Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/382 E. 2021/613 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/382 Esas – 2021/613
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/382 Esas
KARAR NO : 2021/613

DAVA : Tazminat (Trafik kazasından Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 28/06/2021
KARAR TARİHİ : 07/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik kazasından Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/04/2021 tarihinde … plakalı müvekkiline ait aracın … plakalı araçla çarpışması neticesinde müvekkili şirketin aracında maddi hasar meydana geldiğini, müvekkili şirketin aracın 21/01/2021 tarihinde kasko poliçesi ile kaskolu olduğunu ve aracın kaza sonrası perte ayrıldığını, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya 86.000,00Tl ödeme yapıldığını oysa aracın rayiç bedelinin 97.000-110.000TL arasında olduğunu, aracın aracın kasko bedelinin de 111.974TL olduğunu , araç bedelinin itirazi kayıt ile kabul edildiğini , yapılan ödemenin yetersiz olduğunu , zararı karşılamadığını bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bilirkişi incelemesi sonucunda aracın kaza tarihi itibariyle rayiç bedelinin hesap edilmesi ve bu bedelin ihtirazi kayıtla kabul edilen miktarın mahsubu ile eksik olan kısmının işleyecek yasal faiziyle birlikte ıslah ile arttırılmak üzere şimdilik 1.000TL’nin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava ; trafik kazasından kaynaklanan tazminat davası niteliğindedir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde sonra gelmek üzere 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı yasanın 20. ile 5/A maddesi eklenmiş olup bu maddeye göre Türk Ticaret Kanunun 4. Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari ticari davalardan , konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında arabuluculuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
Kabul tarihi 06/12/2018 olan 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 21. 22. 23. ve 24. maddeleri ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“MADDE 20- 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“3. Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
MADDE 21- 6102 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 12- (1) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.”
MADDE 22- 7/6/2012 tarihli ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.”
MADDE 23- 6325 sayılı Kanuna Dördüncü Bölümden sonra gelmek üzere “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlığıyla Beşinci Bölüm ve aşağıdaki madde eklenmiş, diğer bölümler buna göre teselsül ettirilmiştir.
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Bu yasal düzenleme ile TTK’nin 5. maddesine eklenen 5/A maddesiyle TTK’nın 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiş olup, aynı yasal düzenlemenin 23. maddesinde 6325 sayılı Kanuna eklenen 18/A maddesiyle arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş, davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu, bu zorunluluğa uyulmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği açıkca ifade edilmiştir. Davacı trafik kazasından kaynaklı tazminat davası niteliğinde olup dava açılmadan önce arabuluculuk başvurusu son tutanağa ilişkin zorunluluk yerine getirilmeden dava açıldığı anlaşıldığından ve arabuluculuğa ilişkin dava şartının giderilebilir dava şartı olmadığı da gözetilerek TTK’nın 5/A, HMK’nın 115/2 maddesi gereğince dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE,
2-Alınması gereken 59.30TL red harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına ,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
4- Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinden davacı vekili ile davalının yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar verildi. 07/07/2021