Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/285 E. 2021/442 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.

11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/285 Esas
KARAR NO : 2021/442


2- … …


DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/05/2021
KARAR TARİHİ : 18/05/2021
KARARYAZ.TRH. : 20/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesi ile “… Müvekkilleri hakkında davalı … tarafından, 13/01/2020 tarihinde Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/470 Esas dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkillerinden …’e 22/07/2020 tarihinde, …’a ise 23/07/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, takibin halen derdest olduğunu, icra takibine konu olan senetlerin tapusu …’ya ait olan ” … Mah. … Cad. No. … … /…” adresli taşınmazın … tarafından kiralanması sonucu müvekkili tarafından taşınmaz malikinin eşi …’ya depozito olarak verildiğini, kiralanan taşınmazın maliki … olup, bütün sözleşme ve kira ilişkisinin eşi … ile kurulduğunu, davacı müvekkili …’ın ise kefil sıfatıyla senedi imzaladığını, senedin teminat amaçlı olarak taşınmaz sahibinin eşi …’ya teslim edildiğini, kiralanan taşınmaz ile ilgili olarak, Ankara Valiliği Çevre ve Şehircilik il Müdürlüğü’nün 6306 sayılı “Afet Riski Altındaki Alanları Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun” hükümlerine göre lisanslı Kurumca “Riskli Yapı” Kapsamına girdiği belirtilerek tahliyesi için 11.07.2019 tarihinde 60 günlük süre verildiğini, kira sözleşmesine göre beş yıllık sözleşme süresinde henüz bir yılın dolması, müvekkilinin mağdur edilmiş olması, söz konusu taşınmazda beklenen faydanın sağlanmaması ve yıkım kararının kesinleşmesi nedeniyle kira sözleşmesinin zorunlu olarak feshedildiğini, 28 Ocak 2020 tarihinde de taşınmaz müvekili … tarafından tahliye edildiğini ve sonrasında taşınmazın yıkıldığını, kira sözleşmesi müvekkilinden kaynaklanmayan sebeplerle ve depozito ödenmesini gerektirdiğini, bir durum olmaksızın sonlandırıldığını, müvekkilinin herhangi bir kira borcu bulunmadığını, müvekkillerin davalı ile arasında kira ilişkisi dışında bir ilişki mevcut olmadığını, müvekkillerinin davalıya herhangi bir borcu da bulunmadığını, başlatılan iş bu icra takibi nedeniyle eldeki davayı açmak zorunda olduğunu, taraflar arasındaki dava konusu uyuşmazlığın çözümü için Arabuluculuk Kurumuna başvurulduğunu, kiracı sıfatı ile kiralamada tadilat yapan müvekkilinin, sözleşme süresi dolmadan, yıkım kararının çıkması, yıkım kararına karşı taşınmaz maliki kiralayanın gerekli hukuki yollara başvurmaması ve yıkım kararı sonrasında iş bu mecuru kullanamayacak olması sebebiyle müvekkilinin zarara uğradığını, davacı müvekkilinin öncelikle kira sözleşmesini askıya aldığına dair Ankara … Noterliği 11.09.2019 tarih ve 17680 yevmiye numaralı ihtarı gönderdiğini, maddi zararın karşılanması için davalıyı ihtar ettiğini, sonrasında ise yine Ankara … Noterliği 27.12.2019 tarih ve 27081 yevmiye numaralı ihtar ile fiili imkansızlık sebebiyle kira sözleşmesini feshettiğini, 18.12.2019 tarihinde zorunlu olarak tahliye etmek durumunda kaldığını, tahliyeden sonra müvekkilinin söz konusu taşınmaza yaptığı tadilat masraflarının tespiti için Ankara … Sulh Hukuk Mahkemesi 2020/9 D.İŞ sayılı tespit davası açıldığını, müvekkilinin taşınmaza yaptığı 89.545,00 TL zarar tespit edildiğini, akabinde 29.04.2021 tarihinde tespit dosyasında yapılan masraf bedelinin iadesi ve uğranılan zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat talepli olarak Ankara … Sulh Hukuk Mahkemesinde 2021/627 E. Sayılı dosya ile dava açıldığını, müvekkili kira ilişkisi sebebiyle mağduriyet yaşamış ve tazmini amacıyla gerekli hukuki yollara başvurduğunu, müvekkilinin yaşamış olduğu tüm bu mağduriyete ve kira sözleşmesinin müvekkilinden kaynaklanmayan sebeplerle, depozito ödenmesini gerektirmeksizin sonlandırılmış olmasına rağmen depozito için teminat amaçlı verilen senedin müvekkili aleyhine kullanılarak Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2020/470 E. sayılı icra takibine konu edilmesi hukuka ve hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğunu, Ankara … İcra Müdürlüğü 2020/470 Esas dosyası ile başlatılan takibin yargılama sonuna kadar, teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına,
davanın kabulüne ve müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2020/470 Esas sayılı takibinin iptaline, alacağın %20 sinden az olmamak üzere davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

SAVUNMA:
Tensiben karar verilmesi nedeniyle davalıya dava dilekçesi tebliğe çıkmadığı ,cevap verilmediği görülmüştür.
DELİLLER:
Davacı tarafça arabuluculuk son tutanağının ibraz edildiği görülmüştür.
Ankara …İcra Müdürlüğünün 2020/470 E sayılı dosyasının uyup üzerinden incelenmesinde takip alacaklısının …,Takip borçlularının … ve …,takip konusunun 10/06/2018 tanzim tarihli, 15/09/2018 vadeli 10.000,00 TL bono ve faiz ve komisyon olmak üzere 12.602,20 TL ı olduğu görülmüştür.
Nüfus kaydından Takip alacaklısı …’nın kiralayan … …’nın eşi olduğu görülmüştür.
Yargıtay …Hukuk Dairesinin 2017/8954 E, 2019/5334 K sayılı ilamında “… taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi bulunmakta olup uyuşmazlık bu araç kiralama sözleşmesi kapsamında verilen senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava, 08/12/2014 tarihinde 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına ve kira ilişkisinden kaynaklandığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.”Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK’nın 114/1-e ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddi ile dosyanın görevli sulh hukuk mahkemesine gönderilmesi gerekirken, davanın ticari dava olduğu belirtilerek dosyanın ticaret mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi doğru değildir. …” denildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça, davacılardan … tarafından …’ya ait iş yerinin … adına eşi …’dan kiralanması aşamasında , diğer davacı …’ında kefil olarak imzasının bulunan bononun teminat olarak verildiği, mücbir sebeple kira ilişkisinin sona erdiği, bononun bedelsiz kaldığı belirtilerek bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istenilmiş isede ,davaya konu bononun kira sözleşmesinden kaynaklı olması, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açılan kiralama sözleşmelerinden doğan davalarda görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu HMK 4/1-a maddesi ve Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2017/8954 E, 2019/5334 K sayılı ilamı ile anlaşılmakla HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ve aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
Hükmün kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın Ankara Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Yargılama harç ve giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemede dikkate alınmasına,
Davacı tarafça yatırılan gider avasından kullanılmayan bakiye kısmın HMK’nun 333 . Maddesi uyarınca hüküm kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
HMK’nun 20. Maddesi gereğince; Görevsizlik ve Yetkisizlik kararı hakkında, taraflardan biri tarafından süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ve işbu karar kesinleşir ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi durumunda dosyanın yetkili ve görevli mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair Tensiben kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 18/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.