Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/533 E. 2021/443 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2016/533
KARAR NO : 2021/443

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2016
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
DAVACI – KARŞI
DAVALI – KARŞI

ASIL DAVA : Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi ve Tazminat
KARŞI DAVA : Kar Payı Alacağı, Patent ve Marka Vekilliğinden Kaynaklanan Alacak
DAVA TARİHİ : 10/06/2016
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/06/20201

Mahkememizde görülmekte olan Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi ve Tazminat Kar Payı Alacağı, Patent ve Marka Vekilliğinden Kaynaklanan Alacak
davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın, müvekkili şirketin kurucu ortaklarından olduğunu, aynı zamanda müvekkili şirkette marka vekili ve sorumlu müdür olarak görev yaptığını, davalının Ankara … Noterliği’ nin 13.04.2015 tarih ve 06104 yevmiye numaralı ihtarı ile şirketteki görevinden istifa ettiğini 15.05.2015 tarihinde müvekkili şirketten ayrılacağını ihtar ettiğini, davalının istifasının kabul edilmediğini ve şirketten ayrılmasının belirli şartlara bağlandığının ihtaren bildirildiğini, davalının müvekkili şirketin %25 ortağı iken, … Uluslararası Dan. Hizm. Ltd. Şirketinde marka vekili olarak görev yapmaya başladığı, davalının şirketten ayrıldığı tarihten itibaren, bağımlılık yükümlülüğüne ve rekabet yasağına aykırı hareket ettiğini, … Uluslararası Dan. Hizm. Ltd. Şti.nin müvekkili şirkette çalışan, diğer kardeş … üzerine kayıtlı olduğunu, …’un davalı ile aynı tarihte şirketteki görevinden istifa ettiklerini, davalının küçük kardeşi …’u da yanına alarak aile şirketinden ayrıldığını, şirket hesaplarına ait internet bankacılığı şifrelerinin yıllarca sadece davalı tarafından kullanıldığını, şirketten ayrıldığı tarihten sonra 01.06.2015 tarihinde 62.435-TL’yi haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun olarak çektiğini, şirketi zarara uğrattığını, asgari ücret maaş ile çalışan …’ un maaşının şirketten ayrılmadan 2 ay öncesinde davalı tarafından artırıldığını, son olarak da istifa eden personel …’ a yine davalı tarafından 14.605,15-TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını, davalı ve dava dışı kardeş …’un şirketi sadece maddi olarak zarara uğratmakla kalmayıp şirket personelini de yanlarında götürerek müvekkili şirketi hizmet veremez hale getirdiklerini, şirket personellerinden evrak takibi ve bilgilendirme bölüm sorumlusu …’ın da müvekkili şirketten ayrılarak davalının çalıştığı… Uluslararası Dan. Hizm. Ltd. Şti. ‘nde çalışmaya başladığını, Sekreterya ve muhasebe sorumlusu …’ ında davalı …’ nın eşi … Bey tarafından tehdit edildiği gerekçesi ile müvekkili şirketten ayrıldığını, müvekkili şirketin marka ve patent konusunda danışmanlık ve hizmet verdiği hemen hemen tüm müşterilerin şuan… Uluslararası Dan. Hizm. Ltd. Şti.’ nden hizmet ve danışmanlık aldıklarını, uluslararası müşteri kaydının da davalı tarafından diğer şirkete taşındığını, bu kayıtların davalı tarafından saklanıldığını, müvekkil şirket temsilcisinin yasal ihtarına rağmen teslim edilmediğini, davalının, şirketten ayrılırken, şirket adına kayıtlı … plakalı araca da el koyduğunu, aracınh halen eşi … Kara tarafından kendi işlerinde kullanıldığını, davalının 2008 yılına ait Muhasebe Kayıtları ile Şirketin Karar Defterini de yanında götürdüğünü, iade etmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 75.000 TL maddi tazminatın 13/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın talebinin zaman aşımına uğradığını, davacı şirketin ablası …’la %50 ortak olarak 04/01/2001 tarihinde kurulduğunu, 01/02/2007 tarihinde kendisinin %25, ablasının ise %10 hissesini babasına devrettiğini, kendisinin marka ve patent vekili olarak hizmet veren olmasının yanı sıra ablası ile birlikte şirket müdürü ve ortağı olduğunu, diğer kardeşleri ile babası arasında mevcut sürtüşmeler nedeniyle iş yerinde ortamın huzursuz hale geldiğini, 13/04/2015 tarihli ihtarname ile 15 Mayıs 2015 tarihi itibariyle şirket müdürlüğü ve vekilliği görevinden ayrılacağını belirttiğini, ablasının 14/05/2015 tarihinde hissesinin bedelini istediğini, yaptığı hesabı 17/05/2015 tarihinde ablasına ilettiğini, ihtarnamede 15/05/2015 tarihini belirtse de fiilen 02/06/2015 tarihine kadar işinin başında kaldığını, kardeşi …’un 31/05/2015 tarihinde çıkışının yapıldığını, müvekkilinin bilgisi ve ortaklar kararı olmadan 02/06/2015 tarihinde Nesrin TOP adlı bir vekilin şirkete atandığını, ablasının yeni vekil adına düzenlenmiş vekaletnameyi bilgi vermeden müşterilerine imzalatmaya çalışması nedeniyle müvekkil kayıplarının yaşanmaya başladığını, kardeşi …’un işten ayrıldıktan sonra tek ortaklı olarak… şirketini kurduğunu, müvekkillerin bir kısmının da bu şirketine geçtiğini, ablasının ise 01/06/2015 tarihinden itibaren hukuksuz bir şekilde şirketle irtibatını kestiğini, ihtilafta TTK m.613 ve 626’ya aykırı bir fiil bulunmadığını, davacının, şirket müdürlüğü görevinden istifasını Ankara 50. Noterliğinin 02/06/2015 tarihli ihtarnamesi kabul ederek müdürlük yetkilerini iptal ettiğini, aynı zamanda 02/06/2015 tarihinde şirkete yeni vekil atadığını, davacı ile arasında rekabet yasağı sözleşmesi olmadığı gibi şirket sözleşmesinde de bu yönde hüküm bulunmadığını, ablasının kendisine ait email hesaplarının şifresini değiştirmesi üzerine ayrılık mesajının tanımlandığını, sonrasında ablasının yine email hesabının bilgilerini alarak ve şirkete hizmet vermediğini gizleyerek işler yürütülmeye ve email yazışmaları yapmaya devam ettiğini, … şirketinin ortağı veya müdürü olmadığını sadece Temmuz 2016 yılında Patent vekili olarak hizmet akdine dayalı hizmet verdiğini, adının geçtiği belgelerinde bu vekilliğe yönelik olduğunu, ancak bunun da şirketten ayrıldıktan sonraki tarihli olduğunu, kaldı ki bu belgelerde marka vekili olarak …’un ve dava dışı… şirketinin geçtiğini, ortada rekabet yasağı nedeniyle doğmuş bir zarar bulunmadığını, zararın davacı şirketin diğer müdürünün fiilinden kaynaklandığını, davacının istifasını kabul etmesine rağmen bu davayı ikame ettiğini, rekabet yasağını kabul etmemekle birlikte faizin ancak dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini savunmu asıl davanın reddini istemiştir.
KARŞI DAVADA İDDİA:Davalı, karşı dava dilekçesinde özetle; marka ve patent vekili olarak iki ayrı yetki belgesinin bulunduğunu, davacı şirketin kurucu ortağı olduğunu, ortaklık sıfatının halen devam ettiğini, davacı şirketin 02/06/2015 tarihine kadar müdürü olduğunu, şirketi yetkili tek marka ve tek patent vekili olarak görevini 02/06/2015 tarihine kadar sürdürdüğünü, davacı şirkette ortaklar kararı bulunmamasına rağmen hizmet versin ya da vermesin her ay ortaklara belli bir miktar ödeme yapıldığını, Haziran 2015 tarihinden bugüne kadar ödemelerinin yapılmadığını, ortak sıfatı nedeniyle alması gereken ortaklık kar payı alacağının işbu davanın karar tarihine kadar belirlenerek tarafına ödenmesi gerektiğini, aynı zamanda marka ve patent vekili olarak sunmuş olduğu hizmet nedeniyle herhangi bir ücret almadığı gibi her yılda şirketi temsile yetkili marka vekili ve patent vekili olarak atandığını, bu mesleği yürütmesi dolayısıyla alması gereken ücretin aile şirketi olmaları nedeniyle kendisine ödeneceğini düşündüğünü bunun için davacıya 12/05/2016 tarihinde ihtarname gönderdiğini, herhangi bir cevap alamadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının alacağının mevcut bulunduğu sonucuna varılması durumunda takas definde bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 1. 000,00 TL kar payı alacağı ve 9. 000,00 TL marka ve patent vekilliği hizmetinden alacağı olmak üzere toplam 10.000,00 TL’nin olay tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte asıl davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Asıl dava, haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ile haksız rekabetten kaynaklanan tazminat istemi, karşı dava, şirket kar payı alacağı, marka ve patent vekilliği hizmetinden kaynaklanan alacak istemlerine ilişkindir.
Taraf vekillerinin bildirmiş olduğu delilleri toplanmış, ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, tanıklar duruşmada ve talimat yoluyla dinlenmişlerdir.
Sınai mülkiyet uzmanı bilirkişiden alınan 20/03/2020 tarihli raporda özetle, davacı/karşı davalının, davalı/karşı davacı …’nın müdürlük görevini veya marka ve patent vekilliği görevini ifa ederken dava dışı …’un ortağı olduğu rakip şirketi kurduğunu veya bu şirketin gizli ortağı olduğunu veya bu şirketin çalışanı olduğunu ispat edemediği ve bu nedenle asıl dava kapsamında davalı/karşı davacının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin bulunmadığı, davalı/karşı davacının yaklaşık 10 yıl şirket müdürlüğü, yaklaşık 8,5-9 yıl ise marka ve patent vekilliği yaptığı, her ne kadar davalı/karşı davacı marka patent vekilliği yaptığı bu 8,5-9 yıl için ücret almadığını, aile şirketi olmaları nedeniyle bu duruma ses çıkarmadığını ifade etmişse de bir kişinin ücret almadan 8,5-9 yıl çalışması hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davalı/karşı davacının davacı şirketten her ay maaş aldığı, her ne kadar davalı/karşı davacı bu maaşın şirket müdürü olması nedeniyle verildiğini beyan etmiş ise de bu maaşın sadece müdürlük maaşı mı yoksa hem müdürlük hem de marka ve patent vekilli maaşı mı olduğunun belirsiz olduğu, davalı/karşı davacı, davacı/karşı davalı şirkete çektiği 13/04/2015 tarihli ilk ihtarnamede müdürlük ve marka ve patent vekilliği görevinden ayrılacağını ve hatta ortaklık payını da diğer ortak veya ortaklara devretmeye hazır olduğunu belirtmesine dolayısıyla şirketten ayrılmaya karar vermiş olmasına rağmen bu ihtarda marka patent vekilliği ücretinden bahsetmediği, şirketten ayrılmaya karar vermiş bir kişinin 8,5-9 yıl çalıştığı işin ücretini istememesi hayatın olağan akışına uygun düşmediği, davalı/karşı davacının, ancak başka bir işe girdikten yaklaşık 10 ay sonra, 12/05/2016 tarihinde davacı/karşı davalı şirkete çektiği ikinci ihtarnamede ücret istediği, bu tarihin ise davalı/karşı davacının marka patent vekilliğine başladıktan yaklaşık 10 yıl, şirket müdürlüğünün başladığı tarihten ise yaklaşık 11 yıl sonrası olduğu, bu süre boyunca ücret istenmemesinin makul bir gerekçesi olmadığı gibi 8,5-9 yıl ücretsiz çalışma iddiasının kabulü de mümkün görülmediği, tüm bu hususlar dikkate alındığında davalı/karşı davacının, davacı şirkette şirket müdürlerinden biri, marka vekili ve patent vekili olarak görev yapmakla birlikte marka ve patent vekilliğinden kaynaklı ücret alacağının bulunmadığı, davalı/karşı davacının şirket ortağı olması sebebiyle kar payı alacağı bulunup bulunmadığının uzmanlık alanı dışında olduğu bildirilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi eklenmek suretiyle bilirkişi heyetinden alınan 30/03/2021 tarihli raporda özetle; davacı şirketin ibraz ettiği 2014 – 2015 – 2016 yılı ticari defterlerin birbirini doğruladığı, usulüne uygun tutulduğu, ticari defter ve mali tablolara göre davacı şirketin 2014 yılı öncesinde 64.120,90 TL geçmiş yıl karı, 2014 yılında 28.597,43 TL Kar, 2015 yılında 69.090,60 TL Dönem net Kar ve 2016 yılında 56.570,38 TL tutannda dönem net zarar bulunduğu, kar dağıtımının yapılacağına dair genel kurul kararı bulunmadığından davacının (% 25 ) ortaklık payı nispetinde kar payı alacağının takdirinin mahkemeye ait olduğu, ticari defterlerde ortaklara yapılan düzenli bir ödemeye rastlanmadığı, ortaklara her ay düzenli huzur hakkı ödeneceği dair alınmış genel kurul kararı görülmediği, dava dosyası kapsamında davacı/karşı davalının, davalı/karşı davacı …’nın müdürlük görevini veya marka ve patent vekilliği görevini ifa ederken dava dışı …’un ortağı olduğu rakip şirketi kurduğunu, bu şirketin gizli ortağı olduğunu veya bu şirketin çalışanı olduğunu ispat edemediği, davalı/karşı davacının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin bulunmadığı, davalı/karşı davacının, marka vekili ve patent vekili olarak görev yapmakla birlikte marka ve patent vekilliğinden kaynaklı ücret alacağının bulunmadığı bildirilmiştir.
Dosya kapsamına, toplanan delillere, iddia, savunma, tanık anlatımları ve bilirkişi raporlarına göre; davacı şirketin %50…, %50 …kuş ortaklığı ile kurulduğu, 05/01/2005 tarihli sicil gazetesi ile… ve …kuş’a 20 yıllığına münferiden ve müştereken şirketi temsil ve ilzam yetkisi verildiği, 01/02/2007 tarihinde ortakların paylarının bir kısmını babaları İsmet KARAKUŞ’a devrettikleri ve ortaklık paylarının %40…, %25 …kuş ve %35 İsmet Karakuş şeklinde oluştuğu, 2010 yılında şirket ortağı ve müdürünün soyadının … olduğunun ilan edildiği, 2011 yılında diğer ortak ve müdürün soyadı … olarak değiştiğinin ilan edildiği, 11/09/2015 tarihli sicil gazetesi ile …’nın müdürlük görevinin ve imza yetkisinin 08/09/2015 tarihli olağan genel kurul kararı ile iptal edildiğinin ilan edildiği, 24/04/2017 tarihinde ortaklardan İsmet Karakuş’un hissesinin tamamını …’a devredilmesine ilişkin gündemin ilan edildiği, dava dışı… Uluslararası Danışmanlık Hizmetleri Limited Şirketi’nin 03/06/2015 tarihinde tescil edildiği ve bu tescilin 08/06/2015 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği şirketin tek ortağının ve kurucusunun … olduğu, davacının, davalı …’nın müdürlük görevini veya marka ve patent vekilliği görevini ifa ederken rakip şirketi kurduğunu veya bu şirketin gizli ortağı olduğunu veya rakip şirkette çalıştığını ispat edemediği, davalı/karşı davacının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin bulunmadığı anlaşıldığından asıl davada davanın reddine,
Davalı/karşı davacının yaklaşık 10 yıl şirket müdürlüğü, yaklaşık 9 yıl kadar ise marka ve patent vekilliği yaptığı, karşı davacı marka patent vekilliği yaptığı dönem için ücret almadığını, her ay şirketten aldığı maaşın şirket müdürü olması nedeniyle verildiğini beyan etmiş ise de, bu maaşın sadece müdürlük maaşı mı yoksa hem müdürlük hem de marka ve patent vekilli maaşı mı olduğunun şirket kayıtlarında belirsiz olduğu, dosya kapsamına ve görev yapmış olduğu süre dikkate alındığında; davalı/karşı davacının şirketten almış olduğu maaşın hem müdürlük hem de marka ve patent vekilli görevleri karşılığı olduğu, marka ve patent vekilliğinden kaynaklı ücret alacağının bulunmadığı, karşı davacının marka ve patent vekilliğinden kaynaklı ücret alacağı talebinin yerinde olmadığı, TTKnın 6161/e maddesinde, “Yılsonu finansal tablolarının ve yıllık faaliyet raporunun onaylanması, kâr payı hakkında karar verilmesi, kazanç paylarının belirlenmesi.”, şirket genel kurulunun devredilmez yetkileri arasında sayılmış olup, somut olayda şirket karının dağıtımınına ilişkin genel kurul karan bulunmadığından karşı davacının kar payı alacağı talebinin de yerinde olmadığı kanaatine varıldığından karşı davanın reddine dair aşağıda yazılı kararın verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davada, davanın REDDİNE,
a-Alınması gerekli 59,30 TL karar harcının peşin alınan 1.280,82 TL harçtan mahsubu ile kalan 1.221,52 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde davacı tarafa iadesine,
b-AAÜT uyarınca belirlenen 10.550,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
c-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d-Davalı tarafından masraf yapılmadığından hükmedilmesine yer olmadığına,
e-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
2-Karşı davada, davanın REDDİNE,
a-Alınması gerekli 59,30 TL karar harcını peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile kalan 111,48 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde davacı tarafa iadesine,
b-AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
c-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d-Davalı tarafından masraf yapılmadığından hükmedilmesine yer olmadığına,
e-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair tarafların yüzüne karşı oy birliği ile karar verildi.20/05/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza