Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/74 E. 2022/88 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/74 Esas – 2022/88

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/74 Esas
KARAR NO : 2022/88

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI : 1- ….
DAVALI …
DAVA TARİHİ : 03/02/2021
KARAR TARİHİ : 15/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememize açılan Alacak ( İşletme hakkı devir Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkili… Elektrik Dağıtım A.Ş’nin elektrik hizmetlerinin özelleştirilmesi neticesinde kamu tüzel kişiliğinin nevi değiştirmesi suretiyle kurulduğunu ayrı bir tüzel kişiliği ve sermayesi olan tamamen özel hukuk hükümlerine tabi bir ticaret şirketi olduğunu, özelleştirme sürecinde davalı ile müvekkili şirket arasında 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi (İHDS) imzalandığını ve 28.06.2013 tarihinde Hisse Satış Sözleşmesi akdedildiğini, dağıtım faaliyetlerinin … tarafından yürütüldüğü sırada dava dışı…’ın maliki olduğu Şanlıurfa İli … İlçesi … Parsel numaralı taşınmaza …’ın kamulaştırmasız el atması nedeni ile müvekkili aleyhine … Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/747 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın kabul edildiğini ve kesinleştiğini, kesinleşen karar uyarınca … İcra Müdürlüğü’nün 2013/352 sayılı icra dosyasına 22.07.2015 tarihinde 2.919,32 TL ödeme yaptıklarını, anılan sözleşme hükümlerine göre müvekkili şirket tarafından ödenen bedelin sorumluluğunun davalı …’ta olduğunu, Yargıtay’ın bu yönde emsal kararları bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla davalı …’ın sorumluluğunda olduğu iddia olunan fakat davacı şirket tarafından ödenmek zorunda kalındığı belirtilen 2.919,32 TL’nin, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’tan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; derdestlik, zaman aşımı ve kesin hüküm itirazları ile birlikte, huzurdaki davaya dayanak … …. Asliye Hukuk Mahkemesi kararına ilişkin olarak Yargıtay …. Hukuk Dairesi 2013/16526 Esas 2013/23097 Karar sayılı ilamında “…kamulaştırmasız el atma davalarında mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir… Açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır…” gerekçelerine yer verilerek yerel mahkeme kararında nispi olarak hesaplanan harç ve vekalet ücret bedellerinin maktu bedeller ile değiştirilmesine karar verildiğini, … İcra Müdürlüğünce maktu olarak hesaplanması gereken tahsil harcı meblağının nispi şekilde 14.045,72 TL olarak hesaplandığını ve yapılan hesap neticesinde 2.919,32 TL bakiye borcun bulunduğunun belirlendiğini ve davacı tarafından bu bedelin ödendiğini, davacı tarafından şikayet yoluna başvurulmayarak ödenen bedelin müvekkili Genel Müdürlükten talep edilemeyeceğini, özelleştirme modeli gereği bilanço çalışmaları yapılarak şirket tarafından devre esas mizan düzenlendiği ve beyan edilen mizan kayıtları esas alınarak devre esas bilanço düzenlendiği, bu suretle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiği, bu nedenle 24.07.2006 tarihinden önceki dönemde dağıtım faaliyeleriyle ilgili gerçekleştirilen iş ve işlemlerle ilgili olarak, hisselerin el değitirmesinden önce bitmiş ve neticelenmiş her türlü işlemin sorumluluğunun şirkete ait olduğu, …’tan herhangi bir talepte bulunulmasının ihale şartnamesi ve hisse satış sözleşmesi hükümlerine aykırı olacağını, dağıtım şirketlerinin özelleştirilmelerine ilişkin uygulamalarda Hisse Satış Sözleşmesinin imzalanması ile hisseleri el değiştirerek özel sektöre devredilen şirketin tüzel kişiliği, hakları, borç ve yükümlülüklerinde herhangi bir değişiklik olmadığını, şirketin hisse devri öncesi ve sonrasına ilişkin sorumluluklarının aynen devam ettiğini, % 100 hissesini …’dan devir almış olan davacı şirket tarafından Hisse Devri Sözleşmesi imzalanarak bu durumun da kabul edildiğini, özelleştirme işlemlerine ilişkin düzenlemeler gereği şirketin tüzel kişiliğinde herhangi bir değişiklik olmaksızın sadece hisse devri yapılmakta olduğundan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi, İhale Şartnamesi ve Hisse Devri Sözleşmesi hükümlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, davacının esas bilanço tarihi olan 30.08.2013 tarihinden önce yapılan ödemeyi talep etmesinin haksız ve yersiz olduğunu, bahse konu ödemelerin devre esas bilanço kayıtlarında yer aldığını, davacının yapılan ödemelere ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediğini, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 18.6. maddesinde yer alan “Şirket, (…) bu sözleşmeye dayanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti de dahil olmak üzere başkaca bir kamu kurum veya kuruluşundan talepte bulunulamayacağını, (…) …’tan masraf, zarar veya herhangi bir isim altında hiçbir talepte bulunmayacağını gayrikabili rücu ve kayıtsız şartsız olarak beyan, kabul ve taahhüt eder.” hükmü gereğince davacı şirketin dava konusu ettiği alacaklara ilişkin talepte bulunmayacağını, müvekkil kurumun icra takibine ilişkin giderlerden, vekalet ücretinden, karara ilişkin olarak yapılan diğer masraflardan ve faizlerden sorumlu olmadığını, Teftiş Kurulu Başkanlığının raporuna konu dosyaların yalnızca … Genel Müdürlüğü adına yapılan incelemeler ve soruşturmalar sonucunda hazırlanan müfettiş raporlarında yer alan ve Borçlar Kanunu hükümlerine göre sebepsiz zenginleşme ve haksız fiil tanımlaması taşıyan tazminat taleplerine ilişkin olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/747 esas sayılı dosyası uyap üzerinden istenilmiş, incelenmesinde; Dava dışı… tarafından 03.03.2010 tarihinde… Elektrik Dağıtım A.Ş. aleyhine açılan tazminat talepli davada; “Dava konusu taşınmaz olan 505 no’lu Parsel için tespit edilen 214.815,00 TL ve dava konusu taşınmaz olan 510 parsel taşınmaz için tespit edilen 257.778,00 TL tazminatın ilk dava tarihi olan 03.03.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine, Dava değeri itibariyle alınması gerekli 32.282,82 TL karar ilam harcından davacı tarafından bu dava dosyası ve birleşen dava dosyası ile birlikte yatırılan toplam 7.018,05 TL peşin harcın mahsubu ile geri kalan 25.264,77 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davacı tarafından yapılan toplam 7.594,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 29.753,72 TL nispi vekalet ücretinin davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 17.12.2013 tarih 2013/16526 Esas 2013/23097 Karar sayılı ilamında “2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun geçici 6.maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa’nın 21.maddesi ile “kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında mahkemece icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.. Açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” hükmünün getirilmiş olduğu gözetildiğinde, harç ve vekalet ücretlerinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden;
A) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının harca ilişkin 4.bendin tümüyle çıkartılmasına, yerine 24,30 TL maktu karar harcının davalı İdare’den alınarak hazineye gelir kaydına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine cümlesinin yazılmasına,
B) Gerekçeli kararın 5.bendindeki 7.018,15 peşin harç ibaresinin çıkartılmasına yine aynı bentteki 7.594,05 rakamlarının çıkartılarak yerine 576,00 rakamlarının yazılmasına,
C) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 6.bentteki 29.753,72 rakamlarının çıkartılmasına yerine 1.320,00 rakamlarının yazılmasına” gerekçesi ile hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
… İcra Müdürlüğünün 2013/352 esas sayılı dosyası uyap üzerinden istenilmiş, incelenmesinde; Dava dışı… tarafından… Elektrik Dağıtım A.Ş. Aleyhine 472.593,00 TL asıl alacak, 137.039,02 TL işlemiş faiz, 7.594,05 TL yargılama gideri, 28,08 TL işlemiş faiz, 29.753,72 TL ilam vekalet ücreti 110,04 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 647.117,91 TL üzerinden ilamlı icra takibi başlatıldığı, … Elektrik Dağıtım A.Ş. Tarafından Vakıfbank Şanlıurfa Şubesi tarafından tanzim edilen 10.06.2013 tarih 7000179382 no’lu 647.117,00 TL bedelli teminat mektubu sunulduğu, 10.06.2013 tarih 7000179382 no’lu 647.117,00 TL bedelli teminat mektubunun 01.10.2013 tarihinde nakde çevrildiği ve … Elektrik Dağıtım A.Ş. Tarafından 22.07.2015 tarihinde bakiye 2.919,32 TL ödeme yapılarak dosyanın infaz edildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında nitelikli hesap uzmanı bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda özetle, davacının davalı adına ödediği 2.191,32 TL tutarındaki ödemeyi dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep edebileceği yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna itirazları üzerine tarafların itirazını karşılar ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararlarında belirtildiği üzere ihbar yükümlülüğü değerlendirilerek ek rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişinin 08/12/2021 tarihli ek raporunda özetle; mahkemece yapılan görevlendirme uyarınca davacının kamulaştırmasız el atmadan doğan davayı ve de icra takibini davalıya ihbar etmediği, konuya ilişkin emsal Bölge Adliye Mahkemesi Kararlarına göre bu durumda asıl alacak, asıl alacağa dava tarihi ile karar tarihi arasında işlemiş faiz, vekalet ücreti, yargılama giderlerinden davalının sorumlu olacağı, hüküm tarihinden sonra oluşan icra takip giderlerinin rücu istemine konu edilemeyeceğinin belirtildiği, buna göre BAM kararında yer alan tespite dayalı olarak her ne kadar rücu edilebilir tutar 609.687,84 TL olarak hesaplanmış ise de bu tutarın teminat mektup bedelinin altında kaldığı, davacı tarafça teminat mektup bedelini aşan 2.919,32 TL ‘lik kısım dava konusu edildiğinden fazla ödenen bu tutarın davalıya rücu edilemeyeceği belirtilmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Davacı davalı ile arasında akdedilen işletme hakkı devri sözleşmesi kapsamında …’ın sorumluluğunda bulunan ancak davacı şirket tarafından ödenmek zorunda kalınan 2.919,32 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili için açılan alacak davasıdır.
Davalı … ile davacı… şirketi arasında 24/07/2016 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi imzalandığı, Davalı … ile davacı… arasında imzalanan 24.07.2006 tarihli işletme devir hakkı sözleşmesinin tanımlar ve kısaltmalar başlıklı 2.1. maddesinde bu sözleşmede geçen “…”ın Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketini, “Şirketin” ise… Elektrik Dağıtım Anonim Şirketini ifade ettiği, 7.4 maddesinde “Dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu …’a aittir. … tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülebilecek her türlü talebin muhatabı …’dır.”, 7.5. maddesinde “Dağıtım Faaliyeti’nin Şirket tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyet kapsamında gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu Şirket’e aittir. Şirket tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı Şirket’tir. Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar Şirket tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük Şirket tarafından karşılanır.”, 7.6. maddesinde “Sözleşmenin imza tarihinden önce Dağıtım tesisleri ile Dağıtım Tesisleri’nin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk …’a aittir. Bu dönemde yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı …’tır. Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar … tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından ödenir.”, 7.7 maddesinde “Sözleşmenin imza tarihinden sonra dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk şirkete aittir.”, 18.6. maddesinde ise “Şirket… bu sözleşmeye dayanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti de dahil olmak üzere başkaca bir kamu kurum veya kuruluşundan talepte bulunulamayacağını, (…) …’tan masraf, zarar veya herhangi bir isim altında hiçbir talepte bulunmayacağını gayrikabili rücu ve kayıtsız şartsız olarak beyan, kabul ve taahhüt eder.” hükümleri yer almaktadır.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile dava dışı şirket arasında davacı şirketteki kamu hisselerinin devrine yönelik olarak akdedilen 28.06.2013 tarihli hisse devir sözleşmesinin alıcının taahhütleri başlıklı 9.4. maddesinde “Alıcı ihale konusu hisseleri devraldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak işletme hakkı devir sözleşmesindeki hükümler … saklı kalmak kaydıyla, şirketlerde yapılmış olan her türlü işlemden kaynaklanan borç ve yükümlülüklerden, kayıtlara intikal etmemiş olsa dahi şirketlerin sorumlu olduğunu, bu hususlarda alınmış karar ve yapılmış sözleşmeler ile ilgili olarak kendisinin veya şirketlerin idareyi ve …’ı ilzam edecek hiçbir başvuru ve rücu hakkının bulunmadığını kabul ve taahhüt eder.” denilmektedir.
İşletme hakkı devir sözleşmesinin 7.4. maddesinde yer alan “Dağıtım faaliyetlerinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu …’a aittir. … tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülebilecek her türlü talebin muhatabı …’dır.” hükmü uyarınca dava konusu rücu talebine konu olayın dava dışı 3. kişi konumunda olan…’ın malik olduğu taşınmaza dağıtım faaliyetlerinin yürütülmesi sırasında kamulaştırmasız el atmadan kaynaklandığı, dava konusu olayın 24.07.2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesinin yürürlüğe girmesinden önceki dönemde …’ın yürütmüş olduğu elektrik dağıtım faaliyetlerinden kaynaklı olduğu, bu faaliyetlerden kaynaklı dava ve takip giderlerinden de davalının sorumlu olması gerektiği anlaşılmıştır
Taraflar arasındaki işletme hakkı devri sözleşmesi 7.2 maddesi hükümlerine göre davacının sözleşmenin imza tarihinden sonra ortaya çıkan idari ve hukuki ihtilafları derhal davalıya ihbar yükümlülüğünün olduğu anlaşıldığı, … Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava ve takibin davalı …’a ihbar edilmediği görülmüş ise de; ödemeye konu olan … İcra Müdürlüğünün 2013/352 esas sayılı dosyasında teminat mektubunun davalı … tarafından icra dosyasına sunulduğu, ,icra dosyasına teminat mektubu sunan davalının ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediği ve icra takibinden ve mahkeme kararından haberdar olmadığı yönündeki savunmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğu, bu nedenle davalının icra takibi ve mahkeme kararının haberdar olduğu ihbar yükümlülüğünün yerine getirildiği değerlendirilerek dosya kapsamında alınan 17/08/2021 tarihli ilk bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın KABULÜNE, 2.919,32 TL’nin ödeme tarihi olan 22.07/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 199,42 TL nispi karar ve ilam harcın, peşin alınan 59,30 TL harç mahsubu ile noksan olan 140,12 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harcı olmak üzere toplamı 118,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 667,00 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 2.919,32 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, dava değeri istinaf kesinlik sınırı altında kaldığından kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/02/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.