Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/875 E. 2021/852 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/875 Esas – 2021/852
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/875 Esas
KARAR NO : 2021/852

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ : 17/11/2021
KARARYAZ.TRH: 18/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… … Yapı Malzemeleri Pazarlama İnşaat Tarım Ve Hayvancılık Sanayi A.Ş. ile davalı … Seramik İnş. Malzemeleri Pazarlama Ticaret A.Ş. arasında inşaat malzemeleri alım satım bağlantısı olduğunu, bu anlaşmaları gereğince davacı … Yapı Malzemeleri Pazarlama İnşaat Tarım Ve Hayvancılık Sanayi A.Ş. davalı … Seramik İnş. Malzemeleri Pazarlama Tic. A.Ş. çek olarak ön ödemelerde bulunduğunu ve davalı şirketin de davacı şirketin siparişleri doğrultusunda mal gönderildiğini, davalı şirketin bu bağlantı satış sözleşmesi gereğince, davalı şirkete vermeyi taahhüt ettiği teslimatları önce muadil veya benzer ürünler olarak göndermeye başladığını ve sonrasında ise 2014 yılı başlarından sonra hiç gönderilmediğini bunun üzerine davalı şirkete değişik tarihlerde yazılı uyarılarda bulunulduğunu fakat bu uyarıların hiç bir sonuç vermediğini. Edimlerini yerine getirmeyen davalı şirketten tahsil ettiği davacı şirkete ait çek bedellerini iade etmesini istendiğini ancak bu taleplerinin de yanıtsız kaldığını ,borcun ödenmemesi üzerine cari hesap ekstresi ile gözüken alacağın tahsili amacıyla borcu şirket aleyhine 08.11.2016 tarihinde … Müdürlüğünün … sayılı icra takip dosyası ile icra takibi başlatılttığını davalı şirketin ödeme emrinin tebliğini müteakip yetkiye , borca , faize ve oranına itiraz da bulunduğunu ve takip durduğunu borcun bugüne kadar ödenmemesi nedeniyle davalı şirketin kötü niyetli zaman kazanmaya yönelik itirazın iptali ve takip devamı.
” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde özetle ” kabul anlamına gelememek kaydıyla huzurda görülmekte olan davanın zamanın aşamasına uğramış olan alacak kalemlerine karşı zaman aşımı definde bulunulduğunu davacı şirketin , davalı şirketten talep ettiği borcu kabul etmediklerini, müvekkil şirketin muhasebe defter ve kayıtların incelenmesinden anlaşılacağı üzere alacaklıya karşı borçların bulunmadığını müvekkil şirketin asıl alacak borcu bulunmadığı için ödenecek faiz borcunun bulunmadığını, faiz oranın fahiş olduğunu bu nedenle müvekkil şirkete gönderilen ödeme emrindeki asıl alacağa bu asıl alacaktan kaynaklanan takibin ferilerine haklı bir şekilde itiraz edildiğini davanın reddini” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara … Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının tetkikinde takip alacaklısının davacımız, takip borçlusunun davalımız,takip konsunun cari hesap istirdadından kaynaklı 58.495,70 TL asıl,13077,85 TL faiz olmak üzere toplam 71.573,55 TL nin tahsili olduğu, 14/11/2016 tarihli borçlu itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Tarafların Ba Bs formları getirtilmiştir.
Mahkememizce davacı defter ve kayıtları ve dosya üzerinde yaptırılan inceleme üzerine alınan 27/11/2019 tarihli rapor ve 05/10/2020 tarihli ek raporda “Davalı ile ticari alım-satım ilişkisi mahkemenize ibraz edilen cari hesap ekstresindeki gibi 01.07.2020 tarinde alınan 250.000 TL tutarındaki çek ile başlamamış olup tarafımızca temin edilen muavin defter dökümünden de anlaşılacağı üzere 07.01.2013 tarihindeki 200.000 TL tutarındaki çek çıkışı ile başlamış olduğu ve 250.000 TL tutarındaki çekin verilmesiyle birlikte mevcut bakiye 406.312,01 TL borç bakiyesi vermek suretiyle davacıdan alacaklı duruma geldiği, Yine 2013 yılında mahkemenize sunulan cari hesap ekstresindeki hesap hareketleri (alım-satım, ödeme işlemleri) ile tarafımızca temin edilen muavin defter dökümündeki hesap hareketleri arasında tutarsızlığın mevcut olduğu, mahkemenize ibraz ettiğimiz ilgili yevmiye kayıtlarından da görüleceği üzere mahkemenize ibraz edilen belgelerden daha fazla alım-satım ve ödeme işlemleri sözkonusu olduğu, 06.09.2013 tarihinde … Bankasından yapılan ödeme dekontunun fotokopisi mahkemenize ibraz edilmesine karşın davacı …-1 Yapı Malzemeleri Pazarlama İnşaat Tarım ve Hayvancılık Sanayi A.Ş.’nin yevmiye defter ve kayıtlarına alınmayıp muhasebeleştirilmediği, 31.12.2013 tarihli 8378 no.lu yevmiye maddesi tekrar incelendiğinde 508.113,71 TL ‘virman’ açıklamasıyla yapılan muhasebe kaydında alacaklandırılmak suretiyle 320-Satıcılar Hesabı davalıya karşı borçlu olarak hesap kapatılmıştır ancak karşı hesabın ne olduğu fatura mı düzenlendiği yada herhangi bir ödeme mi yapıldığı veyahut başka bir hesaptan mı virman yapıldığı defter kayıt ve belgelerinden anlaşılamamaktadır. Bu kaydın doğruluğu ya da geçerliliği yüce mahkemenizin takdirindedir.Bu farklılıklar neticesinde; tarafımızca temin edilen muavin defter dökümünde 2013 yılı kapanış bakiyesi 106.447,81TL alacak bakiyesi vermek suretiyle davalıya karşı borçlu olarak kapatılarak yevmiye defterinde muhasebeleştirildiği ancak mahkemenize sunulan cari hesap ekstresinde bu rakam 508.097,01 TL borçlandırılmak suretiyle davalıdan alacaklı görünmekte olup tutarsızlığın söz konusu olduğu, 2014 yılı defter ve kayıtlar incelendiğinde ise; tarafımızca temin edilen cari hesap ekstresi ile defter kayıtlarında da bir uyumsuzluğun mevcut olduğu; 320-SATICILAR HESABI Mahkemenize sunulan 2014 yılına ait cari hesap ekstresindeki açılış bakiyesi 508.097,01 TL borç bakiyesi vererek davalıdan alacaklı olarak görünmesine karşın 20.01.2014 tarihli ‘virman fişi’ açıklamasıyla 401.649,20 TL alacaklandırılmak suretiyle davalıdan olan alacağı 106.447,81 TL düşürülmüştür ki böyle bir işleme dair defter kayıt ve belgelerde herhangi bir muhasebe kaydı tespit edilemediği gibi tarafımızca temin edilen muavin defter dökümündeki açılış rakamlarında uyumsuzluğun söz konusu olduğu, 21.03.2014 tarih ve 748016 no.lu iade faturası mahkeminize ibraz edilmiş ve cari hesap ektresinde mevcut olmasında rağmen yevmiye defterinde ilgili faturaya ait herhangi muhasebe kaydının tespit edilemediği, Muavin defter dökümünde 30.06.2014 tarihindeki ‘… Seramik Ve Gıda…’ açıklamasıyla 151.000 TL borçlandırılmak suretiyle davalıya olan borç 5.874,00 TL ye düşürülmüş görünmekle birlikte bu işlemin muhasebe kaydı yevmiye defterinde mevcut olmayıp neden kaynaklı olduğu yine defter bilgi ve belgelerden anlaşılamadığı, Yine muavin defter dökümünde 30.09.2014 tarihinde 5.874 TL ‘kapatma’ açıklamasıyla borçlandırılmak suretiyle borç sıfırlanmış görünse de yine ilgili muhasebe kaydı yevmiye defterinde mevcut olmadığı, 120-ALICILAR HESABI Muavin defter dökümünde 30.09.2014 ‘kapatma’ açıklamasıyla yapılan 925,25 TL alacaklandırmak suretiyle yapılan ters kayıtta bakiye sıfırlanmış ancak ilgili muhasebe kaydı yevmiye defterinde tespit edilemediği, 2014 yılı sonu itibariyle 320-Satıcılar Hesabı’nın sıfırlanarak kapatıldığı, 120- Alıcılar Hesabının ise 787,50 borç bakiyesi vererek davalıdan alacaklı olarak kapatılarak muhasebeleştirildiği, Muhasebeleştirilerek Ticari defterlere kaydı yapılmayan fatura ve ödemelerin geçerliliği ve delil teşkil edip etmediği yüce mahkemenizin takdirindedir. Davacı …-1 Yapı Malzemeleri Pazarlama İnşaat Tarım ve Hayvancılık Sanayi A.Ş.’nin 2013, 2014 yıllarına ait resmi defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığı ancak Mahkemenize sunulan cari hesap ekstresi ile tarafımızca temin edilen muavin defter dökümlerinin birbirleriyle uyuşmadığı gibi resmi defter kayıtlarının birbirini doğrulamadığı …” denildiği görülmüştür.
Mahkememizce alınan 17/06/2021 tarihli raporda “…Dosya kapsamında anlaşılan , davacı, davalıdan mal almak için anlaştıkları 07.01.2013 tarihinden 30.09.2014 tarihine kadar ticari ilişkinin devam ettiği , davacı mal alımları için çek verdiği davalının edimini yerine getirmediğini bundan kalan alacağın istenmesinden kaynaklandığı. İcra dosyası ekinde sunulan cari hesap ekstresinin incelenmesi neticesinde: cari hesap ekstresinde davalının 2013 yılından 2014 yılına 106.447,81 TL alacağı devir ettiği , 23.01.2014 tarihinde 19.051,62 TL, 28.01.2014 tarihinde 23.405,08 TL , 18.02.2014 tarihinde 8.921,43 TL , 21.04.2014 tarihinde 29,50 Mal aldığı, (106.447,81+19.051.62+23.405.08+8.921,43+29.50 )= 157.855,44 TL davalının alacağı ulaştığı davacının 151.981,44 TL ödemesi düşüldüğünde (157.855,55-151.981.44)=5.874,00 TL olması gerekirken İcra takibi cari hesap ekstresinde davalının 106.447,81 TL alacağı ,davacı kendi alacağı gibi hesaplama yaptığı, 106.447,81 alacağı varmış gibi cari hesap ekstresi düzenlendiği davalıdan almış olduğu (106.447,18 -19.051.62-23.405.08-8.921,43-29.50) =düşerek =55.040,18 TL ulaştığı davalıya iade ettiği (757,34+981.44+929.25+787,50)=3.455,53 eklenmesi neticesinde 55.040,18= 58.495,70 TL icra takibi miktarına ulaştığı. Davacının muavin kayıtları sabit olmak üzere: Davalıya 07.01.2013 tarihinden 30.09.2014 tarihleri arasında 1.855.736,19 TL mal aldığı bunun karşılığında 1.849.862,19 TL ödeme yaptığı 30.09.2014 tarihi itibariyle davalıdan (1.855.736,19-1.849.862,19)= 5.874,00 TL davalıya borçlu olduğu. Yukarıda veriler birlikte değerlendirildiğinde : Davacının cari hesapları ticari defter kayıtları , davalıya 5.874,00 TL borcunun bulunduğu , İcra takibi ekinde bulunan cari hesap ekserisine göre 58.495,70 TL davalıdan alacaklı olduğu, iki cari hesap arasındaki farkın 2013 yılından 2014 yılına devir eden 106.447,81 TL davalının alacağının , davacı kendi alacağı gibi düşünerek hesaplanmasından kaynaklandığı anlaşıldığı ” denildiği görülmüştür.
Davalının ticari defter ve kayıtları ve dosya içerisinde mevcut raporlar üzerinde talimat yolu ile inceleme yaptırılmış alınan raporda “…Davalı şirketin 2013 – 2014 ve 2015 yıllarna ait ticari defterlerin sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu anlaşıldığı, Davacı tarafından İcra dosyası ekinde sunulan cari hesap ekstresi ile dava dosyasında bulunan bilirkişi raporununda 320 Satıcılar cari hesap ektresinin incelenmesi neticesinde: davalının 2013 yılından 2014 yılına 106.447,81.-TL alacak olarak devir ettiği, Davalı tarafından sunulan 120 Alıcılar cari hesap ekstresinin incelenmesi neticesinde: davacının 2013 yılından 2014 yılına 106.219,57.-TL alacağı devir ettiği, Davacı ile davalı tarafın 31.1.2.2013 devir bakiyelerindeki farkın 401.665,90.-TL olduğu, bu farkın sebebinin ise; dava dosyasındaki bilirkişi raporlarında; davacı ile davalı tarafın 31.12.2013 tarihli 8378 no.lu yevmiye maddesi incelendiğinde 508.113,71.-TL. ‘virman’ açıklamasıyla yapılan muhasebe kaydında alacaklandırılmak suretiyle 320-Satıcılar Hesabı davalıya karşı borçlu olarak hesap kapatılmıştır ancak karşı hesabın ne olduğu faturamı düzenlendiği yada herhangi bir ödememi yapıldığı veyahut başka bir hesaptan virman yapıldığı defter kayıt ve belgelerinden anlaşılamadığı, Tarafların 31.12.2014 tarihli itibariyle; davacı şirketin davalıdan 58.495,70.-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin ise davacıya 58.267,47.-TL borçlu olduğu farkın ise 228,24.-TL olduğu, Davacı tarafından davalı aleyhine Ankara … Müdürlüğü’nün 08.11.2016 tarih ve … Esas dosya ile 58.495,70.-TL ilamsız takip başlattığı, Davacı tarafından talep tarihi itibariyle 13.077,85.-TL işlemiş faiz talebi ise dava dosyasında bulunan belgelerin tetkikinden davacının davalıyı temerrüde düşürdüğü tespiti yapılamadığı için davacının işlemiş faiz talebi Sn Mahkemenin takdirlerinde bulunduğu, Dava dosyasında bulunan davacıya ait ticari defterlerde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda; Cari hesap muavin dökümlerindeki yevmiye maddeleri ile resmi defterlerdeki yevmiye maddelerinin birbirleriyle uyuşmadığı tespiti nedeniyle davalının ticari defterlerindeki davacıya 58.267,47.-TL borcunun bulunduğu” belirtildiği görülmüştür.

DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalıya alınacak mallar karşılığı ödemede bulunulduğu, malların davacıya teslim edilmemesi nedeniyle davacının davalıda kalan bakiye alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş olup;
Taraflar arasında 2013 yılında başlayan mal alım satımına dayalı ticari ilişki bulunduğu, icra takip tarihi itibariyle; davacı şirketin ticari defter kayıtları uyarınca davacı şirketin davalıdan 58.495,70.-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin ticari defter ve kayıtları uyarınca davalı şirketin ise davacıya 58.267,47.-TLı borçlu olduğu, farkın ise 228,24.-TL ı olduğu, itibar edilen davalı ticari defter ve kayıtları uyarınca davacının davalıdan 58.267,47.-TL ı alacaklı bulunduğu, tarafların ticari defter ve kayıtları mahkememizce itibar edilen davanın tüm taraflarının defter ve kayıtlarına dayalı talimat bilirkişi raporu ve dosya içeriği ile anlaşılmakla, taraflar arasındaki ilişkinin mal alışverişinden kaynaklı olması TBK nun 146 m uyarınca alacağın 10 yıllık zaman aşımına tabi olup, icra takip tarihi itibariyle zaman aşımının gerçekleşmediği davalının zaman aşımı itirazı yönünden gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacını davasının kısmen kabulüne,
Davalının … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki itirazının kısmen iptaline, takibin 58.267,47-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, bakiye talebin reddine,
Asıl alacak tutarı 58.267,47-TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.980,25 TL harçtan, dava açılışında alınan 864,43 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 3.115,82 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 282,43 TL tebligat ,müzekkere gideri, 2.200,00 TL bilirkişi ücreti, toplamı 2.482,43 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.020,69 TL’si ile dava açılışında alınan 900,43 TL harç toplamından oluşan 2.921,12 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 8.374,77 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/11/2021