Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/299 E. 2023/6 K. 13.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/299 Esas – 2023/6
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/299 Esas
KARAR NO : 2023/6

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 21/05/2021
KARAR TARİHİ : 13/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin Bakanlar Kurulu tarafından 1995 yılında Gecekondu Önleme Bölgesi ilan edilen Ankara İli Sincan (Polatlı) İlçesi (Temelli) Alcı Mahallesi (Köyü)ndeki 330 ada 3 parsel sayılı arsa nitelikli taşınmazın 775 sayılı Gecekondu Kanunu kapsamında Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nca tahsis edildiği davalı S.S. … Yapı Kooperatifine 2005-2006 yılında üye olmak için başvuru yaptığını, müvekkilinin yaptığı başvurunun kooperatifçe ortaklık için uygun görülmesi üzerine davalı Kooperatif yönetim kurulu tarafından usulüne uygun şekilde ortaklığa(üyeliğe) kabul kararı verildiğini, müvekkilinin davalı kooperatifin ortaklar tarafından ödenmesi kararlaştırılan ve belirlenen peşin miktar ortaklık giriş ücreti ile aidatları muntazaman ödendiğini, müvekkilinin belirlenen ödemeleri 2010 yılına kadar devamlı suretle gerçekleştirerek yaklaşık 20.000 TL davalı kooperatife ödemede bulunduğunu, davalı tarafın davalı taraf kanun, ana sözleşme ve iyiniyet kurallarından kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davalı kooperatifin önceki genel kurul toplantılarına ortak(üye) sıfatıyla müvekkilini çağrılırken 2009 yılı ve sonrası kooperatif genel kurul toplantılarına sebep gösterilmeksizin davet etmediğini, müvekkilinin ve diğer bir kısım kooperatif ortaklarının kendi gayretleriyle davalı kooperatif yönetimine ulaşması sonucu kendilerine 2010 yılının son ayından sonra aidat alınmayacağı, TOKİ ile anlaşma sağlanarak kredi ile kooperatif konut inşaatının bitirileceği, daha sonra üyelerin bu kredilerden kendi hesabına düşen kısmı ödeyeceklerini belirttiğini ancak bu konuda da davalı kooperatif yönetimi tarafından müvekkiline açık bir geri dönüş yapılmadığını ve net bir bilgi verilmediğini, müvekkilinin sonraki kooperatif genel kurul toplantılarına da çağrılmadığını, davalı kooperatifin 27.06.2010 ve 30.06.2011 tarihlerinde yapıldığı belirtilen kooperatif genel kurul toplantılarının da usul ve yasaya uygun gerçekleştirilmediğini, toplantılara bakanlık temsilcilerinin katılmadığı, tüm kooperatif ortaklarının(üyelerinin) davet edilmediği, yasanın ve ana sözleşmenin aradığı koşullara uygun olarak kooperatif genel kurul toplantılarının gerçekleştirilmediğini, müvekkilinin kooperatifle ilgili bir gelişme olmaması ve kendisinin herhangi bir kooperatif toplantısına çağrılmaması üzerine müvekkilinin, yaptığı araştırmalar sonucu kooperatif ortaklığından (üyeliğinden) usulsüz olarak çıkarılma girişimleri olduğunu haricen öğrendiğini zira kendisine kooperatif ortaklığından(üyeliğinden) çıkarmaya ilişkin herhangi bir kooperatif yetkili organı kararı tebliğ edilmediğini, bu şekildeki müvekkilinin ortaklıktan (üyelikten) çıkarma girişimlerinin usul ve yasaya, kooperatif ana sözleşmesine, hukuka ve iyiniyet kuralarına aykırı olduğunu, diğer bazı ortaklar tarafından S.S. … Yapı Kooperatifi yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunulması üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen 2017/212995 sayılı soruşturma sonucu 2018/39459 Esas 2018/11076 İddianame sayısı ile kooperatif yöneticilerine yönelik olarak ceza davası açıldığını , S.S. … Yapı Kooperatifi 15.11.2019 da isim değişikliği yoluna giderek 06-114377 sicil numaralı S.S. … Konut Yapı Kooperatifi ismini aldığını, müvekkilinin adı geçen kooperatif ortaklığı devam etmesine rağmen kooperatif birlik ruhuna, hedef ve prensiplerine, anasözleşmesine, usul ve yasaya aykırı biçimde kendisi kooperatif genel kurullarına çağrılmamakta ve ortaklıktan doğan haklarını kullanması engellenmekte olduğundan ciddi mağduriyetler yaşadığını, mağduriyetlerinin giderilmesi için davalı tarafa yazılı başvuruda bulunulduğunu ancak davalı tarafça herhangi bir cevap verilmediğini, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğu, peşin ve dönemsel belirlenen aidatları ödeyerek yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalı kooperatifin teslim süresi sona erdiği halde teslim edilmesi gereken binayı bitirip teslim etmediği gibi kooperatif üyesi müvekkilin bilgisi ve rızası olmadan üyeliğinin sonlandırılması girişimlerinde bulunduğunu davalı kooperatif yönetim kurulu kararları müvekkiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini 27.06.2010 ve 30.06.2011 tarihli ve sonraki kooperatif genel kurul toplantılarına müvekkilinin çağrılmadığı, bu toplantı ve alınan kararların usul ve yasaya uygun gerçekleştirilmediği, toplantıya bakanlık temsilcilerinin katılmadığını davalı tarafın iyiniyet kurallarına, kooperatif ana sözleşmesine, hukuka, usul ve yasaya aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle müvekkiline büyük ölçüde maddi ve manevi zararlar verdiğini ve halen de vermeye devam ettiğini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı ve üyesi olduğunun tespitine, müvekkilinin davalı kooperatife ödemiş olduğu üyelik peşinat ile aidatların hesaplanarak üyelikten kaynaklanan varsa borcunun tespitine ayrıca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir .
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : Kooperatife ait tüm belgeler ve defter kayıtları Ankara 8.Ağır Ceza Mahkemesi 2018/504 Esas sayılı dosyasına sunulmuş olduğundan, kooperatif merkezinde kalan belgeler içinde davacının müvekkil kooperatifin üyesi olduğunu gösterir bir belge bulunmadığını, kooperatife ait 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 mali yıllarına ait genel kurul tutanak fotokopilerinde, davacının isminin bulunmadığını, bu kayıtlarda yer alan hazirun cetvellerinde davacının ismi yer almadığını , kooperatif merkezinde yer alan kayıtlarda da davacının üye olduğunu gösterir bir kayıt ve belge bulunmadığını, davacının sunduğu belgelerde kooperatif ismi … olarak yer aldığını, S.S…. Yapı Kooperatifi yönetim kurulunun 08.08.2017 tarihli kararı ile kooperatif üyeleri olan “1- …..” ın üyelik haklarını “1-…….”e devretmeleri uygun görülerek üyelik devirlerinin tamamlandığını ve yönetim kurulu üyesi olarak belirlendiğini, müvekkilinin S.S. … Konut Kooperatifi yönetim kurulu üyeleri olan “…….” 2017 yılında kooperatif üyeliğini devraldıklarını, üyelik haklarını devraldıkları kişilere karşı da mali yükümlülüklerini de yerine getirdiklerini, Ankara 18.Noterliğinin 09.02.2009 tarih ve 3956 yevmiye numaralı üyelik ihraç işleminden ve yine 2012 yılı genel kurulda da çıkarılan üyelerin ödemelerinin iadesinden söz edildiğini, davacının ihracına ilişkin işlem yapılmış olduğu ve kendisinin de bu durumdan haberdar olduğunu , ihraç işleminin iptaline yönelik bir dava veya karar davacı tarafından söz edilmediğini, ayrıca üyelikten çıkarılma işlemi hakkında iptal yoluna başvurmamış olan davacı 5 yıllık süresi içinde ödediği bedelin iadesi yolunda da bir başvuruda bulunmadığını, tüm genel kurul kararlarının halen geçerli olduğunu belirtilen nedenlerle kooperatif üyesi olmayan davacının davasının zamanaşımı, usul ve esastan reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava; Davacı…’nin davalı kooperatife üyeliğinin tespiti ayrıca davacının davalı kooperatife üyeliğinin bulunup bulunmadığının tespiti davasına ilişkindir.
Ankara Çevre ve Şehircilik il müdürlüğü tarafından gönderilen … Konut Yapı Kooperatifine ((Eski ünvanı: S.S. … Yapı Kooperatifi) ait tüm toplantı tutanakları, genel kurul kararları, hazirun cetvelleri mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara 18. Noterliği tarafından gönderilen 09/02/2009 tarih 3956 yevmiye numaralı bildirim evrakının fotokopisinin mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara 8. Ağır ceza mahkemesinin 2018/504 esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden gönderilmiş ve mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Bilirkişi kök ve ek raporunda özetle; Davacı…’nin, davalı S.S. … Konut Yapı Kooperatifi’nin ortağı olup olmadığının tespiti, hususu ile ilgili olarak: Davacı kooperatif ortağı…’nin, konu ile ilgili cari mevzuat hükümlerine uygun olarak kooperatif ortaklığından çıkarıldığına dair, somut herhangi bir bilgi ya da belgenin fiilen mevcut olmadığı, bu sebeple de Davacı…’nin Davalı S.S. …/… Konut Yapı Kooperatifi’nin ortağı olduğu ve söz konusu ortaklığının da halen devam ettiğinin tespit olunduğu; Davacı…’nin, davalı S.S. … Konut Yapı Kooperatifi’ne olan ortaklığından kaynaklanan borcunun tespiti, hususu ile ilgili olarak: Davacı…’nin, Davalı S.S. …/… Konut Yapı Kooperatifi’ne olan ortaklığından kaynaklanan 01.01.2010-21.05.2021 döneminde ödenmemiş aidat ve gecikme faizi borcunun yukarıdaki tabloda ayrıntılı şekilde yer aldığı üzere, 46.500,00 TL Anapara 8.153,95 TL de Gecikme Faizi olmak üzere, genel toplam itibariyle 54.653,95 TL olduğu yolundaki tespit ve değerlendirmelerimizde değişikliğe gidilmesini gerektirecek mahiyette somut yeni herhangi bir bilgi ya da belge dosya kapsamında fiilen mevcut olmadığı somut herhangi yeni bir bilgi ya da belgeye dayanmadığı yönündeki kanaatini belirtmiştir. Bilirkişi raporunun denetime açık hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır .
Kooperatifler Kanunun 16 ıncı maddesinde; “Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.
Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme,çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir.
Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği,çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde,genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmiyen çıkarılma kararları kesinleşir.
Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder” hükümleri yer almaktadır.

Tüm dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde; Davacı kooperatif ortağı…’nin, konu ile ilgili cari mevzuat hükümlerine uygun olarak kooperatif ortaklığından çıkarıldığına dair somut herhangi bir bilgi ya da belgenin mevcut olmadığı, Davacı…’nin Davalı S.S. …/… Konut Yapı Kooperatifi’nin ortağı olduğu ve söz konusu ortaklığının da halen devam ettiğinin tespit olunduğu, Davacı…’nin, davalı S.S. … Konut Yapı Kooperatifi’ne olan ortaklığından kaynaklanan borcunun tespiti hususu ile ilgili olarak Davacı…’nin, Davalı S.S. …/… Konut Yapı Kooperatifi’ne olan ortaklığından kaynaklanan 01.01.2010-21.05.2021 döneminde ödenmemiş aidat ve gecikme faizi borcunun yukarıdaki tabloda ayrıntılı şekilde yer aldığı üzere, 46.500,00 TL Anapara 8.153,95 TL de Gecikme Faizi olmak üzere, genel toplam itibariyle 54.653,95 TL olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; Davacının davalı S.S. … Konut Yapı Kooperatifinde ( Eski Ünvanı : S.S. … Yapı Koop.) ortağı (üyesi) olduğunun ve üyelikten kaynaklanan 46.500,00-TL ana para, 8.153,00-TL gecikme faizi olmak üzere toplam 54.653,95-TL borcu olduğunun tespitine , taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde giderilmesine ,
2- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90-TL harçtan, dava açılışında alınan 59,30-TL peşin harcın düşülmesi ile bakiye 120,60-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30-TL peşin harç, 59,30-TL başvurma harcı, 48,50-TL tebligat ücreti, 900,00-TL bilirkişi ücreti, 27,00-TL posta gideri, 2,50-TL dosya kapak ücreti olmak üzere toplam 1.096,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/01/2023