Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/731 E. 2021/529 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2019/731 Esas
KARAR NO : 2021/529

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2019
KARAR TARİHİ : 15/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkili şirket ile davalı yan arasında süregelen ticari faaliyet çerçevesinde davalının müvekkili şirketten lastik tekerlikli yükleyici satın aldığını satış işleminden sonra üründe motor arızası olduğunu davalının arıza şikayeti üzerine müvekkili şirket cummins isimli dış servise bilgi verdiğini servis tarafından talep formu incelenmiş talep formu incelenerek motorun içinde bulunan turbo denilen aksamın laboratuvarda incelendiğini inceleme neticesinde arızanın kullanıcı hatasından kaynaklandığını ve garanti kapsamında değerlendirilemeyeceğinin tespit edildiğini, davalının talebi ve kabulü üzerine arızanın giderildiğini, yapılan hizmetin karşılığının fatura edildiğini ve davalıya tebliğ edildiğini, faturaya itiraz edilmemesine rağmen davalının ödeme yapmadığını … Müdürlüğü … Esas sayılı dosya icra takibi başlattığını davalının itirazı üzerine takibin durduğundan bahisle itirazın iptali ile takibin devamını fatura bedellerinin ve geçmiş faizin toplam 9.331,12TL’nin avans faizi ile birlikte tahsiline yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı adına usulüne uygun meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen cevap dilekçesi sunmayarak HMK’nın 128.maddesinde belirtildiği üzere dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava, hizmet sözleşmesinde kaynaklı alacağın tahsili için yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davası niteliğindedir.
… Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası incelenmiş ; davacı tarafından davalı aleyhine 11.07.2013, 16.08.2012 ve 31.07.2013 tarihli faturalara dayanılarak 6.613,43TL asıl alacak ve 2.717,69TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.331,12TL’nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçluya örnek 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun icra dairesinin yetkisi ile borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK’nun 50. Maddesi gereğince ” Para ve teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulu Muhakemeleri Kanunun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile uygulanır.” HMK 6. mad. hükmü gereğince ” genel yetkili mahkeme , davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. HMK 7. Mad. Hükmü gereğince “davalı birden fazla ise dava , bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir “, aynı Kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Ayrıca Türk Borçlar Kanunu 89. (eski B.K’nın 73.) maddesi gereğince para borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan, davacının yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. Dosyada mevcut belgelerden davacının adresinin ” … Ankara ” olduğu takibin BK ‘nun 89. Maddesi gereğince davacının ikametgahı İcra dairesinde yapıldığı anlaşıldığından davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Takibe dayanak davacı şirket tarafından davalı şirkete kesilen 16.08.2012 tarihli faturanın KDV dahil 2.596,00TL, 11.07.2013 tarihli faturanın KDV dahil 3.896,93TL, 31.07.2013 tarihli faturanın KDV dahil 147,50TL bedelli olduğu ve 16.08.2012 tarihli faturanın 28.08.2012 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği , diğer faturaların tebliğine ilişkin belge bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket tarafından ticari defter kayıtlarına dayanıldığı ve davacı vekilinin ticari defterlerinin bulunduğu yeri ve irtibat kurulacak kişinin bilgilerini dosyaya ibraz ettiği davalı şirkete ticari defter ve kayıtlarının dosyaya ibraz etmesi veya irtibat kurulacak kişinin iletişim bilgilerini bildirmesi için usulüne uygun davetiye çıkarılmış ancak davalı tarafından ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediği gibi ticari defterlerinin bulunduğu yeri ve irtibat kurulacak kişinin bilgileri de bildirilmemiştir.
Davalı tarafından 25.06.2012 ve 12.02.2013 tarihlerinde davacı şirkete arıza bildiriminde bulunulduğu ve bunun üzerine davacı şirket tarafından 25.06.2012 ve 12.02.2013 tarihlerinde arıza bildirim formu düzenlendiği ve ilgili servise haber verildiği , servis tarafından hazırlanan teknik raporda arızanın motor üzerinde uygulanan eksik bakım periyotu takibi yada kalitesiz yağ kullanımı sonucu turbonun kullanılamayacak hale geldiği, arızanın kullanıcı hatasından kaynaklandığı , garanti kapsamı dışında bırakıldığı bildirilmiş , daha sonraki servis kayıtlarından makinenin tamir edildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda özetle : davacı şirketin defter kayıtlan üzerinde yapılan inceleme neticesinde takibe konu 3 adet 6.613,43 TL miktarlı açık fatura düzenlediği ticari defter kayıtlarına işlediği takibe konu faturalar ile ticari defter kayıtları birbirini doğruladığı davalının ödemesin bulunmadığı davacının, davalıdan 6.613,43 TL takip tarihi itibariyle alacağının olduğu itirazın iptali takibin devamı gerektiği kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davalının davacı şirketten lastik tekerlekli makine satın aldığı , makinenin arızalanması üzerine arıza takip formu düzenlendi, arızanın kullanım hatasından kaynaklandığını belirlendiği ve daha sonra makinenin tamir edildiği v etamire ilişkin masrafların davacı şirket tarafından davalı adına ödendiği , davacı şirket kayıtlarına göre davacının takip tarihi itibarıyla davalı şirketten 6.613,43 TL alacaklı olduğu, takip tarihinden önce asıl alacağın ödenmesi talebiyle davalı tarafa ihtar gönderilmediği anlaşılmıştır. BK .117 maddesi gereğince takip tarihinde önce davalıya ihtar görderilerek davalının temerrüte düşürülmedi, davalının takip ile birlikte temerrüte düştüğü anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile6.613,43TL asıl alacak üzerinden takibin devamına faize ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın Kısmen KABULÜ ile Ankara ….İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında davalının itirazın kısmen iptali ile 6.613,43TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, faize ilişkin talebin reddine,
Asıl alacak olan 6.613,43TL’nin 2.596,00TL lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında yasal faiz , 4.017,43TL lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %10,50 geçmeyecek şekilde avans faizi faiz uygulanmasına
2-Kabul edilen toplam 6.613,43TL üzerinden İİK ‘nun 67/2. ve 4 . Maddesi hükmü gereğince % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 451,76TL harçtan peşin yatırılan 112,70TL nin mahsubu ile bakiye 339,06TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir yazılmasına ,
4-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 4 adet tebligat gideri 76,00-TL, bilirkişi masrafı 800,00-TL, 3 E-Tebliğat 16,50TL olmak üzere toplam 892,50TL’nin red ve kabul oranına göre 632,60TL lik kısmı ile 112,70TL peşin harç olmak üzere toplam 1.005,20TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi gereğince taktir edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 384,45 TL’sinin davacıdan; 935,55 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalının yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza