.244,49 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 2.200,00 TL bilirkişi ücreti, 129,00 TL tebligat ücreti, toplamı 2.298,30 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.166,83 TL’si ile dava açılışında alınan 81,17 TL peşin harç toplamından oluşan 2.248,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 856,84- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair Taraf vekillerini yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/11/2022