Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/421 E. 2021/417 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/421 Esas
KARAR NO : 2021/417



Av. …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2017
KARAR TARİHİ : 28/04/2021
KARARYAZ.TRH. : 30/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Davalının, müvekkili şirket … Sanayi Gereçleri Tic. Ltd. Şti’den 26/08/2015 tarihinde 23.600,00-TL tutarında sanayi gereci aldığını, söz konusu satış işlemine binaen 26/08/2015 tarih ve B331629 seri-sıra numaralı irsaliyeli fatura düzenlendiğini, satın alınan mallann faturanın düzenlenme tarihi ile aynı tarihte davalı …’e teslim edildiğini, satın alma işleminden sonra davalı tarafından müvekkili şirkete 19.600,00-TL’lik ödeme yapıldığını, kalan bakiye 4.000,00-TL’lik kısmın ise ödenmediğini ve buna istinaden de Ankara…Müdürlüğü’nün 2015/25777 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının yasal sürede itirazı ile takibin durduğunu, borçlunun borca ve ferilerine yaptığı itirazın yerinde olmadığını, hukuka aykırı olduğunu, ve kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, davanın kabulü edilerek, davalı borçlunun Ankara…Müdürlüğü’nün 2015/25777 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğunu İtirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına..,” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde özetle “Müvekkilinin davacıya bir borcu bulunmadığını, faturanın müvekkili adına düzenlenmemiş ve müvekkili tarafından imzalanmamış olduğunu, davacı ile müvekili arasında imzalanmış bir sözleşmeninde bulunmadığını, müvekkili ile yapılmayan sözleşme nedeni ile müvekkilinden edim beklenemeyeceğini, ileri sürerek, davanın reddine, alacak iddiasının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini…, ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara…Müdürlüğünün 2015/25777esas sayılı dosyasın tetkikinde takip alacaklısının davacımız,takip borçlusunun davalımız,takip konusunun 26/05/2015 tarihli 23.600,00 TL bedelli faturadan kaynaklı faizle birlikte 4.098,96 TL lık alacak olduğu, davalı itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davacının BS kayıtlarının getirtildiği ,davalının işletme hesabına göre defter tuttuğunun Ba formu bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “… “ Tarafların iddia ve savunmaları, bu celse tespit edilen uyuşmazlık konusunda yazılı ve gerekçeli rapor düzenlenmesi” görevi verilmiş olup, bu bağlamda,davacı vekili tarafından, 20.03.2019 tarama tarihli dilekçesi ile, “Miivekile ait ticari defterler … Bulv…. Sokak No: … – … – … adresinde bulunmaktadır ” şeklinde beyanda üzere, Pandemi durumuda dikkate alınarak, defterin ibraz edileceği gün ve saat bildirilmesi talep edilmiş ise de, bu süreçte sadece tarafıma mail suretiyle gönderilen muavin hesap dökümünden, davalının, 120.Alıcılar hesabının, “120.M502….” muavin hesabında takip edilmiş olduğu, muavin hesap dökümünün, … 23.600,00 TL alacaklı olunduğu şeklinde olduğu görülmüştür. Ancak, Satış işlemine ilişkin düzenlendiği ileri sürülen, 26/08/2015 tarih ve B331629 seri- sıra numaralı irsaliyeli fatura muhteviyatı malların davalı …’e teslim edildiği ve Satın alma işleminden sonra davalı tarafından müvekkili şirkete 19.600,00 TL’lik ödeme yapıldığı iddiasını doğrular belge sunulmamıştır. Mevcut belgelerin değerlendirilmesi ile, davacının 26.08.2015 tarih ve B-531629 sıra nolu faturaya konu mal teslimini ve davalı ile arasında ticari ilişkinin varlığım ıspatlayamadığı sonucuna varılmıştır. Sonuç … 12.02.2020 tarihli ara karan gereği, “ Tarafların iddia ve savunmaları, bu celse tespit edilen uyuşmazlık konusunda yazılı ve gerekçeli rapor düzenlenmesi” görevi verilmesi üzere, dosya ve eklerinin incelenmesi ile, yukanda ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere, davacının 26.08.2015 tarih ve B-531629 sıra nolu faturaya konu mal satışım ve davalı ile arasında ticari ilişkin varlığını ıspatlayamadığı…” denildiği görülmüştür.
Davacı tarafça yemin teklifinde bulunulmuş davalının 28/04/2021 tarihli oturumdaki yemin beyanında “…kendisinin davacı tarafı tanımadığını, bir alakam olmadığını, davacı taraftan faturaya konu olan hiç bir ürünü almadığını, iş yerim için de alıp kullanmadığını, karşı taraftan her hangi bir mal almadığını, 19.600-TL lik bir ödeme yapmadığını, borcu olmadığını” belirttiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça davalıya satılan faturalı ürünlerden kalan bakiye alacak için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali, davalı tarafça taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı belirtilerek davanın reddi talep edilmiş olup;
Davacı tarafça 26.08.2015 tarih ve B-531629 numaralı fatura ile davalıya ürün satıldığı,19.600,00 TL tahsil edildiği , bakiye 4.000,00 TL ile takip tarihine kadar 98,96 TL faiz alacağı bulunduğu belirtilerek yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali talep edilmiş ise de, davacı ticari defter ve kayıtlarının davacı tarafın irsaliyeli fatura muhteviyatı malların davalı …’e teslim edildiği ve satın alma işleminden sonra davalı tarafından davacıya 19.600,00 TL’lik ödeme yapıldığı, takibe konu bakiye alacağın kaldığı iddiasını doğrulamadığı, davalı kayıtlarında da ticari ilişkiye rastlanılamadığı , taraf ticari defter ve kayıtları, davalı yemini, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla davacının ispat edilemeyen davasının reddi ile tarafların kötü niyetle hareket ettiklerine dair delil bulunmaması icra inkar ve kötü niyet tazminat talepleri yönünden gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının reddine,
Tarafların şartları oluşmayan icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine,
Alınması gerekli 59,30TL harçtan peşin alınan 47,82 TL harcın mahsubu ile kalan 11,48 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair Taraf vekillerini yüzüne karşı, kabul ve red edilen miktar itibariyle kesin HMK 341 maddesi uyarınca verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.