Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/409 E. 2022/727 K. 14.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/409 Esas
KARAR NO : 2022/727
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2021
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkiline bağlı Keban HES işletme müdürlüğünün ihtiyacı 71 kişilik 1 yıllık süreli temizlik işleri 2016/238075 ihale kayıt numaralı ihale neticesinde davalının uhdesinde kaldığını müvekkili ile davalı taraf ile ihale konusu sözleşme imzalandığını, Sözleşmenin ‘Sözleşme Bedeline Dâhil Olan Giderler’ başlıklı 7. maddesinde, Taahhüdün (ilave işler nedeniyle meydana gelebilecek artışlar dahil) yerine getirilmesine ilişkin istekliler ilgili mevzuat gereğince yapılacak işçilik (yemek ulaşım giderleri dahil) araç, vergi, resim ve harç gihi giderler ile bahse konu hizmet alımı kapsamında meydana gelen tüm giderler sözleşme bedeline dahildir. İlgili mevzuatı uyarınca hesaplanacak Katma Değer Vergisi sözleşme bedeline dâhil olmadığını, idare tarafından yükleniciye ödenecektir.” hükmüne yer verildiğini, şartnamede de benzer düzenlemeler yer aldığını bu madde gereği ihale karar damga vergisi yüklenici tarafından Cahit Sıtkı Tarancı vergi dairesine yatırıldığını ancak yüklenici firmanın vergi mahkemesinde açtığı dava neticesinde yatırdığı tutarı iade aldığını bunun üzerine Hitit vergi dairesi tarafından müvekkiline gönderilen 2019110513CYw0000016 nolu ihbarname ile 14.339,81-TL damga vergisi aslı 21.509,72-TL vergi ziyaı cezasının tahakkuk ettirildiğini, uzlaşma ve indirimler neticesinde toplam 23.273,5-TL müvekkilince mahsuplaşarak ödendiğini ve müvekkilince Ankara …İcra müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline %20’den aşağı olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : Dava konusu verginin ortada müvekkilinin muhataplığı olmadan ortaya çıkan vergi olduğunu, ihale sözleşmesinin imzalanması sırasında ve sonrasında ortaya çıkacak vergi resim ve harçların mali yükümlüsünün müvekkili olan şirketler olduğunu, müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ihale kararına ilişkin kara pulu damga vergisinin önceden tahakkuk etmiş ve muaccel bir olması sebebi ile borcun üstlenilmesi gibi bir yükümlülük altına girmediğini, müvekkili sözleşme sonrasında ortaya çıkan tüm harç ve vergilerin mesuliyetini üstlendiğini ve yerine getirdiğini, bu nedenle söz konusu karar pulu damga vergisinin rücusunun mümkün olmadığını, verginin faiz ve ferilerinden müvekkilinin sorumlu olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir .
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında davalı tarafça ödenmesi gerektiği ileri sürülen ihale kararına ilişkin damga vergisi tutarının, vergi ziyaı cezası ve faizin davalıdan tahsiline ilişkin rücu istemine ilişkin başlatılan Ankara …İcra müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
Dava konusu sözleşme, damga vergisinin yatırıldığına dair bilgi ve belgeler mahkememiz dosyası arasına alınmıştır .
Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden gönderilmiş ve mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Diyarbakır vergi mahkemesinin 2019/395 esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden mahkememize gönderilmiş ve mahkememiz dosyası arasına alınmıştır .
Taraflar arasında 24/10/2016 tarihinde Keban HES İşletme Müdürlüğü temizlik işleri ile ilgili hizmet alım sözleşmesi imzalanmıştır. Davalı tarafından ihale karar pulu (damga vergisi) olan 14.339,80 TL yatırıldığı, Diyarbakır Vergi Mahkemesinin 2019/395 esas, 2019/730 karar sayılı kararı ile ödenen damga vergisinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıya ödenmesine dair karar verildiği anlaşılmaktadır.
488 sayılı damga vergisi kanununun 3.maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi daireler ile kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği belirtilmiştir. Kanuna ekli (1) sayılı tablonun “II.karararlar ve mazbatalar” başlıklı bölümünün 2.fıkrasında, ihale kanunlarına tabi olan veya resmi daire ve kamu tüzel kişiliğe haiz kurumların hertürlü ihale kararlarının nispi damga vergisine tabi tutulacağı hükme bağlanmıştır. Bunun yanında davacı kurum 233 sayılı KHK’de yer verilen resmi daireler arasında sayılmadığı gibi kendi ana statüsü 3.maddesinde de kurumun bir resmi daire olmadığı, bir iktisadi devlet teşekkülü olduğu belirtilmiştir. Özetlenen söz konusu mevzuat hükümleri gözetildiğinde sözleşme öncesi alınan ihale kararına ilişkin olarak ödenen damga vergisinden dolayı mükellefin davacı kurum olduğu açıktır. Sözleşmenin imzalanması sırasında davacıya ait kanuni yükümlülüğün davalı tarafından yerine getirileceğine dair bir anlaşma yapılması mümkün olup bu yönde bir anlaşmanın varlığı halinde sözleşme ilişkisine dayalı olarak davacının ödediği damga vergisini davalıdan talep etme hakkı bulunabilecektir.
…19.maddeye göre “bir sözleşmenin türünün ve içeriğinin belirlenmesinde ve yorumlanmasında, tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek için kullandıkları sözcüklere bakılmaksızın, gerçek ve ortak iradeleri esas alınır.” …13.maddede “kanunda yazılı şekilde yapılması öngörülen bir sözleşmenin değiştirilmesinde de yazılı şekle uyulması zorunludur. Ancak, sözleşme metni ile çelişmeyen tamamlayıcı yan hükümler bu kuralın dışındadır.” düzenlemeleri mevcuttur. Söz konusu hükümler gözetildiğinde öncelikle tarafların gerçek iradelerinin tespiti ve yazılı yapılan sözleşmeye rağmen tarafların yan hükümler yönünden (sözleşme öncesi ihale damga vergisinin kim tarafından ödeneceği) yönünden sözlü anlaşmaya varıp varmadıklarının belirlenmesi gerekmektedir.
Kamu ihale genel tebliğinin 78.30. maddesinde ihale ve sözleşmeye ilişkin damga vergilerinin teklif veren firmaya ait olduğu düzenlenmiştir. Davacı kurum adına sözleşme imzalayan kişilerin bu tebliğ ile bağlı oldukları ortadadır. Tebliğe aykırı davranış çalışanların idari ve hukuksal sorumluluğunu doğuracaktır. Davacı kurum adına sözleşme imzalanırken kurum adına hareket edenlerin ihale damga vergisininde davalı tarafından ödenmesi gerektiğini bildirdikleri ve davalı adına hareket edenlerin de bunu kabul ettikleri ortadadır. davalı tarafça damga vergisi ödenmesi sonrasında sözleşmenin imza edileceği bildirildiği için öncelikle vergi dairesine giderek ihale damga vergisini ödemiş sonrasında sözleşme imzalanmış ve sözleşme imzalandıktan sonra mükellefin davacı idare olduğu iddiası ile idari yargıda dava açmıştır. Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin oluş şekli bu şekilde belirlendikten sonra mahkememizce davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşme ve eki şartnamelerde açık bir hüküm olmasa dahi sözleşme imzalanmadan önce, ihale teklif mektubu, kamu ihale genel tebliği hükümleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde ihale damga vergisinin davalı tarafça ödeneceği konusunda tarafların sözlü olarak anlaştıkları ve bu anlaşmanın …13/1 maddesi uyarınca mümkün olduğu sonucuna varılmış, davacının esas itibariyle kendi üzerinde olan ihale öncesi damga vergisi ödeme yükümlülüğünü sözlü varılan anlaşma gereği davalıya yansıttığı ve bu haliyle ödenen damga vergisini davalıdan talep edebileceği ve yine davacının ödemek zorunda kaldığı vergi ziyaı cezası ile gecikme faizinin de davalının sorumlu olacağı kabul edilerek davanın kabulüne, alacağın likit olduğu göz önüne alınarak kabul edilen miktârın %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ,
2-Kabul edilen miktârın %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.755,28-TL harçtan, dava açılışında alınan 268,98-TL peşin harcın düşülmesi ile bakiye 1.486,30-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 268,98-TL peşin harç, 59,30-TL başvurma harcı, 31,00-TL tebligat ücreti, olmak üzere toplam 359,28-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2022

Katip …
☪e-imzalı

Hakim …
☪e-imzalı