Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/812 E. 2021/238 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2017/812 Esas
KARAR NO : 2021/238




DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2017
KARAR TARİHİ : 16/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili şirketten mal alımı yaptığını ve buna karşılık mal bedellerini ödemediğini , bunun cari hesapta acıkça görüldüğünü , cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili için Ankara…İcra Müd. 2017/4178 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı firma tarafından söz konusu takibe, yetkiye itiraz edildiği ve itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu, alacağın para alacağı olması nedeni ile yetki itirazının yerinde olmadığını Ankara İcra dairelerinin yetkili olduğunu ve yapılan itirazın haksız ve kanuna aykırı olduğunu bildirerek itirazın iptali ve %20den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı cevap dilekçesinde özetle; takibin yetkisiz mahkemede yapıldığı ve davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin HMK’nın 6. Maddesi gereğince Çarşamba Asliye Hukuk ( Ticaret Mahkemesi sıfatıyla ) mahkemesi olduğunu, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, davacı ile davalı arasında her hangi bir akdi ilişki olmadığını bu nedenle kendisinden talep edilen paraları kabul etmediğini bildirerek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava, itirazın iptali davası niteliğindedir.
İİK’nun 50. Maddesi gereğince ” Para ve teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulu Muhakemeleri Kanunun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile uygulanır.” HMK 6. mad. hükmü gereğince ” genel yetkili mahkeme , davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. HMK 7. Mad. Hükmü gereğince “davalı birden fazla ise dava , bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir “, aynı Kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Ayrıca Türk Borçlar Kanunu 89. (eski B.K’nın 73.) maddesi gereğince para borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan, davacının yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. Dosyada mevcut belgelerden davacının adresinin ” … Sanayi Sitesi …. Sok. No … … … / … olduğu anlaşılmakta olup icra takibinin davacının yerleşim yeri mahkemesinde yapıldığı anlaşıldığından davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Ankara…İcra Müdürlüğü’nün 2017/ 4179 sayılı dosyası incelenmiş ; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap alacağına dayanarak 5.528,53TL asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçluya örnek 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun, icra dairesinin yetkisine, borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafından taraflar arasındaki akdi ilişki red edilmiş olmasına rağmen davacı tarafından davalıya 2015- 2016 yıllarında kesilen irsaliye faturaları ile davalı tarafından kredi kartı ile yapılan ödemelere ait ödeme slipleri dosyaya ibraz edilmiş , tüm irsaliye faturalarında davalının kaşesinin bulunduğu görülmüştür.
Dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda özetle : davacının 2015-2016 yıllarına ait Yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı ancak tutulması zorunlu 2015 – 2016 yıllarına ait Kebir ve Envanter defterlerinin sunulmadığı bu nedenle bunlara ait açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapılıp yapılmadığının anlaşılamadığı, davacının 2017 yılına ait tüm defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı, davalının 2015-2016-2017 yıllarına ait yevmiye ve envanter defterlerinin dosyaya sunulduğu, yevmiye defterlerinde kayıtların ana hesap bazında tutulduğu bu nedenle değerlendirme yapılamadığı, 2016-2017 yıllarına ait onaylı kebir de terleri ibraz edildiğinde tekrar değerlendirme yapılabileceği ,
Davacının defter ve kayıtlarına göre ; 09.11.2015 tarihinden 20.02.2017 tarihine kadar davacı tarafından davalıya 45 adet toplamda 26.815,55TL tutarında fatura düzenlendiği, davalı tarafından 26 adet toplamda 14.560,02TL kredi kartı ile, 12 adet toplamda 6.727,00TL nakit olmak üzere 21.287,02TL ödeme yapıldığı, 20.02.2017 tarihi itibarıyla davalının davacıya 5.528,53TL borçlu olduğu, 07.10.2016 tarihlinde tarafların imzasını taşıyan mukatabakat mektubu ile davalının davacıya 5.528,54TL borçlu olduğu konusunda mutabakata varıldığı görüş ve kanaati bildirilmiş ; bilirkişi raporu mahkememizce yeterli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, takip tarihi itibarıyla davacı şirketin davalıdan 5.528,54TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafından Ankara…İcra Müdürlüğünün 2017/4179 sayılı dosyasına yönelik itirazın iptali ile 5.528,53TL asıl alacak üzerinden takibin devamına
Asıl alacak olan 5.528,53 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %9 ‘u geçmemek üzere yasal faizi işletilmesine,
2- Kabul edilen 5.528,53TL üzerinden İİK ‘nun 67/2. ve 4 . Maddesi hükmü gereğince % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 377,65TL harçtan peşin yatırılan 94,42TL nin mahsubu ile bakiye 283,23TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir yazılmasına ,
4-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 6 adet tebligat gideri 99,00TL, bilirkişi masrafı 500,00-TL, 1 posta masrafı 4,50TL,4 E-Tebliğat 22,00TL, peşin harç 94,42TL ve başvuru harcı 31.40TL olmak üzere toplam 751,32TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Askeri Ücret Tarifesinin 13/2. Maddesi gereğince taktir edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/03/2021
Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza