Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/222 E. 2021/838 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/222 Esas
KARAR NO : 2021/838
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/06/2020
KARAR TARİHİ : 16/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile dava dışı … arasında sigorta poliçesi tanzim edildiğini ve iş yerinin sigortalandığını , sigortalı işyerinde su borusu patlamasından dolayı su baskını olduğu, suların zarar vermesi nedeniyle hasar meydana geldiğini, hasar bedeli 90.174,88 TL’nin dava dışı sigortalı … ‘a ödendiğini , eksper raporunda su baskınından …’nün sorumlu olacağının belirtildiğini, hasarın meydana gelmesinde %100 kusurun davalı kuruma ait olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden olumlu sonuç alınamadığını, halefiyet ilkesi gereği davanın açılmasının zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ödenen 90.174,88 TL’nin ödeme tarihi olan 27.02.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın kabulünün mümkün olmadığını, arızanın aboneliğe su taşıyan şube yolunda meydana geldiğini, ASKİ Tarifeler Yönetmeliğinin 4., 20. ve devamı maddeleri gereğince davalı kurumun şube yolunda meydana gelen arızalardan müvekkili idarenin sorumlu olmadığını, personelinin tanzim ettiği arıza takip formunda arızanın abone bağlantı hattında kullanılan malzemenin kalitesiz ve standartlara uygun olmaması sebebiyle meydana geldiğinin tespit edildiğini, arızanın malzemenin değiştirilmek suretiyle giderildiğini, projeye göre kömürlük ya da depo olarak gözüken yerin konut olarak kullanılması davacının hasarın meydana gelmesinde kusurunda bahsedileceğini, bu durumun varlığı konut sahibinin kusurunu oluşturacağından davanın reddini gerektireceğini, kabul anlamına gelmemek üzere talep edilen tazminat miktarının fahiş ve yasal dayanağı bulunmadığını, İdarenin üzerine düşen görevleri yerinme getirdiğini, hizmetin işleyişinde eksikliğin söz konusu olmadığını, kusurları bulunmadığını belirterek, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava, haksız fiilden kaynaklanan rücu alacak davası istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı … şirketi tarafından sigortalanan iş yerinde su borusunun patlaması sonucu meydana gelen hasardan davalının sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise sorumluluk miktarının ne kadar olduğu hususlarında toplanmaktadır.
22.02.2019 tarihinde tanzim edilen Ticari Paket sigorta Poliçesi ile dava dışı … ‘ a ait iş yeri 25.02.2019 – 25.02.2020 tarihleri arasında 1 yıl süre ile sigortalanmış ve iş yerinde 14.01.2019 tarihinde meydana gelen su baskını nedeni ile davacı … şirketi tarafından sigortalıya 27.02.2020 tarihinde 90.174,88TL ödeme yapılmıştır .
İtfaiye yetkilileri tarafından düzenlenen 14.01.2019 tarihli raporda su baskınının iş yeri içerisinde bulunan su borusunun patlamasından dolayı meydana geldiğinin yazılı olduğu görülmüştür.
Tapu kayıtları getirtilmiş sigortalanan …. Parsellerde bulunan taşınmazların betonarme iş yeri vasfı ile sigortalı … adına kayıtlı olduğu, yapı ruhsatları ile yapı kullanım izin belgelerinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda özetle; Sigortalı bina içindeki temiz su borusunun patlaması sonucu meydana gelen hasarın dahili su hasarı teminatı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, iş yerinde meydana gelen su baskını nedeni ile dosyada mevcut ekspertiz raporu esas alınarak yapılan değerlendirmede tazminat miktarının 90.174,90TL olduğu, ödeme tutarının hesaplanan tazminat tutarı ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, itfaiye raporu ile ekspertiz raporu ve hasar fotoğrafları birlikte değerlendirildiğinde depoda dahili su hasarına neden olan temiz su borusunun depo tavanından geçtiğinin tespit edildiği, ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğinin 20 maddesinin 4 ve 5. Bentlerine ” su yolunun bakım ve onarımı idare’ye , korunması ve sayaçtan sonraki arızalar ise aboneye aittir. Şube yolunun ve su sayacının işletme ve bakım masraflarını karşılamak üzere şube yolu bakım ücreti alınır. Bu ücret, yürürlükteki tarifelere göre abonelerden peşin alınabileceği gibi aylık bakım ücreti olarak su faturaları ile birlikte de alınabilir. ” hükmü gereğince binanın su saatine kadar olan /su saatinden önce meydana gelen su borularının sorumluluğu davalı kurumun sorumluluğunda olup su saatinden sonra ve bina içindeki / depo tavanındaki temiz su borusunun eskimesi-yıpranması nedeniyle meydana gelen hasarda Davalı … Kurumu’nun kusuru bulunmadığı,binanın bakım ve gözetiminden sorumlu dava dışı firmanın kusuru / sorumluluğu bulunduğu, davacı … şirketinin rücu hakkını Davalı … Kurumu’na karşı kullanamayacağı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ; su baskının dava dışı sigortalıya ait iş yerinin depo tavanından geçen temiz su borularının patlaması ile meydana geldiği, ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğinin 4.maddesinin hh) bendinde ” Şube yolu: Su şebeke hattından sayacın çıkışındaki bağlantı rakoruna veya sayaçların katlarda bağımsız olarak bulunduğu ve ayrı bir kollektörün bulunmadığı çok katlı binalarda bina girişinde bulunan ana vanaya kadar uzanan kısmı,” olarak tanımlandığı , dava dışı … ‘un yönetmeliğinin 8. Maddesi gereğince iş yeri abonesi olduğu, yönetmeliğin 20 maddesinin 4. Fıkrası “Şube yollarının bakım ve onarımı İdare’ye, korunması ve sayaçtan sonraki arızalar ise abonelere aittir. Bu bakım ve onarımın yerine getirilmesinin engellenmesi halinde İdarece su hizmeti kesilir, arızanın giderilmesi esnasında zorunlu sebeplerden dolayı tahrip olan zemin kaplaması vb. durumlarda eski hale getirilmesi masraflarından İdare sorumlu tutulamaz. ” hükmü gereğince su saatinden sonraki su yollarında meydana gelen hasarlardan davalı idarenin sorumluluğunun bulunmadığı ve olayın meydana gelişinde kusurunun bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Alınması gereken 59,30 TL harçtan, dava açılışında alınan 1.539,97 TL peşin harç düşülmesi ile fazla yatırılan 1.480,67TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi uyarınca hesaplanan 12.516,61TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/11/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza