Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. … 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
…
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/18 Esas
KARAR NO : 2022/719
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … …
…
DAVALI : … … – …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Alacağından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 20/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/10/2022
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Kooperatif Alacağından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davalı …”ın kooperatifin ortağı olduğunu, davalının kooperatife olan borcu nedeniyle … 24. İcra Müdürlüğünün E.2021/9026 sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, davalıya ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının icra takibine haksız ve hukuka aykırı bir şekilde itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, kooperatifte yaşanan olumsuzluklar nedeniyle Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlık Müfettişleri tarafından inceleme yapıldığını, usule aykırı ödemelerin ve düzensiz kayıtların tespit edildiğini, davalının kooperatiften birçok kez para alıp ödemediğini, bu nedenle … 24. İcra Müdürlüğünde 20.000,00 TL tutarında icra takibi başlatıldığını, bunun muhasebe birimi kayıt ve tespitlerine dayandığını, davalının, “sorumluluğu ve borcu olmadığı” gerekçesiyle itiraz ettiğini, davalının kooperatife olan borcunun mevcut olduğunu, borcunu ödediğine dair hiçbir belge sunamadığını, davalıya önce taahhütlü mektup ile sonra Noter kanalıyla borcunu ödemesinin bildirildiğini ancak ödememe ısrarını sürdürdüğünü, davalının İcra dosyasına ilişkin itirazının iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, haksız itiraz nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini, ileri sürmüş, davanın kabulü ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, davacının iddialarının maddi hakikate ve hukuka aykırı olduğunu, kooperatifin bir tüzel kişiliğe sahip olduğunu, Kooperatifler Kanunu, Ticaret Kanunu ve anasözleşme hükümleri çerçevesinde davacı kooperatifin ortaklarına borç verebileceğini ispatlamak zorunda olduğunu, davacının HMK 203. madde çerçevesinde iddiasını yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, davacı tarafından kendi muhasebe kayıtları dışında bir belge ya da delil ortaya konamadığını, müvekkil tarafından alınmayan borç için afaki ihtarnameler gönderilerek borcun ispatlanmaya çalışıldığını, davacının Ticaret Bakanlığı Müfettişlerince düzenlenen 25.10.2021 tarih, 228-C/07 sayılı Soruşturma Raporunda belirtilen ve TCK 247. maddesi uyarınca zimmet suçu teşkil eden ve kooperatif kasasında bulunmayan parayı aklama düşüncesi ve çabası ile hareket ettiğini, davacının … 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/206 sayılı dosyasına ilişkin olarak da aklanma çabası nedeniyle bu borcun talep edildiğini, Sayın Mahkemeye sunulan evrakların ispatlayıcı hiçbir hukuki yönü bulunmadığını, davacının açmış olduğu haksız takibe itirazın kabulü ve takibin iptal edilmesini, davanın reddi ile kötü niyetli olarak hareket eden davacı hakkında %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesi kararının verilmesi gerektiğini, belirtmiş, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 24.icra dairesinin 2021/9026 sayılı dosyası uyaptan getirtilmiş, incelenmiştir
… 8.Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/206 sayılı dosyası uyaptan getirtilmiş, incelenmiştir
Ticaret Bakanlığından davaya konu soruşturma dosyası getirtilmiş, incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve uyuşmazlık konuları hakkında bilirkişiden alınan raporda özetle,
Davanın, kooperatif alacağı iddiası ile davacı kooperatif tarafından girişilen 20.000,- TL’lik ilamsız takibe, davalının borcu olmadığı yönündeki itirazının iptaline ilişkin olduğu,
Davacının kooperatifin ortağı olduğu ve talebin 01.12.2018 tarihli, 5779 yevmiye nolu muhasebe kaydına dayandığı, muhasebe kayıtlarına ilişkin yevmiye defteri, defteri kebir ve muavin kaydı sayfası örnekleri dışında bir belge bulunmadığı, kaldı ki, kooperatif muhasebe yetkilileri tarafından 01.12.2018 tarihli, 5779 yevmiye nolu muhasebe kaydının o tarihlerdeki yönetim kurulunun talimatı ile bir belgeye dayanmaksızın yapıldığının beyan edildiği,
Davalı ile birlikte 01.12.2018 tarihinde belgesiz borç verildiği kaydedilen… … … ‘in, “alınan borç iadesi” açıklamaları ile ödeme yapmaları, kooperatifin zaman zaman ortaklarına belgeye dayanmaksızın borç verdiğinin ve sonra tahsil ettiğinin tespiti bir karine olarak dikkate alınırsa, 01.12.2018 tarihli muhasebe kaydına istinaden davalıya da borç verilmiş olma ihtimalini kuvvetlendirdiği, arz edilen tespitler karşısında karine olarak, davacının 20.000,- TL alacaklı olmasının muhtemel görüldüğü, ancak bu suretle davacının alacaklı olup olmadığının takdirinin Mahkemeye ait olduğunun değerlendirildiği,
Kötü niyet tazminatı talebinin mahkemenin takdirinde olduğu görüşünü bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, kooperatif alacağı nedeniyle yapılan icra takibine davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarına ilişkindir.
Mahkememizce deliller toplanmış davacı kooperatif kayıtları ve tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi raporunda kooperatifin dayandığı muhasebe kayıtlarında davacının davalıya davaya konu ödemeyi yaptığına ilişkin kayıt bulunmadığını tespit etmiştir. Davacı yan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlık Müfettişleri tarafından yapılan incelemeye de dayanmıştır. Bu raporda da davalının diğer 14 ortakla birlikte kasa açığını kapatmak için ortaklara borç verilmiş gibi çıkış kaydı yaptıkları tespit ve yorumunda bulunulmuş ise de hem bakanlık müfettişlerine hem de dosyamıza bu borcun verildiğine ilişkin yazılı delil sunulmamıştır. Mahkememizce yemin deliline dayanan davacıya bu delili hatırlatılmış davacı yan vekili 20.10.2022 tarihli celsede bu delile dayanmayacaklarını bildirmiştir. Davaya konu alacağın miktarı itibariyle senetle ispatı gerekmekte olup senede bağlanmaması teamül olan nitelikte de değildir. Her ne kadar bilirkişi raporunda benzer durumdaki diğer ortakların geri ödeme yapmış olduklarından yola çıkarak davalı yönünden de alacağın muhtemel görüldüğü yönünde yorum yapılmış ise de yazılı olarak ispat edilemeyen davada bilirkişinin bu yorumuna değer verilmemiş olup davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın reddine;
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 241,55 TL harçtan indirilmesi ile arta kalan 160,85 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2022
Katip …
¸E-İmzalıdır
Hakim …
¸E-İmzalıdır
*