Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/546 E. 2023/401 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. …10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/546 Esas – 2023/401

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/546 Esas
KARAR NO : 2023/401

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI….
DAVALI :….

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/08/2022
KARAR TARİHİ : 23/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/06/2023

Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin, davalı şirkete 2019 yılında nakliye hizmeti vermiş olduğunu, bu hizmetlerine istinaden davalı şirket adına faturalar düzenlenmiş olduğunu, faturalar ve ödemelere ilişkin hesap ekstresinde 31.12.2019 tarih itibariyle, davalı şirketin 590,00 TL borçlu olduğunun görüleceğini, müvekkilinin alacağına kavuşması için …17. İcra Müdürlüğü’nün 2021/13958 E sayılı dosyası ile hesap ekstresi dayanak teşkil edilmek üzere 23.01.2022 tarihinde takip başlatmış olduğunu, davalı tarafın, 27.10.2021 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz etmiş olduğunu, bu itiraza istinaden takibin durmuş olduğunu, dava şartı olarak arabuluculuk kurumuna müracaatla gerçekleştirilen görüşmelerde, anlaşamama üzerine 01.04.2022 tarihli son görüşme tutanağı düzenlenmiş olduğunu, itirazın iptaline, takibin devamma, davalının asıl alacak üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ise de davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
DELİLLER :
…17. İcra Dairesinin 2021/13958 Esas sayılı takip dosyası istenilerek bir sureti dosyaya kazandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında mali müşavir bilirkişiden alınan bilirkişi raporunda özetle, taraflar arasındaki ticari ilişkinin safahatına bakıldığında, davacı tarafından düzenlenen 31.05.2019 tarihli 3.540,00 TL bedelli faturanın, 540,00 TL’lık kısmını, davalının kabul etmeyerek 31.05.2019 tarihinde 540,00 TL bedelli iade faturası düzenlenmesi üzerine, bu sefer davacı şirketin 14.06.2019 tarihinde davalı şirket adına düzenlemiş olduğu 590,00 TL bedelli iade faturasının tekrarlanması suretiyle en son davacı şirket 15.07.2019 tarihinde düzenlemiş olduğu iade faturasına karşı, davalı şirket 01.12.2019 tarihinde bir iade faturası düzenlemiş olup, davalı şirket tarafından düzenlenen bu 01.12.2019 tarihli iade faturası, davacı taraf ticari defterlerinde muhasebe kaydı bulunmadığını, Bu hale göre; davacı şirket 01.12.2019 tarihli iade faturasını kayıtlarına almamış olduğundan 31.12.2019 tarih itibariyle davalı şirketten 590,00 TL alacaklı görünmesine rağmen, davalı tarafından düzenlenen O01.12.2019 tarih ve 590,00 TL bedelli faturanın kendi ticari defter kayıtlarında yer alması nedeniyle, davacı şirkete borcu veya alacağı görülmediğini, bu 01.12.2019 tarihli 590,00 TL bedelli fatura dışında teati edilen iade faturaları tarafların ticari defterlerinde aynı şekilde yer almakta, bu noktada defterlerin birbirini teyit ettiği görülmekte olduğunu, buradan anlaşılan, davacı tarafından davalı şirket adına düzenlenen 31.05.2019 tarihli ve 3.540,00 TL bedelli faturada belirtilen nakliye hizmetinin fiyatında yaşanan bir anlaşmazlık bulunduğunu, zira davalı şirket faturaya itiraz etmemiş, hizmet bedeli olan 3.000,00 TL’yi kabul etmesine rağmen bu fatura için hesaplanan %18 KDV tutarı olan 540,00 TL’yi kabul etmeyip iade faturası düzenlendiğini, yukarıda da belirttiğimiz üzere, fatura yazılı bir anlaşma olmadığından daha önce yapılmış yazılı veya sözlü bir anlaşmaya dayanmadığını, bu konuda dosya içeriğinde herhangi bir belge veya bilgi bulunmamakta olup, hukuki yorum ve değerlendirme Mahkeme’nin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, cari hesap alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat davasıdır. Davacı davalı ile arasında nakliye hizmeti sözleşmesi olduğunu ancak fatura bedelinin bakiye kısmının ödenmediğini iddia etmektedir. Dosya kapsamında her 2 tarafın ticari defterleri incelenmiş olup alınan bilirkişi raporunda nakliye hizmeti olarak davacı tarafından düzenlenen 3.540,00TL bedelli faturanın , 540,00 TL’lik kısmı için davalının iade faturası düzenlediği, her iki tarafın nakliye hizmetinin bedeli hususunda taraflar arasında anlaşmazlık olduğu, taraflar arasında hizmet bedeline ilişkin yapılan yazılı bir sözleşme olmadığı, yine davacı tarafından faturanın bakiye kısmı açısından alacaklı olduğunu ispata yeterli delil dosyaya sunulmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 80,70 TL mahsubu ile noksan olan 99,20 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.560,00 TL giderin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 590,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava değeri istinaf kesinlik sınırı altında kaldığından kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2023

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim ….
e-imzalıdır.

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.