Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/271 E. 2022/764 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/271 Esas – 2022/764
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/271 Esas
KARAR NO : 2022/764
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 29/04/2021
KARAR TARİHİ : 25/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; işletini … … olan … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile müvekkili şirkete ait … plakalı araca çarpışması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza nedeni ile müvekkilinin aracında değer kaybı oluştuğunu, değer kaybının tazmini için … plakalı aracın sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu başvuru sonucunda 14.059,00TL ödeme yapıldığını ancak bu ödemenin yeterli olmadığını, müvekkiline ait araçta 21.070,95TL’lik değer kaybı oluştuğundan bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik araçta oluşan 100TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri sınırları dikkate alınarak davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 06.09.2022 tarihli dilekçesi ile davalı … … yönünden davayı ıslah etmediklerini diğer davalılar yönünden davalarını ıslah ederek davalı sigorta şirketi yönünden poliç limiti ile sınırlı olmak üzere 15.941,00TL ‘nin davalılar … ve sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

DAVALI SİGORTA ŞİRKETİNİN CEVABI : Davalı Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazlarının bulunduklarını, müvekkili sigorta şirketinin genel Müdürlüğünün yerleşim yerinin Üsküdar / İstanbul olması nedeniyle İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davaya ilişkin delillerin taraflarına tebliğ edilmediğini, kazanın oluş şekli gereği müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, müvekkili tarafından yapılan başvuru üzerine ödeme yapıldığını, müvekkili sigorta şirketinin sigortalının kusuru ve police teminat limiti dahilinde sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin temerrüdünün bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI … …’IN CEVABI: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin maliki olduğu ve kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihinden uzun bir süre önce 09.02.2018 tarihinde 3 yıllığına dava dışı … rent a car işletmesinin sahibi … …’a kiralandığını, ….yevmiye numaralı vekaletnamesiyle … plakalı aracının tescil, kiraya verme ve teslim alma haklarını dava dışı … …’e vererek aracını teslim ettiğini, araç kiralama işiyle iştigal eden firma, aracın tüm masraflarını üstlendiğini araç üzerinde fiili hakimiyet kurduğunu, Müvekkilinin aracına ait vergi ödemelerini de müvekkilinin aracını teslim ettiği tarihten sonra … … tarafından yapıldığından bahisle Araç maliki olan müvekkilinin işleten sıfatı kalmadığından davanın husumet yokluğundan reddine, … …(… Rent A Car) (TC:….’e ihbarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı … adına usulüne uygun meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen cevap dilekçesi sunmayarak HMK’nın 128.maddesinde belirtildiği üzere dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
İHBAR OLUNANIN CEVABI: Davalı … … 09.02.2018 tarihli …..yevmiye numaralı vekaleti ile sahibi olduğu …. plakalı aracın tüm yetkilerini vererek başkalarına da kiraya verme yetkisi verildiğini , aralarında düzenlenen 09.02.2018 tarihli sözleşme ile aracın 09.02.2021 yılına kadar sigorta, kasko ve vergi ödemeleri dahil olmak üzere tüm sorumluluğunu aldığını , Kazaya karışan … plakalı araç her ne kadar sahibi davalı … …’dan kiralanmış ve aracın tüm sorumluluğunu 3 yıllığına tarafına verilmiş olsa da, sahibi olduğu … Rent A Car şirketinde araç kiralama işi yapmam ve çok uzun süreli olarak kiraladığı araçları gelir elde etme amacıyla başkalarına kiralıyor olması nedeniyle araç sürücü …’a bir yıllığına kiraladığını, Sürücü … ile 09.02.2020 tarihinde yapılan bir yıllık sözleşme ile …..plakalı aracıntüm fiili ve cezai sorumluluğu sürücüye ait olmak üzere 09.02.2021 tarihine kadar kiraya verildikten sonra kazaya karıştığını, sürücü …’ın alkollü olması nedeniyle kasko şirketinden aracın masraflarının tahsil edilemediğini yalnızca …’tan 3.000,00 TL tutarında zararın bir kısmı tahsil edildiğinden davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava; trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı nedeni ile uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan tazminat davası niteliğindedir.
6100 sayılı HMK ‘nun 6/1 . Maddesinde ” genel yetkili mahkeme ,davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü yer almakta olup bu hüküm kesin yetki kuralı olmayan tüm davalar için genel yetki kuralıdır.
6100 sayılı HMK ‘nun 16. Maddesinde ” Haksiz fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalının bulunduğu yer yada zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.”hükmü yer almaktadır.
6100 sayılı HMK ‘nun 14/1. Maddesinde ” bir şübenin işlemlerinden doğan davalarda o şubenin bulunduğu yer mahkemeside yetkilidir. ” hükmü yer almaktadır.
Ayni şekilde 2918 sayılı trafik kanunun 110. Maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7 maddesinde motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluga ilişkin davaların sigortacının merkez veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemesinde acılabıleceği gibi , kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir.
Bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa davacı bu mahkemelerden birinde dava açma hususunda secimlik hakka sahiptir. Davacı davasını genel ve ya özel yetkili mahkemelerden birinde açmaz ise bu durumda seçme hakkı davamı tarafa geçer. ( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 23.09.2013 tarih 2013/9042- 12620 sayılı kararı ) Davaya konu trafik kazası Ankara ‘da meydana gelmiş olup davada 6100 sayılı HMK ‘nun 16. Maddesi gereğince Ankara’da açılmış olduğundan davalı sigorta şirketi vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Dosyada mevcut kaza tespit tutanağı, sigorta policesi ve trafik kayıtlarından 10.02.2020 tarihinde …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın … … ‘ün sevk ve idaresinde bulanan … plakalı aracın çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği ; ….. plakalı aracın davacı adına , … plakalı aracın … … adına kayıtlı olduğu ve davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta policesi ile sigortalandığı ve araç başına sigorta limitinin 41.000,00TL olduğu anlaşılmıştır.
… plakalı aracın tremer kayıtlarından kaza tarihinden önce 18.04.2017 tarihinde bir kazasının bulunduğu anlaşılmış buna ilişkin belgeler getirtilmiştir.
Davacı tarafından dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı ve sigorta şirketi tarafından 17.156,74TL hasar bedeli ve 14.059,00TL değer kaybı ödemesi yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut deliller üzerinde mahkememizce yaptırılan inceleme neticesinde düzenlenen bilirkişi rapor ve ek raporunda özetle ; kaza sırasında … plakalı araç sürücüsü … ‘ın 2.36 promil alkollü olduğu, sürücünün direksiyon hakimiyeti kaybetmesi üzerine yoldan çıktığı, kaldırıma çarparak tekrar kaplamaya döndüğü ve kırmızı ışıkta bekleyen … plakalı araca çarptığı , kazanın meydana gelişinde … plakalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı , … plakalı araç sürücüsü … ‘ın %100 kusurlu olduğu, davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı karayolları Trafik Kanunun 91. Maddesi gereğince sigortalı araç sürüçüsünün kusuru oranında sorumlu olduğunu ve … plakalı araçta reel piyasa koşullarına göre 30.000,00TL olduğu , yapılan ödeme düşürüldüğünde davacının zararının 15.941,00TL olduğu ve bu bedeli talep edebileceği görüş ve kanaati belirtilmiş ve bilirkişi raporu mahkememizce yeterli bulunmuştur.
Dosyada mevcut deliller birlikte değerlendirildiğinde; 10.02.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu ve bu kaza nedeniyle … plakalı araçta 30.000,00TL değer kaybı oluştuğu , davacıya davalı sigorta şirketi tarafından 14.059,00TL değer kaybı ödemesi yapıldığı bu bedel düştüğünde davacının 15.941,00TL talep edebileceği , poliçede araç başına maddi tazminat limitinin 41.000,00TL olduğu ve sigorta şirketi tarafından toplam ( 14.059 +17.156,74) 31.215,74TL ödeme yapıldığından bedelin ( 41.000 -31.215,74) 9.784,26TL lik kısmından davalı sigorta şirketinin poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 15.941,00-TL değer kaybının (100,00TL lik kısımından davalı … … , 9.784,26TL lik kısmından davalı … Sigorta A.Ş sorumlu olmak kaydıyla davalılar … … ve … ‘tan kaza tarihi olan 10.02.2020 tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 03.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 1.088,92TL harcın dava açılışında yatırılan 59,30TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 270,53TL ıslah harcından mahsubu ile eksik yatırıldığı anlaşılan 759,09TL’nin (338,51TL’lik kısmından davalı … Sigorta şirketi, 47,59Tl lik kısmından davalı … … sorumlu olmak üzere ) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Dava açılmadan önce yapılan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin ( 810,22 TL lik kısmından davacı … Sigorta A.Ş , 82,76Tl lik kısmından davalı … … sorumlu olmak üzere ) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 14 adet tebligat gideri 390,00TL, 13 E-Tebliğat gideri 99,00TL, bilirkişi ücreti 800,00TL, 3 Kep masrafı 1,80TL, 2 Dosya kapağı 7,00TL, 5 Posta ücreti 129,50TL olmak üzere toplam 1.434,30TL ile 59,30TL peşin harç ve 59,30TL başvurma harcı ve 270,53TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.823,43TL ‘nin (1.119,22TL lik kısmından davalı … Sigorta A.Ş ve 114,33TL lik kısmından davası … … sorumlu olmak üzere ) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi gereğince taktir edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı … … vekilinin yüzüne karşı diğer davalı … sigorta vekilinin ve diğer davalı …’ın yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/10/2022