Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/130 E. 2021/201 K. 08.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/130 Esas – 2021/201
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/130 Esas
KARAR NO : 2021/201 Karar

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI : 1- …

VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av….

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 08/03/2021
KARAR YZL. TRH. : 08/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; şirketleri tarafından … İli, … İlçesi … Mahallesi …caddesinde 5126 ada, 2 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde kat karşılığı inşaat yaptığını, davalı kurumun belirtilen taşınmaz için kendilerinden kanal katılım payı adı altında inşaat ruhsatı alma aşamasında 6.403,00 TL tahsilat yapıldığını, yapılacak inşaat alanıyla ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığından 21/01/2016 tarih ve 61979277/2654/1185 sayılı riskli yapı belgesi aldıklarını, riskli yapı alanı ilan edilen yerlerin 2464 sayılı kanunun 6.maddesi gereğince muaf tutulan vergi, resim ve harç benzeri ücretlerden olduğunu, kanal katılım payının da bu ücretlerden biri olduğunu belirterek, şirketinden haksız olarak alınan 6.403,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 07.09.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle, iş bu dava dilekçesini kısaca özetledikten sonra, usule ait görüşlerini belirttiği ve davalı Ahmet Yılmaz’ın şirket adına iş bu davayı açma yetkisinin olmadığını, davacı yanın talebinin kabul edilebilir olmadığını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ait yazıya göre herhangi bir muafiyetin olmadığını, … Tarifeler Yönetmenliğinin iptal edilen 39. Maddesinin esası etkiler durumda olmadığını, anılan bedelin 2464 sayılı yasanın 87. Ve 88. Maddelerine uygun olarak davacı yandan talep ve tahsil edildiğini, bu bedelin iadesinin söz konusu olmadığını, bu konuda 2464 sayılı yasanın 87. Ve 88. Maddelerini aynen tekrarladığı, şantiye aboneliğinde alınan avans şeklindeki ilk bedelin arsa emlak vergi değerinin %2 sini geçmeyecek bir şekilde hesaplandığını, davacı yanın bu hizmetten yararlanan ilk malik olduğunu vurgulayarak iş bu davanın reddi ile, yargılama giderleri ile birlikte vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep ettiği saptanmıştır.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava davacı tarafça davalıya ödenen kanal katılım payı ödemesinin iadesine ilişkindir.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından gönderilen davacı … … ‘ın konutunun bulunduğu … İlçesi … Mahallesi … Caddesinde Bulunan … Ada … Nolu Parsel adresinde yapılmış olan altyapı çalışmalarına ilişkin tüm bilgi ve belgeler, yapı ruhsatı alınma aşamasında yükleniciden alınan kanal katılım bedeline dair makbuz, taraflar arasında ödemelerin ne şekilde yapılacağına dair varsa protokol örneği, davacının …ile arasında yapılmış olan su ve altyapı kullanımına ilişkin sözleşmeler, davacının yapı ruhsatına, su ve altyapı kullanımı başvurusuna ilişkin belgeler, yapı ruhsat belgesinin örneği, kanal katılım payının davacının hangi başvurusunda ve hangi aralıklarla tahsil edildiğine dair bilgi ve belgeler Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Dosya bilirkişiye tevdii edilmiş olup, 25/01/2021 tarihli raporda özetle; yapmış olduğu inceleme/değerlendirme sonrasında iş bu davaya konu olan … … … mahallesinde imarın 52126 ada-2 sayılı parselini oluşturan imarlı arsanın esas maliklerinin dava dışı arsa sahibi olan… ve ortakları olduğunu, davacı şirketin kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre bu parsel üzerindeki eski riskli bir binayı yıkarak yerine A ve B bloktan oluşan 52+1 = 104 mesken+2 kapıcı dairesi inşa eden yüklenici bir şirket olduğunu, 6704 sayılı yasanın 24. Maddesi ile yapılan değişiklik sonrası, 6306 sayılı yasanın 10. Maddesine istinaden “………sadece kullanım maksatlı değişiklikleri ile yapı alanlarındaki artışlar için hesaplanan harç ve ücret farkları alınır…….” hükmüne göre davalı idarece anılan adres için tesis edilen şantiye suyu aboneliği sırasında davacı şirketten 20.07.2016 tarih ve 286067 sayılı makbuz ile talep ve tahsil edilen 6.403,35-TL tutarındaki bedelin hesaplama şeklinin abonelik tarihinde geçerli-yürürlükte olan mevzuat-yasa ve Yargıtay İçtihatlarına uygun olduğunu, davalı idarenin bu konuda peşin ödeme yapıldığında tahsil edeceği bedelden %25 indirim yapması gerekir iken bu indirimi yapmadığını, davacı tarafın bu hesaplama sırasında belirlenecek bedeli ilgili …veznesine peşin ödeyeceğini açıklamamış olması sonrasında davacı tarafından bu işlem sırasında toplamda her iki tarafın eşit kusurlu hareketi nedeni ile davacıdan 1.600,84-TL tutarındaki bir bedelin fazladan talep ve tahsil edildiğini, davacı tarafın bu dava ile, bu işlem sırasında kendisinden fazladan talep ve tahsil edilen 1.600,84-TL tutarındaki bedelin iadesini talep edebileceğini, davacı tarafın riskli yapılara işaret ederek harç ve vergi alınmaması gerektiğini beyan ederken eski-riskli binanın yıkımı sonrası burada yeni imar durumuna göre oluşan/oluşacak olan nitelik ve vasıf değişikliğine işaret etmediğini, anılan parseldeki riskli/eski bir yapının yıkımı sonrası burada, bu parsel üzerinde 19.66,00m2 lik bir inşaat alanına sahip olan-olacak olan 104 bağımsız bölüm + 2 kapıcı dairesinden oluşan 2 bloklu bir site inşaatına vurgu yapmadığını, davacı tarafın bu konudaki talebinin kısmen de olsa yerinde olmadığını, davacı tarafın iş bu dava ile iadesini talep edebileceği bedelin sadece yasa gereği peşin ödemelerde uygulanması gereken %25 lik orana karşılık gelen = 1.600,84-TL olduğunu belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde; davalıya ödenen kanal katılım payı ödemesinin iadesine ilişkin uyuşmazlıkta, 20.07.2016 tarih ve 286067 sayılı makbuz ile talep ve tahsil edilen 6.403,35-TL tutarındaki bedelin hesaplama şeklinin abonelik tarihinde 2464 sayılı yasanın 87,88,89 maddeleri, …tarifeler yönetmeliği uyarınca uygun olduğu, davalı idarenin bu konuda peşin ödeme yapıldığında tahsil edeceği bedelden %25 indirim yapması gerekir iken bu indirimi yapılmadığı anlaşılmakla hükme elverişli bilirkişi raporu kapsamında davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
(Mahkememizce verilen kararda reddedilen miktarın 4.802,16-TL olduğu anlaşılmaktadır. (HMK 341/1) Karar tarihi itibariyle, miktar ve değeri 5.880,00TL’yi geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.(HMK 341/2) Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda 5.880,00TL’lik kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir.(HMK 341/3) Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 5.880,00TL’yi geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz.(HMK 341/4) bu kapsamda verilen kararın davacı yönünden kesin olduğu görülmekle gerekçeli kararda bu husus düzeltilmiştir.)
HÜKÜM :Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 1.600,84-TL’nin 20/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alınması gerekli 109,35-TL harçtan peşin alınan 437,39-TL’nin mahsubu ile arta kalan 328,04-TL’nin kararın kesinleşmesine müteakip davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 109,35-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan başvuru harcı, bilirkişi, tebligat, müzekkere gideri olmak üzere toplam1.023,90-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 255,97-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-AAÜT uyarınca belirlenen 1.600,84-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-AAÜT uyarınca belirlenen 1.600,84-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda davacı yönünden kesin, davalı yönünden HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
E-İMZALIDIR

Hakim …
E-İMZALIDIR