Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/600 E. 2021/35 K. 18.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/600 Esas
KARAR NO : 2021/35 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2016
KARAR TARİHİ : 18/01/2021
KARAR YZL. TRH. : 18/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; faturalara konu alacağın tespiti ve muarazanın men’i ile, davalıya itirazi kayıtla ödenen bedelden başlangıç olarak 10.000,00-TL’nin faizi ile birlikte iade ve tahsiline karar verilmesini talep ettiğini, … İletişim Hizmetleri A.Ş.nin, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ve bu kanuna dayalı yürürlüğe giren Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliği (EHSYY) kapsamında, Bilgi Teknolojileri ve iletişim Kurumu (BTK/Kurum) tarafından Sabit Telefon Hizmetleri işletmeciliği, Internet servis sağlayıcılığı ve Altyapı Hizmetleri İşletmeciliği konularında yetkilendirilmiş bir işletmeci olduğunu, davalı …Ş. (‘Türk Telekom”), nin 5809 sayılı Kanun ve Kurum ile imzaladığı İmtiyaz Sözleşmesi çerçevesinde Türkiye’de elektronik haberleşme hizmetlerini yürütmeye ve elektronik haberleşme altyapısı kurup işletmeye yetkili olduğunu, Türk Telekom’un imzaladığı İmtiyaz Sözleşmesi ile Erişim ve Arabağlantı Yönetmeliği hükümleri uyarınca işletmecilerle Referans Ara Bağlantı Teklifi (“RAT”) kapsamında Arabağlantı Sözleşmesi imzaladığını, Toptan Hat Kiralama {‘THK”) nın, Referans Ara Bağlantı teklifinin bir parçası olarak 01.02.2012’de yürürlüğe girerek, Türk Telekom tarafından işletmecilere, müşterilerine sunulmak üzere, taşıyıcı ön seçimi kapsamında Türk Telekom santrali üzerinden PSTN, ISDN BA ve ISDN PA erişim hizmeti sunulması anlamına geldiğini, Türk Telekom ve davacı şirket arasında bu kapsamda, Türk Telekom santrali üzerinden PSTN, ISDN BA (ISDN BRI) ve ISDN PA (ISDN PRI) erişim hizmeti sunulması için gerekli olan usul, esas ve ücretlerin düzenlenmesi konusunda 08.02.2012 tarihli Toptan Hat Kiralama Sözleşmesi imzalandığını, bu fatura içinde yer alan kalemlerden birinin de “Hatalı Arıza Bildirimi Ücreti” olduğunu, davalı tarafça davacı şirkete 2014 yılında 11 adet fatura kapsamında toplam 522.052,00-TL “Hatalı Arıza Bildirim Ücreti” tahakkuk ettirildiğini, sözleşmenin tek taraflı ve irade serbestisine aykırı olduğunu, davalı …Ş.’nin alt yapı sahipliği, üst kurullar ve idarenin muhataplığı bakımından erişim hizmeti sunulması konusunda tekel durumunda olduğunu, diğer hizmet sunucuları … ile, altyapı kullanmak ve erişim için, toptan hat kiralama sözleşmesi yapmak zorunda olduğunu, davacı şirketin davalıdan hizmet satın almadan faaliyette bulunmasının birçok hizmet bakımından mümkün olmadığını, davalının, kendi hazırladığı sözleşme hükümlerini, iyi niyet kurallarına aykırı biçimde yorumladığını ve uygulamak suretiyle, dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, davacı şirketle aynı sektörde sunduğu hizmetlerin davacı şirkete olan maliyetlerini artırarak haksız rekabet yarattığını, davalının sözleşme hükümlerine aykırı davrandığını, …’in THK kapsamında hizmet verdiği müşterisine ait arızanın Türk Telekom sorumluluğundaki altyapıdan kaynaklanmadığının ispat edilebilmiş olması için Türk Telekom’un; kendisi tarafından gerçekleştirilen testlere ilişkin sonuçları, bu sonuçlara dair açıklamaların davacı şirket ile paylaşmış olması gerektiğini, Türk Telekom tarafından, davacı şirkete hatalı arıza bildirimini ispat eden herhangi bir belge teslim edilmeden, tümüyle varsayım üzerinden hesaplanan hatalı arıza bildirim ücretleri tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafça, 31.12.2013 tarihinden başlayarak 30.11.2014 tarihine kadar 11 adet fatura ile toplam 522.052,00-TL bedelli “Hatalı Arıza Bildirim” Ücreti tahakkuk ettirildiğini, bu faturaların tamamının davacı şirket tarafından itirazı kayıtla ödendiğini, davacı şirket ile davalı arasındaki sözleşme hükümlerinin tek taraflı olması, ödememe halinde sözleşmenin feshi veya verilen teminat mektubunun nakde dönülmesi yoluna gidilebileceğini, bu durumun ekonomik olarak davacı şirketin mahvına sebep olacağı endişesi nedeniyle, haksız ve hukuka aykırı fatura bedellerini itirazi kayıtla ödemek zorunda kaldıklarını belirterek ödenen bu bedellerin geri alınmasını talep ettiklerini, davalı …nin tek taraflı olarak hiçbir belge ve bilgiye dayanmadan yaptığı Hatalı Arıza Bildirim Ücretlendirmelerinin, aradaki sözleşmeye ve Borçlar kanunundaki genel işlem şartlarına, genel hukuk prensiplerine, Türk Ticaret Kanunundaki haksız rekabet ve dürüstlük kurallarına aykırı ve haksız olduğunu belirterek tahsil edilen ödemelerin tespitini, 10.000-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizle birlikte davalıdan iade ve tahsilini, masraf ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Türk Telekom’un, elektronik haberleşme sektöründe düzenleyici otorite olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Telekomünikasyon Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi kapsamında elektronik haberleşme hizmetleri sunan, Devletin de önemli oranda hisse sahibi olduğu bir elektronik haberleşme İşletmecisi olduğunu, davacı …’in de, BTK’dan aldığı ilgili yetkilendirme kapsamında elektronik haberleşme hizmeti sunan bir diğer işletmeci olduğunu, … gibi işletmecilerin hizmet sunabilmeleri için ilgili sistemleri ile Türk Telekom sistemleri arasında gerekli irtibatlandırmanın sağlanması gerektiğini, bu hususun elektronik haberleşme sektöründe “arabağlantı” olarak isimlendirildiğini, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun (5809 s. Kanun) 3 üncü maddesinde arabağlantı; “Bir işletmecinin kullanıcılarının aynı veya diğer bir işletmecinin kullanıcılarıyla irtibatının veya başka bir işletmeci tarafından sunulan hizmetlere erişiminin sağlanmasını teminen, aynı veya farklı bir işletmeci tarafından kullanılan elektronik haberleşme şebekelerinin birbirlerine fiziksel ve mantıksal olarak bağlantısı” olarak tanımlandığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, …’in iddia ettiği hatalı arıza ücretinin tahakkuk ettirilebilmesi için arızanın Türk Telekom sorumluluğundaki altyapıdan kaynaklanmadığının, davalı şirket tarafından gerçekleştirilen testlere ilişkin sonuçlar ve gerekli açıklamalar ile ispatı halinde (arıza giderme süresinin tamamlanmasını müteakip ilk iş günü içerisinde, yazılı olarak) kendilerine yansıtabileceği iddiasının RAT’a uygun bir talep olmadığını, …’in tüm hatalı arıza bildirim ücretlendirmelerine ilişkin olarak talepte bulunduğunu, “Bakır altyapı üzerinden gerçekleştirilen arıza ıslah çalışmalarının gözleme dayalı olması (teknik ekibin test ahizesinden çevir sesi duyması gibi), bu çalışmalar kapsamında, zamana bağlı olarak değişkenlik arz etmeyen ve ispata emsal teşkil edebilecek somut materyallerin oluşturulması ve … ile Türk Telekom personelinin olası anlaşmazlıkları önlemeye yönelik olarak her bir arıza için arızanın oluştuğu mahalde bir araya gelerek ıslah çalışmalarını birlikte yürütmelerinin, mevcut durum itibariyle fiilen mümkün olmaması nedeniyle, RAT kapsamında atıf yapılan ispat işleminin THK kapsamında meydana gelen arızalara ilişkin olarak Türk Telekom tarafından üretilebilecek ve …’e iletilebilecek nitelikte başka bir unsura dayandırılma imkanının bulunmadığı” belirtilerek, davacının bu yöndeki iddialarının da yersizliğini ortaya konulduğunu, davacının dava dilekçesinde bahsi geçen yazılara davalı şirket tarafından cevap verilmediği iddialarının gerçek olmadığını, davacının 14.01.2015 tarih ve 7611 sayılı yazısına Türk Telekom tarafından 27.02.2015 tarihinde cevap verildiğini, davanın yanlış yargı kolunda açıldığını, Sulh Hukuk Mahkemelerinin görev alanına girdiğini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini ve davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında tahakkuk ettirilen hatalı arıza bildirim ücretinin miktarının tespiti, bu bedelin tek taraflı olarak tespitinin önlenerek uyuşmazlığın giderilmesi ve hatalı arıza bildirim ücretinin iadesine ilişkindir.
Türk Telekom Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen … teyidi olmadan kapatılan kayıtlara ilişkin tüm bilgi ve belgeler Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Bilgi Teknoloji ve İletişim Kurumu Hukuk Müşavirliği tarafından gönderilen 11/08/2014 tarihli 2014 /DK-ETD/400 sayılı Kurul kararının birer örneği Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Tarafların delilleri dosya arasına alındıktan sonra dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup, 28/04/2020 tarihli raporunda özetle; 31.12.2013 tarihinden başlayarak 30.11.2014 tarihine kadar 11 adet fatura ile toplam 522.052,00-TL bedel ile “Hatalı Arıza Bildirim” ücreti tahakkuk ettirildiğini, bu faturaların davacı şirket tarafından itirazı kayıtla ödendiğini, davalı … Telekom’un davacı firmadan arıza kayıtlarını online (çevrimiçi portal) üzerinden aldığını, davacı firmanın, usulsüz kapatma nedeni ile davalı … Telekom’dan fazladan tahsil edilen hatalı arıza bildirim ücreti alacağının bulunmadığını belirtmiştir. 04/08/2020 tarihli bilirkişi ek raporu alınmıştır.
Tüm dosya kapsamında yapılan incelemeler ve hükme elverişli bilirkişi raporu kapsamında, davacı şirket ile davalı … Telekom arasında 23.07.2007 tarihinde Ara Bağlantı Sözleşmesi, Toptan Hat Kiralama (THK), Referans Ara Bağlantı teklifinin bir parçası olarak 01.02.2012 de yürürlüğe girdiğini, taraflar arasında 08.02.2012 tarihinde Toptan Hat Kiralama Sözleşmesi imzalandığını, davalı … Telekom ile davacı şirket arasında imzalanan Toptan Hat Kiralama sözleşmesi uyarınca16.10.2014 tarihinden önce yürürlükte olan Referans Ara Bağlantı Teklifinin (RAT) “Toptan Hat Kiralama” Başlıklı Ek-1 Bölümünün 7.3.7.maddesi ve 16.10.2014 tarihinden sonra yürürlükte olan Referans Ara Bağlantı Teklifinin (RAT) “Toptan Hat Kiralama” Başlıklı Ek-1 Bölümünün 7.3.17. maddesi hükümlerine göre hatalı arıza bildirimi ile herhangi bir teyit sürecine yer verilmediğini, bu açından davacı yanın davalı tarafından bildirilen arızaları hatalı bildirim olarak, davacının teyidini almaksızın kapatmasının RAT kapsamında belirlenen usule aykırı olmadığını, usulsüz kapatma nedeni ile fazladan tahsil edilen hatalı arıza bildirim ücreti bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
(Dosyanın, Yargıtay 3.HD. 2018/3148E. 2018/6298 K. Sayılı Bozma ilamı neticesinde mahkememiz esas sırasına kaydı yapıldığı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere karar verilmesi gerekirken sehven istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği anlaşılmakla, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması için bu husus gerekçeli kararda düzeltilmemiştir.)
HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harcın peşin yatırılan 170,78-TL harçtan mahsubu ile arta kalan 111,48-TL’nın davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 15.287,85-TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
E-İMZALIDIR

Hakim …
E-İMZALIDIR