Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/288 E. 2022/137 K. 18.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/288 Esas – 2022/137
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/288 Esas
KARAR NO : 2022/137

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29.05.2019
KARAR TARİHİ : 18.02.2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09.03.2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin MTA genel müdürlüğünde 25.09.2018 günü rahatsızlanması nedeniyle kurumun sağlık birimine başvurmuş, enfeksiyon hastalıkları uzmanı Dr. … tarafından muayene edilmesi üzerine konulan teşhise mukabil uygulanan enjeksiyon neticesinde %99 oranında ömür boyu sakatlık – Daimi bakıcıya muhtaç yatağa mahkum kaldığını, tıbbi uygulama ve hekim hatasının bulunduğunu, davalı yanın sigortalısı bulunan doktorun hatasından kaynaklı malul kaldığını, bu nedenle iş gücü kaybı için şimdilik 50,00 TL bakıcı gideri için 50,00 TL olmak üzere toplam 100,00-TL maddi tazminatın faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı sigorta şirketi üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir .
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle huzurdaki davanın 1982 Anayasasının 129/5 ve devlet memurları kanununun 13/1. Maddesi gereği idari yargıda idare aleyhine açılması gerektiğini, davanın doğrudan sigorta şirketine yöneltilmesi savunma hakkını kısıtladığını, sadece poliçe koşullarının yeterli sonuca ulaşılamayacağını, davalının yerleşim yerinden dolayı yetki itirazının bulunduğunu , ayrıca davanın sigortalı Dr. …’e ihbarını talep etmekle, davacının ailevi bir hastalığının bulunmadığı, hipertansiyon, diyabet, alerji ve bunun gibi herhangi bir durumu olmadığını müdahale sırasında öğrenildiğini, ancak çocukluğunda kalbinde delik olduğundan uzun yıllar penisilin kullandığını, antibiyotik alerjisinin bulunup bulunmadığı sorulmuş olmadığı söylenince ” Dolorex cefax 14 lük tableti ve perebron” ilaçlarını reçete ettiğini, 25.09.2018 günü tekrar muayeneye geldiğini, ilaçları bıraktıktan 2-3 gün sonrasında yeniden hastalandığını bir süre sonra davalının anaflaktik şoka girdiğini ve Dr. …’nın talimatı ile hastaya … isminde ilacın yapıldığını ve hastaya oksijen verildiğini müdahale edildiğini olay sonrasında 112 acil ekibinin de müdehalesinin bulunduğunu ve müvekkilinin maluliyetin oluşumunda kusurunun bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava ; Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasına ilişkindir.
… sigorta A.Ş tarafından 193718481 sayılı cari poliçe örneği ve davacının 25/09/2018 günü yaşamış olduğu rahatsızlık ve bu konuya ilişkin oluşturulmuş dosya örneği ayrıca davacı tarafça yapılan başvuruya ilişkin belgeler mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının … esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma hastanesinin davacının 25.09.2018 tarihinde görmüş olduğu tedaviye ilişkin belgeler mahkememiz dosyası arasına alınmıştır .
MTA genel müdürlüğü sağlık birimi tarafından davacıya uygulanan müdahalelere ilişkin hastane kayıtları mahkememiz dosyası arasına alınmıştır .
Dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup, bilirkişi heyetinin ek ve kök raporunda özetle; davacı …’de tüm vücut fonksiyonlarında % 99 kayıp oranı ile engellilik haline sebebin; Tedavisi için kas içine enjekte edilen Cefaks 750 mk Flk. ilacına karşı gelişen, önlenemez ve öngörülemez bir klinik durum olan anafilaktik reaksiyon sonucu meydana geldiği, yapılan ilaca bağlı anafilaktik reaksiyonun, ilacın yapılış şekli ve yapılma miktarıyla ilgisinin olmadığına, sağlık personelinin enjeksiyondan önce hastada herhangi bir allerji olup olmadığı hususunu sorgulama ile alacağı bilgiler haricinde bilemeyeceğini, bunun yanı sıra öncesinde hiçbir allerjisi olmayan kişilerde de anaflaksi gelişebileceği bilinmekle; Çocukluk çağı hastalığı ve uygulanan penisilin tedavisine dair öykünün, allerjiye yönelik sorgulama dahilinde öğrenilerek kayıt altına alındığı, yaşanılan olayda, görevli hekim ve diğer sağlık personeline atfedilecek kusur veya ihmal bulunmadığı; bu durumda maluliyet değerlendirmesine mahal olmadığı yönündeki kanaatlerini belirtmişlerdir.
İstanbul Adli tıp Kurulu başkanlığı tarafından hazırlanan raporda ; MTA Genel Müdürlüğü’nde Kurum Hekimi olarak çalışan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. …’ün dilekçe ekinde sunduğu tıbbi belgelerde; 12/09/2018 tarihli laboratuvar sonuçlarında WBC: 8.9, NEUT: %60.0 tespit edildiği, aynı tarihli poliklinik kayıt defterinde Cefaks tb 500 mg, Perebron ve Dolorex reçete edildiği, 25/09/2018 tarihli Laboratuvar sonuçlarında WBC: 7.1, NEUT%: 51.8 tespit edildiği, aynı tarihte Akut Rinosinüzit tanısı ile Cefaks flk im 750 2×1, Cefaks tb 500/14 2×1, Levopront 3×2 reçete dildiği, aynı gün 15:30 – 15:40 sıralarında hemşire tarafından reçete edilen Cefaks flakon enjeksiyonu yapıldıktan sonra hastanın fenalaştığı, airway takıldığı, ambulandığı, O2 verildiği, TA: 110/60, Nb: Aritmik olduğu, Dekort 8 mg 4 ampul, Avil 2 ampul, Adrenalin 1 ampul uygulandığı, 112’nin arandığı, 15:45’te ambulansın olay yerine vardığı, revirde 0,5 mg Adrenalin, 8 mg Dekort, 2 ampul Avil im olarak uygulandığının kayıtlı olduğu, vakaya ulaşıldığında bradikardik olduğu, damaryolu açılıp 1 ampul atropin uygulandığı, 250 cc %0 9 NaCl içerisinde 40 mg Prednol başlandığı, larinks ödemi gelişmiş olduğu, entübasyon denendiği ama başarılı olunamadığı, sonrasında hastanın arrest olduğu, CPR ve ambulans ile hastaneye nakli sağlandığı, kaldırıldığı Hastanede yatışı yapılarak takiplerinin yapıldığı, Pursaklar Devlet Hastanesi’nin 07/03/2019 tarih 11 sayılı Engelli Sağlık Kurulu Raporu ile organik mental bozukluk ve trakeostomi tanıları ile tüm vücut fonksiyon kaybı oranı: %99 olarak tespit edildiği anlaşılmakla; 12/09/2018 tarihinde MTA Genel Müdürlüğü’nde Kurum Hekimi olarak çalışan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. … tarafından kişiye reçete edilen Cefaks tb 500 mg, Perebron ve Dolorex ilaçlarının endikasyonlarının doğru olduğu, şikayetleri geçmeyen kişiye aynı hekim tarafından 25/09/2018 tarihinde Akut Rinosinüzit tanısı ile reçete edilen Cefaks flk im 750 2×1, Cefaks tb 500/14 2×1, Levopront 3×2 ilaçların endikasyonlarının doğru olduğu, kişinin daha önce kullandığı ve allerji görülmediği bilinen sefuroksim etken maddeli ilacın birkaç gün sonra parenteral yoldan kullanılması sonucu anaflaksi geliştiği, bu hastada anaflaksi gelişmesinin öngörülemeyeceği, bunun bu tip ilaçların komplikasyonları arasında olduğu, anaflaksi geliştikten sonra adrenalinin intramüsküler yoldan uygulandığı, dolayısıyla uygun tedavinin verildiği ve komplikasyon yönetiminin doğru olduğu, tüm bu bulgular birlikte değerlendirildiğinde kişinin tedavisine katılan sağlık personellerinin eylemlerine tıbbi hata atfedilemeyeceği, adli tıbbi uygulamalarda tıbbi hata tespit edilmeyen durumlarda maluliyet değerlendirmesine mahal olmadığı hususu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde; davacı …’de tüm vücut fonksiyonlarında % 99 kayıp oranı ile engellilik haline sebebinin Tedavisi için kas içine enjekte edilen Cefaks 750 mk Flk. ilacına karşı gelişen, önlenemez ve öngörülemez bir klinik durum olan anafilaktik reaksiyon sonucu meydana geldiği, yapılan ilaca bağlı anafilaktik reaksiyonun, ilacın yapılış şekli ve yapılma miktarıyla ilgisinin olmadığına, sağlık personelinin enjeksiyondan önce hastada herhangi bir allerji olup olmadığı hususunu sorgulama ile alacağı bilgiler haricinde bilemeyeceğini, bunun yanı sıra öncesinde hiçbir allerjisi olmayan kişilerde de anaflaksi gelişebileceği bilinmekle; Çocukluk çağı hastalığı ve uygulanan penisilin tedavisine dair öykünün, allerjiye yönelik sorgulama dahilinde öğrenilerek kayıt altına alındığı, yaşanılan olayda, görevli hekim ve diğer sağlık personeline atfedilecek kusur veya ihmal bulunmadığı alınan her iki bilirkişi raporundan da anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE;
2-492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-TL harçtan, dava açılışında alınan 44,40-TL peşin harcın düşülmesi ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
6-Davalı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, red edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi gereğince taktir edilen 100,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09.03.2022