Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/721 E. 2021/465 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2019/721 Esas
KARAR NO : 2021/465



DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2019
KARAR TARİHİ : 25/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ;Davacının davalıdan alacağının sağlanması amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı sebebiyle İcra takibinin durduğunu, itirazın haksız ve dayanaksız olduğunu, ticari ilişki kapsamında ürün/hizmet satışına ilişkin olarak ürün/hizmet tesliminin sağlandığını, faturaların tanzim edilip davalıya iletildiğim, faturaya itiraz olmadığını, her iki tarafın ticari defterlerine işlendiğini, faturaların taraflarca BA-BS formlarında vergi dairesine iletildiğini, davalının fatura bedellerine peyderpey ödemeler yaptığını, ancak cari hesap ekstresinden doğan alacağının kaldığını, borçlunun ödeme yapmadığını, borçlunun itirazının yerinde olmadığım, İcra inkar tazminatına hiikmedilmesi gerektiğini beyanla, itirazın asıl alacak bedeli olan 17.508,60-TL üzerinden iptaline,takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyetin bariz olması sebebiyle üst sının yüksek tutarak takdiren %50 uygulanarak icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Faturaya konu hizmetin davacı tarafça verilmediğini, davacının söz konusu hizmeti tam ve eksiksiz olarak ifa ettiğini ispat külfeti altında olduğunu, davacının SGK fatura düzenlenmesinin tek başına faturaya konu hizmetin de verildiği anlamına gelmediğini, davalı şirketin alt taşeron olduğunu,davacı şirketin de davalının alt taşeronu olduğunu, davacının gerekli imalatları anlaşma dahilinde yapmaması nedeniyle davalının taşeronu olduğu yükleniciden hak edişini alamadığım, bu hususun dava dışı yüklenici kayıtlan ile sabit olduğunu, sözleşmeye göre yapılan işlerin kontrolü için davacı tarafından davalı şirket ve dava dışı idare elemanlarının davet edilmediğini, davacının yükümlenilen işin sözleşme süresi içerisinde yapılmamış olması nedeniyle davacının halen tahakkuk etmiş 509.620,00TL cezai şart borcu olduğunu, bu alacağı da ayrıca faiz yürütülmek üzere temerrüt ihtarı olarak cevap dilekçesi ile davacıdan talep ettiklerini, haksız ve yersiz davanın reddinin gerektiğini, alacağın %20’sinden az olmamak üzere davacının haksız icra tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava, itirazın iptali davası niteliğindedir.
Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2019/6859 sayılı dosyası incelenmiş ; davacı tarafından davalı aleyhine 24.11.2015 tarihli faturalara dayanılarak , ödenmeyen fatura bedeline yönelik olarak 17.508,60TL asıl alacak ve 7.618,76TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.127,36TL’nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçluya örnek 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Takibe dayanak davacı şirket tarafından davalı şirkete kesilen 24.11.2015 tarihli faturanın 94.380,00TL bedelli olduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirkete ticari defter ve kayıtlarını dosyaya ibraz etmesi veya bulunduğu yeri bildirmesi için usulüne uygun tebligat çıkarılmış ancak davalı şirket tarafından ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediği gibi herhangi bir bildirimde de bulunulmamış, davalı vekili tarafından ticari defterlerin şirket adresinde bulunduğu bildirilmiş, bilirkişi tarafından davalı vekili ile davalı vekili tarafından şirket yetkilisi olarak bildirilen kişi ile irtibata geçildiği halde ticari defterlerin ibraz edilmemesi üzerine bilirkişi tarafından davalının ticari defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı anlaşılmıştır.
Davalı şirkete ait 2015 yılı BA kayıtları istenmiş ve davalı şirket tarafından 2 adet fatura karşılığı toplam 99.449,00 beyan edildiği , ayni şekilde davacı şirket tarafından da 2015 yılı BS formalarında 2 adet fatura karşılığı toplam 99.449,00 beyan edildiği , BA ve BS formlarının birbirini teyit ettiği anlaşılmıştır.
Dosyaya ibraz edilen 19.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle : Davacı şirketin 2015, 2016, 2017 ve 2019 yıllarına ait yevmiye açılış ve kapanış, kebir ve envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin T.T.K’nun 64/III ile 213 sayılı V.U.K.’nım 220-222 maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırıldığı, defter kayıtlarının birbirini takip ettiği ve doğruladığı,20l8 yılına ait yevmiye açılış ve kapanış, kebir defterlerinin açılış tasdiklerinin T.T.K’nun 64/111 ile 213 sayılı V.U.K.’nun 220-222 maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırıldığı, envanter defter tasdikinin yaptırılmadığı tespit edildiği,
Davalı tarafından defterler ibraz edilmediğinden ve bulundukları yer bildirilmediğinden davalı defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı,
Davacının 2015 yılı ticari defter ve belgelerinde davalı şirketin “120.01.UOl…” olarak kayıtlı olduğu ve bu hesaba göre: Davacının 2015 yılı içinde davalıya toplam 114.380,00-TL tutarında 2 adet fatura kestiği, dönem içinde davalıdan 96.871,40.-TL tahsilat yaptığı, 2015 yıl sonu itibariyle davacının davalıdan 17.508,60 alacaklı olduğu ve bu tutarın 2016 yılına devrettiği tespit edildiği, dönem içinde herhangi bir hareketliliğin olmadığı, davacının davalıdan 17.508,60.-TL alacaklı olduğu ve bu bakiyenin 2017 yılına devir ettiği , ayni şekilde dönem içinde herhangi bir hareketliliğin olmadığı, davacının davalıdan 17.508,60.-TL alacaklı olduğu ve bu bakiyenin 2018 yılına devir ettiği, bu dönem içindede her hangi bir hareketliliğin bulunmadığı ve alacağın 2019 yılına devir ettiği, 24.11.2015 tarihli A-010862 nolu 94.380,00-TL tutarlı faturanın BA ve BS formlarında beyan edildiği, takip tarihi olan 20.05.2019 tarihi itibariyle davacının davalıdan 17.508,60.-TL alacaklı olduğu , mahkemece faize hükmedilecek olması halinde: fatura tarihi 24.11.2015 tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarı 7.618,76-TL olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiş , bilirkişi raporu mahkememizce yeterli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki çekişmenin 24.11.2015 tarihli A-010862 nolu 94.380,00-TL tutarlı fatura bakiyesinin ödenip ödenmediği noktasında toplandığı, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı şirket tarafından 2015 yılında 24.11.2015 tarihli fatura dahil davalı şirkete iki adet fatura kesildiği, faturaların 2015 yılında davacı ve davalı tarafından BS ve BA formlarında bildirildiği, davacı şirketin takip tarihi itibarıyla davalı şirketten 17.508,60TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafından Ankara 18.İcra Müdürlüğünün 2019/6859 sayılı dosyasına yönelik kısmen itirazın iptali ile 17.508,60TL asıl alacak üzerinden takibin devamına,
Asıl alacak olan 17.508,60TL’ ye takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2- Kabul edilen 17.508,60TL üzerinden İİK ‘nun 67/2. ve 4 . Maddesi hükmü gereğince % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.196,01TL harçtan peşin yatırılan 173,37TL nin mahsubu ile bakiye 1.022,64TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir yazılmasına ,
4-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 2 adet tebligat gideri 38,00-TL, bilirkişi masrafı 600,00-TL, 2 Dosya kapağı ücreti 1,75TL, 9 E-Tebliğat 49,50TL , peşin harç 217,77TL , başvurma harcı 44,40TL olmak üzere toplam 907,02TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Dava açılmadan önce arabuluculuk aşamasında yapılan 1.320,00 TL giderin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi gereğince taktir edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/05/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza