Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/437 E. 2021/861 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2016/437
KARAR NO : 2021/861
DAVA : İflas (İflasın Açılması)
DAVA TARİHİ : 04/05/2016
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Açılması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının işçisi olarak çalıştığı davalı şirketten kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret alacaklarının tahsili için Ankara … Mahkemesinin … E. … K. sayılı 23.12.2008 tarihli ve … E. … K. sayılı 18.03.2009 tarihli kararlarına dayanarak, İstanbul Anadolu … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden ilâma dayalı icra takibi yapıldığını, borçlu şirketin icra emrinin tebliğinden itibaren yasal süresi içinde herhangi bir itiraz veya şikâyette bulunmadığı gibi hiçbir ödemede de bulunamadığını, İcra İflas Kanunu’nun 177/1-4. maddesinde takibe ihtiyaç duyulmaksızın doğrudan iflas halleri başlığı altında “İlama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse Türkiye’de bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağırılır” hükmüne yer verilmesi nedeniyle davalının iflasını talep etme zorunluluğu doğduğunu, müvekkilinin, iflas davasının açılması ve yürütülmesi için gerekli yüksek tutardaki harç ve masraf avanslarını karşılayabilecek durumda olmadığını, sakatlık maaşı dışında geliri olmadığını, davacının Adli Müzaharet talebinin öncelikle kabulünü, borçlu şirketin tüm taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarının kayden tespiti ile tedbir konmasına, İİK’nun 177/1-4 maddesine göre davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından haksız ve hukuka aykırı şekilde iflas talep edildiğini, davacının, ilamlı icra takibinin henüz kesinleşmediğini, davacı tarafından Ankara….İş Mahkemesinin … ve … Esas sayılı ilamları dayanak gösterilerek İstanbul Anadolu … Dairesi … Esas (Eski Kartal 6. İcra Dairesi …Esas) icra dosyasında müvekkil şirket aleyhinde takibi yapıldığını, müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkiline ait olmayan başka adreslere usulsüz olarak tebliğ edildiğini, bilahere takipsiz bırakılıp düşürüldüğünü, daha sonra yenilendiğini ancak yenileme emrinin dahi müvekkili şirkete tebliğ edilmediği halde, iflas davası açıldığını, baştan sona usulsüz takiple ilgili olarak İstanbul Anadolu … Hukuk Mahkemesinin … Esas dosyasında şikayetlerinde icra takibinin iptalinin istendiğini, tebligat, faiz, alacak tutarları itibariyle de itirazlarının mevcut olduğunu, yasanın aradığı koşullar gerçeklemeden açılmış bir davanın söz konusu olduğunu, takibin İstanbul Anadolu … Hukuk Mahkemesi tarafından iptal edildiği taktirde, mahkememiz tarafından devam eden bu iflas davasının da dayanağı ortadan kalkacağından öncelikle davanın reddini, kabul görmediği taktirde İstanbul Anadolu … Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının bekletici mesele sayılmasını, davacı tarafından icra takibine dayanak alınan Ankara … Mahkemesinin 18.03.2009 tarih, … Esas … Karar sayılı kararının da 29.09.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, 05.10.2016 tarihinde temyiz edildiğini, dosyanın Yargıtay’a gönderildiğini, “davacının müvekkili şirkette çalıştığı süreye ilişkin SGK kayıtlarında bir belge tespit olmadığı gibi, usulüne uygun şekilde yapılmış bir yasal tespitin de olmadığını, bu nedenle davanın reddini, kabul görmez ise temyiz sonucunun bekletici mesele sayılmasını, davacı görünen …’ın, Türkiye’de başka bir firmada sigortalı olarak çalışmaktayken müvekkil şirketin Kazakistan‘da yükümlendiği 6 ay süreli bir iş dolayısıyla 16.05.2005’de bu şantiyede kaynak işleri için işçi olarak işe alındığını, iş sahibi firma müvekkilinin sözleşmesini henüz 3.ayında feshettiğini, bu nedenle müvekkili şirketin Kazakistan’daki işinin 27.08.2005 tarihinde sonlandığını, kaynak işleri yapmak üzere Kazakistan’a gelen davacının da, müvekkili şirketin Kazakistan işinde fiilen 28 gün çalıştığını, çalıştığı süreye ilişkin her türlü hakkı ödendiğini, ortada geçerli bir ilam ve kesinleşmiş bir ilamlı icra takibi de bulunmadığının sabit olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin adresinin, adres değişikliğine dair ticaret sicili bilgileri olduğu halde, başka başka adreslere tebligatlar yapılarak, başka adreslere menkul hacizlerine gidilerek, müvekkili şirketin davalardan ve takiplerden haberdar olmasının engellendiğini, ilamlı icra takibi düşürüldükten sonra yenileme emri de müvekkili şirkete tebliğ edilmeden düşmüş icra takibi ile iflas talep edildiğini, o nedenle icra takibi, yenileme emri ve tebligatlar yargılama sonucu icra emrinin iptalini gerektireceğini, o nedenle iş bu dosyanın da bekletici mesele sayılmasını talep ettiğini, yine davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile; mahkememizce davacının Adli Yardım talebinin kabul edilmesinin hukuka ve gerçeğe uygun olmadığını, davacının, 2009’dan itibaren avukatlar eliyle davayı takip ettiğini, bu aşamada Adli Yardım talebinin amacının iflas davasının mali yükümlülüklerinden kurtulmak olduğundan adli yardım talebinin reddi ile haksız ve hukuka uygun olmayan “davacının adli yardımdan yararlanmasına “ dair kararın kaldırılmasını, koşulları oluşmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, doğrudan doğruya iflas istemine ilişkindir.
Taraf vekillerinin bildirmiş olduğu dediler toplanmış, İstanbul Anadolu … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası,Ankara … Mahkemesinin 18/03/2009 tarih … Esas, … karar sayılı kararı, İstanbul … Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyasından verilen karar, davalı şirketin ticaret sicili özeti getirtirmiştir.
İİK’nun 177/4 maddesi hükmüne göre; ilama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse alacaklı takibe hacet kalmaksızın iflasa tabi borçlunun iflas yoluyla iflasını isteyebilir.
İİK’nun 177/4 maddesinde, Türkiye’de bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağırılacağı, İİK’nnu 178 inci maddesinin ikinci fikrası uyarınca iflas ilanı yapılacağı hususları da hüküm altına alınmıştır.
Davalı şirket yetkilisi Cenk Seyhan Demir İİK’nun 177/4 maddesi hükmü uyarınca ihtarlı davetiye ile çağrılmış, 07/03/2019 tarihli duruşmada iflas talebine karşı dinlenmiş, şirket yetkilisi beyanında; davacı tarafın alacağının gerçek bir alacak olmadığını, böyle bir borcun bulunmadığını, icra takibine karşı şikayetlerine ilişkin stanbul … Hukuk Mahkemesinin kararını temyiz ettiklerini, temyiz sonucuna göre durumu değerlendireceklerini bildirmiştir.
İstanbul Anadolu … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasında, davacı alacaklı tarafından davalı şirket aleyhine Ankara … Mahkemesinin 18/03/2009 tarih … Esas, … karar sayılı kararı ve Ankara … Mahkemesinin 23 12 2008 tarih … Esas, … karar sayılı kararına istinaden 02/06/ 2009 tarihinde ilamlı icra takibinde bulunduğu, takip borcunun ödenmediği anlaşılmıştır.
Ankara … Mahkemesinin 23 12 2008 tarih … Esas, … karar sayılı kararının temyiz edilmeksizin kesinleştiği, Ankara … Mahkemesinin 18/03/2009 tarih … Esas, … karar sayılı kararının temyiz sonucu onanarak 05/03/ 2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
İstanbul … Hukuk Mahkemesinin … sayılı kararının kesinleşmesi beklenmiş, kararın temyiz sonucu onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
İİK’nun 166. Maddesi uyarınca iflas ilanları yaptırılmış, üçüncü kişilerin Mahkememize bu dosyadaki iflas talebine ilişkin başvurusu olmamıştır.
Dosya kapsamına, toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre; davacının davalı aleyhine Ankara … Mahkemesinde işçilik alacağı davaları açtığı, yapılan yargılama sonucu, Ankara … Mahkemesinin 18/03/2009 tarih, … Esas, … kara ve 23 /12 /2008 tarih … Esas, … karar sayılı kararları ile hükmedilen alacak tutarlarının tahsili için davacı tarafça İstanbul Anadolu … Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında davalı şirket aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde takip borcunun ödenmediği, İİK’nun 177/4 maddesi hükmüne göre davacı ilam alacaklısının doğrudan davalı şirketin iflasını isteme koşullarının oluştuğu, mahkememizdeki yargılama sürecinde de kesinleşen ilama dayalı borcun ödenmediği anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı şirketin iflasına dair aşağıda yazılı kararın verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulüne,
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sırasında kayıtlı … Uluslararası Ticaret ve Müteahhitlik Ltd.Şti.nin iflasına, iflasın 18/11/2021 günü saat 12.48 itibariyle açılmasına, kısa karardan örneğin iflas müdürlüğüne gönderilmesine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile kalan 30.10 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 29,20 TL peşin harç, 65,00 TL TOBB’ne ödenen ilan masrafı, 5,50 TL posta gideri gideri olmak üzere toplam olmak üzere toplam 128,90-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00TL TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacının adli yardımdan yararlanıyor olması nedeniyle suç üstü ödeneğinden yapılan 1.152,27 TL Basın İlan Kurumuna ödenen iflas ilanı bedeli, 28,35 TL 7 adet posta masrafı olmak üzere toplam 1.180,62 TL suç üstünden yapılan yargılama giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir yazılmasına,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile karar verildi.18/11/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza