Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/655 E. 2021/967 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/655 Esas – 2021/967
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/655
KARAR NO : 2021/967

DAVA : Tapu İptali ve Tescil
DAVA TARİHİ : 21/02/2014
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı … Kollektif şirketinin %25 hissesine sahip ortağı olduğunu, bu şirketi A…. … ile 19/07/2008 tarihinde vefat eden Mehmet Şerif …’ın tek başına temsile yetkili olduğunu, şirketin maliki bulunduğu … parsel üzerinde inşaat yapımı için sözleşme aktedildiğini, davalılar … ile 06/04/2000 tarihli Ankara 30. Noterliğinde düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmeye göre yapılacak bağımsız bölümlerin %50’sinin müteahhite, %50’sinin mal sahibine kalacağının kararlaştırıldığını, tapuya şerh edildiğini, bu sözleşmeden doğan hakların arsa sahiplerinin ve davalı yüklenicilerin muvaffakatı ile …Noterliğinin 28/12/2001 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat devir sözleşmesi ile diğer davalı … Ticaret Ltd. Şti’ye aynı koşullar ile devredildiğini, …Noterliğinden onaylı 06/04/2000 tarihli sözleşmesi ile 120 bağımsız bölümün sözleşmenin tarafları arasında paylaştırıldığı, … Ticaret Ltd. Şti’nin %50 payı olmasına rağmen 64 bağımsız bölüm verildiğini, geriye 56 adet bağımsız bölüm kaldığı halde 38 adet bağımsız bölümün … Kollektif Şirketine verildiğini, buna göre … Kollektif Şirketine 60 konut ve 3,5 iş yeri (mağaza) verilmesi gerekirken 47 konut ve 2 işyeri verildiğini,şirkete ait taşınmazların muvazaalı olarak düşük bedelle davalı tarafa ve davalı tarafın talimatı gereği yakınları ile 3. Kişilere satışı yapılarak müvekkilinin %25 hisseye sahip olduğu davalı … şirketini ve ortaklarını zarara uğratacak işlemler yapıldığını, bu işlemlerin şirket adına şirket yetkilisi ve şirket ortağı … … ve davalı A. … … tarafından gerçekleştirildiğini, bu nedenle davalı şirket adına bu şirket ortakları tarafından diğer davalılar … ile diğer davalı şirket adına veya talimatı ile 3. Kişilere sözleşmelere aykırı olarak dava konusu 7561 ada 9 parselde kayıtlı taşınmazda bulunan bağımsız bölümlerin muvazaalı devredilmesi nedeniyle uğranılan zararların tapu devir tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
ISLAH : Davacı vekili 04/06/2012 havale tarihli dilekçesi ile; 28/12/2001 tarih ve 24168 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde satış vaadi ve kat karşılığı inşaat devir sözleşmesi ile 14/01/2013 tarih ve 761 yevmiye numaralı, 06/04/2000 tarih ve 11559 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ek ve tadilat sözleşmesini muvaza ve mutlak butlan nedeniyle iptali ile bu sözleşmeler kapsamında devredilen …parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile … Kollektif şirketi adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, ıslah harcını yatırmıştır.
SAVUNMA :Bir kısım davalılar vekili Av. …. cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, müvekkillerinin murisi … …’ın 2008 yılında vefat ettiğini, müvekkillerinin şirket işlemleri ile ilgili bilgilerinin bulunmadığını, bu dosyada taraf ehliyetlerinin bulunmadığını, husumetten davanın reddine, talebin zamanaşımına uğradığını, aynı gerekçeler ile aynı taşınmaza ilişkin Ankara … Asliye Hukuk Mahkemesinin … ve Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı davaların açıldığını, davanın derdestlikten reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın iyi niyetli olmadığını, satış işlemlerinden bilgi sahibi olduğunu, mahkeme kararı ile şirket müdürlüğünden azledildiğini, muvazzalı bir işlemin olmadığını savunmuş, davanın reddini istemiştir.
Davalı … Ticaret Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya Ticaret Mahkemesinde bakılması gerektiğini, 06/04/2000 tarihinde imzalanan sözleşme uyarınca kat irtifakı tesis edilen binanın bağımsız bölümlerinin bir kısmının muhtelif tarihlerde satıldığını, inşaat ruhsatının belediye tarafından iptal edilmesi nedeniyle satılan bağımsız bölümlerin hak sahiplerine teslim edilemediğini, yeni imar durumuna göre aynı sözleşmenin inşaatın taksimi başlığı altında düzenlenen 12. maddesi ile iş bu maddedeki oranlara sadık kalacak şekilde sözleşmenin 4. maddesi gereği yapılacak ilk sözleşmede bağımsız bölümlerin sayıları sayısal olarak belirlenecektir şeklinde düzenleme yapıldığını, sözleşmede davacınında imzasının bulunduğunu, 28/12/2001 tarihli devir sözleşmesinde davacının ortağı olduğu şirket adına …. … ve A. … …’ın imzalarının bulunduğunu, 06/04/2000 tarihli sözleşmenin müvekkili şirkete devredildiğini, muvaza iddiasının doğru olmadığını, … Kollektif şirketinin taşınmazın tamamının maliki olmadığını, bu şirket haricinde başka mal sahipleri de olduğunu, yapılan taksimin tamamen taraflar arasındaki sözleşmelere uygun olarak gerçekleştirildiğini savunmuş, davanın reddini istemiştir.
Davalı… vekili cevap dilekçesinde özetle; husumetten ve zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, muvaza iddiasının doğru olmadığını, 06/04/2000 tarihli sözleşmede bizzat davalı … Kollektif şirketin yetkilisi olarak davacının imzasının bulunduğunu, sözleşmelerin … Kollektif şirketinin yetkilileri ile imzalandığını, devir ve taksim işlemlerinin sözleşmelere uygun olduğunu savunmuş davanın reddini istemiştir.
Davalı ….vekili cevap dilekçesinde özetle; husumetten ve zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, muvaza iddiasının doğru olmadığını, 06/04/2000 tarihli sözleşmede bizzat davalı … Kollektif şirketin yetkilisi olarak davacının imzasının bulunduğunu, sözleşmelerin … Kollektif şirketinin yetkilileri ile imzalandığını, devir ve taksim işlemlerinin sözleşmelere uygun olduğunu savunmuş davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE :Dava muvaza nedeniyle sözleşmelerin iptali, devredilen taşınmazların tapularının iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Ankara …. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. karar sayılı kararı ile iş bölümü itirazı kabul edilerek görevsizlik kararı verilmesi sonucu dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen 26/02/2015 tarihli yazıda; 1974 tarihli karara göre aksi kararlaştırılıncaya kadar A. … …, … …’ın münferiden veya müştereken … Kollektif şirketini temsil ve ilzama yetkili kılındıkları, …Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı kararı ile …’ün şirketi temsil yetkisinin iptaline karar verildiği bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulundan alınan 05/04/2016 tarihli raporda özetle; davacının şirketi münferiden temsil yetkisinin Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/10/2005 tarih …karar sayılı ilamı ile sona erdiği, şirketin kuruluşundan 26/10/2005 tarihine kadar davacının şirketi münferiden temsile yetkili olduğu, sözleşmelerden, tapuda yapılan devir ve satış işlemlerinden bilgisi olmadığı iddiasının kollektif şirketin yapısına ve hayatın olağan akışına uygun olmadığı, devir sözleşmesinin davacınında imzası bulunan 06/04/2000 tarihli 11559 yevmiye numaralı sözleşmenin 27. maddesine uygun olduğu, hukuka aykırılık bulunmadığı, sözleşmeyi devreden davalı yükleniciler ….’a husumet yöneltilemeyeceği, 06/04/2000 tarihli sözleşmede … Kollektif Şirketinin 9 parsel sayılı taşınmazdaki payı 16460/18500 gösterilmiş iken 12/02/2001 tarihli resmi senette 12140/18500 olduğu, … Kollektif şirketinin 12020/18500 hissesini uhdesinde tutarak kalan 120/18500 hissesinin … Tic. Ltd. Şti’ye sattığının belirtildiği, dava konusu 9 parselde kayıtlı taşınmazın üzerinde 4 blok kurulu olduğu, taşınmazlar üzerinde toplam 120 adet mesken 6 adet dükkan bulunduğu, davacı yüklenici şirkete verilen 60 adet meskenin arsa payı toplamının 8592, davalı … Kollektif şirketine verilen 36 adet meskenin arsa payı toplamının 6432 olarak hesap edildiği, davacı yüklenici şirkete devredilen 4 adet dükkanın 667/18500 hisse iken davalı … Kollektif şirketine verilen iki dükkan arsa payının 658/18500 olduğu, bu durumda yüklenici şirkete 9259/18500 arsa payı verildiği, davalı … Kollektif şirketine 7090/18500 arsa payı, tapudaki diğer hissedarların arsa payının ise 2160/18500 olduğu, toplam arsa payının paydadan 9 fazla olduğunun tespit edildiği, buna göre davalı … Kollektif Şirketinin tapudaki hissesi oranında pay alabileceğini ve 12/12/2000 tarihli resmi senede göre maliki olduğu 12020/18500 arsa payının % 50’si olan 6010 arsa payından daha fazla arsa payı aldığından sözleşmenin iptali talebinin yerinde olmadığı bildirilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporunda arsa payı hesabında payın paydanan 9 fazla olduğu bildirilmiş ise de; Mahkememizce yapılan hesaplamada; bilirkişi raporunda davacı yüklenici şirkete verilen 4 adet dükkanın arsa payı toplanırken bilirkişi tarafından toplama hatası yapıldığı, 667/18500 olarak arsa payı hesaplanmış ise de doğrusunun 658/18500 arsa payı olduğu, bu durumda yüklenici şirketin toplam arsa payının 9250/18500 davalı … Kollektif şirketi ile diğer maliklerin arsa payınında 9250/18500 olduğu anlaşılmıştır.
Davalı Ahmet … …’ın yargılama aşamasında 26/07/2015 tarihinde vefat ettiği, mirasçıları … …’ın Ankara 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 25/11/2015 tarih …. karar sayılı kararı ile mirası reddettikleri anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucu davanın reddine dair 05/04/2018 tarihinde verilen karar davacılar vekilinin temyiz etmesi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 09.12.2019 tarihli 2018/5758 Esas ve 2019/5056 Karar sayılı kararı ile onanmış, davacı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 24.11.2020 tarihli 2020/1024 Esas ve 2020/3077 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin bozma kararında özetle; “mahkemece, davalı A. … … davadan sonra öldüğü ve en yakın mirasçılarının tamamı tarafından mirası reddolunduğundan mirasın Sulh Hukuk Mahkemesi’nce iflas hükümlerine göre tasfiyesi için yetkili Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ihbarda bulunulup, atanacak tasfiye memuruna dava yöneltilip, bu suretle taraf teşkili tamamlandıktan sonra yargılamaya devam edilerek davanın sonuçlandırılması gerekirken, anılan maddeye göre işlem yapılmaksızın davalı A. … … hakkındaki davanın husumet yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi doğru olmamıştır. “denmiştir.
Mahkememizce bozma kararına uyulmuş, Yargıtay bozma kararı doğrultusunda Ankara Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine A…. …’ın terekesine tasfiye memuru atanması için yazı yazılmıştır.
Ankara …Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D.İş sayılı kararı ile mahkememize açılan dava sırasında vefat eden ve mirasçıları tarafından mirası reddedilen A…. …’ın terekesine Ankara Barosu Avukatlarından Av…..’ın atanmış olduğu gönderilen mahkeme kararından anlaşılmış, tereke tasfiye memuru Av….l’a dava dilekçesi, Yargıtay bozma kararı ve duruşma gününün ihtarlı davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmaya da katılmamıştır.

Dosya kapsamına toplanan delillere, iddia, savunma, tanık anlatımları, bilirkişi raporu, tapu kayıtları ve dosyaya sunulan sözleşmelere göre; davalı … Şirketine ait üzerinde kat irtifakı tesis edilen … parsel üzerinde inşaat yapımı için yüklenici olan davalılar … ile 06/04/2000 tarihli Ankara 30. Noterliğinde düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşmeye göre yapılacak bağımsız bölümlerin %50’sinin müteahhite, %50’sinin mal sahibine kalacağı, üzerinde kat irtifakı tesis edildikten sonra sözleşmeden önce bir kısım kişilere satılan ancak teslim edilemeyen bağımsız bölümlerin arsa sahibinin (… Şirketinin) hissesinden karşılanacağının kararlaştırıldığı, bu sözleşmeden doğan hakların arsa sahibinin ve davalı yüklenicilerin muvaffakatı ile Ankara 22. Noterliğinin 28/12/2001 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat devir sözleşmesi ile diğer davalı … Ticaret Ltd. Şti’ye aynı koşullar ile devredildiği, 06/04/2000 tarihli sözleşmede arsa maliklerinden … Kollektif Şirketinin yetkilisi olarak davacının da imzasının bulunduğu, bu sözleşmenin devrine dair sözleşmelerde ise … Kollektif şirketi adına şirketi münferiden temsile yetkili diğer yetkililerin imzalarının bulunduğu, sözleşmenin devrinde sözleşmeye ve hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, tapudaki arsa paylarına göre mal sahiplerine ve yükleniciye verilen bağımsız bölümlerin arsa paylarının eşit olduğu, başka bir deyişle 9250/18500 yüklenici şirkete, 9250/18500 arsa payının ise davalı arsa sahibi … Kollektif şirketi ile tapudaki diğer hissedarlara ait olduğu, davacı tarafın muvaza iddiasının yerinde olmadığı kanattine varıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 297,00 TL harçtan mahsubu ile kalan 237,70 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı Şeref Halil … tarafından yapılan 73,10TL yargılama giderinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine
5-10.000,00 TL olarak gösterilen harca esas dava değeri de dikkate alınarak AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
6- HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK geçici 3 ve HMK 432. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusu yapma hakkı bulunduğuna oy birliği ile verilen kararın hüküm özeti açıkça okunup anlatıldı.
16/12/2021