Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/608 E. 2023/494 K. 07.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/608 Esas
KARAR NO : 2023/494 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2021
KARAR TARİHİ : 07.07.2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10.07.2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların … sınırlarındaki 11 adet enerji nakil hattının izinlerinin alınması için anlaştıkları, davacı tarafın … olarak 11 adet izin dosyasının oluşturulduğu, ilgili kuruma teslim edildiği, bunun üzerine … odasının 2020 asgari üzerine tarifesine uygun olarak fatura düzenlendiği, tarafların ticari defterlerine faturaların işlendiği, davalı tarafın davacıya fatura bedellerini ödemediği, yapılan icra takibine itiraz ettiği, yapılan kısmi itirazın iptalini ve davalının mal kaçırma ihtimali göz önüne alınarak menkul, gayrimenkul ve 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz kararı verilerek davanın kabulüne yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir .
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : Davacı tarafından müvekkili “… Ltd. Şti.” aleyhine açılmış bulunan itirazın iptali davasındaki taleplerin , hukuki dayanaktan yoksun olması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini, … E. sayılı dosyası ile davacı-alacaklı tarafından yapılan ilamsız takibe süresi içerisinde kısmi itiraz ettiklerini itiraz esnasında kabul ettiği kısım ve bu kısma ait işlemiş faiz, icra vekalet ücreti, takip masrafı ve tahsil harcı dahil ferilere ilişkin ödemenin müvekkili tarafından yapıldığını, müvekkilinin dava dışı … A.Ş. (…)’ye, …’nin değişik yerlerinde bir takım saha çalışmaları yaparak proje ürettiğini, bu çerçevede … ilinde yapılacak işlerde, 5531 sayılı meslek kanunundan kaynaklı bir zorunluluk nedeniyle bir … ile çalışmak ihtiyacı doğduğunu, davacıdan bu konuda hizmet alındığını, davacı bu hizmeti sunarken, müvekkil firmada uzun yıllara sari saha tecrübesi ve daha önceden hazırlanmış çalışmalarını belli bir ücret karşılığında davacının kullanımına sunduğunu, üretilen işlerde karşılıklı olarak taraflar birbirine hizmet sunduğu için müvekkil şirketin de davacıdan alacağı olduğunu, alacaklarına ilişkin 31.03.2020 tarihli 130.000,01-TL tutarında fatura kesildiğini, işin önemli bir kısmı müvekkili tarafından üretildiğini, davacı yana sadece kanundan kaynaklanan imza yetkisini kullanma kısmının kaldığını, müvekkili şirket tarafından üretilen bu işlere ilişkin sözlü mutabakatın bulunduğunu, ancak davacı tarafın kendi düzenlediği fatura bedellerinin tamamı üzerinden takip gerçekleştirdiğini, takip dayanağı faturalarda odanın belirlediği fiyatların kullanılmış olması ve yasal bir zorunluluktan dolayı … ile çalışmak zorunda kalınmış olması karşısında, aldığı hizmetleri yok sayarak tek taraflı hesaplama üzerinden takip yapılması da hakkın kötüye kullanıldığını, müvekkili şirket itiraz üzerine durmuş olan icra takip dosyasına borçlu olduğu15.604,27 TL’si Asıl alacak olmak üzere toplam 18.880,00 TL ödeme yaptığını, takip dayanağı her bir faturada ki stopaj miktarları; davacının yıl sonunda doğacak gelir vergisinde değerlendirilmek üzere davacı adına ilgili … ödendiğini, müvekkili şirketin kestiği 31.03.2020 tarih ve 130.000,01 TL bedelli faturadan kaynaklı alacağını tahsil etmek üzere davacı tarafa karşı … E. sayılı icra dosyası ile takip gerçekleştirdiğini, belirtilen nedenlerle haksız ve mesnetsiz olan itirazın iptali davasının reddi ile %20′ den az olmamak üzere davacı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir .
BİRLEŞEN DAVADA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ;Müvekkili şirket “…. Ltd.” dava dışı … A.Ş. (…)’ye, …’nin muhtelif bölgelerinde saha çalışmaları yaparak proje ürettiğini, … Bölgesinde yapılacak olan çalışmalarda 5531 sayılı meslek kanunundan kaynaklı bir zorunluluk nedeniyle bir … ile çalışmak ihtiyacı doğması nedeniyle hizmet alındığını, davalının bu hizmeti sunarken, müvekkili firmada uzun yıllarca edinilmiş saha tecrübesini ve daha önceden hazırlanmış çalışmalarını belli bir ücret karşılığında davacının kullanımına sunduğu hususunun şirket çalışanlarının bilgisi ve iki taraf arasındaki e-posta yazışmalarının mevcut olduğunu, davalı tarafın personeli işin önemli bir kısmını … ’da müvekkili şirketin ofisinde bilgi-belge-envanter anlamında davacı şirket kaynaklarını kullanarak müvekkili şirket çalışanlarının da fiilen çalışarak katkı sağlaması sureti ile tamamladıklarını, üretilen işlerde karşılıklı olarak taraflar birbirine hizmet sunduğu için müvekkili şirketin bu hizmetlere ilişkin davalıdan alacağı doğması nedeniyle 31.03.2020 tarihli 130.000,01 TL tutarında fatura kesildiğini ve herhangi bir itirazın da olmadığını, borcun ödenmemesi nedeniyle … E. sayılı icra dosyası ile yapılan takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, söz konusu itirazın iptali için dava açılmak üzere … Arabuluculuk bürosu üzerinden Arabulucuya başvurulmuş olup Arabuluculuk sürecinin olumsuz sonuçlandığını, Müvekkil şirketin …’tan aldığı işlere ilişkin davalının sunduğu hizmetlere dair kestiği faturalara ilişkin Müvekkili hakkında … E. sayılı dosyası ile davalı tarafından yapılan ilamsız takibe süresi içerisinde yaptıkları kısmi itiraz üzerine takibin kısmen durduğunu, itirazları esnasında kabul ettikleri kısım ve bu kısma ait (işlemiş faiz, icra vekalet ücreti, takip masrafı ve tahsil harcı dahil) fer’ilerine ilişkin dosyaya ödeme yapıldığını, bu dosyaya ilişkin arabuluculuk sürecinin olumsuz sonuçlanması üzerine dosya davalısı tarafından açılan itirazın iptali davasının … E. sayılı dosyasında derdest olduğunu, konusu aynı işten kaynaklanan, tarafları aynı olan her iki dosyanın birleştirilerek yargılamanın tek dosya üzerinden sürdürülmesi usul ekonomisine de uygun olacağından, açılan davanın … E. sy.lı dosyası ile birleştirilmesine davanın kabulü ile, Davalı-Borçlu …’nin … E. sayılı dosyasına yaptığı 23/09/2020 tarihli haksız ve mesnetsiz borca itirazının iptali ile takibin devamına ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafı ve ücreti vekaletin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava tensip zaptı ile birleştirme kararı verildiğinden cevap dilekçesi sunulmamıştır.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava ; … esas sayılı icra takibine yapılan kısmi itirazın iptaline ilişkin olduğu takip temelinin …’ın … sınırları içerisinde kalan11 adet enerji nakil hattının izinlerin alınması amacı ile izin dosyalarının hazırlanmasından kaynaklı alacak istemi davasına ilişkin olduğu birleşen davanın, … esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, takip temelinin taraflar arasındaki anlaşma kapsamında davalıya sunulan hizmet bedeline ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
…tarafından gönderilen 2020 yılına ilişkin BA/BS formları mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
… tarafından gönderilen … …. Ltd. Şti. tarafından … olarak izin başvuru dosyaları … sınırları içerisinde kalan 11 adet enerji nakil hatlarına ilişkin izin başvurusuna ilişkin bilgi ve belgeler mahkememiz dosyası arasına alınmıştır .
… Şirketi tarafından gönderilen …’ın … sınırları içerisinde kalan 11 adet enerji nakil hatlarına ilişkin izin başvurusuna ilişkin bilgi ve belgeler mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
… tarafından gönderilen …’ye ait 2020 yılına ilişkin serbest meslek kazanç defter kayıtları mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
…. esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden gönderilmiş ve mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
6102 sayılı TTK’nun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya uyuşmazlık konusu iş tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re’sen incelenir.
TTK. nun 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmış ve sayılmış olup bu maddeye göre her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmemiz yargı işleri tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır. Ayrıca …nun da düzenlenen hususlar ile Medeni Kanun ve Borçlar Kanunuda düzenlenen bazı dava türlerinin ticari dava olduğu belirtilmiştir. TTK. nun 5. maddesinde ise ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu düzenlenmiş ve Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi niteliğinde olduğu belirtilmiştir. Taraflardan biri tacir değilse veya gerçek kişi tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmesiyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Somut olayda; … gelir idaresi başkanlığı tarafından mahkememize gönderilen yazı cevabında davacının serbest meslek kazanç defteri tuttuğu, tacir sıfatının bulunmadığı, asıl ve birleşen davanın mutlak ticari dava olmadığı göz önüne alınarak görevli mahkemenin genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmış olup, görev ile ilgili hususlar kamu düzenine ilişkin olduğundan ve mahkemece re’sen dikkate alınması gerektiğinden, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yoktuğu nedeniyle HMK. 114/c ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla 6100 sayılı HMK 114/1-c 115/2 maddeleri gereği davanın usulden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE ,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde müracaat halinde dosyanın görevli …. Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine ,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde dosyanın görevli … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde HMK 20/1 hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin taraflara ihtarına ,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin HMK 331 gereği görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine ,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememiz Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07.07.2023

Katip …
¸ e-imzalıdır

Hakim …
¸ e-imzalıdır