Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/559 E. 2021/951 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/559 Esas
KARAR NO : 2021/951

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 22/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalının Müvekkili aleyhine iş bu dava konusu keşidecisi davacı …’e 01.01.2018 tanzim tarih, 01.10.2018 vade tarih, 30.000,00 TL bedelli bono nedeniyle Ankara … Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, davacının ikamet ettiği adreste haciz işlemi gerçekleştirildiğini, müvekkilinin davalıya borçlanmasını ve bu borç karşılığında bono vermesini gerektirecek hiç bir hukuki işlem bulunmadığını , davalının kötü niyetli olarak davacının imzasını taklit ederek alacaklı kısmına kendi ismini yazarak alacaklı olduğunu iddiasıyla bonoyu icra takibine konu ettiği kötü niyetli bir şekilde alacak tahsil etmeye çalıştığını belirtilen nedenler ile Ankara … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına konu 01.01.2018 tanzim 01.10.2018 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bono üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını menfi tespit davasında kural olarak hukuki ilişkinin varlığını ispat yükünün davalı alacaklıda olduğunu belirtilen nedenler ile haksız ve yersiz olarak sahte senet ile icra takibi yapılması nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ve ortağı … ile Davalının … plakalı aracın satışı konusunda 65.000,00 TL üzerinde anlaştıkları, davalının … ve … ile 2017 yılının Mart ayında … plakalı aracı almak üzere anlaştıkları, söz konusu araç davacı … üzerine kayıtlı olup ortağı olan … ile birlikte davalıya satmayı taahhüt ettikleri, …’ın … adına araç alım satımı yapabileceğine dair vekâletnamesinin de bulunduğu, davalının … plakalı aracı 65.000,00TL karşılığında davacı ve ortağından almak hususunda anlaştığı, ancak davalı bu parayı vadeli olarak ödeyebileceği için anlaşmanın yapıldığı gün olan 03.03.2017 tarihinde davacı ve ortağına elden 10.000,00 TL ve 10.03.2017 tarihinde 10.000,00TL ödediği, aynı zamanda davalının, bu tarihte aracı fiilen davacıdan teslim alarak kullanmaya başladığı, davalının aracın kredi borcu olması sebebiyle noter aracılığıyla devralamadığını, davalının araç bedeline ilişkin olarak davacı ve ortağına elden ödemeler yaptığı, kalan kısmı ise aracın kredi borcu olduğu için bankaya ödediği, davacının aracı fiilen teslim aldıktan sonra 03.03.2017 tarihinde 10.000 TL; 10.03.2017 tarihinde 10.000 TL; 05.04.2017 tarihinde 3.000 TL; 11.04.2017 tarihinde 5.000 TL; 14.04.2019 tarihinde 3.500 TL elden ödeme yaptığı, Özetle davacının araç bedeline ilişkin olarak davacı ve ortağına toplamda 31.500 TL elden ödeme yaptığı, tarafların anlaşmasının davalının başta 20.000 TL elden ödeme yapması kalan kısmı ise bankaya ödeyerek kredi borcunun bir kısmını kapaması yönünde olduğu, anlaşmaya göre davalının 15.09.2017 tarihine kadar kalan 45.000,00 TL’yi bankaya ödeyeceği ve 15.09.2017 tarihinde bankaya kalan borcun davacı tarafından ödenerek aracı davalıya devredileceği şeklinde idi ancak davacı ve ortağının bu anlaşmaya uymadığını kredi borcunu ödeme günü gelmeden davalıya kredi borcunun günü geldiğinde kendilerinin ödeme yapacağını belirtmesi üzerinde müvekkilinden elden para aldıklarını ancak davacı ve ortağı …’ın, davalıdan aldıkları paraları kredi borcu için bankaya yatırmadıkları, ödeme günü geldiğinde bankaya yine davalının ödeme yaptığı, toplamda 55.300,00 TL olduğunu belirterek davalının yapmış olduğu ödemeye istinaden davacı tarafından dava konusu 30.000,00 TL bedelli senet düzenlendiğini ve davacının bu borcu ödemediği gerekçesiyle icra takibi başlatıldığını belirtilen nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava; Menfi Tespit ( Alım Satım ) davasına ilişkindir.
Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takip temeli olan 30.000,00 TL bedeli bono aslı imza incelemesine esas olmak üzere ilgili birim tarafından mahkememiz dosyası arasına alınmıştır .
Ankara Sincan İlçe Nüfus Müdürlüğünce davacı …’in imza örnek aslı mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
….Bankası tarafından gönderilen davacı …’in imza asılları mahkememiz dosyası arasına alınmıştır .
Davacının imza örnekleri duruşma sırasında alınmış olup dosya arasına alınmıştır.
23.09.2020 tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle, kişinin kullanmakta olduğu imza ile dava konusu belgede bulunan imza arasında benzerlik bulunduğu, kişinin eli ürünü olduğuna dair rapor tanzim edilmiştir.
Bilirkişi raporuna yapılan itiraz üzerine İstanbul Adli tıp kurumunun 17/08/2021 tarihli kurul raporunda dava konusu senette … adına atılı imzalar ile …’in mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’in el ürünü olmadığı hususunu bildirir kanaatlerini belirtilmiştir. Alınan rapor hükme esas alınmıştır.
Somut olayda, 01.01.2018 tanzim 01.10.2018 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bono davacı … adına atılı bulunan imzanın kendisine ait olmadığını, davacının borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, mevcut mukayese imzalarına kıyasen davacı …’in eli ürünü olmadığı alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla menfi tespit talebinin kabulüne, davalı tarafın kötü niyetle hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı kötü niyet tazminat şartlarının oluşmadığı gözetilerek reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1- Davanın KABULÜ ile ; Davacının davalıya Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibinde takip konusu 30.000,00 TL bedelli bonodan kaynaklı borçlu olmadığının tespitine ,
2- Tazminat talebinin REDDİNE ,
3- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.769,20 TL harçtan, dava açılışında alınan 442,31 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.326,89 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına ,
4- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydın,
5- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 442,31 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı, 96,00 TL tebligat ücreti, 400,00 TL bilirkişi ücreti, 950,00 TL Adli Tıp kurumu ücreti 118,00 TL posta gideri, 227,50 TL diğer giderler olmak üzere toplam 2.278,21 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/12/2021

Katip …
☪e-imzalı

Hakim …
☪e-imzalı