Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/16 E. 2023/35 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/16 Esas – 2023/35

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/16 Esas
KARAR NO : 2023/35

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACI : ….
DAVALI :….

DAVA : İtirazın İptali (Sigorta sözleşmesinden kaynaklı rücu alacağı)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/02/2023

Mahkememize açılan İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden kaynaklı rücu alacağı ) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davacı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın karışmış olduğu, 18.06.2015 tarihli kaza sonrasında …’in hayatını kaybettiğini, müteveffanın anne ve babasına 21.05.2018 tarihinde 109.852,05 TL ve 02.06.2021 tarihinde 79.179,48 TL maddi tazminatın ödendiğini, kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü olan davalı …’un tamamen kusurlu olarak, davadışı yaya …’ya çarparak vefatına sebep olduğunu, davalının olay yerinden firar ettiğini, müteveffanın anne ve babasına ödenen tazminatın, davalı sürücüden rücuen geri alınması yönünde talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, davacı yan, dava dışı destekten yoksun kalan kişilere 109.852,05 TL’nin 21.05.2018 tarihinde ödendiğini, bu bedel için icra takibi ise 25.06.2021 tarihinde başlatıldığını, 109.852,05 TL.lik kısım için yapılan ödeme tarihinden icra takibi başlatılma tarihine kadar TTK 1420. Madde uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olup zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı yan, icra takibi başlatırken hem müvekkili hem de uzun süreli kiralama nedeniyle araç işleten sıfatıyla …’ye birlikte takip başlatıldığını, uzun süreli araç kiralama sözleşmesi neticesinde KTK 94. Madde uyarınca sözleşmenin tarafı … olup, müvekkilin sigorta sorumluluğu ortadan kalktığını, kira Sözleşmesi Noter huzurunda 30.10.2014 yılında yapıldığını, kaza tarihi ise, 17.06.2015 olduğunu, yani müvekkili kazadan çok önce aracını diğer davalı …’ye kiraladığını, bu kira akdi, kesin delil niteliğinde olarak Noter huzurunda yapıldığını, doğaldır ki, kazadan 8 ay önce yapılan uzun süreli araç kira sözleşmesiyle birlikte Karayolları Trafik Kanunu 85. Madde gereğince araç işleten sıfatı ortadan kalkmıştır. KTK 94 uyarınca sigorta firması da bu durumdan haberdar olduğunu, haberi olmasa, … aleyhine sigorta ettiren sıfatıyla icra takibi başlatılamayacağını, bu nedenle, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddini talep ettiğini, müvekkili ceza davasında taraf olmadığını, ceza davasında belirlenen kusur durumuyla hukuk mahkemesi bağlı olmadığını, kusur incelemesi ve mütevefanın kusurunun araştırılmasının gerektiğini, kaza, ceza davası gerekçeli kararından anlaşıldığı kadarıyla, gece vakti Karayolunda gerçekleştiğini, yayanın Karayolunda gerekli önlemleri almadan durması başlı başına ağır kusurlu olduğunu gösterdiğini, bu hususlar ceza davasında yeterince incelenmediğini, ancak hukuk davasında taraf sıfatıyla bu hususların araştırılmasını talep ettiklerini, sigorta firmasınca destekten yoksun kalanlar için yapılan hesaplama külliyen hatalı olduğunu, bu nedenlerle kaza tarihi itibariyle asgari ücret 995 TL iken, rapor 1.600 TL üzerinden hesaplandığını, destekten yoksun kalan annenin bakiye ömrü 80 yaş, babanın bakiye ömrü 75 yaş olarak hesaplandığını, bu yaş cetvellerine uygun olmadığını, zamanaşımı itirazımız sonucunda asıl alacak 109.852,05 TL ve bu bedelin işlemiş faiz taleplerinin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini, icra takip dosyasında ödeme belgeleri olmaması nedeniyle ödemenin ispatlanamadığı gerekçesiyle itirazın iptali davasının reddinin gerektiğini, davanın esas yönünden kusur tespitinin hatalı yapılarak mütevefanın veya 3. Kişilerin ağır kusurunun tespitiyle reddine ve tazminat hesaplarının hatalı yapılmış olması nedeniyle reddine karar verilmesini, haksız başlatılan icra takibi nedeniyle davacı yan aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleriyle,karşı yan vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
…25. İcra Dairesinin 2021/7812 esas sayılı dosyası istenilerek incelenmiştir.
Sinanpaşa Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/14 esas sayılı dosyası istenilerek incelenmiştir.
Davalı sigorta şirketinden dava konusu aracın poliçe ve hasar dosyası istenilerek incelenmiştir ve dosyaya kazandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında aktüer uzmanı bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda özetle, müteveffa …’ın dava konusu olay sonucu ölmesi nedeniyle, davacı sigorta şirketi tarafından müteveffanın annesi …ve babası için …için ödenen destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan rücuen talep edildiğini, davacının rucüen talep ettiği miktarın, davalıdan talep edilip edilemeyeceğinin tespiti için, …’nın anne ve babasına yapılan ödemenin tarafımızca incelendiği, tazminat hesabının doğru şekilde yapılıp yapılmadığını, zarar hesabının kontrolü yapıldığını, dava konusu olayın meydana gelmesinde, müteveffa …’nın kusursuz olduğu tespit edilmiş olmakla, davadışı anne ve baba lehine hesaplanan maddi zarardan TBK 52. maddesi kapsamında kusur indirimi yapılmadığını, müteveffa …’nın 18.06.2015 tarihli trafik kazasında ölmesi sonucu, davacı sigorta şirketi tarafından, ödeme yapılan yıl olan 2018 yılı verilerine göre hesaplama yapıldığında, anne …’ya 62.674,12 TL ve baba …’ya 57.063,21 TL olmak üzere toplam 119.737,33 TL ödenmesi gerektiğinin hesaplandığını, iki farklı tarihte olmak üzere, davacı sigorta şirketi tarafından müteveffanın annesi …’ya toplam 93.704,99 TL ve davacı …’ya toplam 87.415,42 TL olmak üzere toplam 181.120,41 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı ödendiğini, Mahkemece rucü şartlarının oluştuğunun takdiri halinde, davacı sigorta şirketince anne …’ya yapılan ödeme nedeniyle 62.674,12 TL ve baba …’ya yapılan ödeme nedeniyle 57.063,21 TL olmak üzere toplam 119.737,33 TL rücu edilebileceğinin hesaplandığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:

Dava ZMMS sigorta şirketi tarafından kaza sonucu ölenin yakınlarına ödenen destekten yoksun kalma tazminatının rücuen sigortalısından tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat davasıdır.
18/06/2015 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı olan … Plakalı ticari kamyonunun dava dışı yaya …’ya çarparak vefatına sebep olduğu, Sinanpaşa Asliye Ceza mahkemesinde yapılan yargılamada … plakalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu bulunduğu, sigorta şirketi tarafından ölenin mirasçılarına destekten yoksun kalma tazminatı ödendiği dosya kapsamında sabittir.
Davacı sigortalı araç sürücüsünün kaza sonrası olay yerini terk etmesi sebebi ile sigorta ettiren davalıya rücu hakkının doğduğunu ileri sürmektedir.
Dosya içerisinde bulunan poliçenin incelenmesinde tanzim tarihinin 30/10/2014 tarihi olduğu, 30/10/2014-30/10/2015 tarihleri arasında geçerli olduğu anlaşılmıştır.
Sigorta sözleşmesine dayalı rücu davalarında tarafların yükümlülüklerinin belirlenmesinde taraflar arasındaki ilişkinin sözleşme ilişkisi olması nedeni ile poliçe ve poliçenin tanzim tarihinde yürürlükte olan sigorta genel şartları dikkate alınmalıdır.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk sigortası Genel şartlarına göre trafik kazalarında sigortalının ve eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme can güvenliği nedeni ile uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu gibi kazanın oluş koşullarına ilişkin belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması sigortacının sigortalıya rücu hakkı olarak düzenlenmiş ise de; 01/06/2015 tarihinden önceki sigorta genel şartlarında olay yerini terk sigortalıya rücu şartı olarak düzenlenmemiştir. Davacı davasını olay yeri terk sebebi ile rücu hakkına dayandırmakla ve poliçenin tanzim tarihi 30/10/2014 tarihi olduğu anlaşılmakla, ilgili Bölge Adliye Mahkemesi kararları da gözetilerek poliçenin tanzim tarihindeki yürürlükte olan ZMMS genel şartlarına göre olay yerini terk sigortalıya rücu şartları içerisinde yer almadığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 2.668,81 TL harçtan indirilmesi ile arta kalan 2.488,91 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 33.910,82 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde …Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/01/2023

Katip …
✎ e-imzalıdır

Hakim ….
✎ e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.