Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/713 E. 2022/153 K. 07.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/713 Esas
KARAR NO : 2022/153

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … …

VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ : 07/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememize açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 01/07/2012 – 31/12/2015 tarihine kadar geçerli olmak üzere açık satış noktası sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin sözleşmenin 11. Maddesinde belirlenen iş yerinin açılmasına veya işletilmesine katkıda bulunmak ve iş yerinde ki ticari faaliyetleri artırmak amacıyla 39.000,00 TL katlı sağladığını bu katkının davalının ve distrübütörleri olan … Şirketinin faturaları ile sabit olduğunu, sözleşmeye uyulmaması halinde 20.000,00 USD cezai şart öngörüldüğünü, davalının sözleşmeye uymadığını belirterek 39.000,00 TL katkı tutarının verildikleri tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile 20.000,00 USD ceza şartının ise 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, müvekkilinin esnaf olması nedeniyle müvekkili yönünden davanın ticari dava olmaması sebebiyle iş bu davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesini, davacının iddialarına dayanak olarak …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/643 Değişik iş sayılı dosyasında ki yapılan tespit ve bilirkişi raporunu delil olarak göstermiş ise de; sadece bir gün gidilip kepengin kapalı olduğu görülerek iş yerinin kapandığı, faaliyetinin sonlandırıldığı sonucuna ulaşılmasının mümkün olmadığını, faaliyetlerine devam ettiğinden taleplerin haksız olduğunu sözleşmenin tüm maddelerinin genel işlem koşulları olması göz önünde bulundurularak geçersiz olduğunu davacının hem cezai şartı hem de zararları talep edemeyeceğini, cezai şartın fahiş olduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
MAHKEMEMİZİN GÖREVİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle davalıya ödenen katkı payı ile sözleşmede belirlenen cezai şartın tahsili talebine ilişkindir.
Bir davanın ticaret mahkemesinde görülmesi için her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olması veya tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Ticaret Kanununda düzenlenen hususlardan doğması veya özel kanunularda davaya Ticaret mahkemesinde bakılacağının belirtilmesi gerekir. Davada davacı tacir ise de davalının …Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 21.01.2022 Tarihli cevabi yazısından 23/05/2012 tarihinde işe başlamış olup 30/09/2014 tarihinde resen terk ettiği, mevcutta herhangi bir ticari faaliyete devam etmediği, faaliyette olduğu dönemlerde elde etmiş olduğu gelirin gerçek usulde vergilendirildiği, işletme esasına göre ticari defter tutmakla yükümlü olduğu, 2012, 2013 ve 2014 yıllarına ait kazancının, 213 sayılı VUK’nun 177/1.maddesinde belirtilen, bir ve üç numaralı bentlerde yer alan nakdi limitlerin yarısını, iki numaralı bentte yazılı nakdi limitin tamamını aşmadığı ve …Ticaret Sicil Müdürlüğü 13.12.2021 Havale tarihli cevabi yazısından adına kayıtlı ticari işletme bulunmadığı, Ankara BAM. …. H.D.’sinin 2020-308 E. 2020-236K. Sayılı 25/02/2020Tarihli kararında da” davalı gerçek kişi olduğu, Vergi Dairesi Müdürlüğünün 05/02/2019 tarihli yazılarında davalının işletme esasına göre defter tutmakla yükümlü olduğunun bildirildiği, vergi dairesince davalının gerçek usulde vergilendirilmiş, faal olduğu dönemde işletme hesabına göre defter tutuğu bildirildiğinden, davalı bilanço esasına göre defter tutmadığı için kendisini doğrudan tacir kabul etmek mümkün olmadığı, ayrıca dosyaya getirtilen gelir vergisi beyannameleri incelendiğinde, davalının alış satış miktarının tacir sayılmasını gerektiren miktarı aşmaması nedeni ile davalının tacir sayılmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.” şeklinde belirtildiği üzere davalının tacir sayılmasının mümkün olmadığı görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre, bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Dosya kapsamına göre, davalının tacir niteliği bulunmadığı gibi uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığı ve davanın mutlak ticari dava da olmadığı anlaşıldığından uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Neticede yukarıda açıklanan nedenlerle davaya genel mahkemelerde bakılması gerektiği ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında yargılama yapmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevli bulunduğundan HMK’nın 114/c maddesi gereğince mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE ,
2-HMK 114/c maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan, anılan yasanın 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
3-Kararın taraflarca kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde, kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
4-Yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/03/2022

Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır

*