Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/43 E. 2022/144 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/43 Esas
KARAR NO : 2022/144

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2014
KARAR TARİHİ : 22/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACILARIN TALEBİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … … tarafından Ankara …İcra Müdürlüğünü … sayılı dosyasında müvekkilleri aleyhine 30.09.2014 vade tarihli 67.500-TL’lik senetten dolayı takip başlatıldığını, davalının hal içinde 4 numaralı tahsis yerinin ortağı olarak bilindiğini ve taraflar arasında 29.03.2014 tarihinde imzalanan protokol ile toptancı hali içindeki 4 nolu dükkanın %50 lik kısmının davacılara devrinin gerçekleştirilmesi için anlaşma imzalandığını, bu protokol gereğince … plakalı aracan satışının gerçekleştiğini ve toplamda 310.000,00Tl ödeme yapıldığını, bilahare 07.07.2014 tarihli ek protokol düzenlendiğini buna göre davalıların 4. Nolu dükkanın devri içen 30.09.2014 tarihli dava konusu senedi verdiğini ancak protokollerin yapıldığı tarihte ve sonrasında davalının 4. Nolu dükkanın hukuken fiilen devrini yapmasının mümkün olmadığından söz konusu dükkanın devrini resmi olarak yapmadığını belirterek, davalı tarafça icra takibine konu edilen 30/09/2014 vade tarihli 67.500.TL bedelli bonodan dolayı davacıların borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini ve %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI: Davalı vekili cevap ve cevaba cevap dilekçesinde özetle ; yerinde olmayan davanın reddini, senedin verilme nedeni ve asıl ilişki devir sözleşmesi olduğundan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, kaldı ki davacının protokol dediği belgede müvekkilinin imzasının olmadığını, borcun ödenmediğini, davacıların kullanmadıkları ve devir almadıklarını iddia ettikleri dükkandaki hisselerini 2014 yılının 7. ayında 350.000-TL karşılığında …’ya devrettiğini, davalının onlara güvenerek senetleri vadesi gelmeden devir borcunu da yerine getirdiğini, bilirkişi raporunun yeterli olduğunu, dosyaya sunacakları ve getirtilmesini istedikleri başkaca delil kalmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava bonodan kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
Mahkememizin davanın reddine dair verdiği 28.03.2018 tarihli karar Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 20.11.2020 tarih 2018/1853-2020/1466 sayılı kararı ile “Davacı taraf davaya konu olan 30.09.2014 vade tarihli 67.500.TL bedelli bononun 07.07.2014 tarihli protokol gereğince davalıya ödeme amacıyla verildiğini ancak davalı tarafça bahsedilen dükkanın devrinin resmi olarak yapılmadığını belirterek bedelsiz kaldığından bahisle menfi tespit talebinde bulunmuş olup 07/07/2014 tarihli protokolün altında davalının da imzasının bulunduğu, davalı tarafın 23.03.2015 tarihli cevap dilekçesinde ve 02.10.2015 tarihli duruşmada bononun devir işlemi için alındığı, devir işleminin fiili olarak gerçekleştiğini açıkça beyan ettiği, kural olarak bonoya dayalı menfi tespit davalarında ispat yükü davacı borçluda olduğu ve davacı tarafın bu tür davalarda bononun somut olayda olduğu gibi bedelsiz olduğunu, ya da ödendiğini yazılı delillerle kanıtlaması gerektiği, ancak somut davada yukarıda bahsedildiği gibi davalı taraf bononun protokol gereğince 4 numaralı dükkanın devri için alındığını kabul ederek bonoyu bir sebebe bağladığı ve dolayısıyla bononun verilme sebebi olan 07.07.2014 tarihli protokolde belirtilen 4 numaralı dükkanın resmi olarak davacılara devrinin yapıldığı hususunda kanıt yükü kendisine düşen davalıya delillerini sunmak üzere imkan verilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmediği ” gereğine değinilerek kaldırılmıştır.
Taraflar arasında 30.06.2014 vade tarihli , 67.500,00TL bedelli senedin 07.07.2014 tarihinde toptancı halinde bulunan 4 nolu tahsis yerinin satışı nedeni ile verildiğine dair uyuşmazlık bulunmayıp uyuşmazlık protokol gereğince bu yerin davacılara devir edilip edilmediği , senedin bu nedenle bedelsiz kalıp kalmadığı ve davalının protokolde imzasının bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Ankara …İcra Müdürlüğünü … sayılı dosyası incelenmiş ve alacaklı … … tarafından borçlular … ve … aleyhine 30.09.2014 vade tarihli bonoya dayanılarak 67.500,00TL asıl alacak ,374,53TL faiz ve 202,50TL komisyon olmak üzere toplam 68.077,03TL üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile 17.10.2015 tarihinde takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
29.03.2014 tarihli protokolde ” halin 04. Nolu tahsis yerine ortak olup yarı hissesi için üçyüz 310.TL verilip … hissesine düşen alacağı ilk etapta olup taraflar anlaşmıştır. … alacağına karşılık 2011 model … plakalı fiat …………arac verilip geri kalanı….şartıyla taraflar anlaşmıştır. ” yazılı olduğu ve protokolün dükkan sahibi … , alıcı … , şahitler …, … ve … … tarafından imzalandığı görülmüştür.
07.07.2014 tarihli protokolde yine özetle; .. ile … … ‘nün … diye şirket kurduğu , toptancı halinde bulunan 4 nolu tahsis yerinin % 50 yarı hissesini sahibi olan … ‘dan satın aldıkları sonra bu yerdeki hisselerinin tamamını 310.000Tl sattıkları , paranın yapılan pazarlığa göre 20.000,00Tl lik kısmını peşin aldıkları , 20.000,00TL için 30.03.2014 , 20.000,00TL için 30.04.2014, 30.000,00TL için 30.05.2014 ve 67.500,00TL için 30.09.2014 tarihli senetlerin alındığı, ………..devir verilmediği taktirde sözleşmenin geçerli olduğu, alınan paranın tamamının … ve … ‘e ödeneceğinin yazıldığı ve protokolün alıcı olarak … ve … tarafından satıcı olarak … ve … … tarafından ve şahit … tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından protokolde davalının imzasının bulunmadığı iddia edilmiş ise de davalının 29.03.2014 tarihli protokolde şahit olarak ,. 07.07.2014 tarihli protokolde satıcı olarak imzasının bulunduğu görülmüştür.
Dosyada mevcut 17.04.2014 tarihli araç satış sözleşmezinden protokolde bahsedilen … plakalı aracın …yevmiye nolu satış sözleşmesi ile … tarafından davalı … … ‘ye satıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili 19.10.2021 tarihli duruşmada alınan beyanında BAM kararında belirtildiği gibi dükkanın resmi olarak davacılara devredildiğine dair belge ibraz edemeyeceklerini, çünkü böyle bir belgenin resmi olarak düzenlenmesinin mümkün olmadığını bildirmiştir.
Ankara Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Şübe Müdürlüğünün cevabi yazısından ve ekli belgelerden Toptancı Hal kompleksinde bulunan A Paron 4 nolu meyve sebze satış yerinin Belediye Encümeninin 23.02.2012 tarih ve 211/777 sayılı kararı ile 01.01.2012 tarihinde 12 yıllığına … isimli şahsa kiraya verildiği, bu şansın Toptancı Hal Şübe Müdürlüğüne verdiği 08.08.2014 tarihli dilekçe ile kirası altında bulunan bu yeri …. Meyve Sebze Komisyon Tic. Ltd. Şti ‘ne devretmek istediğini bildirdiği ve ayni şirket tarafından verilen dilekçe ile de bu yeri devralmak istediklerini bildirdikleri ve izin talep ettikleri ve Belediye Encümeninin 25.09.2014 tarih 2489 sayılı kararı ile 4 nolu meyve sebze satış yerinin kalan kira süresi boyunca devri konusunda izin verildiği ve ekli 2014 yılı bildirim listelerinde mal sahibi yada bildirimci olarak davacıların yada davalının isminin bulunmadığı gibi devralan şirket ortaklarından da olmadıkları anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde takibe konu senedin devir işlemi için alındığı , davalı tarafından devir işlemine konu 07.07.2014 tarihli protokolde belirtilen 4. Nolu dükkanın resmi olarak devredildiğine dair belge ibraz edilemediği gibi Ankara Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Şübe Müdürlüğünün cevabi yazısından bu dükkanın 01.01.2012 tarihinde 12 yıllığına Sevim Turhan isimli şahsa kiraya verildiği ve bu kişi tarafından kira sözleşmesinin Belediye Encümeninin 25.09.2014 tarih 2489 sayılı kararı ile kalan kira süresi boyunca devri konusunda izin verildiği ve halen kayıtlarda … Meyve Sebze Komisyon Tic. Ltd. Şti ‘nin kiracı olarak gözüktüğü, davalı vekili tarafından devre ilişkin belgenin resmi olarak düzenlenmesinin mümkün olmadığı ileri sürülmüş ise de devir işleminin resmi olarak yapılabildiği ve bu şekilde protokole konu dükkanın 25.09.2014 tarihinde … Meyve Sebze Komisyon Tic. Ltd. Şti, ‘ye devir edildiği, protokol gereği devir işlemi gerçekleşmediğinden senedin bedelsiz kaldığı anlaşıldığından davanın reddine karar ermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın kabulü ile davacıların Ankara …İcra Müdürlüğünün ….sayılı dosyasında takip dayanağı olan 30.06.14 düzenleme, 30.09.2014 vade tarihli 67.500,00TL bedelli senet nedeni ile davalı takip alacaklısı … ‘ye borclu olmadığının tespitine ,
2- Şartları oluşmadığından davacıların kötüniyet tazminatına ilişkin taleplerinin reddine ,
3-Alınması gereken 4.610,92TL harçtan peşin yatırılan 1.152,75TL nin mahsubu ile bakiye 3.458,17TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir yazılmasına ,
4-Davacılar tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 18 adet tebligat gideri 196,50-TL, bilirkişi masrafı 800,00-TL, 13 posta masrafı 252,93TL,4 E-Tebliğat 22,00TL, 1 Dosya kapağı 2,00TL olmak üzere toplam 1.273,43TL ile 1.152,75TL peşin harç ve 25,20TL başvurma harcı olmak üzere 2.451,38TL’nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
5-Davacılar davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi gereğince taktir edilen 9.575,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2022

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza