Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/532 E. 2022/875 K. 18.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2018/856
KARAR NO : 2022/779

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/12/2018
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kendi müşterileri talebine binaen A kalitede tavuk bacağı temini için davalı … (…) başkanı … ile görüştüklerini, davalı …’un istenen kalitede ve miktarda tavuk ayağı teslim edeceğine dair taahhüt vermesi üzerine 16.03.2017 tarihinde kendi müşterisi …. ile 12 aylık süre için bir sözleşme imzaladıklarını bu sözleşmeye dayalı olarak … tarafından temsil edilen … ile de 12.04.2017 tarihinde 10 konteynerlik teslim için sözleşme imzaladıklarını, düzenlenen sözleşme ile ton başına alım fiyatının 215 Euro olarak belirlendiğini, konteyner başına 25 ila 27 ton arası mal teslim edilmesi ve iki taksitte 40.000 Euro bir peşinat ödenmesi kararlaştırıldığını, sözleşmeye göre mal tesliminin yapılmaması halinde şirketin kar mahrumiyetini ödemeyi taahhüt ettiğini, davalı …’un ilk teslimatı yapmak için ödemeyi kendi hesabına istediğini, 13.04.2017 tarihinde 53 Euro transfer masrafi ile 20.000 Euronun davalı … hesabına ödendiğini, davalı …’un 18.04.2017 tarihine kadar ikinci taksidinde ödenmesini aksi halde sözleşmeyi feshedeceğini belirttiğini, 20.000 euronun … tarafından kredi kullanılmak suretiyle ödenmek zorunda kalındığını, müvekkili … …’nin müşterisi … “in yetkilisi …’nın satın alacakları tavuk bacaklarının kalitesini görmek istediğini, davalı …’un 4-5 Mayısta … Piliç Fabrikasında gezi yaptırmayı kabul ettiğin, davalı … tarafından tekrar ödeme talep edilmesi üzerine 15.000 Euro nun da 02.05.2017 tarihinde ödenmek zorunda kalındığını, ilk sözleşmede kararlaştırılan 10 konteyner karşılığı 250 tonluk miktar bedeli 53.750 Euro olduğunu ve 1.250 Euro fazla olarak 55.000 Euro ödeme yapılmış olduğunu, gezi esnasında malların görülmek istendiğini davalı … ve … Piliç yetkililerinin malların gümrük ambarında olduğunu ve bir sonraki gemiye yüklenmek üzere kontrol edildiğini ve mühürlendiğini beyan ettiklerini, müşteri tarafından bu açıklamaya inanıldığını bu gezi ile birlikte müvekkili … … ve müşteri …. ‘nın davalı …’a olan güvenlerinin tazelendiğini, davalı … tarafından yeni bir sipariş daha verildiğinden bahisle müvekkili … …’den 20.000 Euro daha ödeme yapmasının talep edildiğini ve …’a 20.000 Euro ödemenin 30.05.2017 tarihinde yapıldığını, bu haliyle yapılan toplam ödeme miktarının 75.000 Euro olduğunu, davalının sözde gemi yükleme belgelerinin kopyalarını gönderdiğini ve 06.06.2017 tarihinde Münih’te orijinallerini teslim edeceğini belirttiğini, teslim ettiğini belgelerin orijinal olduğuna yönelik güvence verdiğini ve buna inanan müvekkilinin ikinci bir sözleşme yapmak üzere görüştüklerini ve konteyner başyına 25 ton minimum sipariş miktarı 50 konteyner sözleşme süresi bir yıl, ton başına 240 Euro olacak şekilde 12.06.2017 tarihinde ikinci sözleşme imzalandığını, müvekkilinin ikinci müşterisi olan Malezyalı müşterilerinin Türkiyeye geldiğini ve kendisini milletvekili olarak tanıtan davalı … tarafından … Fabrikasına ve Türkiye Büyük Millet Meclisine götürüldüklerini, gezi sırasında gerekli belgeleri müşterilerine ibraz ettiklerini, bu müşterilerin ayda 200 konteyner teslimat için sözleşme yapmak istediklerini davalı …’un da bu müşteriler için …’den bir teslimat garantisi imzaladığını, bu teslimat garantisine binaen Malezya’lı müşterilerin 28.07.2017 tarihinde deneme teslimi olarak 10 konteynerlik sipariş verdiklerini, davalı … tarafından avans ödemesi talep edildiğini ancak ilk teslimatın yapılmaması nedeniyle ödemenin yapılmadığını, müvekkili … …’nin yapmış olduğu araştırmada; gemi yükleme belgesi olarak kendisine teslim edilen belgelerin aslında sahte olduğunu öğrendiklerini, davalı …’dan bu hususta açıklama yapmasını istemiş iseler de bir sonuç alamadıklarını, … ‘den sonuç alamayan müvekkilinin … Piliç firması yetkilileri ile iletişime geçtiklerini bu seferde … ile … Piliç arasında herhangi bir sözleşme olmadığını belirttiklerini, oysa iki sefer tavuk bacağı tesisini gezdirdiklerini ve teslime yönelik taahhütte bulunduklarını yine kendisini milletvekili olarak tanıtan …n’in de … ile birlikte hareket ederek müvekkillerine sözleşmeler ve sahte yükleme belgeleri ile kandırdıklarını, ilgililer hakkında gerekli şikayetlerin yapıldığını, müvekkillerinin maddi ve manevi zararının oluştuğunu belirterek; öncelikle 75.000 Euro için teminatsız yada uygun miktarda teminat mukabilinde … ve … aleyhine öncelikle ihtiyati haciz kararı verilmesine ve sonuçta bu tutarın ödeme tarihinden itibaren işletilecek en yüksek orandaki faizi ili birlikte … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkili …’ye ödenmesine, müvekkili … Compact … ile … yetkilisi … arasında tanzim edilen 12.04.2017 tarihli ve 12.06.2017 tarihli tavuk ayağı temin ve teslim sözleşmeleri ile bu sözleşmeler ve … Piliç firmasına güvenerek müvekkilleri tarafından kendi müşterileri ile imzalanan sözleşmelerdeki taahhütlerin yerine getirilmemesinden kaynaklanan ”dava içinde ıslah edilmek üzere şimdilik” 1000 Euro kar mahrumiyeti zararı ile dava içinde ıslah edilmek üzere şimdilik 1.000 Euro cezai şartın sözleşmelerde belirlenen termin tarihlerinden itibaren bankalarca Euro tevdidat hesaplarında uygulanacak en yüksek orandaki faiziyle birlikte davalılardan tespit edilecek sorumlulukları oranında tahsili ile müvekkili …’ye ödenmesine, davalıların haksız eylemleri nedeniyle müvekkilleri Ilona …’in ve …’in Türkiye’ye geliş gidiş, tercüme, akdi avukatlık ücretleri vb. gibi uğradığı ve uğrayacak zararlara mahsuben şimdilik 1.000,00’er TL maddi, 50.000,00’er TL manevi tazminatın davalılardan sorumlulukları oranında tahsili ile müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH : Davacılar vekili 01.06.2022 tarihli dilekçesinde, başkaca dava açma, yeniden ıslah etme, istinaf ve temyiz haklarını saklı tutarak, davada kar kaybı taleplerini şimdilik müşterileri …’e teslim etmek üzere …’a sipariş edilip … ve … tartından taraflarına gönderilmeyen 10 konteyner tavuk bacağından kaynaklanan 106.436 Euro kar kaybı, müşteri … … firmasının sipariş ettiği, …’a sipariş edilip … ve … tartından taraflarına gönderilmeyen 5 konteyner tavuk bacağı ile ilgili olarak 50.093 Euro kar kaybı olmak üzere toplam 156.668,5 AVRO’ya çıkartıklarını belirterek bu miktarın sözleşmelerde belirlenen termin tarihlerinden itibaren işletilecek olan bankalarca euro tevdiat hesaplarında uygulanan en yüksek orandaki faizi ile birlikte şimdilik sadece davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkili …’e ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, noksan harcı tamamlamıştır
SAVUNMA : Davalı … … Tarımsal Üretim Paz. San. Ve Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkememizin yetkisiz olduğunu, müvekkili şirketin davacıları ve davalıları tanımadığını, davacılarla ve/veya diğer davalılarla herhangi bir ticari ilişkisinin olmadığını, müvekkili şirket yönünden davanın, husumet yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, dava konusu iddialar ve taleplerin zamanaşımına uğradığını, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, müvekkili şirketin; müşteri olduğunu ve şirketin tesislerini gezmek istediğini belirten kişilere, uygun bir saatte randevu vererek hijyen şartlarına uyulması ve fotoğraf çekilmemesi şartıyla tesisleri gezdirdiklerini, bu şekilde 1 yıl içinde 100-150 kişinin tesislerde gezdirildiğini, bunlardan 2 veya 3’ünün şirketin müşterisi haline geldiğini, dava dilekçesinin tebliği üzerine yapılan incelemede; davacıların, dava dilekçesinde ismi geçen kişilerin ve diğer davalıların müvekkilimiz şirket tarafından tanınmadığı, onların da yukarıda açıklandığı şekilde “müşteriyiz, tesisi gezmek istiyoruz” diyerek randevu aldıkları ve bütün müşterilerde olduğu gibi onların da tesiste gezdirildiğinin tespit edildiğini, müvekkili şirket ile davacılar ve/veya diğer davalılar arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığını, müvekkili şirket ile davacılar ve/veya diğer davalılar arasında herhangi bir ticari iş ilişkisi bulunmadığını, “tesisin gezdirilmesi” işlemi sonucunda müvekkiline herhangi bir sorumluluk yüklenmesinin mümkün olmadığını, dava dilekçesindeki iddiaların farazi olduğunu savunmuş, davanın yetki, husumet, zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davada yabancılık unsuru mevcut olduğunu, Hollanda kanunlarına göre, davacılar içerisinde bulunan Sınırlı Ortaklık (…), Dutch: Commanditaire vennootschap Hollanda …’si, 2 veya daha fazla ortaktan oluştuğunu, Türk hukukunda ki adi şirket statüsüne benzemekte fakat ortaklık yapısı olarak Türk Hukukundaki adi şirket ortaklarına göre sorumlulukların farklı olabildiğini, şirketin yönetiminin (temsilinin) bu aşamada davacılar bakımından nasıl olduğunun anlaşılamadığını, Türk Hukukuna göre davacı olarak gösterilen … Compact Business Solutions….’nin davacı olma ehliyeti bulunmadığını, davacının ortak ve ortaklık yapısının somut olayda aydınlatılması gerektiğini, dava dilekçesinde davacı şirketin ticareti bıraktığın belirtildiğinden davacı şirketin kendi ülkesinde sicilden silinip silinmemiş olduğu ve fesh edilip edilmediği araştırılması gerektiğini, Türkiye … (…), 5200 sayılı Tarımsal Üretici Birlikleri Kanunu kapsamında, tahıllar, yemeklik dane baklagiller, endüstri bitkileri, yağlı tohumlu bitkiler, yem bitkileri, çay, tıbbi ve kokulu baharat bitkileri ürün grubunda veya ürün bazında üretim yapan üreticilerin bir araya gelmesiyle, TC. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın onayıyla kurulduğunu, kuruluş yasası doğrultusunda kar amacı gütmeden yalnızca, çiftçilerin üretim, pazarlama, aracılık ve kazanç dengelerini sağlamak olan ve kuruluş kanun ve yönetmeliğine göre, tüzel kişiliği bulunan tacir olmayan organizasyon olduğunu, davanın ticari dava olmadığını, davaya bakmakla görevli mahkemenin de asliye hukuk mahkemesi olduğunu,12.04.2017 tarihli ve 12.06.2017 tarihli sözleşmelerde …’un sözleşmeleri Türkiye …’ni temsilen imzaladığını, şahsi borçluluk durumu yada kefaleti bulunmadığını, davacı tarafın sözleşmenin özel şartları 4. Maddesindeki cezai müeyyideyi çok geniş yorumladığını, davacının dava dışı üçüncü kişiler ile yapacağı anlaşmalardan doğabilecek kar kaybını da davaya dahil etmek istediğini, yine davacının sözleşme dışı davalı olamayacak kişileri davaya dahil etmiş olduğunu, davacı tarafın dilekçesindeki faizi isteyemeyeceğini, davalının temerrüde düşürülmemiş olduğunu, sözleşmeden kaynaklanan karşı edim yükümlüsü davalının kusurunun da bulunmadığını, cezai şartın fahiş olduğunu, hem olumlu zararın hem de olumsuz zararın tazmininin birlikte istenemeyeceğini, BK.nun TBK 180/2 maddesi hükmü gereğince cezai şart ile birlikte zararın da tazmininin istenemeyeceğini, Borçlar Kanunu’nda borca aykırılıktan doğan sorumluluk nedeniyle manevi tazminat ödeneceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığın, davacılar tarafından bir kısım davalılar hakkında sahtecilik ve dolandırıcılık iddiası ile yapılan şikayette, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca …. Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar veriliğini, taraflar arasında ki sözleşmeler de ödeme şekli belirli olmasına rağmen bizzat davacının davalıya gönderdiği e-mail’ inde sipariş formların da siparişten 7 gün içerisinde ödemelerin tamamının davacı tarafça yapılacağı, ödeme yapıldıktan sonra malın 14 gün içinde gemiye yükleneceğinin kabul edildiğini, bu şekilde taraflar arasında ki sözleşmenin ödemeye ilişkin ve mal teslimine ilişkin özel şartlarının yine taraflarca zımnen değiştirildiğini, sipariş formlarından görüleceği gibi davacı tarafın 05.07.2017 tarihinde 150.000 Euroluk, 12.06.2017 tarihinde 120.000 euroluk, 25.06.2017 tarihinde 300.000 euroluk siparişler geçtiğini, sipariş geçilen miktarları kendisini bağlayıcı belge niteliğinde ki e- maillerde geçen 7 gün içinde ölemediği anlaşılmakla davada davacının temerrüdü bulunduğunu, borçlunun kusurunun bulunmadığının açıkça ortada olduğunu, davacının talep ettiği alacak miktarlarına, talep ettiği alacak kalemlerine, alacak kalemlerinin talep ediliş şekillerine, borçlu ya da borçluların temerrüde düşürülmemiş olmalarına, davalının kusurlu bulunmadığına, davacının talep ettiği alacak kalemlerine ve alacaklara işletilmek istenen faiz oranlarına ve faiz başlangıç tarihlerine bir kısım iddia ve alacak kalemlerinden müştereken ve müteselsil tahsile yönelik talep istemlerine, mevcut olmayan ilerde gerçekleşmesi farazi olabilecek alacak ve alacak kalemlerine itiraz ettiklerini, aynı zamanda davada mahkemenin görevine, davacının aktif davacı olma ehliyetine, yine davada davalı olamayacak kişilere karşı husumet yüklenemeyeceğine dava şartlarının bulunmadığı yönlerine dair ve dilekçe içeriğindeki itirazları dikkate alınarak davanm reddini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’nin adres bilgileri davacı tarafça bildirilmediğinden dava dilekçesi tebliğ edilememiştir.
GEREKÇE : Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Taraf vekilleri delilerini bildirmiş, davacı 12.04.2017 tarihli ve 12.06.2017 tarihli sözleşmelerin almanca olan asıllarının fotokopisini ve Türkçe tercümelerini, ödeme belgelerini sunmuştur.
Bolu Ticaret Sicil Müdürlüğünün 20/10/2020 tarihli cevabi yazılarında … Piliç A.Ş.nin yetkilileri bildirilmiştir.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 16/10/2019 tarihli …. soruşturma numaralı takipsizlik kararı getirtilmiştir.
Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğünün 24/06/2019 tarihli yazısına göre; davalı … İktisadi İşletmesinin 03/05/2018 tarihinde tescil edildiği, kuruluş tarihinden itibaren 5 yıl süre ile …’un temsil ve ilzama yetkili kılındığı bildirilmiştir.
Tarım ve Orman Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğünün 02/07/2019 tarihli cevabi yazısında birliğin 29/04/2018 tarihli genel kurulunda seçilen yöneticilerinin isim ve adresleri bildirilmiş, yazı ekinde gönderilen … Tüzüğünün incelenmesinde; yönetim kurulunun görev ve yetkilerinin düzenlendiği 18.maddenin g bendinde genel kurulun verdiği yetki çerçevesinde birliğin taşınır ve taşınmaz mal alımı ve satımını yapmak, birliğin mallarını yönetmek ve korumak olarak yönetim kuruluna yetki verildiği, yönetim kurulunun görev ve yetkileri arasında tavuk ayağı ticareti ile ilgili işlem yada sözleşme yapılmasına ilişkin yönetim kuruluna yetki verildiğine dair herhangi bir hüküm bulunmadığı gibi yönetim kurulunun ticari faaliyetlerde bulunacağına ilişkin de herhangi bir yetki düzenlemesinin mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Davacılar vekili tarafından sunulan 12.04.2017 tarihli sözleşmeninde, alıcı tarafın …, satıcı tarafın ise Tarla Bitkileri üreticileri Birliği olduğu, Sözleşmenin konusunun 10 konteyner tavuk ayağı (5 konteyner uzun tavuk ayağı ve 5 konteyner kısa tavuk ayağı) teslimi olarak belirlendiği, siparişle birlikte 40.000,-Euro ödeneceği, ödemenin geri kalan kısmının teslimatta … için 7.000.-Euro karın eklenmesiyle yapılacağı, 20.000-Euro tutarındaki peşinat ödemesinin 14 Nisan 2017 tarihine kadar, 20.0000-Euro ise 18 Nisan 2017 tarihine kadar ödeneceğinin ve birim fiyatın 215-Euro olacağının, ürünlerin gemiye taşındıktan ve sözleşmede yazılı belgelerin orijinalleri teslim edildikten sonra ödemenin % 100 oranında yapılacağının kararlaştırıldığı, Sözleşmenin cezalar başlıklı 4. Maddedesinde”… şirketi teslimatı yapmadığı takdirde … … bu durumda kaybettiği kazancı bütünüyle tazmin etme hakkına sahip olacaktır.” denilmiştir.
Davacılar vekili tarafından sunulan 12.06.2017 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; … ‘nin alıcı, Tarla Bitkileri üreticileri Birliği’nin satıcı olduğu, sözleşmenin konusunun aylık asgari 50, azami 150 veya daha fazla konteyner tavukayağı teslimi olduğu, konteyner başına yaklaşık olarak 25 ton ağırlıkta piliç ayağı olarak belirtildiği, birim fiyatın 240-Euıo olarak kararlaştırıldığı, sipariş aşamasında sipariş edilen malın % 100 tutarının ödemesi, siparişten 7 gün içinde yapılacağı, mallar sevk edildikten sonra fatura ve sözleşmede belirtilen orijinal belgelerin teslim edilmesi gerektiği, sözleşmenin Ceza-i Müeyyide başlıklı 4. Maddede;”Satıcının teslimde kusuru olduğu takdirde, alıcının kar kaybının tamamını ve yasal faiz ile birlikte telafi hakkı doğacaktır…. “denilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; sözleşmelerle kararlaştırılan tavuk ayaklarının davalılar tarafından davacıya teslim edildiğine yönelik bir kaydın, bilgi ve belgenin dosyasına sunulmadığı, sözleşme muhteviyatının ihracat islemeleri için Gümrük Müdürlüğüne davalı yanların başvurmadıkları, davalı … ve İktisadi İşletmesinin ticari defterlerinin İncelenmesinde: taraflar arasındaki herhangi bir ticari ilişkinin defterlere yansımadığı, davacılarla ilgili herhangi bir kaydın defterlerde mevcut olmadığı, davalı … ve İktisadi İşletmesinin karar defterlerinde dava konusu alım satıma ilişkin herhangi bir kararın bulunmadığı, davalı tarafın sözleşmeyle kararlaştırılan edimlerini yerine getirmediği, taraflar arasında tanzim olunan 12.04.2017 tarihli sözleşme kapsamında … tarafından 13.04.2017 tarihinde … ‘un …. İBAN nolu hesabına 20.000,00 Euro gönderilmiş olduğu, 53 Euro havale masrafı ödendiği, … aracılığı ile … ‘a 20.04.2017tarihinde 20.000,00 Euro gönderilmiş olduğu işlem masrafının 43,50 Euro olduğu, … … şirketi tarafından 02.05.2017 tarihinde …’a 15.000,00 Euro gönderilmiş olduğu işlem masrafının 23,00 Euro olduğu, … … şirketi tarafından 30.05.2017 tarihinde …’a 20.000,00 Euro gönderilmiş olduğu işlem masrafının ise 20,00 Euro olduğu. 12.04.2017 tarihli sözleşmeden kaynaklı olarak yapılan ödeme miktarının 75.000,00 Euro olduğu, yapılan işlem masrafının ise 139,50 Euro olduğu, mahrumiyetine yönelik olmak üzere yurtaışı tavuk bacağı satımı konusunda uzman bir bilirkişinin bilirkişi heyetine dahil edilmesi gerektiği, davalılarca masraf yapıldığına yönelik kayıtların dosyaya kazandırılması halinde yeniden değerlendirme yapılabileceği bildirilmiştir.
İtirazlarda dikkate alınarak bilirkişi kurulundan alınan ek raporda özetle; davalı …’in 12.04.2017 tarihli sözleşme ile kararlaştırılan edimlerini yerine getirmediği, bu sözleşmeden kaynaklı olarak davacı … tarafından yapılan ödeme miktarının 75.000,00€, işlem masrafının ise 139,50-€olduğu, hukuki değerlendirmesi Mahkemeye ait olmak üzere; davacı …’nin kar mahrumiyetinin; Müşteri … hakkında 10 konteyner tavuk bacağı sebebiyle, 106.436,08-€, aylık en az 50 konteyner mal teslim etme yükümlülüğü sebebiyle 5.510.234,40-€, Müşteri … … hakkında, 5 konteyner tavuk bacağı sebebiyle 50.093,04-€ olarak hesaplandığı, davacı tarafın delil dilekçesinin ek 4’ü olarak dosyaya ibraz ettiği masraf listesinin Türkçe tercümesi ve dayanak belgeleri dosya içerisinde bulunmadığından bu hususta hesaplama yapılamayacağı bildirilmiştir.
Mahkememizin tensip zaptı 8 nolu ara kararı ile davacılar vekiline davalı …’nin adresini bildirmek üzere 1 hafta kesin süre verilmesine, adres bildirildiğinde bu davalıya dava dilekçesi ve tenzip zaptının tebliğine, davalı …’nin adresi bildirilmediği taktirde HMK 119/2 maddesi uyarınca bu davalı yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususlarının ihtaratına karar verildiği, tensip zaptının davacı vekiline tebliğ edildiği halde adresi bildirilmediğinden davalı … yönünden davanın açılmamış sayılmasına,
Davalı … … Tarımsal Üretim Paz. San.ve Tic.A.Ş.’nin dava konusu sözleşmelerde yer almadığı, sırf bu davalıya ait tesisinin davacı taraf ve diğer davalılarla birlikte gezdirilmesi nedeniyle davalı … … Tarımsal Üretim Paz. San.ve Tic.A.Ş.’nin davacı tarafın uğramış olduğunu iddia ettiği maddi ve manevi zararlardan sorumlu tutulamayacağı kanaatine varıldığından davalı … … Tarımsal Üretim Paz. San.ve Tic.A.Ş.’nin hakkındaki davanın reddine,
Davacı … …. dava konusu sözleşmelerde taraf olmadıklarından bu sözleşmelere dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talep edemiyeceklerinden bu davacıların açmış oldukları maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine,
Davacı şirket ile davalı … arasında tavuk ayağı alımı konusunda 12/04/2017 ve 12/06/2017 tarihli sözleşmelerin yapıldığı, 12/04/2017 tarihli sözleşme kapsamında davacı Şirket tarafından davalı …’a peşinat olarak toplamda 75.000,00€uro ödeme yapılmış olduğu davalı …’un kabulündedir.
Davalı …’un vekili, müvekkili …’un sözleşmeleri Türkiye …’ni temsilen imzaladığını, taraflar arasında ki sözleşmeler de ödeme şekli belirli olmasına rağmen bizzat davacının davalıya gönderdiği e-mail’ inde sipariş formların da siparişten 7 gün içerisinde ödemelerin tamamının davacı tarafça yapılacağı, ödeme yapıldıktan sonra malın 14 gün içinde gemiye yükleneceğinin kabul edildiğini, bu şekilde taraflar arasında ki sözleşmenin ödemeye ilişkin ve mal teslimine ilişkin özel şartlarının yine taraflarca zımnen değiştirildiğini, sipariş formlarından görüleceği gibi davacı tarafın 05.07.2017 tarihinde 150.000 Euroluk, 12.06.2017 tarihinde 120.000 euroluk, 25.06.2017 tarihinde 300.000 euroluk siparişler geçtiğini, davacı tarafın sipariş geçilen ürünlerin bedellerini 7 gün içinde ölemediğini bu nedenle alıcının temerrütünün olduğunu ileri sürmüştür.
Dosya kapsamına, toplanan delillere, iddia, savunma, bilirkişi raporuna, Türkiye …’nin tüzüğüne göre; davalı birliğin yönetim kurulunun ticari faaliyette bulunma yetkisinin bulunmadığı, dolayısıyla davalı …’un birlik adına böyle bir sözleşme imzalama yetkisinin bulunmadığı, davalı …’nin iktisadi işletmesinin 03/05/2018 tarihinde tescil edildiği, dava konusu sözleşmelerin ise 2017 yılı içerisinde imzalanmış olduğu dolayasıyla dava konusu sözleşmelerin davalı birliğin iktisadi işletmesi adına yapılmadığı bu konuda bir iddianında mevcut olmadığı, bilirkişi raporuna göre, davalı birliğin ve iktisadi işletmesinin defter ve kayıtlarında davacı tarafça iddia edilen ticari ilişkinin defterlere yansımadığı, sözleşmelerin birliğin kabulünde olmadığı anlaşıldığı, davalı …’un imzalamış olduğu dava konusu sözleşmelerin geçersiz olduğu, davalı … bağlamayacağı kanaatine varıldığından davalı … hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine,
Geçersiz sözleşmeler uyarınca karşı tarafa verilenlerin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince karşı taraftan talep edilebileceği, 12/04/2017 tarihli sözleşme kapsamında davacı şirket tarafından davalı …’a peşinat olarak toplamda 75.000,00 €uro ödeme yapılmış olduğu, ayrıca söz konusu ödemeler için toplamda yapılan işlem masrafının ise 139,50 Euro olduğu, davalı … tarafından almış olduğu ödeme karşılığında davacı tarafa tavuk bacağı teslim edilmediği, davacı tarafın ödemiş olduğu 75.000,00€uro ve işlem masrafları olan 139,50 Euro olmak üzere toplam 75.139,50 Euro tutarı dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı …’tan talep etmekte haklı olduğu, davacı şirketin basiretli bir tacir gibi davranmadığı, davalı birlik adına böyle bir sözleş yapma yetkisi bulunmadığı halde davalı … ile böyle bir sözleşme yapan davacı şirketin, geçersiz olan sözleşmelerin yerine getirilmemesinden kaynaklanan kar kaybı yada cezai şart talep edemeyeceği, davacının müşterilerine karşı yükümlerini yerine getirmemiş olması nedeniyle oluşacak zararını talep edemeyeceği kanaatine varıldığından davalı … hakkındaki davanın kısmen kabulüne dair aşağıda yazılı kararın verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan REDDİNE,
2-Davalı … … Tarımsal Üretim Paz. San.ve Tic.A.Ş.hakkındaki davanın REDDİNE,
3-Davacı ……. açmış oldukları maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE,
4-Davalı … hakkındaki davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
5-Davacı şirketin, davalı … hakkındaki davasının KISMEN KABULÜNE, 75.139,50 Euoro nun 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca dava tarihinden itibaren devlet bankalarının Euro cinsinden açmış oldukları 1 yıllık mevduata uyguladıkları en yüksek faizi ile birlikte davalı … … alınarak davacı şirkete verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
6-Alınması gerekli 27.149,66 TL harcın peşin ve ıslahla alınan 56.534,77 TL harçtan mahsubu ile kalan 29.385,11 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde davacı şirkete iadesine,
7-Davacı tarafından yatırılan ve peşin harca sayılan 27.149,66 TL harç tutarının davalı …’tan alınarak davacı şirkete verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 4.500,00 TL bilirkişi ücreti TL 387,20 TL tebligat, müzekkere gideri olmak üzere toplam 4.923,10 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 760,50 TL’sinin davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-AAÜT uyarınca belirlenen 58.642,71 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
10-AAÜT’nin 13/4.maddesi uyarınca maddi tazminat talebinin reddi nedeniyle belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı …’a verilmesine,
11-AAÜT uyarınca davanın husumetten reddi nedeniyle 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak kendisini vekille davalı … Birliğine verilmesine,
12-AAÜT uyarınca davanın reddi nedeniyle 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak kendisini vekille temsil ettiren …ne verilmesine,
13-AAÜT uyarınca alacak davasının reddi nedeniyle 5.289,80 TL, manevi tazminat isteminin reddi nedeniyle 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
14-AAÜT uyarınca alacak davasının reddi nedeniyle 5.289,80 TL, manevi tazminat isteminin reddi nedeniyle 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
15-Davalılar tarafından masraf yapılmadığından hükmedilmesine yer olmadığına,
16-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair davacı vekili, davalı … AŞ.vekili davalı … ve Tarla Bitkileri vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile karar verildi.27/10/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza