Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/110 E. 2022/94 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/110 Esas – 2022/94
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/110 Esas
KARAR NO : 2022/94

HAKİM : …..
KATİP : …..

DAVACI : …..
DAVALI :…..

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/02/2022
KARAR TARİHİ : 17/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/02/2022

Mahkememize açılan Alacak (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davalı taraf ile yapılan taşınır kirası sözleşmesinin haklı olmaksızın davalı tarafından feshedilmesi nedeniyle doğan ve fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 25.000,00 TL’nin sözleşmenin haklı bir sebep olmaksızın feshedildiği tarih olan 31.12.2021 itibariyle işletilecek TCMB değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte tazminini, davalının ekonomik durumunun iyi olmaması, acze düşmesinin çok muhtemel olması ve bu sebeple huzurdaki davada müvekkil şirket lehine çıkacak herhangi bir alacak miktarına kavuşamamasına sebebiyet verecek olmasından ötürü davalının tüm araçları üzerine; kayıtlı araç olmaması halinde tüm mal varlığı üzerine mahkemenin takdir edeceği bedeldeki teminat karşılığı ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
MAHKEMEMİZİN GÖREVİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; Taraflar arasında kurulan taşınır kiralama sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan zararın tazmini talebine ilişkindir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre; “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin 2018/5298 E. 2019/7246 K. Sayılı 30.09.2019 tarihli kararında ” Somut olayda, taraflar arasında iş makinasının kiralanması hususunda anlaşma yapılmakla sözleşmenin davalı tarafça feshi neticesinde ortaya çıkan uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Dava, 15/05/2015 tarihinde 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.” belirtildiği üzere taşınır kiralanması sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda kira ilişkisi olduğu için sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu, Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin 2017/6402 E. 2019/2883 K. Sayılı 03.04.2019 tarihli kararında”Mahkemece hükme esas alınan sözleşmenin, şartlarını düzenleyen ilgili maddeleri göz önüne alındığında sözleşmenin şoförlü (operatörlü) araç kiralama hizmetine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, dava; hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. O halde Mahkemece, davanın taraflarının tacir olduğu gözetilerek uyuşmazlıkta Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olması sebebiyle” Araçların şoför ile birlikte kiralanması halinde uyuşmazlığın hizmet alım sözleşmesi olarak nitelendirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Somut olayda dosyaya dava dilekçesi ekinde sunulan taşınır kira sözleşmesinden araçların şoför ile birlikte değil tek olarak kiraya verildiği görülmekle; uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, davaya bakmakta sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla, mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
2.-HMK.nın 20.maddesi gereği kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın GÖREVLİ NÖBETÇİ ANKARA SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3.-6100 Sayılı HMK’nın 331/2. Maddesi uyarınca harç, vekalet ücreti ve diğer yargılama ücretlerinin görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine, davanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmemesi halinde talep üzerine mahkememizce ayrıca değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/02/2022

Katip …..
✍e-imzalıdır

Hakim…..
✍e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.