Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/95 E. 2023/141 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/95 Esas
KARAR NO : 2023/141

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVA : Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli)
DAVA TARİHİ : 20/02/2019
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
KARARYAZ.TRH : 23/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Müvekkili ile davalı yan arasında akdedilen 01.04.2014 tarihli sözleşme kapsamında müvekkilinin bankadan 60.811,20 TL kredi kullanması karşılığında davalıya 60 adet her ay sıralı olarak her biri 4.500,00 TL tutarlı senet verileceğinin kararlaştırıldığını, senetlerin müvekkili tarafından ödenmesi ile davalı şirket bakiyesinin artacağını ve bunun karşılığında davalıdan mal ve hizmet alınacağını, müvekkili şirketin kendi üzerine düşen borçlarını eksiksiz ve tam şekilde ifa ettiğini ancak davalı yanın 25.01.2018 tarihli senedi bankaya tahsil cirosuyla vermeyi ihmal ettiğini akabinde 1 yıl sonra senedin ödenmediği iddiası ile 2.218,36 TL faiz işletildiğini ve 11.10.2018 tarihli virman adı altında tahsiline çalışıldığını, müvekkilinin davalı yana gönderdiği 6.013,00 TL tutarlı mal ve hizmetleri faturalar ellerine geçmediği gerekçesi ile hesaplarından düşmediklerini, müvekkilinin davalı yana ödediği 3 adet 4.500,00 TL bedelli senedin müvekkiline iade edilmediğini, müvekkilinin İş Bankasından kullandığı kredinin taksitlerinin aksatıldığını kredi notunun ve itibarının zedelendiğini, davalı yanın kusurundan dolayı kendi hesabına tahsil edildi şeklinde girmediği faturalar ve bankaya tahsil için vermediği senetler nedeni ile davalının müvekkilinin online sipariş sistemini kapattığını, davalının sözleşmeye aykırı davranışları nedeni ile Gaziantep 10. Noterliği 11.10.2018 tarih 16988 yevmiye no’lu ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshettiklerini ve vadesi gelmemiş senetlerin iadesinin istenildiğini, müvekkilinin icra takibi ile karşılaşmamak adına 25.10.2018 ve 25.11.2018 tarihli bonoları ödediğini ancak bonoların müvekkiline teslim edilmediğini, 25.01.2018 tarihli bononun ödenmiş olmasına rağmen kendilerine iade edilmediğini ve bununla birlikte haksız şekilde faiz işletildiğini, müvekkili tarafından ödendiği halde iade edilmeyen 3, vadesi gelmemiş 5 adet bono olmak üzere toplam 36.000,00 TL bedelli 8 bononun davalı yanın elinde bulunduğunu, yine müvekkilinin hesabından 6.031,00 TL fatura bedellerinin düşülmediğini, 25.01.2018 tarihli bonoya istinaden 2.218,00 TL haksız şekilde faiz işletildiğini, müvekkilinin borçlu olmadığı ancak icra tehdidi altında ki tutarın 44.209,00 TL olduğunu, davalı yanın sözleşmeye uygun davranmaması nedeni ile ticari itibarının zedelendiğini bu nedenle 20.000,00 TL manevi tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek müvekkil şirketin 44.209,00 TL borcu olmadığının tespiti ile davalının yedinde bulunan 25.01.2018 -25.10.2018 -25.11.2018 -25.12.2018 -25.01.2019 -25.02.2019- 25.03.2019 -25.04.2019 vade tarihli toplam 8 adet bononun takibe konulmaması, konulmuş ise durdurulması ile birlikte 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ile …, ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle “… Davacı tarafından müvekkili şirket merkezine herhangi bir fesih bildirimi yapılmadığını, Gaziantep 5. Noterliği 24.12.2018 tarihli 49873 yevmiye no’lu ihtarnamesinin başka adrese gönderildiğini ve kendilerine ulaşmaması nedeni ile fesih bildirimi ve gerekçelerinin kendilerini bağlamadığını, davacı tarafından çekilen kredinin müvekkili şirket tarafından ödenmesinin sözleşme ile ciro taahhüdünü yerine getirme koşuluna bağlandığını, davacının ciro taahhüdünü yerine getirmesi ile müvekkil şirketin kredi taksitlerini ödediğini, davacının kullandığı kredinin tamamının müvekkili şirket tarafından ödendiğini ve 2016 yılında sonlandığını, aradan 3 yıl kadar zaman geçmesinin ardından kredilerin geç ödenmesi nedeni ile zarara uğradığından bahisle dava açılmasının iyi niyet ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacının ciro taahhüdünü geç yerine getirdiğini ve ödemeleri zamanında yapmadığını bu nedenle kendisinin kusurlu olduğunu, sıralı senetlerin bir kısmının ödemelerinin aylar sonra yapılmasına rağmen iyi niyetli davrandıklarını, bonoların vadesinde ödemesine müteakip bankadan teslim alınabileceğini, ancak davacının ya vadesinde ödeme yapmadığını yahut ödeme yapmasına rağmen teslim almadığını, ödenmiş bonoların iade edilmemesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin davacının ödediği bonoları teslim etmeye hazır olduğunu ancak davacı yanın almaya gelmediğini ve tüm senetlerin aynı anda iadesini talep ettiğini, ödenen senetlerin iadesini kabul etmediğini, 25.01.2018 tarihli senet bedelinin 05.10.2018 tarihinde ödendiğini ancak faiz veya vade farkı işletilmediğini, davacının iddia etmiş olduğu 2.218,36 TL tutarındaki bakiyenin davacının limited şirket kurmadan önce şahıs şirketi ile yaptığı alışverişten kaynaklandığını, davacı yanın müvekkili şirkete herhangi bir iade faturası göndermediğini, bu nedenle davacının borcundan düşülecek bir tutarın bulunmadığını, vadeli ödeme suretiyle sipariş sisteminin kapatılmasının tek nedeninin davacının borçlarını zamanında ödememesi olduğunu belirterek davanın reddini…, ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara 12. İcra Müdürlüğü 2019/6481 sayılı takip dosyasının tetkikinde takip alacaklısının davalımız, takip borçlusunun davacımız takip konusunun 13.12.2017 tanzim 25.01.2018 vade tarihli 4.500,00 TL bedelli bono nedeniyle 4.500,00 TL asıl alacak, 334,17 TL işlemiş faiz, 13,50 TL komisyon 146,21 TL protesto olmak üzere toplam 4.993,88 TL nın kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi olduğu görülmüştür
Ankara 12. İcra Müdürlüğü 2019/8171 sayılı takip dosyasının tetkikinde takip alacaklısının davalımız, takip borçlusunun davacımız takip konusunun 13.12.2017 tanzim 25.01.2019, 25.02.2019, 25.03.2019, 25.04.2019, vade tarihli 4.500,00 erTL bedelli bonolar nedeniyle 19.000,00 TL asıl alacak, 894,33 TL işlemiş faiz, 54,00 TL komisyon 680,00 TL protesto olmak üzere toplam 19.628,37 TL nın kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki 01.04.2014 tarihli Hizmet Sözleşmesinin tetkikinde Tarafların Hak ve Borçları başlıklı 3.maddesinde “…, Müşteri tarafından bankadan çekilecek kredi miktarı olan 60.811,20 TL (Ürün) bedeli yine banka tarafından belirtilen ödeme planına uygun şekilde ciro taahhüdünü yerine getirmek kaydıyla ödeyecektir. Buna göre Müşteri Taahhütname’de detayları verilen ve Müşteri tarafından keşide-tanzim edilen sıralı senetlerin tümünü tam ve zamanında ödemesi durumunda … tarafından karşılanacak gözlük camlarına tatbik edilecek iskonto ve Müşteri’nin …’e taahhüt ettiği ciroya mukabil yukarıda adın verilen Ürün’ü ciro primi karşılığı promosyon olarak hak eder. Bu sözleşme süresince Müşteri’nin cam alımları için …’in Müşteri’ye tatbik edeceği iskonto oranı …’in cari fiyat listeleri üzerinden %25 olacaktır. Müşteri’nin aylık gözlük camı alımlarının fatura tutarları, Müşteri’nin verdiği aylık senetlerin değerini aşması durumunda aradaki bakiye fark … tarafından Müşteri’den o ay sonunda nakit olarak tahsil edilir. Müşteri sözleşme süresince …’in düzenlediği özel kampanyalardan yararlanamaz. Müşteri sözleşme maddelerinden herhangi birini ihlal ederse sözleşmenin sona ermesi beklenmeden ürün bedeli olan 60.811,20 TL tutarın ihlal tarihine kadar …tarafından yapılan ödemesi, Müşteri’ye fatura edilir. Yasal değişiklikler sebebiyle meydana gelebilecek vergi, harç vb bedellerindeki değişiklikler sözleşmeye ayrıca yansıtılır. Müşteri Ürün’ü ödeme planına uygun şekilde ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder. Ürün’ün ödeme aksamalarından doğan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk Müşteri’ye aittir. Müşteri’nin ciro taahhüdüne istinaden ciro primi karşılığı promosyon bedeli olarak …, Ürün’ün ödeme planında yer alan ilgili aya ait ödemesini, Müşteri’nin kredi hesabına havale edecek, yapmış olduğu havaleyi Müşteri’nin cari hesabına borç olarak yansıtacaktır. Buna mukabil Müşteri, …’e aynı bedelle cam ciro primi karşılığı iskonto faturası keser. Müşteri …’in sağladığı Ürün’e karşılık ciro ve ödeme taahhüdünü yerine getirmek ile yükümlüdür, yani sıralı senetlerin tümünü tam ve zamanında ödemekle sorumludur. Müşteri bu senetlerin kısmen veya tamamen geri çekilmesini, iadesini …’den isteyemez.” düzenlemesinin Sözleşmenin Süresi başlıklı 4.maddesinde “Bu sözleşme, düzenlenme tarihinden itibaren 25.04.2019 tarihine kadar geçerlidir. Sözleşmenin yürürlükte olduğu süre içinde doğan hak ve borçları ifa etme yükümlülüğü sözleşme sona ermesinden sonra devam edere o yükümlülüğün ifa edilmesine ilişkin hükümler yürürlükte kalmaya devam eder.”düzenlemesinin Sözleşmenin Sona Ermesi (Fesih) başlıklı 5.maddesinde “Taraflar, karşılıklı yazılı mutabakat ile sözleşmeyi süresinden önce her zaman sona erdirebilirler. Tarafların bu sözleşme çerçevesinde üstlenilmiş olan taahhütlerinin herhangi biri veya birkaçının ihlali, Müşteri veya …’in sözleşme konusu hizmetlerini hiç veya gereği gibi ifa etmemesi ya da Müşteri’nin hizmet bedelini tam ve zamanında ödememesi halinde karşı tarafa yazılı ihbarda bulunmak kaydıyla sözleşmeyi tek taraflı olarak derhal feshedebilir. Fesih halinde tarafların bu nedenle uğradığı zararları tazminini talep etme hakkı saklıdır…” düzenlemelerinin bulunduğu görülmüştür.
Davacı tarafça davalıya gönderilen Gaziantep 5. Noterliğinin 24.12.2018 tarih 49873 yevmiye no’lu ihtarnamesinde “Sözleşmenin 3.1 maddesindeki müvekkile ait ve sizin ödemeniz gereken kredilerin taksitlerini aksatmış olduğunuzdan, müvekkile 25.01.2018 tarihli senet dolayısıyla haksız ve fahiş faiz yansıttığınızdan, müvekkilin size göndermiş olduğu faturaları cari hesabınızdan düşmeyip, ödeme planına yansıtmadığınızdan, müvekkilin ödemiş olduğu ve bedelsiz olarak yedinizde bulunan senetleri iade etmediğinizden dolayı sözleşmeyi feshettiğimizi bildirir, elinizde bulunan keşidecisi olduğumuz ödenmiş ve bedelsiz hale gelen senetleri ve vadesi gelmemiş teminat senetlerinin bir hafta içerisinde tarafımıza teslimini, haksız olarak tek taraflı müvekkile yansıttığınız tüm bedelleri iade etmenizi ihtaren bildiririz.” Gaziantep 10. Noterliğinin 11.10.2018 tarih 16988 yevmiye no’lu ihtarnamesinde “Sayın Muhatap sözleşmenin 3.1 maddesinde yazan 60.811.20 TL kredinin taksitlerinin gününde yatırmamanızdan düzensiz bir şekilde yatırmanızdan dolayı ticari itibarım zedelenmiştir bankalar nezdinde kredi notum düşürülmüştür. Gönderdiğim iade faturalarım muhasebe hesabımdan düşmüyor neden düşmediğini sorduğumda faturanın olmadığını bildiriyorlar faturalarım kaybediliyor ve ben yine burda mağdur ediliyorum kargo teslim kağıdında …A.Ş. tarafından kaşelenip teslim alındığı halde muhasebe servisiniz böyle bir fatura tarafımıza gelmemiştir demektedir. Fatura No: 033077- 033078-033079-033080 faturalarımın bulunup tutar derhal cari hesabıma işlenmelidir. 09.10.2018 de saat 14:15:53’te geçilen siparişlerimi saat 16:45:56’da nedensiz olarak iptal edilmiş müşterilerime karşı beni mağdur etmişsiniz bu mağduriyetlerimi gidermemektesiniz. Sözleşmenin 5.2.maddesi gereğince sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih ediyorum. Tarafınızdan bulunan 25.10.2018 ile 25.04.2018 tarihleri arasına kapsayan 7 adet 4.500,00 TL tutarındaki senetlerimin 15 gün içerisinde tarafıma iade edilmediği takdirde yasal yollara başvuracağımı maddi ve manevi tazminat haklarımı saklı tuttuğumu ihtaren bildiririm” denildiği ihtarnamenin 15.10.2018 tarihinde davalı şirket daimi çalışanına tebliğ edildiği anlaşılmıştır. görülmüştür.
İş bankasından çekilen kredi hesap ekstresinin getirtildiği görülmüştür.
Davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde talimat yolu ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “…Davacı firma 2017-2018-2019-2020 yılına ait ticari defterlerini dava dosyasına ibraz ettiği, yasal süre içinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defterin usulüne uygun olarak tutulduğu, defterin sahibi lehine delil teşkil ettiği, Davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre; Davacının kayıtlarına göre 13.05.2019 icra tarihinde 4.500 TL 25.01.2018 vadeli senet ödemesi için Davalı tarafından icra takibi başlatılmıştır. Dava tarihi 20.02.2019 itibarı davacı firma olan … teks.Elk.Gıda san.Tic.Ltd.Şti kayıtlarında davalı firmaya ait herhangi bir borç görükmemektedir. Davacı firma olan … Teks.Elk.Gıda an.Tic.Ltd.Şti firmasının ticari defter kayıtları incelendiğinden 31.12.2019 ve 31.12.2020 tarihi itibarı ile davalı firmadan 20.609.67TI alacaklı olduğu ve avans hesaplarında kayıt edildiği tespit edilmiştir…” denildiği görülmüştür.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “….Davalı … San. A.Ş. 2019 yılı yasal defterlerinin birbirini doğruladığı, Türk Ticaret Kanunu’na uygun şekilde tutulduğu, tüm defterlerinin eksiksiz ve usulüne uygun şekilde tutulduğu, Ticari Yevmiye Kebir defterlerin beratlarının (TTK md.64/3) dikkate alındığında davacı tarafın ticari defterlerinin (HMK md.222/2) takdiri yüce mahkemeye ait olmak üzere sahibi lehine delil teşkil ettiği,..Davacı, taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirmesine karşın davalı yanın yükümlülüklerini yerine getirmediğini, ödediği halde iade edilmeyen 3 bono ile birlikte vadesi gelmemiş 5 adet bono olmak üzere toplam 8 adet 36.000,00 TL bedelli bono ile hesabından düşülmeyen 6.031,00 TL ve haksız şekilde işletilen 2.218,00 TL faiz olmak üzere toplam 44.209,00 TL borçsuzluğunun tespiti ile yaşanılan itibar kaybı neticesinde 20.000,00 TL manevi tazminat talep etmiştir.Davalı yan ise akdedilen sözleşme ile davacı tarafından çekilen kredinin ödenmesinin ciro taahhüdünü yerine getirme koşuluna bağlandığını, ciro taahhüdünü geç yerine getirmesi nedeni ile davacı yanın kusurlu olduğunu, ödenmiş bonoların iade edilmemesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, 2.218,36 TL tutarındaki bakiyenin davacının limited şirket kurmadan önce şahıs şirketi ile yaptığı alışverişten kaynaklandığını, davacı yanın herhangi bir iade faturası göndermediğini, bu nedenle davacının borcundan düşülecek bir tutarın bulunmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir …Davalının ticari defter kayıtlarının incelenmesi neticesinde 25.01.2018 tarihli 4.500,00 TL, /25.10.2018 tarihli 4.500,00 / 25.11.2018 Tarihli 4.500,00 25.12.2018 tarihli 4.500,00/ 25.01.2019 tarihli 4.500,00 / 25.02 2019 Tarihli 4.500,00 25.03.2019 tarihli 4.500,00 /25.04.2019 tarihli 4.500,00/ vade tarihli toplamda 8 adet 36.000,00 TL ticari defter kayıtlarına 21/12/2017 tarihinde 6105 yevmiye numarası işlendiği davacı tarafından ödendiği anlaşılmakla 36.000,00 TL bakımından borçlu bulunmadığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından davalıya düzenlenen iade faturaların incelenmesi neticesinde 15.03.2018 tarihli 33077 seri no’lu 486,00 TL, …. seri no’lu 126,36 TL, … seri no’lu 3.523,50 TL, 15.03/2018 tarih 33079 seri no’lu 275,00 TL faturaların ticari defter kayıtlarında bulunmadığı, davacı tarafından davalıya 03.05.2018 ve …. gönderi kodu, 17.03.2018 tarihli ….. gönderi kodu ile davalıya teslim edildiği, 09.10.2018 tarih 33125 ve 10.08.2018 tarih 33123 seri no’lu faturaların davalıya teslim edildiğini gösterir dosya içerisinde belge bulunmadığından davalının hesabından düşülmeyen tutarın 4.410,86 TL olduğu tespit edilmiştir. Davacı firma olan … Teks. Elk. Gıda. Tic. Ltd. Şti. Firmasının ticari defter kayıtları incelendiğinde 31.12.219 ve 31.12.2020 tarihi itibariyle davalı firmadan 20.609,67 TL alacaklı olduğu ve avans hesaplarına kayıt edildiği yönünde görüş beyan edilmiştir. Davalının ticari defter kayıtlarına göre 31.12.2019 tarihi itibariyle davalının davacıdan 6.585,90 TL alacaklı olduğu belirlenmekle tarafların ticari kayıt ve defterlerinin birbirleriyle örtüşmediği (20.609,67 – 6.585,90) = 14.023,77 TL fark bulunduğu anlaşılmıştır…25.10.2018 ve 25.01.2018 tarihli 2 adet bonoya ödeme dekontu sunulduğu, ödemenin senet vade tarihinden önce ödendiğine ve 2.218,00 TL tutarında işletilen faizin davacının 2 adet bonoya ilişkin işletilen faiz olup olmadığına dair bilgi bulunmadığından bu tutara ilişkin borçlu bulunup bulunulmadığının tespit edilemediği (davacının söz konusu bu iki bono için fatura düzenlemesi veya davacının işletilen faizin bu iki bonoya karşılığı ödediğini gösterir şekilde dekont üzerinde yazılı olarak açıklama yer alması gerektiği) bu hususta takdirin sayın mahkemeye ait olacağı değerlendirilmiştir. Davacı tarafça 44.209,00 TL bakımından borçlu bulunmadığının tespiti istenmiş ise de yukarıda yer verilen tespit ve değerlendirmeler neticesinde davacının davalıya; 36.000,00 (8 adet bono bedeli) + 4.410,86 (düşülmeyen fatura bedeli) = 40.410,86 TL tutarında borcu bulunmadığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından ödemelerin süresinde yapılmasına karşılık davalı yanca tahsilatların zamanında düşülmemesi sebebi ile ticari itibarının zedelendiği bu itibarla manevi tazminat ödenmesi gerektiği iddia edilmiş ise de manevi tazminata hak kazanmanın koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti hukuki değerlendirmeyi gerekli kıldığından bu hususta takdir Sayın Mahkemenindir.” denildiği görülmüştür.
İtirazlar üzerine aldırılan 31/01/2022 tarihli ek raporda “…Davalı …Ş. (…) İle davacı … Teks. Elk. Gıda San. Ltd. Şti. (Müşteri) Arasında 01.04.2014 tarihli Hizmet Sözleşmesinin Tarafların Hak ve Borçları başlıklı 3.maddesinde “…, Müşteri tarafından bankadan çekilecek kredi miktarı olan 60.811,20 TL (Ürün) bedeli yine banka tarafından belirtilen ödeme planına uygun şekilde ciro taahhüdünü yerine getirmek kaydıyla ödeyecektir. Buna göre Müşteri Taahhütname’de detayları verilen ve Müşteri tarafından keşide-tanzim edilen sıralı senetlerin tümünü tam ve zamanında ödemesi durumunda … tarafından karşılanacak gözlük camlarına tatbik edilecek iskonto ve Müşteri’nin …’e taahhüt ettiği ciroya mukabil yukarıda adı verilen Ürün’ü ciro primi karşılığı promosyon olarak hak eder.” denilmiştir. Promosyon konusu mal veya hizmet için satıcı herhangi bir bedel talep etmemektedir. Promosyon asıl hukuki işlemi teşvik eden, özel bir karşılık olmaksızın teklif edilen bir yan edimdir. Asıl malın satın alınması promosyon konusunun teslimi işin gerekli olduğundan satıcı asıl mal için bedel talep eder. Promosyon için bir bedel talep edilmemiş olması ile karşılıksızlık unsurunun promosyonlu ürün yönünden gerçekleşmiş olduğu düşünülebilir. Ancak promosyonlu mala sahip olabilmek için asıl mal için ödenen bir bedel olduğundan ve o bedel ödenmeden promosyon konusu ürüne de sahip olunmadığı düşünülürse promosyon konusu edimin özel bir karşılığı yoktur demek yerinde olacaktır. Bu itibarla davalının, davacının cam alım taahhüdünü yerine getirmediği iddiasını ispatlar herhangi bir delile dosya kapsamında rastlanılmadığı gibi sözleşme uyarınca … tarafından karşılanacak gözlük camlarına tatbik edilecek iskonto ve Müşteri’nin …’e taahhüt ettiği ciroya mukabil verilen Ürün’ü ciro primi karşılığı promosyon olarak hak ettiği belirtildiğinden davalının itirazının kök rapordaki tespit ve değerlendirmeleri değiştirir nitelikte olmadığı hususunda hukuki takdir ve değerlendirme sayın mahkemeye aittir….Mali müşavir bilirkişi tarafından Davalı …ye ait iş yerinde 01.10.2021 tarihinde saat 15.00’de ticari defter kayıtları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde,
Davacının ticari defter kayıtlarına sabit olmak üzere: Dava konusu 25.01.2018 tarihli 4.500,00 TL, 25.10.2018 Tarihli 4.500,00 TL ve 25.11.2018 tarihli 4.500,00 TL bedelli senetlerin ticari defter kayıtlarına işlendiği mal alımı olmadığı için senetlerin iadesi için kayıtlarından çıkartıldığı, 25.01.2019 tarihli 4.500,00 TL miktarlı, 25.02.2019 tarihli 4.500,00 TL, 25.03.2019 tarihli 4.500,00 TL ve 25.04.2019 tarihli 4.500,00 TL bonoların Ankara 12. İcra Müdürlüğünce 2019/8171 esas sayılı davalıca dava tarihinden sonra tahsil edildiğinin Ticari Defter kayıtlarına işlendiği, davacının inceleme tarihi itibariyle davalıdan alacağının olmadığı, dava tarihi itibariyle alacağının olduğu tespit edilmiştir…- 25.01.2019 tarihli 4.500,00 TL , 25.02.2019 tarihli 4.500,00 TL, 25.03.2019 tarihli 4.500,00 TL ve 25.04.2019 tarihli 4.500,00 TL bonoların Ankara 12. İcra Müdürlüğünce 2019/8171 esas sayılı dosya kapsamında davalı tarafından dava tarihinden sonra tahsil edildiğinin ticari kayıt ve defterlere göre tespit edildiği, davacının inceleme tarihi itibariyle davalıdan alacağının olmadığı, dava tarihi itibariyle alacaklı olduğu,..” belirtildiği görülmüştür.
Aldırılan 28/06/2022 tarihli ek raporda “….Ankara 12. İcra Müdürlüğü’nce davacı-borçlu …’e yollanmış 18.000,00 TL asıl alacak, 894,33 TL işlemiş faiz, 54,00 TL %0,30 komisyon ve 680,04 TL protesto olmak üzere toplam alacağı 19.628,37 TL tutarında takip toplamı ile toplama eklenen 1.766,55 TL vekalet ücreti, 943,89 TL harç ve 28,05 TL harç ile beraber toplam borcu 22.366,86 TL ve artı günlük faiz olan ödeme emri Dosya borcunun haricen tahsil edildiğine dair davalı alacaklı vekili imzalı 19.09.2019 tarihli dosyanın kapanması ve hacizlerin fekkine dair dilekçesi bulunduğu görülmüştür. … Bankası kanalıyla … tarafından “… Ltd. Şti. Ankara 12.İcra Müdürlüğünün 2019/8171 ve Ankara 12.İcra Müdürlüğünün 2019/6481 nolu dosyaları ödemesidir.” açıklamasıyla …’ye yapılan 20.609,67 TL tutarlı ve 19.09.2019 tarihli dekont dosyaya sunulmuştur…avalı tarafından aynı itiraza kök rapora itiraz dilekçesinde de yer verilmekle ek raporda davalının bu itirazına karşı açıklamalara yer verilmiştir. Nitekim Davalı …Ş. (…) İle davacı … Teks. Elk. Gıda San. Ltd. Şti. (Müşteri) Arasında 01.04.2014 tarihli Hizmet Sözleşmesinin Tarafların Hak ve Borçları başlıklı 3.maddesinde “…, Müşteri tarafından bankadan çekilecek kredi miktarı olan 60.811,20 TL (Ürün) bedeli yine banka tarafından belirtilen ödeme planına uygun şekilde ciro taahhüdünü yerine getirmek kaydıyla ödeyecektir. Buna göre Müşteri Taahhütname’de detayları verilen ve Müşteri tarafından keşide-tanzim edilen sıralı senetlerin tümünü tam ve zamanında ödemesi durumunda … tarafından karşılanacak gözlük camlarına tatbik edilecek iskonto ve Müşteri’nin …’e taahhüt ettiği ciroya mukabil yukarıda adı verilen Ürün’ü ciro primi karşılığı promosyon olarak hak eder.” denilmiştir. Promosyon konusu mal veya hizmet için satıcı herhangi bir bedel talep etmemektedir. Promosyon asıl hukuki işlemi teşvik eden, özel bir karşılık olmaksızın teklif edilen bir yan edimdir. Asıl malın satın alınması promosyon konusunun teslimi işin gerekli olduğundan satıcı asıl mal için bedel talep eder. Promosyon için bir bedel talep edilmemiş olması ile karşılıksızlık unsurunun promosyonlu ürün yönünden gerçekleşmiş olduğu düşünülebilir. Ancak promosyonlu mala sahip olabilmek için asıl mal için ödenen bir bedel olduğundan ve o bedel ödenmeden promosyon konusu ürüne de sahip olunmadığı düşünülürse promosyon konusu edimin özel bir karşılığı yoktur demek yerinde olacaktır. Davalının, davacının cam alım taahhüdünü yerine getirmediği iddiasını ispatlar herhangi bir delile dosya kapsamında rastlanılmadığı ek raporda belirtilmiştir. Ancak davalı tarafından bu hususta ispat külfeti olmadığı tarafların süregelen ticari ilişki çerçevesinde edimin yerine getirilmediğinin tespiti gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca bilirkişi raporunda 25.01.2018 tarihli 4.500TL, 25.10.2018 tarihli 4.500,00TL, 25.11.2018 tarihli 4.500,00 TL bedelli senetlerin mal alımı olmadığı için kayıtlardan çıkarıldığının tespit edildiği ve raporun bu halinin dahi davacının sözleşme kapsamında üstlendiği edimi yerine getirmediğini ve ciro taahhüdünü ihlal ettiğini açıkça gösterdiğini ileri sürmüştür. Taraflar arasındaki ticari ilişkiyi belirleyen unsur, sözleşme olmakla birlikte özleşme uyarınca … tarafından karşılanacak gözlük camlarına tatbik edilecek iskonto ve Müşteri’nin …’e taahhüt ettiği ciroya mukabil verilen Ürün’ü ciro primi karşılığı promosyon olarak hak ettiği belirtilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” denilmekle davalı yan tarafından iddiasını ispatlar delile rastlanılmadığından itirazının önceki tespitlerimizi değiştirir mahiyette olmadığı görülmüş ise de nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemeye aittir. Davalı taraf sözleşmenin 3.2,3.3 ve 3.4 maddeleri bir bütün halinde değerlendirilerek öncelikle tarafların sorumluluklarının sınırının belirlenmesi ve haklı fesih yaptığını iddia eden davacının sözleşme kapsamındaki edimlerini yerine getirip getirmediğinin tespit edilmesi gerektiğini belirterek ek rapora itiraz etmiştir. Sözleşmenin Tarafların Hak ve Borçları başlıklı 3.maddesinin tamamına aşağıda yer verilmekle aynen “…, Müşteri tarafından bankadan çekilecek kredi miktarı olan 60.811,20 TL (Ürün) bedeli yine banka tarafından belirtilen ödeme planına uygun şekilde ciro taahhüdünü yerine getirmek kaydıyla ödeyecektir. Buna göre Müşteri Taahhütname’de detayları verilen ve Müşteri tarafından keşide-tanzim edilen sıralı senetlerin tümünü tam ve zamanında ödemesi durumunda … tarafından karşılanacak gözlük camlarına tatbik edilecek iskonto ve Müşteri’nin …’e taahhüt ettiği ciroya mukabil yukarıda adın verilen Ürün’ü ciro primi karşılığı promosyon olarak hak eder. Bu sözleşme süresince Müşteri’nin cam alımları için …’in Müşteri’ye tatbik edeceği iskonto oranı …’in cari fiyat listeleri üzerinden %25 olacaktır. Müşteri’nin aylık gözlük camı alımlarının fatura tutarları, Müşteri’nin verdiği aylık senetlerin değerini aşması durumunda aradaki bakiye fark … tarafından Müşteri’den o ay sonunda nakit olarak tahsil edilir. Müşteri sözleşme süresince …’in düzenlediği özel kampanyalardan yararlanamaz. Müşteri sözleşme maddelerinden herhangi birini ihlal ederse sözleşmenin sona ermesi beklenmeden ürün bedeli olan 60.811,20 TL tutarın ihlal tarihine kadar …tarafından yapılan ödemesi, Müşteri’ye fatura edilir. Yasal değişiklikler sebebiyle meydana gelebilecek vergi, harç vb bedellerindeki değişiklikler sözleşmeye ayrıca yansıtılır. Müşteri Ürün’ü ödeme planına uygun şekilde ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder. Ürün’ün ödeme aksamalarından doğan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk Müşteri’ye aittir. Müşteri’nin ciro taahhüdüne istinaden ciro primi karşılığı promosyon bedeli olarak …, Ürün’ün ödeme planında yer alan ilgili aya ait ödemesini, Müşteri’nin kredi hesabına havale edecek, yapmış olduğu havaleyi Müşteri’nin cari hesabına borç olarak yansıtacaktır. Buna mukabil Müşteri, …’e aynı bedelle cam ciro primi karşılığı iskonto faturası keser. Müşteri …’in sağladığı Ürün’e karşılık ciro ve ödeme taahhüdünü yerine getirmek ile yükümlüdür, yani sıralı senetlerin tümünü tam ve zamanında ödemekle sorumludur. Müşteri bu senetlerin kısmen veya tamamen geri çekilmesini, iadesini …’den isteyemez.” denilmektedir. Feshe ilişkin ilişkin olarak gönderilen ihtarname içeriklerinde aşağıdaki hususlara yer verildiği görülmüştür. Buna göre; Sözleşme kapsamında davalı …’ in yükümlülüğü; Müşteri tarafından bankadan çekilecek kredi miktarı olan 60.811,20 TL (Ürün) bedeli yine banka tarafından belirtilen ödeme planına uygun şekilde ciro taahhüdünü yerine getirmek kaydıyla ödeyecektir. Sözleşme kapsamında davacı Müşteri’nin yükümlülüğü; Müşteri …’in sağladığı Ürün’e karşılık ciro ve ödeme taahhüdünü yerine getirmek ile yükümlüdür, yani sıralı senetlerin tümünü tam ve zamanında ödemekle sorumludur. Yükümlülükler kapsamında feshe dayanak ihtarnameler incelendiğinde; Davacı … Teks. Elk. Gıda San. Ltd. Şti. Tarafından davalı … San. A.Ş.’ye Gaziantep 5. Noterliği kanalı ile gönderilen 24.12.2018 tarih 49873 yevmiye no’lu ihtarnamesinde “Sözleşmenin 3.1 maddesindeki müvekkile ait ve sizin ödemeniz gereken kredilerin taksitlerini aksatmış olduğunuzdan, müvekkile 25.01.2018 tarihli senet dolayısıyla haksız ve fahiş faiz yansıttığınızdan, müvekkilin size göndermiş olduğu faturaları cari hesabınızdan düşmeyip, ödeme planına yansıtmadığınızdan, müvekkilin ödemiş olduğu ve bedelsiz olarak yedinizde bulunan senetleri iade etmediğinizden dolayı sözleşmeyi feshettiğimizi bildirir, elinizde bulunan keşidecisi olduğumuz ödenmiş ve bedelsiz hale gelen senetleri ve vadesi gelmemiş teminat senetlerinin bir hafta içerisinde tarafımıza teslimini, haksız olarak tek taraflı müvekkile yansıttığınız tüm bedelleri iade etmenizi ihtaren bildiririz.” denilmiştir. Davacı … Teks. Elk. Gıda San. Ltd. Şti. Tarafından davalı … San. A.Ş.’ye Gaziantep 10. Noterliği kanalı ile gönderilen 11.10.2018 tarih 16988 yevmiye no’lu ihtarnamesinde “Sayın Muhatap sözleşmenin 3.1 maddesinde yazan 60.811.20 TL kredinin taksitlerinin gününde yatırmamanızdan düzensiz bir şekilde yatırmanızdan dolayı ticari itibarım zedelenmiştir bankalar nezdinde kredi notum düşürülmüştür. Gönderdiğim iade faturalarım muhasebe hesabımdan düşmüyor neden düşmediğini sorduğumda faturanın olmadığını bildiriyorlar faturalarım kaybediliyor ve ben yine burda mağdur ediliyorum kargo teslim kağıdında …A.Ş. tarafından kaşelenip teslim alındığı halde muhasebe servisiniz böyle bir fatura tarafımıza gelmemiştir demektedir. Fatura No: 033077- 033078-033079-033080 faturalarımın bulunup tutar derhal cari hesabıma işlenmelidir. 09.10.2018 de saat 14:15:53’te geçilen siparişlerimi saat 16:45:56’da nedensiz olarak iptal edilmiş müşterilerime karşı beni mağdur etmişsiniz bu mağduriyetlerimi gidermemektesiniz. Sözleşmenin 5.2.maddesi gereğince sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih ediyorum. Tarafınızdan bulunan 25.10.2018 ile 25.04.2018 tarihleri arasına kapsayan 7 adet 4.500,00 TL tutarındaki senetlerimin 15 gün içerisinde tarafıma iade edilmediği takdirde yasal yollara başvuracağımı maddi ve manevi tazminat haklarımı saklı tuttuğumu ihtaren bildiririm” denilmiştir. Kök raporda davacı tarafından ödemelerin dava tarihinden önce yapıldığı görülmekle buna ilişkin detay dökümüne kök raporda yer verilmiştir. Kök ve ek raporlarda feshin haklı nedene dayandığının takdir ve değerlendirmesi sayın mahkemeye ait olmak üzere tespit ve değerlendirmelerimiz aktarılmış olup davalının itirazları önceki tespitlerimizi değiştirmediğinden önceki raporlara atıf ile yetinilmiştir. Davalı taraf iş bu davanın menfi tespit davası olduğunu dolayısı ile davacı yani borçlunun borçsuzluğunun, davalının yani alacaklının alacağının tespitinin esas olduğunu, davacının dava tarihi itibari ile müvekkilden alacağı varsa inceleme tarihinde bu alacağın nasıl ortadan kalktığının izahı gerektiğini belirtmiştir. … Bankası kanalıyla … tarafından “… Ltd. Şti. Ankara 12.İcra Müdürlüğünün 2019/8171 ve Ankara 12.İcra Müdürlüğünün 2019/6481 nolu dosyaları ödemesidir.” açıklamasıyla …’ye yapılan 20.609,67 TL tutarlı ve 19.09.2019 tarihli dekont dosyaya sunulmuştur.
Ankara 12. İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevaben bir kısım kayıt ve belgelerin dosyaya kazandırılmakla 19.09.2019 tarihli dosyanın kapanması ve hacizlerin fekkine dair dilekçe sunulduğu görülmüştür. Buna göre göre ödemelerin dava açıldıktan sonra yapılıp yapılmadığı hususunda takdir mahkemenindir. ” denildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 17/09/2021tarihli dilekçesi ile icra dosyalarına yaptıkları ödemelerin istirdadına karar verilmesini talep ettiği ekinde ödeme belgeleri sunulduğu görülmüştür.
Davacı tarafça dava açılışında eksik yatırılan harcın 17/11/2022 tarihinde ikmal edildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça taraflar arasındaki sözleşmenin haklı sebeple feshi nedeniyle ödendiği halde iade edilmeyen 3 bono ile birlikte vadesi gelmemiş 5 adet bono olmak üzere toplam 8 adet 36.000,00 TL bedelli bonolar ile hesabından düşülmeyen 6.031,00 TL ve haksız şekilde işletilen 2.218,00 TL faiz olmak üzere toplam 44.209,00 TL yönünden boçlu olmadığının tespiti ile yaşanılan itibar kaybı neticesinde 20.000,00 TL manevi tazminat, 17/09/2021 tarihli dilekçe ile ödenen bono bedellerinin istirdadı, davalı tarafça davacının cam alım taahhüdünü yerine getirmediği ,sözleşmenin haksız fesih edildiği, fesihin tebliğ edilmediği belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş olup;
Taraflar arasında 01.04.2014 tarihli ciro prim karşılığı promosyon (Hizmet) Sözleşmesi düzenlendiği, davacı tarafça davalıya kullanılan kredilerin geri ödemesini temin için sıralı bonoların düzenlenilerek verildiği, taraflar arasında ticari ilişkinin süre geldiği, davalı tarafça faturaların cari hesaptan düşülmemesi, ödeme planına yansıtılmaması, bedelsiz kalan senetlerin iade edilmemesi nedeniyle davacı tarafça haklı sebeple sözleşmenin Gaziantep 5. Noterliğinin 24.12.2018 tarih 49873 yevmiye nolu ve Gaziantep 10. Noterliğinin 11.10.2018 tarih 16988 yevmiye no’lu ihtarnameleri fesh edildiği, Gaziantep 10. Noterliğinin 11.10.2018 tarih 16988 yevmiye no’lu ihtarnamesinin davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafça davacının cam alım taahhüdünü yerine getirmediği iddia edilmesine rağmen savunmayı doğrulayan bir delil ileri sürülemediği, tarafların ticari defter ve kayıtları uyarınca davacının 25.01.2018 tarihli 4.500,00 TL, /25.10.2018 tarihli 4.500,00 / 25.11.2018 Tarihli 4.500,00 25.12.2018 tarihli 4.500,00/ 25.01.2019 tarihli 4.500,00 / 25.02 2019 Tarihli 4.500,00 25.03.2019 tarihli 4.500,00 /25.04.2019 tarihli 4.500,00 vade tarihli toplamda 8 adet 36.000,00 TL ticari defter kayıtlarına 21/12/2017 tarihinde 6105 yevmiye numarası işlendiği, bedellerinin davacı tarafından ödendiği ve 36.000,00 TL bakımından davalıya borçlu bulunmadığı, davalının hesabından düşülmesi gerektiği halde düşülmeyen tutarın ise 4.410,86 TL olduğu , davalıda kalan bedelsiz bonolardan 5 adedinin Ankara 12. İcra Müdürlüğünün 2019/6481,2019/8171 E sayılı takip dosyaları ile ( 13.12.2017 tanzim 25.01.2018, 25.01.2019, 25.02.2019, 25.03.2019, 25.04.2019 vade tarihli bonoların) takibe konu edildiği, dava tarihinden sonra tutarlarının ödendiği, davacının haksız yere ödenen 5 adet bono bedelini istirdat yolu ile talebinde , hesabından düşülmeyen fatura bedeli ile icra takibine konu edilmeyen bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talepte haklı olduğu tarafların ticari defter ve kayıtları, taraflar arasındaki sözleşme, bilirkişi raporları ,icra dosyaları ve tüm dosya içeriği zile anlaşılmakla davacı tarafça uygulanan muamele , icra takibi vb uygulamalar nedeniyle yaşanılan itibar kaybına dayalı manevi tazminat talep edilmiş ise de talebe konu olayların TMK’nun 24. ve TBK’nun 58.maddeleri anlamında kişilik haklarının ihlaline neden olacağının kabulünün mümkün olmadığı davacının manevi tazminat talebi yönünden gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının menfi tespit davasının kısmen kabulüne,
Davacının düşünmeyen fatura bedeli 4.410,86-TL’den ve davalıda kalan 13/12/2017 tanzim tarihli 28/01/2018, 25/10/2018, 25/11/2018 vadeli 3 adet 4.500’er-TL bonolar nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, bakiye talebin reddine,
Davacının istirdat talebinin kabulüne, ödenen 5 adet bono bedeli 22.500-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının manevi tazminat talebinin reddine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.760,40 TL harçtan, dava açılışında alınan 44,40 TL peşin harç, 1.052,12 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.096,52 TL harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.663,88 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 1.206,48 TL sinin davalıdan alınarak ,113,52 TL sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında menfi tespit ve istirdat davası yönünden yapmış olduğu 44,40 TL peşin harç, 163,20 TL tebligat ücreti, 2.150,00 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 2.357,60 TL yargılama giderinin kabul ve red oranı dikkate alınarak 2.154,84 TL si ve harç olarak yatırılan 1.096,52 si olmak üzere 3.251,36 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca menfi tespit ve istirdat yönünden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, red edilen menfi tespit talebi yönünden 3.799,00 TL ,red edilen manevi tazminat tutarı üzerinden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair Taraf vekillerini yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2023
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.