Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/101 E. 2022/287 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/101 Esas – 2022/287
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/101
KARAR NO : 2022/287

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2020
KARAR TARİHİ : 07/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit, İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … İnş.Taah.ve Tic.Ltd.Şti. nin davalı bankadan ticari kredi kullandığını, davalı bankanın dava dışı şirkete iş bu kredileri verirken müvekkili …’de GKS ‘ni ve bonoyu müşterek müteselsil kefil olarak imzaladığını, davalı bankanın 08.09.2015 tarih ve 12630 sayılı noter ihtarıyla dava dışı şirketin hesaplarını kat ettiğini, daha sonra … İnş.Ltd.Şti.nin keşideci, müvekkili … … de kefil olarak imzaladığı 01.09.2015 vade tarihli 1.300.000,00 TL miktarlı bonoyu dayanak yaparak 819.720,15 TL taleple Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, müvekkili …’in borçlu olduğu Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı başka bir icra dosyasından müvekkiline ait arsanın satışı nedeniyle düzenlenen sıra cetveline bağlı kalınarak davalı bankanın icra dosyasına 30.01.2019 tarihinde müvekkili … adına 130.891,64 TL ödendiğini, söz konusu ödemenin reeskont faizi ile istirdadına karar verilmesi gerektiğini, şirket ile davalı arasında imzalanan Genel Kredi sözleşmesinden (GKS) kaynaklanan borçla ilgili olarak şirket yetkilisi ve ortağı olmayan … aleyhinde şirketin borçlarının tamamından sorumlu tutularak hakkında icra takipler yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, kefalet için eş rızası alınmadığını, bankanın eş rızasından dolayı kefil olamayacak bir kişiyi kefil yapabilmek için, kambiyo senedi niteliğinde olmayan bir bono ile … hakkında takip yaparak TBK’nın kefil koruyucu hükümlerinden kaçınmaya çalıştığını, GKS nin sadece 10. Sayfasının borçlu ve kefiller tarafından imzalandığını, GKS gereğince verilecek toplam kredi limiti, kefillerin sorumlu olacağı miktarı, tarih vb. bilgilerin tamamen boş bırakıldığını, bu GKS ile yine tanzim tarihi , kefalet tarihi ve ödeme tarihi belirlenmemiş olan 910.000,00 TL tutarında bir bono imzalatılarak kredi ilişkisinin tesis edildiğini, ayrıca kredi limitinin arttırılması amacıyla dava dışı Şahin Duman’ın maliki bulunduğu gayrimenkul üzerine banka lehine 360.000,00 TL tutarında teminat ipoteği tesis edildiğini, kredi miktarındaki artışa bağlı olarak yeni bir Genel Kredi Sözleşmesi düzenlemek yerine kefillerden 20.08.2013 tarihli 1.300.000,00 TL tutarında yeni bir bono alındığını, dava konusu bononun GKS’den ayrı olarak 18.10.2012 tarihinde banka tarafından yayımlanmış bir form kullanılarak düzenlendiğini, icra takibine konu edilen alacak miktarının şirket hesaplarının kat edildiği tarihteki 819.720,15 TL olması nedeniyle, borcun taraflar arasında imzalana GKS den kaynaklandığını, senedin de kambiyo senedi olmayıp teminat senedi olduğunu, taraflar arasındaki GKS den kaynaklanan borcun teminatı olduğu açık olan davacıya keşide edilen böyle bir bononun tedavül kabiliyeti de olmadığını belirterek müvekkilinin davalı bankaya GKS’den, bonodan ve Ankara 31 İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında başlatılmış olan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, 19.İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasından davalı bankanın alacaklı olduğu …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra dosyasına yapılmış olan 130.891,64 TL ödemenin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davacıya iadesine, % 20 kötüniyet tazminatının hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı borçluya Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından ödeme emrinin tebliğ edildiğini ve itiraz edilmemesi üzerine takibin kesinleştiğini, istirdatı talep edilen ödemenin ise 22/11/2018 tarihinde icra dosyasına aktarıldığını, dava ve arabuluculuk başvurusunun ise 2020 yılında yapıldığını, bu sebeple, zamanaşımına uğrayan davanın esasına dahi girilmeden reddini talep ettiklerini, aksi düşünüldüğü takdirde; bahse konu icra dosyasının 2017 yılında … Varlık Yönetim A.Ş.’ye temlik edildiğini, istirdat talebinin konusu ödeme bu tarihten sonra gerçekleştiğinden; davanın bu talep yönüyle … Varlık Yönetim A.Ş.’ye yöneltilmesi gerektiğini, takip konusu senedin bono vasfına haiz olduğunu, müvekkilinin iş bu bonoda yetkili hamil olduğunu, takibe dayanak bononun, borçluların müvekkili bankaya borçlarına karşılık ödeme vasıtası olarak verdikleri bir bono olduğunu, teminat için verilmiş bir evrak olmadığını, söz konusu borcun vadesinde ödenmemesi üzerine de müvekkili bankanın alacağını temin için söz konusu bonoya dayanarak, ihtiyati haciz kararı aldığını ve icra takibinde bulunduğunu, davacı tarafın müvekkili bankaya borçlu olduğunu ve takibe dayanak bononun borca karşılık bankaya teslim edildiğini, senedin hangi ilişkinin teminatı olduğunun yazılı belge ile kanıtlanması gerektiğini, dava konusu senetlerde ise, teminat senedi olduğuna dair bir kayıt olmadığı gibi, bu senetle ilişkilendirilmiş herhangi bir sözleşme de bulunmadığını, davacının iddialarını yazılı delille ispatlamak zorunda olduğunu, borçlu tarafın takip konusu kambiyo senedi üzerinde yer alan imzasını inkar etmediğini, ancak kefalet için eş rızasının alınmadığı iddia ederek, kefaletinin geçerli olmadığını ileri sürdüğünü, bahse konu senetin bono vasfına haiz olduğunu, davacı …’in aval olarak imza attığını, kambiyo senedi üzerinde, asıl borçlu haricinde imzası bulunan tüm kişilerin aval konumunda olduğunu, aval verenin kambiyo senedinden dolayı borçlu olan diğer borçlular ile birlikte müteselsilen borçlu olduğunu, avaller için, kefalet sözleşmesinde aranan şekli şartlarının aranmadığını, alacaklı tarafından çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu avalistlerin Borçlar Kanunu 584. maddesine göre eşlerinin rızası bulunmadığından takibin iptalini talep ettikleri, borçlu …’in eşi … tarafından imzalanarak Bankaya verilen muvafakatname ile, …’in … İnş. Firmasının borçlu olduğu 1.300.00.,00.-TL tutar ve 20.08.2013 tarihli senede kişisel sorumluluk yüklenmesine muvafakat edildiğini, davacı tarafın, senedi aval sıfatıyla imzaladığını, ihtiyaç olmamasına rağmen, eş muvafakatinin de bulunduğunu, davanın reddine, tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, menfi tesbit ve icra dosyasına ödenen paranın istirdadı istemine ilişkindir.
Taraf vekilleri delillerini bildirmişler, dava dışı … İnş.Taah.ve Tic.Ltd.Şti. ile davalı banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine ilişkin belgeler ve takip dosyaları getirtilmiştir.
Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında; Davalı … A.Ş. Tarafından borçlular … İnş. Tahh. ve Tic. Ltd. Şti. , … ve … aleyhine 01/09/2015 vade tarihli 1.300.000,00-TL bedelli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü yolla 819.720,15-TL alacağın tahsili için 08/09/2015 tarihinde takip başlattığı senedin ön yüzünde …’in müteselsil kefiller hanesinde 20/08/2013 tarihinde kefil olarak imzasının bulunduğu senedin tanzim tarihininde 20/08/2013 tarihi olduğu anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişiden alınan raporda özetle; davalı banka ile dava dışı asıl borçlu … İnş.Taahhüt ve Tic. Ltd.Şti firması arasında imzalanan;13.05.2010 tarihli 700.000,00 TL limitli Genel Kredi sözleşmesine dava dışı … ve davacı … ‘in 700.000,00 TL limitli müşterek borçlu- müteselsil kefaletinin bulunduğu, 16.10.2012 tarihli 1.000.000,00 TL limitli Genel Kredi sözleşmesine dava dışı … ve davacı … ‘in 1.000.000,00 TL limitli müşterek borçlu- müteselsil kefaletinin bulunduğu, 20.08.2013 tarihli 1.300.000,00 TL limitli Genel Kredi sözleşmesine dava dışı … ve davacı … ‘in 1.300.000,00 TL limitli müşterek borçlu- müteselsil kefaletinin bulunduğu, 20.08.2013 tarihinde davacı …’in eşi … tarafından eş muvafatnamesinin de imzalandığı, 01.09.2015 hesap kat tarihi (aynı zamanda bononun vadesi tarihi) itibariyle davalı bankanın asıl borçlu şirkete kullandırmış olduğu kredi nedeniyle Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına konu 818.209,81 TL asıl alacak, 1.297,14 TL gecikme faizi, 64,86 TL % 5 BSMV olmak üzere toplam 819.571,81 TL alacağının tespit edildiği bildirilmiştir.
Dosya kapsamına, sunulan delillere, iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre; Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına konu edilen takip dayanağı 20/08/2013 tanzim, 01/09/2015 vade tarihli 1.300.000,00-TL bedelli bononun davalı … A.Ş. tarafından asıl borçlu … İnş. Tahh. ve Tic. Ltd. Şti.ne kullandırılan kredilerin teminatı olarak verildiği, asıl borçlu … İnş.Taahhüt ve Tic. Ltd.Şti firması ile davalı banka arasında imzalanan;13.05.2010 tarihli 700.000,00TL limitli, 16.10.2012 tarihli 1.000.000,00 TL limitli, 20.08.2013 tarihli 1.300.000,00 TL limitli Genel Kredi sözleşmesine dava dışı … ve davacı …’in sözleşmelerin limitiyle müşterek borçlu- müteselsil kefaletlerinin bulunduğu, 20.08.2013 tarihinde davacı …’in eşi … tarafından eş muvafatnamesinin de imzalandığı, 01.09.2015 hesap kat tarihi (aynı zamanda bononun vadesi tarihi) itibariyle davalı bankanın asıl borçlu şirkete kullandırmış olduğu kredi nedeniyle 818.209,81 TL asıl alacak, 1.297,14 TL gecikme faizi, 64,86 TL % 5 BSMV olmak üzere toplam 819.571,81 TL alacağının bulunduğu, kefalet limiti kapsamında davacı …’in asıl borçlu şirketle birlikte toplam 819.571,81 TL borçtan davalı bankaya karşı sorumlu olduğu, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası dayanağı bonoyu kefil olarak imzalayan davacının bonoda aval veren konumunda olduğu, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı yürütülen takip nedeniyle davacının davalı bankaya 819.571,81 borçlu olduğu, davacı bankaca talep edilen 148,34 TL tutardan borçlu olmadığı, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına davacı …’in borcu için ödenen 130.891,64 TL’nin toplam borcun altında kaldığı, fazladan ödeme yapılmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında yürütülen takip nedeniyle davacının davalı tarafa 148,34 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin menfi tespit talebinin reddine, istirdat talebinin reddine dair aşağıda yazılı karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında yürütülen takip nedeniyle davacının davalı tarafa 148,34 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin menfi tespit talebinin ve istirdat talebinin Reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 13.998,78 TL harçtan mahsubu ile kalan 13.918,08 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından masraf yapılmadığından hükmedilmesine yer olmadığına,
5-AAÜT uyarınca belirlenen 148,34 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-AAÜT uyarınca belirlenen 58.028,59 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-Dava öncesi zorunlu ara buluculuk gideri olan 1.360,00 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir yazılmasına,
8-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile karar verildi.07/04/2022