Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/708 E. 2021/658 K. 13.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/708 Esas – 2021/658
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/708 Esas
KARAR NO : 2021/658 Karar
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2019
KARAR TARİHİ : 13/09/2021
KARAR YZL. TRH. : 13/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili 24/12/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı kurum bünyesindeki Hurda İşletmesi Müdürlüğünden ihale suretiyle iş alan … İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. 2008 – 2009 yılında hurda malzeme nakliye ihalelerini davalı firmanın yüklendiğini, davalı firmanın işçilerinden … tarafından … 2. İş Mahkemesi nezdinde … esasına kayden işçilik alacaklarının ödenmesi talebiyle dava açıldığını, davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, işçi tarafından … … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, kurumca 4.974,33-TL ödeme yapıldığını, davalı firma ile yapılan sözleşmeler gereğince, işin hurda nakliye işi olması, süreklilik arz eden bir iş niteliğinde olmaması sebebiyle işçinin tüm alacaklarından işvereni davalı firmanın sorumlu olduğunu, bu ödemeleri davalı firmaya rücu etme haklarının olması sebebiyle firmaya ödenmesi aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının bildirildiğini ancak firmanın ödeme yapmayacağını bildirdiğini, bunun üzerine Ankara … Müdürlüğünün … esaslı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, firma tarafından ödeme emrine itiraz edildiğini, arabuluculuğa başvurulduğunu, arabuluculuk görüşmeleri sonucunda anlaşmama tutanağı düzenlendiğini ve itirazın iptali davası açma zarureti doğduğunu belirterek davalının işçisine yapılan ödemeleri rücu etme hakkının sözleşmeye, mevzuata ve hukuka uygun olması sebebiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek sair hususlarda ve fazlaya dair dava-talep hakları saklı kalmak kaydıyla borçlunun vaki itirazının iptalini ve takibin devamını, asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, davalı borçlunun alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 27/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalının davacının hurda malzemelerini nakletme işi müteahhitliğini üstlendiği yıllarda sadece kısa vade ve dönemlerdeki Yükleme-Boşaltma işlerinde davacının “Hurda İşletmesi Müdürlüğü” nezdinde sürekli olarak istihdam ettiği işçilerini çalıştırmayı da taahhüt ettiğini, (12.02.2008-30.06.2009) tarihleri arasında toplam 493 gün, alt işveren olarak … Hurda İşletmesi Müdürlüğünün … isimli işçisini çalıştırdığını, … 2. İş Mahkemesi Kararında asıl işveren olarak … adındaki işçiyi istihdam eden davacının adı geçen işçinin 493 günlük hizmeti karşılığındaki kıdem ve ihbar tazminatı talebini red ettiğini, işçinin görevine son verilmesi durumunda dava açılmasına olanak verilmeden, hak ettiği kıdem ve ihbar tazminatlarının kendisine ödenmesinin İş Kanununda açık olarak belirtilen hukuki bir sorumluluk olduğunu, davacının bu sorumluluğunu göz ardı ederek, işçinin kendisi aleyhine dava açmasına sebep olduğunu, dava sonucunda İşçi …’NİN 906,25-TL Kıdem, 524,63-TL İhbar olmak üzere toplam 1.430,88-TL tazminat 30 izin, fazla mesai ve UGBT alacağı olduğunun hüküm altına alındığını ve bu haliyle hükmün kesinleştiğini, buna göre işçinin toplam alacağının 1.460,88-TL olduğunu, işçiye 1.248,20-TL vekalet ücreti ile 746,85-TL yargılama gideri toplam 1.995,05-TL fazladan ödeme yapılmak zorunda kalındığını, 3.455,93-TL asıl alacak için yapılmış olan ilamlı icra takibi sonucu işçiye, … … Müdürlüğünün … E. Sayılı Dosyası üzerinden 4.974,33-TL yapıldığını, davacı kurumun İş Kanunu hükümlerine uymamakta direnince işçiye 1.460,88-TL ödemesi gerekirken, aleyhine açılan dava ve icra masrafları eklenince 4.974,33-TL ödemek zorunda kaldığını, davacı kendi kusurlu ve yasaya aykırı davranışı sonucunda, asıl ödemesi gereken miktardan 3.513,45-TL fazla ödemek zorunda kaldığını, alt işveren olarak iş sözleşmesi hükümlerine göre davalının rücuen, sadece Kıdem ve İhbar Tazminatı ile Fazla Mesai ve izin bedelleri olan toplam 1.460,88-TL yi ödemek zorunluluğu bulunduğunu, davacının kendi hukuka aykırı ve kusurlu davranışı sonucu fazladan ödemek zorunda kaldığı 3.513,45-TL’lik kısmı ödemek zorunluluğu olmadığını belirterek davacının bizzat kendi kusurundan kaynaklanarak fazladan ödemek zorunda kaldığı 3.513,45-TL tutarındaki alacağın ve faizinin dava-talep konusu alacaktan düşülerek, hüküm kurulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) isteminden ibarettir.
… 2. İş Mahkemesi tarafından gönderilen … Esas sayılı dosya örneği Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
… … Dairesi tarafından gönderilen … sayılı dosya örneği Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara … Dairesi tarafından gönderilen … iflas dosyasına ilişkin bilgi ve belgeler Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara … Dairesi tarafından gönderilen … sayılı icra dosyası örneği Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi dosya arasına alınmıştır.
Bilirkişi 12/01/2021 tarihli raporunda özetle; dava dışı işçi …’nin işten çıkarılması sonrasında … 2. İş Mahkemesinden aldığı 01/03/2016 tarih ve … E 2016/42 K sayılı kararın … … Müdürlüğünün … sayılı dosyasında 08/03/2016 tarihinde takibe koyduğu davacı Kurumun icra dosyasına 15/03/2016 tarihinde (4.750,15 * 224,18 ) 24.974,33-TL yatırdığını, davacı kurumun davalı alt işveren yükleniciden bu miktarı rücuen talep ettiğini, davalının dava dışı işçinin … Hurda İşletme Müdürlüğü’nün nezdinde sürekli çalışan işçi olduğunu, Kurumun asıl işveren, kendisinin alt işveren olduğunu belirterek kurumun işçinin işten çıkarıldığı 30/06/2009 tarihinde işçi tazminatlarını kanundan doğan görev olarak ödemesi gerektiğini, bunun da (906,25-TL kıdem tazminatı 524,63-TL ihbar tazminatı * 30,00-TL’de diğer tazminatlar) 1.460,88-TL ettiğini, Kurumun bunu yapmayarak/ kusurlu davranarak dava dişi işçinin yargı yoluna gitmesi icra takibine gitmesine sebebiyet vererek sonucunda 4.974,33-TL ödemek zorunda kaldığını, (4.974,33-1.460,88) – 3.513,34-TL kurumun kendi kusurundan kaynaklı ödeme olması sebebiyle bu miktarın rücu edilemeyeceğini iddia ettiğini, 3.513,34-TL’lik fazla ödemenin Kurumun kendi kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığının takdiri/hukuki değerlendirmesinin mahkemeye ait olduğunu belirtmiştir.
Hizmet alım sözleşmeleri, ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir. (Yargıtay 23.HD. 2019/1781E.2020/2747K)
Tüm dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde; taraflar arasında imzalanan Hizmet alımı sözleşmesi, Kamu İhale Genel Tebliği hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, dava dışı işçinin 1 yıl 4 ay 13 gün davalı alt işveren nezdinde çalıştığı, taraflar arasında imzalanan hizmet alımı sözleşmesinde (madde:20) çalıştırılan işçilerin işçilik alacaklarından yüklenicinin sorumlu olduğunun belirtildiği işçilerin her türlü özlük haklarını karşılamak ve ödemek zorunda olduğu belirtildiği, davacı işverenin dava dışı işçiyi çalıştıran davalı yükleniciden ödediği tazminat bedelinin ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğu dikkate alınarak aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
HÜKÜM:
-Davanın KABULÜ ile, Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,
-Kabul edilen miktarın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 371,61-TL harçtan, dava açılışında alınan 92,91-TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 278,70-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 92,91-TL peşin harç, 44,40-TL başvurma harcı, 95,00-TL tebligat ücreti, 500,00-TL bilirkişi ücreti, 30,75-TL posta gideri, 1,75-TL diğer giderler olmak üzere toplam 764,81-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar bakımından kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.