Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/651 E. 2021/68 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/651 Esas
KARAR NO : 2021/68


Av. … -…

… …
Av. …

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2017
KARAR TARİHİ : 27/01/2021
KARARYAZ.TRH.: 27/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Davacı şirketin Türkiye’de İş Sağlığı ve Güvenliği sektörünün lider kuruluşu olduğunu , aynı zamanda Havalimanlarına sağlık hizmeti (klinik) sunduğunu, davalı …’nün ise Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında 233 Sayılı Kanun Hükmünde Karamame’nin 2. Maddesine göre kurulmuş bulunan Kamu Kamu İktisadi Teşebbüsü olduğu, davalı idare tarafından Atatürk, Esenboğa, Milas Bodrum …. Kayseri, Konya,… Uşak ve Van Ferit Melen Hava Meydanlarına 01.10.2009-31.12.2011 tarihleri arasında olmak üzere 90 sağlık personeli, 2 psikolog ve 22 back-up ile sağlık hizmetleri alım ihalesi açıldığı, ihalenin en avantajlı teklifi veren davacı şirket üzerinde kaldığını ve ihale konusu hizmete 01.10.2009 tarihi itibariyle başlandığını, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin davalı kurum tarafından tek taraflı olarak feshedildiğini, davalı kurumun Ankara…Mahkemesinin 2014/1659 Esas sayılı dosyasından verilen kararı gerekçe göstererek (Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası tarafından davalı kuruma açılmıştır) sözleşme ilişkisini süresinden önce 27.11.2014 tarihinde sonlandırdığını Ankara…Mahkemesi’nin 2014/1659 Esas sayılı dosyasının kararında, “4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 4. Maddesinde hizmetin tanımlandığı, bu hizmetler arasında sağlık hizmetinin olmadığı, Anayasanın 128/1 maddesinde devletin, kamu iktisadi teşebbüslerinin ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görüleceği hükmü, …’nin 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamesinin 3. Maddesi gereği hizmetlerin memurlar, sözleşmeli personel ve işçiler eliyle görülmesi gereği karşısında sağlık hizmetinin ihale ile yüklenici personeline yaptırılmasının mümkün olmadığı, hükmü karşısında ‘sağlık hizmetlerinin’ alt işverene devredilemez işlerden olduğu”nun hüküm altına alındığını ve böylece davalı DHMÎ’nin ‘sağlık hizmeti’ni alt işverene veremeyeceğinin belirlendiğini , bu kararın Danıştay incelemesinden geçerek kesinleştiğini , bu kararı gerekçe gösteren davalı …’nin, davacı şirkete verdiği ihaleye ilişkin sözleşmeyi de derhal feshettiğini, davalı kurumun, alt işverene vermemesi gereken ‘sağlık hizmeti’ işini muvazaalı şekilde alt işverene verdiğine inanarak sözleşmeyi derhal feshettiğini, asıl işin bir bölümünün ‘işletmenin ve işin gereği’ veya ‘teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler’ olması halinde alt işverene verilmesinin olası olduğunu, bu koşulların asıl işveren alt işveren ilişkisinin sınırlarını oluşturduğunu bu sınırların aşılması durumunda alt işverene verilmesi mümkün olmayan bir işin alt işverene bırakılması ya da muvazaalı bir ilişki içine girilmesi halinde alt işveren işçilerinin baştan itibaren asıl işveren işçileri olarak işlem göreceğini, bu itibarla da davacı şirket nezdinde bu ihaledeki hizmet için çalışmaya başlayan tüm işçilerin baştan itibaren …’nin işçisi sayılması gerektiğini, bu işçilerin tüm işçilik alacaklarından da …’nin sorumlu olması gerektiğini, benzer uyuşmazlıkla ilgili Yargıtay içtihatlarının da bunu ifade ettiğini,… davacı kurumun mevzuata aykırı olarak alt işverene verilmesi mümkün olmayan bir işin alt işverene bırakılması durumunun söz konusu olduğunu, bu beyanda muvazaalı bir ilişki içine girildiğini ve alt işveren işçilerinin baştan itibaren asıl işveren işçileri olarak işlem göreceğinin izah olduğunu, bu itibarla da davacı şirket nezdinde bu ihaledeki hizmet için çalışmaya başlayan tüm işçilerin baştan itibaren …’nin işçisi sayılması gerektiğini ve işbu işçilerin tüm işçilik alacaklarından da …’nin sorumlu olması gerektiğini, alt işverene verilmemesi gereken sağlık hizmeti işini, alt işverene vererek muvazaalı bir sözleşme ilişkisi kurulmasını sağlayan davalı kurumun, bu ihale kapsamında çalıştırılan tüm işçilerin tek işvereni sayılması gerektiğini bu anlamda davaya konu işçi…’ın baştan itibaren davalı kurumun işçisi sayılması gerektiğinin aşikar olduğu, işçi …tarafından Diyarbakır … Mahkemesi nezdinde 2011/461 Esas sayılı dosya ile ikame edilen işçilik alacakları ve bu alacakların tahsiline ilişkin Diyarbakır…Müdürlüğü’nün 2013/10 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin sorumlusunun davalı kurum olduğunu, bu nedenle davacı şirket tarafından ödenen dosya borcunun davalı kuruma rücu edilmesi zaruretinin hasıl olduğunu bahsedilen ihale kapsamında Diyarbakır Havalimanında da diğer Havalimanlarında olduğu gibi davacı şirket tarafından sağlık hizmetinin verilmeye başlandığını, dava dışı bahsi geçen personelin de 01.10.2009 tarihi itibariyle hemşire olarak göreve başladığını, dava dışı…’ın Diyarbakır 1. Noterliği’nin 10.03.2011 gün 7442 yevmiye numaralı ihtarnamede keşide ederek fazla mesai ücretlerinin, ödenmediği iddiasıyla iş akdini haklı nedene dayandırarak feshettiğini, işbu fesih üzerine…’ın davacı şirket aleyhine Diyarbakır … Mahkemesi nezdinde 2011/461 Esas sayılı dosya ile fazla mesai alacağına ilişkin olarak dava ikame ettiğini, yerel mahkemenin davanın kabulüne karar verdiğini ve söz konusu kararın kesinleştiğini , akabinde Diyarbakır…Müdürlüğü’nün 2013/10 Esas sayılı dosyası ile davacı şirket aleyhine 04.01.2013 tarihinde 10.012,83-TL değerinde icra takibi başlatıldığını, dava konusu dosyaya 14.01.2014 tarihinde 12.440,00-TL ve 02.04.2015 tarihinde 656,44-TL yatırıldığını, toplamda davacı şirket tarafından dava dışı personele 13.096,44-TL ödeme yapıldığını, davacı şirket ile davalı kurum arasında arasında imzalanan İhale Teknik Şartnamesi’nin 5.6 maddesinde, “Vardiyalı çalıştırılan personel için İş Kanunu ve çalışma mevzuatında yer alan (dinlenme süreleri hariç) günlük 7,5 saat, haftalık 45 saat çalışma saatleri dikkate alınarak idarenin çalışma gün ve saatlerine bağlı olarak personelin organizasyonu Meydan otoritesinin onayı alınmak suretiyle Yüklenici tarafından yapılacaktır” hükmüne yer verildiğini davacı şirketin ihale süresi kapsamında çalışan personele fazla mesai çalıştırması yaptırmaksızın çalışma düzeni sağladığını, davacı şirketin 07.04.2011 tarihinde Havalimanlarında çalıştırdığı sağlık personeline yazı göndererek durumu bir kez daha hatırlattığını‘İş gereği programlarının fazla mesai çalışmasına meydan vermeyecek şekilde planlanması gereğinin dikkatlerine sunulduğunu davacı şirket tarafından izah olunduğu üzere, fazla mesai çalışmasına meydan vermeyecek şekilde planlanması gerektiği davalı kuruma bildirilmesine rağmen davalı kurumun işbu durumu önemsemediğini , hal böyle olunca aslında…’a ve diğer personellere fazla mesai çalışması yaptırılmasının tek sorumlusunun fazla mesai planlamasına uymayan davacı kurum olduğunu dolayısıyla her ne kadar işçi…’ın işçilik alacakları davasını, davacı şirkete yöneltmiş ve davacı şirket de dosya borcunun tamamını ödemek zorunda kalmışsa da ihale kapsamında çalıştırılan personellerin ana işvereninin davalı kurum olduğunu ve hatta muvazaalı ilişki nedeniyle işçilerin başından beri tek işvereninin davalı kurum olduğunu, bu nedenle işçilik alacaklarından sorumluluğun kabul edilmesi gerektiğini … nitekim…’a ödenen fazla mesai alacağından da davalı kurumun sorumlu olması gerektiğini , bu bağlamda davacı şirketin dava dışı personele Diyarbakır…Müdürlüğü’nün 2013/10 Esas sayılı icra dosyasına müteakip ödemiş olduğu işçilik alacaklarına ilişkin, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün 2016/16875 Esas sayılı dosyasıyla başlatmış olduğu icra takibine yapılan itiraz neticesinde ödenen fazla mesai alacağının da rücuen tahsili gerektiğini… bu bakımdan öncelikle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla fazla mesai çalışmasına ilişkin alacağın 6.548,22-TL’lik kısmı için davalı kurum aleyhine yine Ankara …icra Müdürlüğü’nün 2016/16875 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olup… fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla dava konusu işbu ödemenin takibe konu olan miktarın 6.548,22-TL’sinin davalı kurumdan rücuen tahsiline karar verilmesi gerektiği, sonuç olarak açıklanan tüm nedenlerle davalı kurumun haksız itirazının iptali ile Ankara …İcra Müdürlüğü’nün 2016/16875 Esas sayılı dosyasındaki takibin devamına, davalının haksız itirazı nedeniyle alacağın %20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline …” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde özetle ” … Genel Müdürlüğü’nün 233 sayılı KHK ile kurulmuş bir kamu iktisadi teşebbüsü olduğu, personelin, özlük haklarının ise 399 sayılı KHK’ya tabi bulunduğu, Uluslararası Havacılık Teşkilatı (ICAO) ve Uluslararası Sivil Havacılık İdaresi’nin (FAA) normları gereği Havalimanlarında tıpkı itfaiye teşkilatı bulundurulması gerektiği gibi sağlık ve acil yardım üniteleri bulundurulmasının da zorunlu kılındığı, kazak-kınm olaylannda, acil iniş gerektiren hallerde ve terminal dahilindeki giden-gelen yolcu ve diğer acil durumlardaki vakalarda müdahale yapmak amacıyla sağlık ünitesinin bulunması gerektiği, Ulaştırma, Denizcilik Ve Haberleşme Bakanlığı, Havaalanı Yapım, İşletim ve Sertifikalandırma Yönetmeliği gereği, ‘A’ grubu sertifikaya sahip Havalimanlarında 24 saat, ‘B’ ve ‘C’ grubu sertifikaya sahip Havalimanlarında uçak iniş-kalkışmdan 2 saat öncesinden sağlık hizmetinin verilmesinin zorunlu tutulduğunu, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından yapılan denetimlerde, uluslararası havacılık kurallarının öngördüğü norm ve standartlarda sağlık hizmeti verilmesi ve sağlık personeli açığının giderilmesi konusunda defalarca uyarıda bulunulduğunu, sağlık hizmetinin kesintisiz sürdürülmesi için atama yapılmayan Havalimanlanna ihtiyaç duyulan sağlık personeli takviyesinin sağlanması amacıyla 16.05.2008 tarih ve 15917 sayılı yazı ile Sağlık Bakanlığından müteaddit defalar talepte bulunulduğunu Sağlık Bakanlığı’nm 29.08.2008 tarih ve 142986 sayılı yazısıyla talebe olumsuz cevap verildiğini, Tüm bu gelişmeler sonrasında Havalimanlarında oluşan yoğun hava trafiği nedeniyle yolcu güvenliğini sağlanabilmesi ve hizmeti istenen seviyeye ulaşabilmesi için hizmet alımının acilen yapılması gereğinin doğduğunu, Bu kapsamda 05.12.2008 tarih ve 19036 sayılı yazı ile Hazine Müsteşarlığı’ndan 3 yıllığına sağlık hizmeti alım yetkisi için talepte bulunulduğunu Hazine Müsteşarlığının 22.12.2008 tarih ve 54812 sayılı yazısı ile davalı kuruluşa 2009, 2010 ve 2011 yıllan için 3 yıllığına hizmet alım yetkisinin verildiğini 10.02.2009 tarihinde, 28,5 aylık sağlık hizmeti satın alınmasına yönelik olarak yapılan ihalenin davacı firma üzerinde kaldığını ve davacı firma ile sözleşme imzalandığını, davacı firmanın 01.10.2009 tarihinde işe başlaması ile birlikte Havalimanlannın sağlık personeli ihtiyacının çözüme kavuşturulduğunu, Tezmed Sa. Gıda Turz. Ve Eği. Ltd. Şti. ile 01.10.2009-31.12.2011 dönemi için,-Tez Medikal Sağlık Turizm Sanayi A.Ş. ile de 01.01.2012-30.06.2012 dönemi için sözleşme imzalandığını, dava dışı …’a davacı tarafından yapılan ödemenin tarihi dikkate alındığında, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, dava dışı …’ın çalıştığı ve dava konusu yaptığı dönemler dikkate alındığında, sonraki dönemler için yapılan sağlık hizmet alım sözleşmelerinin huzurdaki dava ile ilgisinin bulunmadığını, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin Ankara…Mahkemesi’nin 2014/1659 Esas sayılı dosyasından verilen karar gereğince feshedilmesinin de huzurdaki dava ile ilişkisinin bulunmadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin eki Teknik Şartnamede, “Yüklenicinin istihdam ettiği sağlık personelinin İş Kanunu, SGK Mevzuatı, diğer Kanun ve Mevzuatlarla belirlenen uygulamalar, tüm hak ve alacaklar bakımından muhatabı da sorumlusuda yüklenicidir denildiğini …, davacının yasal ödevlerini yerine getirmemenin sorumluluğunu, hukuka aykırı olarak davalı kuruluşa yüklemeye çalıştığı, icra inkar tazminatı talebinin haksız ve dayanaksız olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmesini… ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara… Müdürlüğünün 2016/16875 E sayılı dosyasında takip alacaklısının davacımız,takip borçlusunun davalımız,takip konusunun Diyarbakır … Mahkemesi nezdinde 2011/461 Esas sayılı dosyası gereği Diyarbakır…Müdürlüğü’nün 2013/10 E sayılı dosyasına ödenen 6.548,22 TL nin tahsili olduğu, itiraz üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Diyarbakır … Mahkemesinin 2011/461 Esas kararın tetkikinde , davacısının…, davalısının Tezmed Sağlık Gıda Turizm ve Eğitim Ltd. Şti. olduğu, dava sonunda davanın kabulü ile 8.132,40-TL fazla mesai ücretinin 1,00-TL’sinin dava tarihinden, geriye kalan kısmına ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği, Kararda 975,88-TL avukatlık ücretinin 144,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline hükmedildiği, kararın gerekçesinde, dava dışı işçi…’ın çalışmasının 01.10.2009-31.03.2011 tarihleri arasında geçtiğinin belirtildiği, Kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2012/27348 Esas 2014/20934 Karar sayılı ve 23.06.2014 tarihli kararı ile onandığı görülmüştür.
Diyarbakır…Müdürlüğü’nün 2013/10 E sayılı dosyasının tetkikinde, icra takibinin 04.01.2013 tarihinde başlatıldığı, takip talebinde takip çıkışının 10.012,83-TL olduğu, takip dayanağı olarak Diyarbakır … Mahkemesi’nin 31.10.2017 tarih ve 2011/461 Esas sayılı ilamının gösterildiği, takip talebinde kararda hüküm altına alman miktarlara yer verildiği, toplam alacak miktarının 13.096,46-TL olarak hesaplandığı, Vakıfbank’a ait dekont bilgilerinde, ödeme bilgilerinin okunamadığı, 15.01.2014 tarihli reddiyat makbuzunda dosyaya 14.01.2014 tarihinde 12.440,00-TL; 14.05.2015 tarihli reddiyat makbuzunda ise 02.04.2015 tarihinde 656,44- TL yatırıldığının belirtildiği, icra dosyasına yatırılan toplam miktarın (12.440,00 + 656,44 = 13.096,44-TL) 13.096,44-TL olduğu görülmüştür.
… Genel Müdürlüğü ile davacı şirket arasında imzalanan 2009/76998 İhale Kayıt numaralı ve 25.09.2009 tarihli sözleşmenin tetkikinde Sözleşmenin ‘Sözleşme bedeline dahil olan giderler’ başlıklı 7. Maddesinde, “Taahhüdün (ilave işlem nedeniyle meydana gelebilecek artışlar dahil) yerine getirilmesine ilişkin ilgili mevzuat gereğince yapılacak ulaşım, sigorta vergi, resim, harç giderleri ve personel ücretleri, vergi ve sigorta primleri, personele ilişkin diğer yasal yükümlülüklerin … sözleşme bedeline dahil olduğu” hükmüne yer verildiği, ‘Yüklenicinin Sözleşme Konusu İş İle İlgili Çalıştıracağı Personele İlişkin Sorumlulukları’ başlıklı 22. maddesinde “Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları, ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin 6. Bölümünde belirlenmiş olup, yüklenici bunları aynen uygulamakla yükümlüdür.” hükmüne yer verildiği, İdari Şartnamenin ‘Teklif fiyata dahil olan giderler’ başlıklı 25. Maddesinin 25.3.4 maddesinin 2. Fıkrasında, “Personel ücretleri, vergi, sigorta primleri, personele ilişkin diğer yasal yükümlülüklerin … teklif fiyata dahil olduğu” hükmüne yer verildiği, Teknik Şartnamenin 5.6. maddesinde, “Vardiyalı çalıştırılan personel için İş Kanunu ve çalışma mevzuatında yer alan (dinlenme süreleri hariç) günlük 7,5 saat haftalık 45 saat çalışma süreleri dikkate alınarak, idarenin çalışma gün ve saatlerine bağlı olarak, personelin organizasyonu Meydan otoritesinin onayı alınmak suretiyle Yüklenici tarafından yapılacaktır. Vardiyada her ne sebeple olursa olsun (hastalık, mazeret, istirahat, vb) eksik personel olması halinde yüklenici ya aynı niteliklere haiz başka personel temin edecek ya da îş Kanunundan dolayı ortaya çıkabilecek her türlü sorumluluk kendisine ait olmak üzere, fazla mesai ücretini de karşılamak suretiyle mevcut personeli çalıştıracak, hizmetin kesintisiz sürmesini temin edecektir.” Hükmüne, 5.16. maddesinde, “Yüklenicinin istihdam ettiği sağlık personelinin; İş Kanunu, SGK Mevzuatı ve diğer kanun ve mevzuatlarla belirlenen uygulamalar, tüm hak ve alacaklar bakımından muhatabı da sorumlusu da yüklenicidir. Yüklenici istihdam ettiği personelin 4857 sayılı İş Kanunu ve ilgili yönetmeliklerden doğan tüm ekonomik ve sosyal haklarını yerine getirmekle yükümlüdür. Yüklenici tarafından istihdam edilen personele ilişkin herhangi bir sorumluluk ihale makamı olan …’ye yüklenemez.” Hükmüne yer verildiği, görülmüştür.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “….Taraflar arasında imzalanan 25.09.2009 tarihli sözleşmenin ‘Sözleşme bedeline dahil olan giderler’ başlıklı 7. Maddesinde, “Taahhüdün (ilave işlem nedeniyle meydana gelebilecek artışlar dahil) yerine getirilmesine ilişkin ilgili mevzuat gereğince yapılacak ulaşım, sigorta vergi, resim, harç giderleri ve personel ücretleri, vergi ve sigorta primleri, personele ilişkin diğer yasal yükümlülüklerin … sözleşme bedeline dahil olduğu” hükmüne yer verildiği,‘Yüklenicinin Sözleşme Konusu İş İle İlgili Çalıştıracağı Personele İlişkin Sorumlulukları’ başlıklı 22. maddesinde “Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları, ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin 6. Bölümünde belirlenmiş olup, yüklenici bunları aynen uygulamakla yükümlüdür.” hükmüne yer verildiği,İdari Şartnamenin ‘Teklif fiyata dahil olan giderler’ başlıklı 25. Maddesinin 25.3.4 maddesinin 2. Fıkrasında, “Personel ücretleri, vergi, sigorta primleri, personele ilişkin diğer yasal yükümlülüklerin … teklif fiyata dahil olduğu” hükmüne yer verildiği,Teknik Şartnamenin 5.6. maddesinde, “Vardiyalı çalıştırılan personel için İş Kanunu ve çalışma mevzuatında yer alan (dinlenme süreleri hariç) günlük 7,5 saat haftalık 45 saat çalışma süreleri dikkate alınarak, idarenin çalışma gün ve saatlerine bağlı olarak, personelin organizasyonu Meydan otoritesinin onayı alınmak suretiyle Yüklenici tarafından yapılacaktır. Vardiyada her ne sebeple olursa olsun (hastalık, mazeret, istirahat, vb) eksik personel olması halinde yüklenici ya aynı niteliklere haiz başka personel temin edecek ya da İş Kanunundan dolayı ortaya çıkabilecek her türlü sorumluluk kendisine ait olmak üzere, fazla mesai ücretini de karşılamak suretiyle mevcut personeli çalıştıracak, hizmetin kesintisiz sürmesini temin edecektir.” Hükmüne,5.16. maddesinde, “Yüklenicinin istihdam ettiği sağlık personelinin; İş Kanunu, SGK Mevzuatı ve diğer kanun ve mevzuatlarla belirlenen uygulamalar, tüm hak ve alacaklar bakımından muhatabı da sorumlusu da yüklenicidir. Yüklenici istihdam ettiği personelin 4857 sayılı İş Kanunu ve ilgili yönetmeliklerden doğan tüm ekonomik ve sosyal haklarını yerine getirmekle yükümlüdür. Yüklenici tarafından istihdam edilen personele ilişkin herhangi bir sorumluluk ihale makamı olan …’ye yüklenemez.” Hükmüne yer verildiği hususları dikkate alındığında, dava dışı işçiye ödenen fazla mesai ücreti ve ferilerinden davalı Genel Müdürlüğün bir sorumluluğun bulunmadığı,… Taraflar arasında imzalanan sözleşme ve sözleşme eki şartname hükümleri dikkate alındığında, davacı şirketin fazla mesai ücreti ve ferilerinden sorumlu olduğu, bu nedenle davalı genel müdürlükten talep edebileceği bir alacağının bulunmadığı,İdare Mahkemesi karan ile ihalenin iptal edildiği ve buna bağlı olarak da sözleşmenin iptali yönünde karar alındığı, İdare Mahkemesi karannın geçmişe etkili sonuçlar doğurduğu hususlan dikkate alındığında, davacı şirketin davalı genel müdürlükten 13.096,44- TL talep edebileceği, davadaki talebin 6.548,22-TL olduğu, Ankara …İcra Müdürlüğünün 2016/16875 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın 6.548,22-TL üzerinden iptali gerektiği, icra inkar tazminatına hükmedilecek olması halinde icra inkar tazminatının (6.548,22 x %20 = 1.309,64) 1.309,64-TL olarak hesaplandığı …” belirtildiği görülmüştür.
Yargıtay…Dairesinin 2019/1781 E,2020/2747 K sayılı ilamında “…. Dava, hizmet alımı sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat talebine ilişkindir. Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir….” dendiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça hizmet alım sözleşmesi nedeniyle dava dışı işçi için ödenen işçilik alacağının davalıdan rücuen tahsili, davalı tarafça davanın reddi talep edilmiş olup;
Davacı ile davalı arasında işletme devir sözleşmesi bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin Ankara…Mahkemesinin 2014/1659 Esas sayılı ilamı ile iptal edilmiş olduğu, dava dışı işçi …için Diyarbakır … Mahkemesinin 2011/461 Esas kararı gereği Diyarbakır…Müdürlüğü’nün 2013/10 E sayılı dosyasına davacı tarafça toplam 13.096,44-TL ödendiği, sözleşmede davacı idarenin sorumlu olduğuna ilişkin bir ibare bulunmadığı, bu kapsamda davacı tarafça ödenen bedelden davalının sorumluluğu bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşme, sözleşmenin eki idari ve teknik şartname , bilirkişi raporu, Yargıtay…Dairesinin 2019/1781 E, 2020/2747 K sayılı ilamı ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla davanın reddi ile aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir,
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının reddine,
Tarafların şartları oluşmayan icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin reddine,
Peşin alınan harcının mahsubu ile bakiye 27,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,Bakiye avansın yatırana iadesine,
Av.As.Üc.Ta.uyarınca hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.