Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/213 E. 2022/898 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/213 Esas – 2022/898
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.

10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/213 Esas
KARAR NO : 2022/898

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACILAR : ….
DAVALI :….
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/03/2022
KARAR TARİHİ : 19/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/12/2022

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı Vekili, Dava Dilekçesinde Özetle; Davalı “… Sigorta A.Ş.”ne sigortalı olup, davalı “… Taşımacılık Turz. Tic. Ltd. Şti.”nin de işleteni olduğu … plakalı otobüs sürücüsü davalı …’in idaresindeki otobüsü yol üzerinde tutma becerisi göstermeyerek otobüsün yoldan çıkıp devrilmesine ve davacıların oğlu …’in de ölmesine sebep olduğu kazanın oluşumunda sürücü …’in asli kusurlu olduğu gibi Adli Tıp Trafik İhtisas dairesi Başkanlığının Bilirkişi Raporuna göre; şehirlerarası ulaşım hizmeti veren araçtaki her iki şoförünü de günlük çalışma saatlerinin üzerinde çalıştıran firma yetkililerinin de olayın meydana gelmesinde tali kusurlu olduğu belirtilerek, Fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı… için 100,00 TL, davacı … için 100,00 TL olmak üzere 200,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının şoför ve işleten yönünden olay tarihinden, (trafik sigortasını aşan kısım yönünden) kasko şirketi yönünden temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılara ödetilmesine, … için 50.000,00 TL, anne … için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte davalı işleten ve kasko şirketi tarafından müteselsilen ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı… Taşımacılık Turz. Tic. Ltd. Şti. Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; Davalı şirketin … plakalı Otobüsün işleteni olduğu belirtilerek, kazanın meydana gelmesindeki kusur oranlarının belirlenmesi gerektiği gibi mütevvefanın emniyet kemeri takmıyor oluşunun 2918 sayılı KTK.nun 86. Maddesinin 2. Fıkrası gereği tazminattan indirim sebebi olduğu belirtilmiştir.
Davalı “… Sigorta A.Ş.” Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; Dava konusu kazaya karışan … plakalı OTOBÜS’ün davalı sigorta şirketi tarafından ZMS (Trafik) Sigorta poliçesiyle sigortalı olduğu ve sorumluluklarının da poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranı ile sınırlı olduğu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, mütevvefanın müterafik kusur hususunun da araştırılarak %20’den az olmamak üzere tazminattan indirim yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Davalı …’in sunmuş olduğu herhangi bir cevap dilekçesi görülmedi.
MAHKEMEMİZİN GÖREVİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Sözleşmesine Ve Haksız Fiile Dayalı Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Davalılardan Müştereken Ve Müteselsilen, Manevi Tazminatın Davalı Sigorta Şirketi Ve İşletenden Müteselsilen Tahsili Talepli Tazminat Davasıdır.

Davada davacılar vekili, müteveffa …’in yolcu olduğu otobüsün karıştığı kaza nedeniyle vefat ettiğini belirterek, yolcu otobüsünün sigortacısına sigorta poliçelerine, işletenine karşı taşıma sözleşmesine dayanarak dava açmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı düzenlenmiştir.
Taşıma Sözleşmesi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda düzenlenmiş ise de; 28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/k maddesinde tüketici tanımlanmış “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” 3/ı maddesinde ise tüketici işlemi “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır.
Aynı Kanunun 73/1 maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2 maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğine değinilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği belirtilmiştir. Ayrıca HMK’nın 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartları arasında sayılmış olup, HMK’nın 115. maddesi hükümleri gereğince dava şartlarının mevcut olup olmadığı, yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkate alınması gereken hususlardandır.
Davanın açıldığı tarih itibariyle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun yürürlükte olduğu, davacıların murisi müteveffanın ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu taşıma işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, davalı sigorta şirketine yöneltilen dava ile birlikte görülmesinin usul ekonomisine uygun olacağı, davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın da ticaret mahkemesine göre daha özel nitelikteki tüketici mahkemesinde görülmesi, göreve ilişkin usul kurallarına da uygun olacağı emsal niteliğinde olan … BAM 26. H. D.’sinin 26.05.2022 tarihli 2019/3088E. 2022/1351K sayılı ve 20.05.2022 tarihli 2019/3069E. 2022/1312K. Sayılı ilamlarından da anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında yargılama yapmaya TÜKETİCİ MAHKEMESİ görevli bulunduğundan HMK’nın 114/c maddesi gereğince mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK 114/c maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan, anılan yasanın 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
3-Kararın taraflarca kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde, kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli … NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
4-Yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/12/2022

Katip…
✎ e-imzalıdır

Hakim …
✎ e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.