Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2018/78 Esas
KARAR NO : 2022/810

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2018
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkili şirket tarafından davalıya ticari ilişki kapsamında Toplam 21 adet satış faturası gereği 112.659,46 TL satış yapıldığını ve davalının satın aldığı emtialar nedeniyle borcunu ödemediğinden Ankara …İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını davalının borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hastane , okul, iş yeri , şantiye vb. Kurum ve kuruluşlara taşıma veya yerinde üretim usullerine göre sıcak yemek sunan catering şirket olduğunu, Mersin, Yozgat ve Isparta şehir hastanelerinde yerinde üretim şeklinde verilecek hizmet nedeni ile satın alınan ürünler ile ilgili davacı tarafça ibraz edilmiş sıcaklık testi sonuçlarına istinaden ürün sağlamlığı ve kalitesine ilişkin oluşturulan güvene istinaden müvekkili tarafından hastane projelerinde kullanılmak üzere alım yapıldığı ve satın alınarı tabakların ayıplı çıktıklarından tabakların davacıya iade edilmek istendiğini, davacıdan ilk olarak alınan Mersin Şehir hastanesinde ürün kullanılmaya başladıktan sonra üründe renk bozulmaları, çatlamalar meydana geldiği ve davacı ile yapılan görüşmeler neticesinde ayıplı çıkan bu tabakların yenileri ile değiştirildiğini , tabaklarda ” Yemeklerin sıcaklığını koruması için belirli bir ısıyı muhafaza eden kat arabalarına tabaklar konup hastalara servis yapılmak üzere götürüldüğünde tabakların aslında ısıya dayanıklı olmadığı, ısıyı aldığı anda çatlamaların başladığı ayrıca tabaklar bulaşık makinesinde ilk yıkandığında tabaklarda soyulmalar, renk değişimleri meydana geldiğinin ” tespit edildiği, bunun üzerine davalı yetkilileri ile görüşülerek tabaklardaki ayıptı olanların yenileri ile değiştirilmesinin talep edildiğini ancak davacı tarafından bunun kabul edilmediğini, bu doğrultuda müvekkilinin satın alma yetkilisinin Yozgat ve Isparta hastanelerinde bulunan iade edilecek ürün sayı tür ve iade faturası kesilecek rakamları davacıya bildirdiği halde davacının iade ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirmediğinden, iade işlemlerinin gerçekleşmesi için iade faturalarının düzenlendiğini, düzenlenen faturaların davacıya gönderildiğini ancak müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, tabaklarda meydana gelen ayıbın teslim sırasında görülen ayıplardan olmadığını, kullanım sonrası ortaya çıkan gizli ayıp niteliğinde olduğunu bildirerek davanın reddine ve %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine kara verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava itirazın iptali davası niteliğindedir.
Ankara …İcra Müdürlüğü’nün…. sayılı dosyası incelenmiş ; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap alacağına dayanılarak 104.264,60-TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı borçlu tarafından alacaklı görünün tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığı bildirilerek borca ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Takibe dayanak 2017 yılı cari hesap ekstresi ve muavin defteri incelenmiş, davacı şirket tarafından 2017 yılında davalı şirkete toplam 21 adet fatura kesildiği anlaşılmış ve kesilen faturaların bir örneği ile tahsilat makbuzu örneklerinin dosyaya ibraz edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından davacı şirkete alınan ürünlerin ayıplı olduğuna dair …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile ihtar çekilmiş ve ihtarnamede özetle ” Mersin, Isparta ve Yozgat şehir hastanelerinde kullanılan ürünlerde ortaya çıkan ayıbın ürünlerden beklenen faydanın sağlanmamasına yol açtığını, bu nedenle verilen yemek hizmetinin zor duruma sokulduğunu ve başka firmadan yeni ürün temin edilmek zorunda kalındığını, ürünlerin paketlenerek hastane depolarına kaldırıldığını, ürünlerin davacı şirket tarafından bu depolardan alınması gerektiğini ve bu ürünler ilişkin iade faturalarının ihtarname ekinde davacı tarafı gönderildiği,” bildirilmiştir.
Ayrıca davalı tarafından ürünlerin ayıplı olduğu hususunda davacı şirkete 20 Ekim 2017 ve 23 Ekim 2017 tarihlerinde gönderildiği bildirilen maillerde dosyaya ibraz edilmiştir.
Mahkememizce davacının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda talimat yolu ile alınan bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında yazılı olmayan cari hesap benzeri bir ticari münasebet bulunduğu, bu ilişkinin 13.06.2016 tarihinde başladığı ve 19.10.2017 tarihinde sona erdiği, davacı şirketin, davalı şirketi 120- Alıcılar hesabında izlediği, bu hesapta davacının davalıya 31 adet fatura ile 350.747,40 TL tutarlı mal ve hizmet faturası kestiği ve davalının ise tamamı çek vc CFT yolu ile 238.087,94 TL ödeme yaptığı, bakiye 112.659,46 TL davacı alacağının bulunduğu, davacının; davalıdan olan alacağını tahsil edemediğinden 26.10.2017 tarihinde 104.265,60 TL alacak bakiyesini şüpheli ticari alacaklar hesabına aktardığı, Davalı tarafından kesildiği bildirilen 122.175,23 TL tutarındaki iade faturasının davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan keşif sonucunda alınan ve Metalürji & Malzeme Mühendisi …. tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; Davalık servis ürünlerinden yemek tabağı ve çorba kasesi örnekleri incelendiğinde bunların iç ve dip kısımlarının önemli ölçüde renk değişimine uğradığı, aynı kısımlarda tabakların dibinde ağ şeklinde çatlaklar ve oyukçuklar oluştuğu görüldüğü, bu çatlakların darbe kaynaklı çatlaklar olmadığı; ürünlerdeki çatlakların ve renk değişimlerinin depolimerizasyona bağlı olduğu düşünüldüğü,
Tarafların iddialarını göz önüne alarak ürünler incelendiğinde, ürünlerdeki renk değişimlerinin ve çatlakların ürünlerin her noktasında görülmediği; sıcak yemek servis edilen yemek tabağı ve çorba kasesi gibi servis ürünlerinin derin kısımlarında görüldüğü ve tabakların diğer taraflarının bu deformasyondan hemen hemen hiç etkilenmediği , dolayısıyla ilgili servis ürünlerinin hastanedeki katlara yemeğin servis edildiği yalıtımlı ısı kutusundaki veya bulaşık makinasmdaki sıcak ortamdan kaynaklandığını söylemek mümkün görünmediği, böyle bir durumda, bahsedilen sorunların ürünün her bölgesinde olması gerektiği ,
Melamin ürünlerdeki migrasyonu etkileyen durumun sadece uzun süreli yüksek sıcaklık maruziyeti olmadığı, melamin ürünlerin (kalitesine göre) özellikle yüksek sıcaklıktaki, içinde asetik asit, etanol (gibi etki gücü yüksek bileşenler) bulunan yemeklere ve yağlı yemeklere karşı dayanımlarının düşük olduğu, çorba ve tencere yemeklerinin pişme sıcaklığı herkesin bildiği gibi 70°C’nin hayli üzerindeki sıcaklık olduğundan bu sıcaklıklardaki asitli ve yağlı ürünler tabaklara konulurken, maruziyetin en fazla olduğu tabağın iç ve derin kısmı bahsedilen durumdan en fazla etkilenen bölge olacağı daha sonra oda sıcaklığındaki tabağın sıcaklığı ile yemeğin sıcaklığının denge haline gelmesiyle, tabağın diğer kısımları 70°C’nin altında AT’ye sahip olacağını dolayısıyla melaminin polimer yapısını etkileyen asitli ve yağlı sıcak yemek maruziyetinin en fazla olduğu iç ve dip kısımlardaki renk değişimi, çatlak ve oyukçuk oluşumu gibi de formasyon kırın meydana gelmesi de kaçınılmaz olduğu, Melaminin hamur kalitesinin iyi olmasının ürünün sıcak şekilde tabaklara konan asitli ve yağlı yemeklerin etkisiyle migrasyona yol açmaması, yani davalık ürünlerde olduğu gibi sararma, çatlama ve oyukçuklanma gibi sorunlara yol açmaması açısından oldukça önemli olduğu , davaya konu olan melamin servis ürünlerinin her yerinde renk değişimi ve çatlak gibi deformasyonlar görülmediğini bu nedenle ilgili kusurların direkt veya homojen ısı veren mikrodalga, fırın veya izolasyonlu yemek taşıma kutusu gibi cihazlardan kaynaklı olamayacağı , davaya konu olan problemlerin soğuk gıda servis edilen kahvaltı tabağı ve salata tabağı gibi ürünlerde görülmediğini; sorunların, asetik asit, etanol ihtiva edenyemekler ile yağlı yemeklerin sıcak şekilde konulduğu yemek ve çorba kaselerinde görüldüğünü, ürünlerin üretiminde kullanılan melaminin, sıcak şekilde tabaklara konan asitli ve yağlı yemeklerin zarar verici etkisine karşı yeterli dayanıma sahip olmadığı; dolayısıyla davalık ürünlerin iç ve derin kısımlarında migrasyon sonucunda sararma, çatlama ve oyukçuklanma gibi sorunların meydana geldiğini bunun kullanım kaynaklı olmadığı, bu durumun ürün teslimatı sırasında görülemeyecek ancak kullanım sırasında ortaya çıkabilecek gizli ayıp olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce itiraz üzerine alınan bilirkişi raporunda özetle; dosyada mevcut keşif sonucu alınan Teknik Bilirkişilerin tespiti dikkate alındığında, faturaya esas tüm ürünlerin ayıplı olduğu, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu , ayıbın niteliğinin sözleşmeden dönmeyi haklı kıldığı kanaatine varılması durumunda, davacının itirazın iptali talebinin haksız kabul edileceği, bunun mahkemenin taktirinde olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arasında ürünlerin alım ve satımı ile bu alım satım sonucunda düzenlenen fatura bedellerine ve ödemelere ilişkin bir ihtilaf bulunmamakta olup ihtilaf alınan ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı ve davacının ürünlerin ayıplı olması nedeniyle ürün bedeline davalıdan talep edip edemeyeceği hususlarında toplanmakta olup, davalı tarafından Mersin, Yozgat ve Isparta Şehir Hastanelerinde yerinde üretim şeklinde verilecek hizmetin yerine getirilmesi amacıyla davacı tarafından sunulan muayene ve analiz raporlarına istinaden satın alınan ürünlerin ayıplı olduğu , ayıbın gizli ayıp niteliğinde bulunduğu ve kullanım sonucu ortaya çıktığı, ayıbın ortaya çıkmasından sonra hastane yönetimlerinin bildirimi üzerine ürünlerin ayıplı olduğunun süresi içinde davacı tarafa bildirildiği ve davalının …. davacı tarafa ihtar çekerek ürünlerin ayıplı olması nedeni ile geri alınmasını talep ettiği ve bu ürünlerin bedellerine ilişkin olarak düzenlediği iade faturalarının davacı tarafa tebliğ ettiği, bu şekilde sözleşmeden dönme hakkını kullandığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70TL harçtan peşin yatırılan 1.259,27TL ‘nin mahsubu ile bakiye 1.178,57TL ‘nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, red edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi gereğince taktir edilen 17.055,23TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansından HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022
Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır