Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/622 E. 2023/437 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2019/622
KARAR NO : 2023/437

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/02/2020
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali- Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tesisat malzemesi satım işi ile uğraştığını, taraflar arasında mal ve malzeme alım-satımı, mal ve malzeme temini, nakit para akışı temini, nam ve hesaba yapılan ödemeler şeklinde yürütülmüş bulunan bir cari hesap ilişkisi bulunduğunu, müvekkilinin davalı tarafa, kendi şirketinden tesisat makine ve malzemeleri satıp teslim ettiğini, davalı tarafın işletmekte olduğu otelinin ihtiyaç duyduğu kendisinin satışını yapmadığı bazı malzemeleri …, … iletişim, … Mobilya vb. gibi firmalardan temin ederek davalıya teslim ettiğini, davalının nakit sıkıntısına düştüğü dönemlerde nakit yardımı yaparak acil ihtiyaçlarını gidermelerini sağladığını, davalı nam ve hesabına birtakım kurum ve kuruluşlara ödemeler yaptığını, taraflar arasındaki bu ilişkinin 2018 yılının başından bu güne kadar devam ettiğini, müvekkilinin davalıya, dilekçe ekinde sundukları faturalarla çeşitli tesisat malzemeleri ve cihazlar satıp teslim ettiğini, bu malzemelerin dışında, ibraz edilen faturalarda yazılı bulunan 45.071,10.-TL. bedelindeki malzemeleri …, … iletişim gibi firmalardan temin ederek davalıya teslim ettiğini, bu malzemelerin ödemesini de gene davalı nam ve hesabına kendisi yaptığını, bu malzemelerin yansıtma faturaları davalıya kesilmemiş olduğu için, bu miktar hesabın ön muhasebede takip edildiğini, bunların dışında müvekkilinin davalı tarafın otelinin ihtiyaç duyduğu bir takım malzemeleri de … Mobilya, … Otel gibi şirketlerden temin ederek davalıya teslim ettiğini ve bedellerini de kendisi ödediği, davalının nakit darboğazına girdiği dönemlerde banka aracılığı ile paralar göndererek davalının nakit sıkıntısını da giderdiğini, davalı şirketin işletmecisi olduğu otele ilişkin imar barışı bedeli ödeyebilmesi için de davalı hesabına para gönderdiğini, müvekkilinin davalıya yaptığı nakit yardımlarının toplamının 502.730,41.-TL. olduğunu, bunlara karşılık, davalının müvekkiline toplam 360.000,00.-TL. lık 5 adet senet verdiğini ve bu senetlerin 06.04.2018 tarihinde müvekkilinin cari hesabına işlendiğini, müvekkili şirketin misafirlerinin davalıya ait otelde konaklamaları nedeniyle davalının müvekkiline toplamda 2.609,45.-TL. bedelli 9 adet hizmet fatura kestiğini, müvekkilinin cari hesabına işlendiğini, davalının müvekkiline kesmiş olduğu 5.926,27.-TL’sı da iade faturası bulunduğunu, taraflar arasındaki ilişki bu şekilde devam ederken tarafların bir araya geldikleri ve davalı tarafın toplamda 1.979.498,55.-TL. borçlu olduğu hususunda anlaştıklarını, bu anlaşma ile ilgili 25.12.2018 tarihli mutabakat mektupları da karşılıklı olarak imzaladıklarını, bu tarihten sonra davalının müvekkiline 29.12.2018 tarihinde kesmiş olduğu 5.926,27 TL iade faturası düşüldükten sonra davalının 1.973.498,55.-TL. borcu kaldığını, …. Noterliğinin 23.07.2019 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek borcun ödenmesinin istendiğini, ihtarnamenin davalıya 13.07.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen borçlu tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığından barçlu aleyhine … Sayılı dosyası ile fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile sadece müvekkilinin satışını yapmış olduğu malzemelere ilişkin faturaların, gene sadece bir kısmının tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın borcun tamamına itiraz etmesi sonucu icra takibinin durduğunu, itirazın, sadece borcu hiç ödememek veya geç ödemek amaçlı yapıldığını, davalının likit alacağa haksız yere itiraz ettiğini belirterek davalının takibe itirazının iptali ile icra takibinin devamına, davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle taraflar arasındaki ticari ilişkinin önce bir… sisteminin yapılması ile başladığını, davacı tarafın ortak olma talebi ile devam ettiğini, ortak olmak istedikleri işyerinin, mekanik/tesisat ve işçilik işlerini üstlenip, takip ettiği ve bir kısım işleri yaptığı veya yaptırdığını, bu kapsamda aldıkları ve aslında süreçte iade etmeleri gereken toplam 360.000 TL meblağlı bonoları da iade etmediğini, ortaklığa devam etmeme kararı ile birlikte bahsi geçen bonoları ihtiyati haciz yolu ile takip ettiğini ve yaptıkları işleri ve gönderilen paraları cari hesap ilişkisi ile devam ettirerek bugünkü ihtilafa gelindiğini, taraflar arasında 04.02.2019 tarihinde borcun nasıl ödeneceği konusunda anlaşmaya varıldığını, akabinde 12.02.2019 tarihinde anlaşılan gayrimenkulün devrinin yapıldığını, ayrıca ortak olarak hareket ettiği dönemde de, davacı tarafın müvekkili şirkete kestiği malzeme faturalarında 400.000,00TL kadar bir fazlalık olduğunu belirtip, bununla ilgili olarak da fiyat farkı faturası istediğini, müvekkili şirket tarafından 400.000,00TL ve KDV’si dahil edilerek faturanın davacı tarafa teslim edilmiş olmasına rağmen, davacı tarafın önce bu faturayı kabul ettiğini, ardından ise bu faturayı kötüniyetli davranarak iade ettiğini, 04.02.2019 tarihli protokolden hemen sonra mülkiyeti müvekkili şirketin sahibi ve yetkili temsilcisi …’ın eşi …’a ait bir adet gayrimenkulün bedel değerlendirmesi yapıldığını ve davacı tarafa 1.520.000 TL bedel ve KDV’si ile toplamda KDV dahil 1.793.600,00TL bedelle devri yapıldığını, bu hususa ait açık fatura kesildiğini ve davacı yana verildiğini, ancak karşı tarafın diğer edimlerle alakalı üzerine düşenleri yapmaması sebebiyle diğer bir gayrimenkulun devri işlemlerinin yapılamadığını, müvekkili tarafından toplam 2.392.975TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin bahsi geçen protokol tarihinde 1.748.264,33TL borcu bulunduğunu, 644.710,67 TL müvekkili şirketin davacı taraftan alacaklı olduğunu, yapılan icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu savunmuş, davanın reddini istemiştir.
KARŞI DAVADA
İDDİA: Karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; tarafların iki yıl boyunca devam eden ticari ilişkisinden dolayı, 2019 yılının ilk aylarına kadar karşı taraf alacaklı konumdayken, 2019 yılının sonuna gelindiğinde müvekkili şirketin, gayrimenkul devri ile davacıdan alacaklı konuma geldiğini, 04.02.2019 tarihli bu protokole göre, bu borcun tasfiyesi için müvekkili tarafından davacıya …’nda bulunan bir ev verilip, devredileceği belirtildiğini ve yine bazı işlemler ve ödemeler ile bu borcun tasfiye edileceği hususunda tarafların anlaştıklarını, bu protokolden hemen sonra, müvekkili tarafından 12.02.2019 tarihinde anlaşılan gayrimenkulün satış ve fatura teslimi ile devri yapıldığını, 04.02.2019 tarihli protokolden hemen sonra mülkiyeti müvekkili şirketin sahibi ve yetkili temsilcisi …’ın eşi …’a ait bir adet gayrimenkulün bedel değerlendirmesi yapıldığını ve davacı tarafa 1.520.000 TL bedel ve KDV’si ile toplamda KDV dahil 1.793.600,00TL bedelle devri yapıldığını, bu hususa ait açık fatura kesildiğini ve davacı yana verildiğini, ancak karşı tarafın diğer edimlerle alakalı üzerine düşenleri yapmaması sebebiyle diğer bir gayrimenkulun devri işlemlerinin yapılamadığını, müvekkili tarafından toplam 2.392.975TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin bahsi geçen protokol tarihinde 1.748.264,33TLborcu bulunduğunu, 644.710,67 TL müvekkili şirketin davacı taraftan alacaklı olduğunu, karşı yanın 400.000,00TL’lik fiyat farkı faturasını daha evvel kabul edip, daha sonra reddetmesi karşısında; müvekkili şirketin aslında 400.000,00TL’lik daha alacağının olduğu incelemelerle anlaşılacağını, bu suretle müvekkili şirketin 400.000,00TL tutarındaki fiyat farkı faturası alacağı da dahil olmak üzere aslında toplam alacağının 1.348.264,33TL olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100.000,00 TL’nin en yüksek ticari faizi ile birlikte davacı karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davacı vekili karşı cevaba cevap ve karşı davaya vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; karşı dava’nın yasal süresi içerisinde açılmaması sebebiyle HMK. md.133/2 hükmü gereğince ayrılmasına karar verilmesini, esasa ilişkin olarak, karşı tarafın mahkemeye ibraz ettiği 04.02.2019 tarihli “Borç Kapama Protokolü” başlıklı protokol ile karşı tarafın müvekkiline olan toplam borcunun 2.120.000,00.-TL. olduğunu kabul ve ikrar ettiğini, bu durumda davalının, kendi kabulünde bulunan 2.120.000,00.-TL. borcunu ödemiş olduğunu ispatla mükellef olduğunu,Söz konusu protokolün … İnş.Tur.San ve Tic. AŞ. ile … Tes….Malz.AŞ. arasında imzalandığını, davalının devrini yaptığını söylediği taşınmazın ne tarafları, ne bedeli, ne de mevkiisinin protokolde belirtilen hususlarla aynı olmadığını, taşınmazın satışına ilişkin resmi senette de görüleceği üzere müvekkili şirketin, …isimli bir şahsın, …. Parselde kain …. nolu bağımsız bölümünü 1.520.000,00.-TL. bedel mukabilinde satın aldığını, taşınmazı satan …isimli şahsın, davalı şirketin şirket yetkilisinin eşi olmasının, davalı şirketin protokoldeki devir yükümlülüğünü yerine getirdiği neticesini doğurmayacağını, davalının, gerek cevap dilekçesinde ve gerekse karşı dava dilekçesinde, alacağının hesabı olarak hazırlamış olduğu çizelge üzerinden gidildiğinde dahi, davalının müvekkiline olan bakiye borcunun 1.753,525,00.-TL. olduğunun görüldüğünü belirterek asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Asıl dava, ilamsız icra takibine itirazın iptali ve inkar tazminatı istemi, karşı dava alacak istemine ilişkindir.
Taraf vekilleri delillerini bildirmişler, takip dosyası, tapu kaydı ve ekleri getirtilmiş, bilirkişi hayetinden rapor alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan 04/02/2019 tarihli Protokol ile tarafların üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirip getirmediği, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi nedeniyle davacının takip tarihi alacağı olup olmadığı, varsa tutarı ile karşı davada davalı – karşı davacının, karşı dava tarihi itibariyle alacağı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
…. sayılı takip dosyasında; davacı şirket vekili tarafından muhtelif tarihli ve muhtelif bedelli faturalar, cari hesap ekstreleri, cari hesap mutabakatları, BA-BS formları, ….Noterliğinin 23/07/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesine dayalı olarak asıl alacak ve ferileri olmak üzere toplam 838.832,24 TL’nin 833.488,80 TL’ye yıllık %19,50 oranında avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili için 20/08/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı şirket yetkilisinin takibe, borca ve ferilerine itiraz sonucu icra takibinin durdurulduğu, davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
04/02/2019 tarihli borç kapama protokolü başlıklı belgede;”1-… firmasının … Tesisat Firmasına 2.000.000 TL borcu bulunmaktadır, bunun dışında kredi kartına bağlı olarak borcu bulunmaktadır, taraflar bu borcun aşağıdaki şekilde ödenmesine karar vermiştir. 2-Borç ödeme yöntemi aşağıdaki maddeler halinde gerçekleşecektir.2-a 1.150.000,00 TL tutarında …’da ev verilmesi 2-b …’ndaki evin KDV değeri ile bağlantılı 270.000,00 TL KDV aktarılması…” denildiği, protokolün 1 sayifeden ve 4 maddeden oluştuğu, altında 4 adet imza bulunduğu, imzaların kime ait olduğunun yazılı olmadığı görülmüştür.
Dosyaya sunulan 12/02/2019 tarihli faturanın incelenmesinde; …tarafından …A.Ş.ye …. nolu dairenin 1.520.000,00 TL bedelle satıldığı, KDV dahil toplam fatura bedelinin 1.793.600,00 TL olduğu görülmüştür.
… 27/04/2021 tarihli cevabi yazı ekinde gönderilen tapu kaydı ve eklerine göre; 12/02/2019 tarih … yevmiye numaralı resmi senet ile … Mahallesi … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan … nolu konutun tamamı …adına kayıtlı iken 1.520.000,00 TL bedelle … Tesisat…A.Ş.ye sattığı, satıcının, satış bedelinin nakden ve tamamen aldığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
… tarafından 25/12/2018 tarihinde ….A.Ş.hesabına gönderilen 2 adet mutabakat mektubunda 25/12/2018 tarihi itibariyle 721.301,51 TL (borcunuz bulunmaktadır) yazılı olduğu, aynı tarihli diğer mutabakat mektubunda 1.258.197,04 TL borcunuz bulunduğu bildirildiği, her iki mutabakatın da serbest muhasebeci … tarafından mutabık oldukları şerhi verilmek suretiyle imzalandığı sunulan belgelerden anlaşılmıştır.
Davacı tarafça ….Noterliğinden davalı şirkete keşide edilen 23/07/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile 1.979.498,55 TL borcun tebliğden itibaren 7 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin 31/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, temerrüdün 08/08/2019 tarihinde oluştuğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; davacı Şirketin 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait yevmiye defteri ile büyük defterin e-defter beratlarının onaylandığı, envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin_T.T.K’nun 64/III ile 213 sayılı V.U.K.’nun 220-222 maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırıldığı, davalı şirketin 2018, 2019 ve 2020 yılına ait yevmiye defterinin açılış ve kapanış, kebir ve envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin T.T.K’nun 64/III ile 213 sayılı V.U.K.’nun 220-222 maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırıldığı, davalının davacıdan 753.470,67.-TL alacaklı olduğu, 20.08.2019 İcra takip tarihi itibariyle davacının davalı taraftan 1.511.806,18-TL alacaklı olduğu, Mahkemece tapuda devri yapılan ev bedelinin davalının borcundan düşülmesi gerektiğinin kabulü halinde; davalının davacıdan 281.793,82-TL alacaklı hale geldiği, taraf defterlerinin birbiriyle uyumlu olmadığı, davalının cevap dilekçesi ekinde sunmuş olduğu muavin kayıtlarının dahi ticari defterlerdeki muavin kayıtları ile örtüşmediği, taraf defterleri üzerinden kesin bir alacak borç hesabına ulaşılmasının mümkün olmadığı, Mahkemece davacı tarafından dosyaya ibraz edilen 25.12.2018 tarihli mutabakatların dikkate alınarak hesaplama yapılmasının kabulü halinde; davacının davalıdan toplam 1.979.498,55-TL alacaklı olduğu, taraflarca 25/12/2018 tarihi itibariyle iki ayrı hesap mutabakatı yapıldığı, mutabakat ile davacının toplamda 1.979.498,55-TL. alacaklı olduğunun kayıt altına alındığı, davacının alacak tutarı hesaplanırken bu tutarın baz alındığı, dava dilekçesinde 25/12/2018 tarihli Mutabakata dayanıldığından, Protokol’de yer alan davalı borç tutarının esas alınmadığı, 04/02/2020 tarihli Protokol tarafların kabulünde olduğundan, … .parselde kain … nolu bağımsız bölümün 12/02/2019 tarihli … nolu fatura karşılığında 1.520.000-TL.+KDV bedel mukabilinde devrinin yapıldığı görüldüğünden, davacı alacağından mahsup edilmesi gerektiği, davacı tarafından …,… gibi firmalara ödendiği beyan edilen 45.071,10- TL’lik ve … Mobilya ve … Otel gibi firmalara ödendiği beyan edilen 123.280,00-TL’lik alacak kalemlerinin hesaplara işlenmediği ve sunulan faturalarda adresinin davalı şirket adresi olduğuna dair bir ifadeye rastlanılmadığı gibi, davacı ve davalı şirket arasında söz konusu fatura konusu malların davalıya teslim edildiğine dair de bir kayıt bulunmadığından, bu kalemlerin davacı yanca istenemeyeceği, davalının, davacıya olan borcuna istinaden 31.12.2019 tarihinde ödediğini beyan ettiği toplam (75.000TL+40.000TL=) 115.000,00-TL tutarındaki senet ödemesinin davacı tarafından kabul edilmediği, senetlerin keşidecisinin … .A.Ş, lehdarının … olduğu, senetlerin cirolanarak …’ya, … tarafından da … Müh.Ltd.Şti’ne, daha sonra ise davacı Şirkete ciro edildiği görüldüğünden davalı tarafından 03/01/2020 ve 06/01/2020 tarihinde davacı hesabına yapılan bu ödemenin takip tarihinden sonra, karşı dava ikamesinden önce olması nedeniyle, karşı davada davalı alacağı olarak değerlendirilmesi gerektiği, banka yolu ile davalıya havale edilen ancak davalı defterlerinde kayıt altına alınmayan toplam 502.730,41-TL’nin, sunulan dekont nazara alınarak davacı tarafından talep edilebileceği, bu tutar davacı defterlerinde kayıtlı olduğundan ve tamamı 25/12/2018 tarihli hesap mutabakatı öncesine ilişkin olduğu, davacı tarafından 72.000,00-TL’lik 5 adet senet bedeli toplamı olan 360.000,00- TL.’ye dayalı olarak …. sayılı dosyasına konu edilen senetlere istinaden, yapılan ödemenin 360.000,00-TL. olarak ele alınması gerektiği, anılan senetlerin vadelerinin 30/06/2018, 30/07/2018, 31/08/2018, 33/06/2018, 30/10/2018 tarihli olup, 25/12/2018 tarihli Hesap Mutabakatı öncesine ilişkin olduğu, dosya içinde icra dosyası bulunmadığından, davacının dava dilekçesinde “takip dışı bırakıldığını” iddia ettiği faturaların hangileri olduğunun denetlenemediği, bununla beraber, tarafların sunmuş olduğu kayıtlar, senet örnekleri, mutabakat ve 04/02/2019 tarihli Protokol olmak üzere, dosya kapsamındaki belgelerle sınırlı olmak kaydıyla yapılan değerlendirmede; asıl davada; davacının takip tarihi itibariyle alacağının 173.497,28-TL. olarak hesaplandığı, icra dosyası olmadığından, takip öncesi işlemiş faiz talep edilip edilmediği belirlenememiş olup, faiz hesabı yapılamadığı, karşı davada, davalı – karşı davacının 115.000,00-TL. tutarında alacağının olduğu bildirilmiştir.
Takip dosyası UYAP tan getirilmiş, itirazlarda dikkate alınarak bilirkişi heyetinden alınan ek raporda özetle; kök raporda açıklandığı üzere; 04/02/2019 tarihli Borç Kapama Protokolünde davalının borcu 2.120.000,00-TL. olarak göründüğü, 28/12/2018 tarihli Hesap Mutabakatında ise davalının borcunun 1.979.498,55-TL. göründüğü, davacı yanca başlatılan icra takip dosyasında ve dava dilekçesinde bu Protokole dayanılmadığı, 28/12/2018 tarihli Hesap Mutabakatına dayanılmış olduğu nazara alınarak, asıl davada “taleple bağlılık” ilkesi uyarınca, davacının alacak tutarını 1.979.498,55-TL. ile sınırlandırdığı değerlendirilerek, 28/12/2018 tarihli Hesap Mutabakatı çerçevesinde hesaplama yapıldığı, davacı tarafından …’ya verilen senetler, davacı muavin kayıtlarında 31.05.2019 tarihinde 9130 fiş no ile senetlerin toplam bedeli olan 307.000,00-TL olarak tek kalem olarak kayıtlara alındığı, işbu senetlerin davacı ile dava dışı … arasındaki cari hesabından düşüldüğü dikkate alındığında; işbu senet bedellerinin davanın tarafları arasındaki hesaplarda dikkate alınmaması gerektiğinin değerlendirildiği, kök raporlarından sonra dosyaya kazandırılan belgelerin incelenmesi sonrasında; Mahkemece tapuda devri yapılan taşınmaz bedelinin davalının borcundan düşülmemesi gerektiğinin kabulü halinde; Asıl davada, davacı yanın takip tarihi itibariyle 457.899,40-TL. asıl alacak, 2.935,57-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 460.834,97-TL. alacaklı olduğu, karşı davada, dava tarihi itibariyle karşı davacının davalıdan talep edilebilir alacağının olmadığı, Mahkemece tapuda devri yapılan taşınmaz bedelinin davalının borcundan düşülmesi gerektiğinin kabulü halinde; asıl davada, davacı yanın takip tarihi itibariyle davalıdan talep edilebilir bir alacağının olmadığı, karşı davada, dava tarihi itibariyle karşı davacının 173.497,28-TL. alacaklı olduğunun hesaplandığı bildirilmiştir.
Mahkememizce, dosya kapsamına, sunulan delillere uygun düşen, bilirkişi heyetinin ek raporunun sonuç kısmında tapuda devri yapılan taşınmaz bedelinin davalının borcundan düşülmemesi gerektiğinin kabulü halinde yapılan hesaplama kabul edilmiş ve hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamına toplanan delillere, iddia, savunma, hesap mutabakatı, borç kapama protokolü başlıklı belge ve bilirkişi heyeti raporuna göre; taraflar arasında cari hesap şeklinde işleyen ticari ilişki bulunduğu, 04/02/2019 tarihli borç kapama belgesine göre davalının davacı tarafa toplam 2.120.000,00-TL borçlu olduğu, icra takibinde ve dava dilekçesinde davacı tarafın 28/12/2018 tarihli hesap mutabakat metinlerine dayandığı, hesap mutabakat metinlerine göre davalının davacı tarafa 28/12/2018 tarihi itibariyle 1.979.498,55-TL borçlu olduğu, 04/02/2019 tarihli borç kapama belgesinde davalı tarafın borcuna karşılık 1.150.000,00 TL tutarında …’da ev verileceğinin kalan tutarın da diğer maddelerde yazılı şekilde ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davalı tarafça davalı şirket yetkilisinin eşi …’a ait … Mahallesinde bulunan konutun 1.520.000,00 TL bedelle protokol uyarınca davacı şirkete devredildiği iddia edilmişse de, taşınmazın davalı şirket adına olmadığı, bulunduğu mahallenin ve satış bedelinin protokolle uyuşmadığı, dolayısıyla taşınmazın davalı tarafça borcuna karşılık protokol uyarınca davacı tarafa devredildiğine ilişkin iddiasının davalı tarafça kanıtlanamadığından davalının borcundan mahsup edilemeyeceği, bilirkişi kurulunca cari hesap mutabakat tarihi itibariyle mutabık kalının borç tutarı dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre takip tarihi itibariyle davacının davalı taraftan 457.899,40 TL asıl alacak, 2.935,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 460.834,97 TL alacağı bulunduğu, davalı tarafın bu tutara yapmış olduğu itirazında haksız olduğu anlaşıldığından asıl davada davanın kısmen kabulüne, … sayılı dosyasında davalı tarafın takiple talep edilen 457.899,40 TL asıl alacak, 2.935,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 460.834,97 TL alacak tutarının itirazın iptaline, alacak likit nitelikte olduğundan haksız itiraz nedeniyle kabul edilen alacak tutarı üzerinden İİK.67.maddesi uyarınca %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davalı karşı davacının, davacı karşı davalıdan alacağı bulunmadığı anlaşıldığından karşı davanın reddine dair aşağıdaki yazılı karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜNE
… sayılı dosyasında davalı tarafın takiple talep edilen 457.899,40 TL asıl alacak, 2.935,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 460.834,97 TL alacak tutarının itirazın iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı olan 457.899,40 TL ye avans faizi yürütülmek suretiyle yukarıda belirlenen tutarın davalıdan tahsili için takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Kabul edilen toplam tutar üzerinden %20 oranında hesaplanan 92.166,99 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
a-Alınması gerekli 31.479,63 TL harçtan peşin alınan 10.131,00 TL harcın mahsubu ile kalan 21.348,63 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir yazılmasına,
b-Davacı tarafça peşin yatırılan 10.131,00 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvuru harcı, 2.250,00 TL bilirkişi ücreti, 118,35 TL tebligat, müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.412,75 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 1.325,60 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
d-AAÜT uyarınca belirlenen 67.516,90 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
e-AAÜT uyarınca belirlenen 55.919,62 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
f-Asıl dava öncesi zorunlu ara buluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin kabul ve ret oranına göre 725,20 TL’sinin davalıdan kalan 594,80 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
2-Karşı davada davanın REDDİNE,
a-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 2.514,55 TL harçtan mahsubu ile kalan 2.334,65 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde karşı davacıya verilmesine,
b-Karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-Davacı karşı davalı tarafça masraf yapılmadığından hükmedilmesine yer olmadığına,
d-AAÜT uyarınca belirlenen 16.000,00 TL vekalet ücretinin karşı davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacı-karşı davalıya verilmesine,
e-Dava öncesi zorunlu ara buluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin karşı davacıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
3-Asıl ve karşı davada HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile karar verildi.15/06/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza