Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/326 E. 2022/119 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/326 Esas – 2022/119
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/326 Esas
KARAR NO : 2022/119

DAVA : Alacak (Sigorta Sözleşmesinden kaynaklı rucüen alacak)
DAVA TARİHİ : 02/06/2021
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
KARARYAZ.TRH : 17/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Sigorta Sözleşmesinden kaynaklı rucüen alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “…“ Müvekkili sigorta şirketi nezdinde 07.08.2020 ile 07.08.2021 tarihleri arası için dava dışı …’ a ait işyeri bazında sigorta poliçesi düzenlendiğini, 07.01.2021 tarihinde sigortalı işyerine ait depoda Şentürk caddesinde bulunan pis su hattında davalı idare ekiplerince yapılan kanal temizlik çalışması sırasında basınçlı su verilmesi sonrasında su sızması sonrası iş bu davaya konu olan hasar ve hasar zararının meydana geldiğini, Olay sonrası sigortalı işyeri deposunun bulunduğu mahalde-binada şirketleri tarafından yerinde ekspertiz incelemesi yaptırıldığını ve bu inceleme sonrasında hazırlanan bağımsız ekspertiz raporunda hadisenin oluşundan davalı idare … nin sorumlu olacağının rapor edildiğini, bu nedenle TTK nun 1472. Maddesi gereği müvekkili sigorta şirketinin ödediğini, tazminattan sigortalısının halefi olarak bu hasara sebep olan kişiye ve zarardan sorumlu bulunanlara rücu etmek hakkına haiz olduğunu vurgulayarak, bu nedenle sigortalıya ödenen 7.150,00TL tutarındaki bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalı yandan tahsilini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine…, ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde özetle ” iş bu davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, bu konuda … Desarj yönetmenliğinin 10. Maddesi (m) bendi ile (r) bendini aynen tekrarladığı, bu konuda bir takım mahkeme kararları yanında Yargıtay İlamlarına işaret ederek davacı yanın … Deşarj Yönetmenliğinin 10/m maddesinde yazılı olan tedbir ve önlemleri alıp almadığının sorulması-araştırılması gerektiğine atıfta bulunarak , iş bu davanın reddi ile, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini…,” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Davacı tarafça işyeri paket sigorta poliçesi, hasar dosya sureti ile ödeme belgesi ibraz edildiği,davaya konu taşınmazın mimari ve teknik projesinin ilgili belediye başkanlığından getirtildiği görülmüştür.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda ” Anılan adresteki taşınmazda, 07.01.2021 tarihinde meydana gelen pis su basma olayının, az yukarda detaylı olarak açıklandığı üzere taşınmazın parsel-arsa sınırı içinde kalan bu taşınmaza ait, çek valf sistemi bulunmayan-var ise de çalışmayan, pis su toplama çukurlarında-çukurunda/fosseptik çukurunda oluşan bir tıkanmadan kaynaklı olduğu,Bu olaydan dolayı davalı idare olan … nin sorumlu tutulamayacağı- … nin parsel -arsa sınırı- bina içinde kalan rögarlardan ve bina içindeki fosseptik çukurlarından sorumlu olmadığı buradaki sorumluluğun dava dışı mal sahibine ve / veya apartman yönetimine ait olduğu, Dolayısı ile hali hazırda yürürlükte olan … Desarj Yönetmenliğinin 10. Maddesi,( m,n-r fıkraları ) göz önüne alındığında :Bu binanın-taşınmazın inşası sırasında yüklenicisi tarafından pis su toplama çukurlarına çek-valf konulması-montesi gerektiği gibi, inşaat sonrası çek-valf sorumluluğunun bina sahibine/apartman yönetimine ait olduğu kanaatine varılmıştır.” denildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı sigorta şirketince işyeri olarak sigortalanmış taşınmazda … tarafından kanal temizleme çalışması sırasında tazyikli su kullanımı nedeni ile sigortalı taşınmazı su basmasından kaynaklı zarar nedeniyle ödendiği belirtilen bedelin rücuen tahsili, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş olup;
Dava dışı sigortalıya ait işyeri niteliğindeki taşınmazın davacı tarafça sigortalandığı, her ne kadar davacı tarafça sigortalı iş yerindeki zararın davalı idare sorumluluğundaki ana kanal temizleme çalışması sırasında tazyikli su kullanılmasından kaynaklandığı ileri sürülmüş isede, hasarın taşınmazın sınırı içinde kalan bu taşınmaza ait, çek valf sistemi bulunmamasından yada var ise de çalışmamasından , pis su toplama çukurunda oluşan bir tıkanmadan kaynaklı olduğu, sorumluluğun bina maliklerine ait olduğu, davalı idarenin kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı hasar dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının reddine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harçtan, dava açılışında alınan 122,11 TL peşin harcın düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 41,41 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, red edilen miktar itibariyle HMK maddesi uyarınca kesin olarak verile karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2022