Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/10 E. 2022/661 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/10 Esas
KARAR NO : 2022/661

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 06/01/2022
KARAR TARİHİ : 03/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/10/2022

Mahkememize açılan Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin yaklaşık 2 yıl önce davalı kooperatife üye olduğunu, ancak kooperatif yönetim kurulunun 08.01.2021 tarihli toplantısında müvekkilinin parasal yükümlülüklerini yerine getirmediği nedeniyle üyelikten ihraç kararı aldığını, ihraç kararının müvekkilinin mernis adresi yerine öğretmenlik yaptığı … mesleki Teknik Anadolu lisesine gönderildiğini, ihraç kararının müvekkilinin eline geçmediğini, müvekkilinin babasının yakın dönemde yapılan kur’a çekimine iştirak etmesiyle durumdan haberdar olduğunu, tebligatın usulsüz olduğunu, davanın süresinde açıldığını, müvekkilinin üyeliğinin gerçekleştiği andan itibaren parasal yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ödemelerin müvekkilinin babası tarafından 4-5 ayda bir şekilde toplu biçimde yaptığını, müvekkili hakkında ihraç kararı verilmesine rağmen kooperatife üye olan kardeşi Zeynep NAMLI için tüm işlemler aynı şekilde gerçekleştirilmesine rağmen bir ihraç kararı verilmediğini, dekontlarda yer aldığı üzere para gönderimlerinde “Zeynep Namlı-… adına” şeklinde açıklama yapıldığını, 26.05.2021 tarihli dekontta müvekkili adına para gönderimi yapılırken davalı kooperatifçe bu ödemenin iadesinin gerçekleşmediğinden üyeliğin devam ettiğini, kabul etmemekle birlikte çıkarma işleminin usulüne uygun yapıldığı kanaatine varılması durumunda ise müvekkilinin tüm alacaklarını talep etme hakkı bulunduğunu belirterek ; müvekkili hakkında verilen ihraç işleminin iptali ile üyeliğin tespitine, aksi takdirde kooperatife ödenen tüm ödemelerin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL belirsiz alacak davası kapsamında muaccel olduğu tarihten itibaren temerrüt faiziyle iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı kooperatif vekili ise cevap dilekçesinde özetle ; davacının, davalı Kooperatif ortaklığından ihracına ilişkin kararın tebliğinde mevzuata aykırı bir durum bulunmadığını, “Ortaklık Başvuru Formu” Başlıklı Belgede davacının kendisine bildirdiği, ” … Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Elazığ) “adresine, iadeli taahhütlü olarak, ihraç kararını tebliğe çıkarıldığını ve bu tebligatın 12 Ocak 2021 Tarihinde, lise Müdürü … tarafından, tebliğ alındığını, bu tebliğin, Tebligat Kanununun 18. Maddesi hükmüne uygun olduğunu, ayrıca ihraç kararının iadeli taahhütlü olarak davacıya tebliğinde de mevzuata aykırılık bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesindeki “esasa ilişkin iddialarımız” başlığı altındaki iddiaların gerçek dışı olduğunu, dava dilekçesi ekindeki – 26.05.2021 Tarihli Dekonttan görüleceği üzere, ihraç kararından sonra tek bir ödeme yapılmış olup yapılan bu ödemenin Kooperatifin Banka Hesabına yapıldığını, ihraç kararından sonra yapılan ödeme sebebiyle davacının, davalı kooperatifteki ortaklığının devam ettiği iddiasının da bir geçerliliği bulunmadığını, Kooperatif yetkililerinin, arabulucu görüşmelerinde ifade ettikleri üzere, çıkarılacak bilanço hesabında, davacının yaptığı ödemelerden genel giderler düşüldükten sonra kalan kısım olarak hesap edilecek miktar davacıya ödenecek olması hasebiyle, 2021 yılı bilançosunun yapılmamış olduğundan an itibariyle davacının herhangi bir alacağı da bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER :
08.01.2021 tarihli çıkarılma kararının, 08.01.2021 tarihli çıkarma nedenini içeren tutanağın, 24.09.2020 tarihli ödeme dekontu, 07.12.2021ve 26.05.2021 tarihli ödeme dekontlarının dosyaya sunulduğu görüldü.
İhraç kararını tebliğ almış olan …’ın,12 Ocak 2021 Tarihinde ” … Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Elazığ) ” müdürü olduğu Milli Eğitim Bakanlığı’nın Cevabi Yazısından Anlaşılmıştır.
Kooperatif Kayıtları Üzerinde Yerinde İnceleme Yapılmak Üzere Dosya Nitelikli Hesap Bilirkişisine tevdi edilmiş olup, Alının 17.08.2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Davacıya iade taahhütlü mektupla gönderilen il bildiriminin davacının görev yaptığı okul müdürü imzasına 12.01.2021 tarihinde tebliğ/teslim edilmesi nedeniyle tebliğin usulüne uygun olup olmadığı ve buna göre ihraç kararının kesinleşip kesinleşmediğinin dolayısıyla 06.01.2022 tarihinde açılan davanın süresinde olup olmadığı hususunu Mahkemenin takdirinde bulunduğu, Davacıya gönderilen 21.07.2020 tarihli ilk ihtarnamenin istenilen 2020 yılı Haziran ayı aidatının üzerinden 30 gün geçmemiş olması” nedeniyle anasözleşmenin 14/1-2 maddesi hükmüne aykırı olduğundan geçersiz olduğu, Buna göre davacı hakkında alınan davalı kooperatif yönetim kurulunun 08.01.2021 tarihli ihraç kararının yasa ve ana sözleşmeye aykırı olduğu hususunun mahkemenin takdirinde bulunduğu, ihraç kararının kesinleştiğinin kabul edilmesi ihtimalinde Davacının çıkma payı alacağının 145.684,06 TL’den ibaret olduğu, Yasa, anasözleşme ve Yargıtay uygulamasına göre çıkma payı alacağının 12.07.2022 tarihinde istenebilir hale geldiği, yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, ortaklıktan ihraç kararının iptali, olmadığı takdirde çıkma payı alacağının istemine ilişkin bulunmaktadır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. ve davalı kooperatif ana sözleşmesinin 14/2. maddelerinde parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen kooperatif üyelerinin ihracı prosedürü düzenlenmiş olup, bu tür davalarda, mahkemece öncelikle, aidat borcunun ödenmesi için üyeye iki ihtarın gönderilip gönderilmediği ve bu ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, böyle bir borcun ödenmesi için birinci ihtarda 10 gün, ikinci ihtarda 1 aylık sürenin verilip verilmediği, bu süre içerisinde ödememe halinde müeyyidenin ne olduğunun ve ödenmesi istenen borcun miktarının ve neye ilişkin olduğunun açık ve anlaşılır olarak belirtilip belirtilmediği tespit edilmelidir. Tüm bu aşamalarda bir eksiklik bulunmaması halinde ihtarlarda istenen borcun gerçek borç olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 16. maddesine göre; kooperatif üyesi, kanunda öngörülen yasal prosedüre uymak koşulu ile, kooperatif genel kurulunda alınan her türlü karar ve ayrıca kendisi hakkında, doğrudan genel kurul kararı ile verilen ihraç veya ana sözleşme ve genel kurulun verdiği yetkiye dayanarak yönetim kurulu tarafından verilen ihraç kararının iptalini talep edebilir. Kooperatifin Ana sözleşmesinin ortaklıktan çıkarmaya ilişkin 14. maddesinde “Durumları aşağıda gösterilen hallere uyanlar yönetim kurulu kararı ‘ ile ortaklıktan çıkarılır.” denilmek suretiyle yönetim kuruluna ihraç kararı verilmesi hususunda yönetim kurulunun yetkili kılındığı görülmüştür.
Kooperatifler Kanunu ve Yerleşik Yargıtay İçtihatları ile kabul edildiği üzere kooperatif üyeliğinden ihraç karanını iptali için açılan davaların incelenebilmesi için öncelik sırasına göre bazı koşulların bulunması zorunludur. Bunlar;
1-Dava 3 aylık yasal hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı,
2-Süresinde açılan davada kanun ve ana sözleşmede öngörülen ihraç prosedürüne uyulup uyulmadığı,
3-Yapılan ihtarlarda esasa ilişkin olarak talep edilen borç miktarının bulunup bulunmadığı,
Hususları sırası ile incelenerek verilen kararın iptal edilmesi gerekip gerekmediği tespit edilmelidir.
Somut olayda; davacı kooperatif ortağının 08.01.2021 tarihli yönetim kurulu kararı ile ihraç edildiği, ihraç kararının12.01.2021 tarihinde tebliğ edildiği ile davanın ise 06/01/2022’de 3 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı, ihraç karanın tebliğinde de bir usulsüzlük bulunmadığı görülmüştür.1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesinde çıkarma kararının, ortağa tebliğinden itibaren üç ay içinde iptali için dava açılmaması halinde bu kararın kesinleşeceği hükme bağlanmıştır. Dava açmaya ilişkin bu süre, hak düşürücü niteliktedir. Mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmekle terditli açılan davada ihraç işleminin iptali ile üyeliğin tespitine ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Çıkma Payına ilişkin talebin değerlendirilmesinde; ihraç kararının kesinleştiği, davacının çıkma payı alacağının 145.684,06 TL’den ibaret olduğu ve Yasa, anasözleşme ve Yargıtay uygulamasına göre çıkma payı alacağının 12.07.2022 tarihinde istenebilir hale geldiği hükme esas alınan bilirkişi raporu ile tespit edilmiş olup her ne kadar dava açıldığı tarihte olmasa da yargılama sırasında alacağın istenilebilir hale geldiği görülmekle usül ekonomisi gereği çıkma payı alacağı talebinin davacının talebi ile bağlı kalınarak kabulüne karar verilmiş, alacağa muaccel olduğu tarihten yasal faiz işletilmiş, terditli açılan davada ilk talep reddedilmiş olsa da ikincil talep kabul gördüğünden yargılama gideri ve vekalet ücreti davalı üzerine bırakılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.

HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davacının … hakkında verilen ihraç işleminin iptali ile üyeliğinin tespitine ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davacının 100,00 TL çıkma payı alacağının 12/07/2022 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca;
Davacı yararına kabul edilen çıkma payı alacağı yönünden hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsli ile davacıya verilmesine,

5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin her halükarda yapılması gerektiğinden; 1.049,50 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, Davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere 03/10/2022 tarihinde karar verildi.

Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır

*