Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/498 E. 2021/868 K. 19.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/498 Esas
KARAR NO : 2021/868
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2020
KARAR TARİHİ : 19/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili ile davalı …, davalı şirkete mali müşavirlik hizmeti verilmesi konusunda anlaştığını , ancak davalı şirket müvekkilinin 01.09.2019 tarihinde keserek davalıya usulüne uygun olarak tebliğ etmiş olduğu toplam 12.980,-TL’lik serbest meslek makbuzuna ilişkin 6.000,-TL ödeme yapmış, bakiye olan 6.980,-TL’lik kısmı ise ödemediğini borcunu ödenmemiş olması sebebi ile davalı/borçlu hakkında İstanbul … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile ilamsız haciz yoluyla takibe geçildiğini ancak davalı/borçlu 27.01.2020 tarihinde, icra müdürlüğünün yetkisine, borcun tamamına ve alacağın faiz ve fer’ilerine itiraz ettiğini, yetki itirazı göz önüne alınarak dosya Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmiş ve Ankara … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine borçlu ” borcun tamamına ve alacağın faiz ve fer’ilerine itiraz ” larını yineleyerek tekrardan itiraz ettiğini, davalı/borçlu kötü niyetli olduğunu bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilmesini, ve davalı/borçlunun süreci uzatarak vakit kazanmaya çalıştığı gerekçesi ile davalı şirket aleyhine 7.140,06 TL bedel üzerinden ihtiyati haciz kararı verilerek haksız olarak yapılan itirazın iptaline takibin devamına ve borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı/ Alacaklı tarafın kestiğini iddia ettiği serbest meslek makbuzunun faturanın bir örneğinin taraflarına gönderilmediğini muhasebe kayıtlarında da böyle bir faturanın bulunmadığını müvekkilinin böyle bir borcu bilerek veya kasten inkar etmediğini alacaklıya vermiş olduğu hizmetten dolayı 6.000,00 TL. Ödemiş olduğunu alacaklının alacağının gerçekten 12.980,00 TL. olduğu ve bu borç somut bir belgeye dayanıyorsa; İ.İ.K.nun 61/1 maddesi (2). cümlesinde, takip konusu belgenin onaylı bir örneğinin “Ödeme Emri ile birlikte Borçluya gönderilmesi gerektiğini somut bir belgeye dayandırılmadan açılan davanın reddine karar verilerek yargılama giderleri vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir .
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava; mali müşavirlik hizmetinden kaynaklanan ücret alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Ankara Başkent Vergi Dairesi tarafından gönderilen davalı …Ş. (Eski Unvan: … Enerji A.Ş. – V.N: …)’ne ait 2019 yılına ilişkin BA formları mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
6102 sayılı TTK’nun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya uyuşmazlık konusu iş tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re’sen incelenir.
5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK 2. Maddesi gereğince, genel görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Asliye ticaret mahkemeleri ise özel mahkeme niteliğindedir.
Somut olayda taraflar arasında uyuşmazlığın mali müşavirlik hizmetinden kaynaklanan ücret alacağından kaynaklandığı , davalının tacir, davacının mesleğini ifa eden mali müşavir olduğu, tacir olmadığı, taraflar arasında TTK’nın 3. Maddesi kapsamında ticari ilişkininin bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafa ilişkin davanın görülme yerinin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından 6102 sayılı Kanunun 4.maddesi ile HMK 114/1-c ve 115/2. maddeleri gereğince mahkememizin görevli olmadığı ve Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli oluğuna aynı yasanın 114/1-c maddesi gereğince görev dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında dikkate alınacağından ve dava şartı gerçekleşmediğinden görev yönünden davanın usülden reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 07.12.2018 tarih 2018/3319-2314, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 05.02.2018 tarih 2015/3541-2018/1180 sayılı kararları )
HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine,
2-Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
3-HMK 20/1 md. uyarınca kararın verildiği anda kesin ise bu tarihten ; süre içerisinde kanun yolunda başvurulmayarak kesinleşmiş ise kesinleştiği tarihten ; kanunun yoluna başvurulup red edilirse bu kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği,
Kararın kesinleşmesinin ardından belirtilen süre ve şekilde başvuru gerçekleştiğinde dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-Harç ve yargılama giderlerinin HMK 331/2 md. Gereğince görevli mahkeme tarafından dikkate alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/11/2021

Katip …
☪e-imzalı

Hakim …
☪e-imzalı