Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/445 E. 2022/942 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/445 Esas
KARAR NO : 2022/942

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2021
KARAR TARİHİ : 07/12/2022
KARARYAZ.TRH: 08/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… taraflar arasında imzalanan 29.06.2020 tarihli sözleşmeye istinaden davalı yanın … Hotel isimli işyerinde polyürea su yalıtımı yapılması hususunu üstlendiğini, müvekkili şirketin anılan sözleşme esaslarına uygun olarak üstlendiği işi tam-eksiksiz olarak yerine getirdiğini ve davalı yana bu konuda gerekli olan ve takibe konu edilen faturayı keserek gönderdiğini, davalı yanın anılan fatura bedellerini müvekkili şirkete ödemediğini, 14.708,29-TL asıl alacak ve 105,17-TL takip öncesi faiz alacağı olan toplam 14.813,46-TLnin tahsili amacı ile, davalı şirket aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğüne ait …. E. sayılı dosya ile icra takibi başlattıklarını, davalı yanın bu takibe haksız olarak itiraz ederek takibin durmasını sağladığını, bu konuda arabuluculuğa başvurulduğunu, bu başvuruda da taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını vurgulayarak mahkemede açılan iş bu dava ile Haklı davalarının kabulünü, davalı yanın anılan takibe yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazının iptalini ve asıl alacak tutarına temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesini, davalı yanın mal, hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını, bu taleplerinin uygun görülmemesi halinde iş bu davanın sonuçlanmasına kadar davalı adına kayıtlı mal ve haklar üzerine ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulmasını, davalı-borçlu yanın %20 den az olmak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine…, ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle ” davacı yanın taraflar arasında imzalanan sözleşmeye uygun iş ve imalat yapmadığını, yaptığı iş ve imalatların hatalı-ayıplı olduğunu, havuzun estetik özelliğinin kalmadığını, müvekkilinin uğradığı zarar için bağımsız bir şirketten yapılan iş ve imalatlar konusunda 13.08.2020 tarihli bir rapor alındığını, bu bağımsız rapora göre havuz zemin ve duvarlar ile havuz çıkış bölümlerinde mevcut turkuaz renkli fayans üzerine gri yalıtım malzemesi ve onun üzerine de mavi boya çalışması yapıldığını, yapılan boyanın tutmadığını, yan duvarların bariz şekilde dalgalı hale geldiğini, yer yer gri boyanın açığa çıktığını, havuzun orijinal özelliğinin tamamen kaybetmiş olduğunun izah edildiğini, görsel olarak bu havuzun kullanılacak halde olmadığını müvekkili şirketin bu konuda her gün ticari zarar ettiğini, havuzun kullanılabilir hale getirilmesi için 20.100,00-TL +KDV tutarında bir masraf gerektiğini, 2.320,00-TL tutarında su bedelinin heba olduğunu SPA olarak kullanılan havuzun işlem tarihinden beri hiç kullanılmadığını bu konuda TBK nun 471.475. maddeleri yanında çeşitli yargı kararlarına-Yargıtay ilamlarına işaret ettiği, bağımsız rapor sonrası davacı yana noter kanalı ile keşide edilen 24.08.2020 tarih ve 17721 yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmenin feshi ile zararlarının ödenmenin ihtar ve ikaz edildiğini, karşı tarafça bu ihtarnameye cevap verilmediği gibi, aksine müvekkili şirket aleyhine iş bu davaya konu olan icra takibinin başlatıldığını, davacı yanın kendilerinden bir alacağının olmadığını, havuzun işler hale getirilmesi için yapılan harcamalar nedeni ile kendilerinin alacaklı olduğunu vurgulayarak iş bu davanın reddi ile, davacının ihtiyati haciz talebinin reddini, haksız ve kötü niyetli takip nedeni ile davacı yanın alacağın %20 sinden az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini…, ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasın tetkikinde takip alacaklısının davacımız,takip borçlusunun davalımız, takip konusunun 14.708,29 TL fatura, 105,17 TL faiz alacağı olmak üzere 14.813,46 TL olduğu,davalı itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki 29.06.2020 tarihli sözleşmenin tetkikinde “sözleşme” ile taşınmazın havuz kesimine m2 si = 15,50 Euro +KDV üzerinden 5 yıl garantili polyürea su yalıtımı yapılmasının , işin metrajının yaklaşık olarak 100,00m2 olduğu , teknik esaslar olarak Uygulama yapılacak havuz yüzeyinin temiz-kuru-sağlam olması, toz-yağ vb. barındırmaması gerektiği, uygulama öncesi silim makinası ile silim yapılması, vakum aletleri ile tozdan arındırılan yüzeylerin epoksi esaslı tamir katmanı ile düzeltilmesi, temizlenen yüzeylere 300gr/m2 den çift bileşenli epoksi esaslı astar sürülmesi, akabinde silis kumu serpilmesi, tüm uygulama yapılacak zemine 1,8/2,1 mm polyürea sıkılarak UV dayanımlı 0,250gr/m2 rulo yardımı ile sürme işlemi yapılması şeklinde düzenlendiği görülmüştür.
Davacı tarafça 3. Bir şirkete hazırlattırılarak ibraz edilen 3.08.2020 tarihli raporda ” söz konusu havuzda su yalıtımı işlemi yapılması aşamasında mevcut fayansların gri yalıtım malzemesi üzerine mavi boya ile boyandığı-boyanın tutmadığı-kavladığı-yer yer gri renkli yalıtım malzemesinin ortaya çıktığı, havuzun görsel estetiğinin bozulduğu, bu hali ile havuzun kullanılamayacağı, bu havuzun fayans ile kaplanması gerektiğine işaret edildiği gözlemlendiği” belirtildiği görülmüştür.
Davalı tarafça davalıya gönderilen …. yevmiye numaralıli ihtarnamesinin tetkikinde “… yapılan işin ayıplı olduğu, 2.320,00TL su bedeli yanında havuzun eski haline getirilmesi için 20.100,00TL +KDV tutarında bir masraf gerektiği , davacı yanın bakiye kalan alacağı ile bu işin ikmal edilemeyeceğini havuzun tamiri için gerekli olan 20.100,00TL +KDV tutarındaki bedelin banka hesaplarına 3 gün içinde yatırılması, aksi halde havuzun kapalı kaldığı günlerde uğranılan kazanç kaybı ile boşa harcanan-tahliye edilen su bedelinin de yasal yollara baş vurularak tahsili yoluna gidileceğinin ………” bildirildiği görülmüştür.
Davalı tanıkları …ve …’nun dinlenildiği ,davalı tarafça CD ile davaya konu havuz görüntülerini ibraz ettiği görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve kayıtları ile dosya üzerinde inceleme yaptırılmış alınan raporda “…Yüce Mahkemenizce takdir edileceği üzere taraflar arasında imzalanmış olan 29.06.2020 tarihli sözleşmeye istinaden davacı yanın … Hotel isimli işyerinde polyürea su yalıtımı yapılması hususunu üstlendiği, sözleşmede esaslarına göre de bu işin teknik olarak yapım esaslarının detaylı olarak açıklandığı, İlerleyen zaman dilimi içinde davacı yanın su yalıtım işini tamamlayarak havuz yüzeyini boyadığı, ancak boya işleminin/imalatının havuzun su ile dolması sonrasında pul pul döküldüğü ve renk değişikliğine uğradığı, davalı yanın bu konuda dışardan temin ettiği özel bağımsız şirket raporunda da bu konuda detaylı açıklama yapıldığı ve havuzun öncelikle renginden-bozulan boyasından dolayı görsel estetiğinin kalmadığının ve bu hali ile de havuzun yer yer gri boyasının açığa çıktığının, havuzun orijinal özelliğini tamamen kaybetmiş olduğunun izah edildiği görülmüş olup, bu özel raporda havuzun su yalıtımının hatasından-ayıbından-eksikliğinden yanı su kaçırdığının açıklanmadığı – bu konuda özel raporda yer verilmediği, Akabinde de davalı yanın havuzun kullanıma açılabilmesi amacı ile hali hazırdaki boyalı havuz taban ve yan yüzeylerine bedeli karşılığı fayans kaplama yaptırdığı anlaşılmaktadır. Bu bağlamda bir değerlendirme yapıldığında :Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ana konusu su yalıtım işi olup, fayans kaplama bu sözleşmede yer almamaktadır. Dolayısı ile davalı yan, davacı tarafından anılan havuza yapılan su yalıtımı imalatını aynen kullanmış ve bozulan boyanın estetik olması için havuz taban ve yan yüzeylerine ayrıca fayans kaplattırmıştır. Taraflar arasında imzalanan su yalıtım işinde m2 birim fiyatı olan 15,50Euro içinde boya imalatı ( malzeme+işçilik olarak ) %20 olup ayıplı malzeme-imalat bedelininde ;15,50 Euro x %20 x 130 m2 = 403,00Euro olup, sözleşme tarihindeki merkez bankası döviz satış kuruna göre de ayıplı imalatın KDV dahil karşılığının da= 403,00Euro x 7,72 TL x 1.18 = 3.671.16 TL olduğu dolayısı ile de bu ayıplı iş-imalat bedelinin davalı alacağından düşülmesi gerektiği ,Bu durumda da iş bu davaya dayanak yapılan icra takibininde = (-) 3.671,16 TL – 14.708,29TL asıl alacak = 11.037,13 TL üzerinden devamı gerektiği kanaatine varılmıştır … ” denildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça havuz yalıtım işi nedeniyle ödenmeyen fatura bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali,davalı tarafça işin ayıplı yapıldığı belirtilerek davanın reddi talep edilmiş olup:
Taraflar arasında davalıya ait havuza polyürea su yalıtımı yapılmasına ilişkin sözleşme bulunduğu, sözleşmenin ana konusunun su yalıtımı olduğu, davacı tarafça yalıtım yapıldığı, yalıtım üzerinin boyanarak teslimi üzerine havuz zeminindeki boyada kabarma meydana geldiği, boyadaki ayıptan kaynaklı kötü görüntü nedeniyle davalının zemin ve yan yüzeyleri fayans ile kaplattığı, su yalıtımından kaynaklı sıkıntı yada şikayetin bulunmadığı, yapılan yalıtım işinde boya imalat değerinin % 20 pay oluşturduğu, sözleşme bedeline oranla değerinin ise 403,00 Euro (3.671.16 TL) olduğu, bu bedelin sözleşme bedelinden düşümü halinde davacının 11.037,13 TL e hak kazandığı, taraflar arasındaki ana konusu su yalıtımı olan 29.06.2020 tarihli sözleşme, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla boya değerinin mahkememizce takdiri nedeniyle alacağın likit olmadığı tarafların icra inkar ve kötü niyet tazminat talepleri yönünden gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabulüne,
Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalının itirazının kısmen iptaline, takibin 11.037,13-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte devamına, bakiye talebin reddine,
Tarafların şartları oluşmayan icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 753,95 TL harçtan, dava açılışında alınan 178,91 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 575,04 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 336,50 TL’sinin davacıdan; 983,50 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 119,50 TL tebligat ücreti, 2.500,00 TL bilirkişi ücreti, toplamı 2.678,80 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.995,91 TL’si ile dava açılışında alınan 178,91 TL peşin harç toplamından oluşan 2.174,82 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.776,33 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/12/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.