Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/219 E. 2021/870 K. 19.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/219
KARAR NO : 2021/870

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/12/2018
KARAR TARİHİ : 19/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’ın babası …’ın davacı şirketteki hisselerinden bir kısmını 26.03.2004 tarihinde davalıya devrettiğini, bu pay devri ile birlikte davalı …’ın 26.03.2004 tarihinden itibaren 10 yıl boyunca davacı şirketin müdürü olarak şirketi temsile ve ilzama yetkili kılındığı müdürlük görevine 27.05.2013 tarihine kadar devam ettiğini, bu tarih itibariyle yetkilerinin iptal edildiğini, davacı şirket ile bir takım arsa sahipleri arasında “…parseller üzerine inşaat yapılması için 30.12.2009 tarihli Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi ve 06.00 2012 tarihli ek protokol imzalandığını, şirket malvarlığı ve muhasebe kayıtlarında yapılan ayrıntılı incelemede bu sözleşme gereğince tamamlanan bloklardan dolayı şirket hissesine düşen 9 adet dairenin davalı … tarafından davacı şirketin bilgisi dışında 3. kişilere satışının yapıldığının tespit edildiğini, davalı tarafından, davacı şirkete ait dairelerin satışı yapıldığı halde bu durumun şirkete bıldirilmediği gibi bedellerininde şirket hesabına yatırılmadığını, haksız ve hukuksuz olarak yedinde tutulduğunu, davalının şirket hesabından avans olarak kendisine göndarilen paraların harcama giderlerini şirkete sunmadığı gibi avans iadesi de yapmadığını, bu surette şirket kaynaklarını yasa dışı ve kötü niyetli olarak kendi kişisel hesaplarına intikal ettirdiğini, şirket tarafından gönderilen 11 kamyon inşaat malzemesini 3. kişilere sattığının tespit edildiğini, davalı …’ın şirket mallarının satışından elde ettiği paralarla kendisi ile mal edinmeye elverişli hiçbir geliri olmayan oğlu … ve eşi … adına menkul ve gayrımenkuller aldığı bilgi ve sonucuna ulaşıldığını, davalı …’ın şirket ortaklığı dışında herhangi bir gelir getirici faaliyeti bulunmadığını, davalı …’ın ev hanımı, davalı …’ın öğrenci olduğunu, gelirleri bulunmadığı gibi gelir getirici bir faaliyette de bulunmadıklarını, dolayısıyla davalıların müvekkili şirkete ait malların zimmete geçirilmesi haricinde mal edinmelerinin mümkün olmadığını, şirket mallarını ve parasını … ve … üzerine geçirerek davalıların sebepsiz zenginleştiklerini, davacı şirkete ait daire ve malların satılmak suretiyle hesaplarına geçirilmesi nedeniyle şimdilik 1000,00TL nin devir tarihinden itibaren, nakit ve malzemelerden kaynaklanan alacaklar içinse davalı …’a gönderme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmaya, davalıların yerleşim yeri olan Ayvalık Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, öncelikle yetkisizlik kararı verilmesini, davanın davacı şirketin eski müdürü olan davalı …’ın şirketi temsil ederken yaptığı işlemlere dayalı olarak şirketi zarara soktuğu iddiası ile açılmış bir tazminat davası olduğunu, davalı …’ın şirketi temsil yetkisinin 27.05.2013 tarihinde sona erdiğini, dava tarihi itibarıyla …nun 147/4 maddesi gereğince 5 yıllık zamanaşımı süresi geçmiş olduğundan öncelikle davanın zamanaşımı nedeni ile reddini, dava dilekçesinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açıldığı belirtilen işbu davada …m.82 gereğince 2 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, bu süre geçmiş olmakla işbu davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, davacı tarafın iddialarının tümü ile asılsız olduğunu, davacı şirketin bir aile şirketi olduğunu, Baba … ve oğulları … ile …’ın çeşitli dönemlerde ve dönüşümlü olarak şirket ortaklığı ve müdürlüğü yaptıklarını, Ankara, Ayvalık, Antalya gibi başka şehirlerde genelde kat karşılığı inşaat işlerinde müteahhitlik yaptıklarını, Baba …’ın genellikle Ankara’daki inşaat işlerini, …’ın ise Ayvalık’taki inşaat işlerini yaptıklarını, bu inşaatları her ortağın kendi nam ve hesabına yaptığını, davacının iddia ettiği ve işbu davaya konu olan parsellerdeki inşaatların tamamını davalı …’ın kendi nam ve hesabına yaptığını, tüm inşaat masraflarını kendi cebinden ödediğini, buna rağmen davacı şirket müdürü …’ın bu inşaatlardan müvekkili davalının haberi olmaksızın daireler sattığını savunmuş, davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, limited şirket müdürü olan davalının diğer davalılarla birlikte yetkilisi olduğu davacı şirketi zarara uğrattığı iddiası ile tazminat istemine ilişkindir.
Davacı şirket yetkilisi … Ayvalık Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla vermiş olduğu 17/11/2021 tarihli dilekçesinde davalılar hakkında açılan davadan gördükleri lüzum üzerine feragat ettiklerini bildirmiş, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Feragat dilekçesi üzerine mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce kimlik tespiti yapıldığı, feragat dilekçesi ekindeki 09/08/2021 tarihli ticaret sicil tasdiknamesine ve 16/08/2021 tarihli 10388 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde 967.sayfasında yayımlanan ilana göre Yıldaray Kavak’ın davacı şirketi münferiden temsile yetkili olduğu anlaşıldığından vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın, peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile kalan 23,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
3-AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına, davalılar tarafından masraf yapılmadığından hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile karar verildi.19/11/2021
Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza