Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. …10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/449
KARAR NO : 2023/106
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … … …
DAVALI : … … ….
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2022
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2023
Mahkememize açılan menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkili hakkında davalı tarafından icra takibi başlatıldığını, müvekkilin babasının adına kayıtlı taşınmazın satımı amacıyla emlakçılık yapan davalı ile müvekkilin babasının anlaştığını, fakat o dönem müvekkilinin babasının elde olmayan sebeple cezaevine girdiğinden dolayı taşınmazın satışının gerçekleşmediği ve karantinada olması nedeniyle müvekkil ile görüşemediğini, simsarlık sözleşmesinin taraflarının simsar ve iş sahibi olduğunu, unsurlarının ise bağımsızlık, geçicilik, yazılı şekil, aracılık ve ücret olduğunu, dolayısıyla simsarlık sözleşmesinin de hukuken geçersiz olduğunu, senet fotokopisindeki bazı kurucu unsurların sonradan doldurulduğunu, takip dayanağı olarak 30.03.2022 tarihli senet fotokopisi olduğunu fark ettiğini, müvekkilinin isim , soyisim, imza ve borç miktarı dışında herhangi bir yeri doldurmadığını, senedin geçersiz olduğunu, söz konusu icra takibinin halen derdest olduğunu, müvekkil hakkında derdest olan icra dosyasında haciz işlemleri uygulandığını ve banka hesaplarına bloke konulduğunu, müvekkilin ticaret yapamaz hale geldiğini, bu nedenlerle müvekkilin davalıya borcunun bulunmadığının tespitine, dava konusu senedin iptaline, takibin tedbiren teminatsız olarak mahkeme aksi kanaatte ise uygun görülecek teminat karşılığında durdurulmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili, 11.10.2022 tarihli dilekçesinde davalının zorunlu arabuluculuğa başvurmadığını, davalının kötüniyetli olarak takibe itiraz ettiğini, davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi talebiyle davanın reddini istemiştir.
DELİLLER :
…Vergi Dairesi’nden ve …Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden davalı ve davacı tarafların tacir mi esnaf mı olduğuna dair bilgi ve belgeler getirtilmiş, incelenmiş tarafların tacir kapsamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
…2. İcra Dairesi’nden 2022/9113 esas sayılı dosya getirtilmiş, incelenmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ GEREKÇE:
Dava takibe konu senetteki isim , soyisim, imza ve borç miktarı dışındaki ibarelerin sonradan iradesine aykırı olarak doldurulduğu ve asıl borç ilişkisine dayalı sözleşmenin de geçersiz olduğu iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Davacının senet altındaki imzaya yönelik itirazı bulunmamaktadır. Takibe dayanak bononun incelenmesinde yasal unsurları barındırdığı görülmüştür. 6102 sayılı TTK’nın 778/2/f ve 680. maddeleri uyarınca açığa bono düzenlenmesi mümkün olup bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu yönündeki iddianın da davacı keşideci tarafından yazılı delille kanıtlanması gerekir. İllettin mücerret olan kambiyo senedinin geçersiz olduğu iddia olunan simsarlık sözleşmesi nedeniyle verildiği ve taşınmaz satışının gerçekleşmemesi nedeniyle de senedin bedelsiz kaldığına yönelik de bu iddiasını kanıtlar yazılı delil sunulmamıştır. Senedin incelenmesinde teminat olduğuna ilişkin ibarenin olmadığı tespit edilmiş davacı buna ilişkin başkaca delil de sunmamıştır. Senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiası hususunda ise davacı yazılı delil sunamamış olup isim , soyisim, imza ve borç miktarı dışındaki ibarelerin sonradan doldurulması kambiyo senedini geçersiz hale getirmeyeceğinden davacının bu iddiasına da itibar edilmemiştir. Davacı yemin deliline dayanmış ise de davanın niteliği ve davacının dayandığı sebepler itibariyle yemin konusu vakıa 6100 sayılı HMK 226/1-c maddesi gereği yemine konu olamayacak vakıalardan olduğundan davacının bu delile de dayanması mümkün görülmemiştir.
Davalı yan kötüniyet tazminatı talep etmiş olup imzasına yönelik itiraz olmayan senede yönelik açılan davada mahkememizce verilen tedbir kararı da uygulandığından davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın reddine,
2-İİK’nun 72/4 maddesi gereği alacağın %20’si olan 2.000,00 TL tazminatın davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 99,20 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca kesin olmak üzere 16/02/2023 tarihinde karar verildi.
Katip …
✎ e-imzalıdır
Hakim …
✎ e-imzalıdır
*