Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/648 E. 2021/653 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/648 Esas – 2021/653
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/648 Esas
KARAR NO : 2021/653

HAKİM : …..
KATİP :….

DAVACI :….
DAVALILAR : 1-…..

DAVA : Tazminat ( Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2021
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2021
Mahkememize açılan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalıların müvekkili şirkette iş sözleşmesi ile çalışmaya başladıklarını, hiçbir sebep yokken işten ayrıldıklarını, şubat 2019 tarihinde Ostim’de…Müh. Mad. Ltd.Şti’ni kurduklarını, davalıların sözleşme gereği gizlilik hükmüne aykırı davrandıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL cezai şartın, alacağın ticari faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Usul ekonomisi gözetilerek davalılara tebligat çıkartılmamıştır.
MAHKEMEMİZİN GÖREVİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:

Dava; rekabet yasağının ihlali nedeni ile taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı cezai şart alacağı istemine ilişkin olup, uyuşmazlık 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bir davanın ticaret mahkemesinde görülmesi için her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olması veya tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Ticaret Kanununda düzenlenen hususlardan doğması veya özel kanunularda davaya Ticaret mahkemesinde bakılacağının belirtilmesi gerekir. Tarafların arasındaki uyuşmazlık iş sözleşmesinden kaynaklanmakta olup iş akdinin sona ermesinden sonraki dönemi kapsamaktadır.
İş Mahkemeleri Kanunu ile işçi ve işveren arasında iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden doğan uyuşmazlıkları çözme görevinin iş mahkemesine verilmiş olup bu durum Türk Ticaret Kanununun 5.maddesinde belirtilen “aksine durum” ibaresi kapsamında kalmaktadır. Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 2021/3076 Esas 2021/9789 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere “İşçi ile işveren arasında sözleşmenin sona ermesinden sonraki dönem için rekabet yasağına ilişkin bir anlaşma olmadıkça, Borçlar Kanunu’ndaki hükümler tek başına işverene talep hakkı vermez. Başka bir anlatımla, taraflarca rekabet yasağı konusunda anlaşma yapılmışsa işveren, sözleşmeye aykırı davranıldığını ileri sürerek cezai şart ya da tazminat talebinde bulunabilecektir. Bu nedenle, burada borcun kaynağı kanun değil, iş sözleşmesidir.
İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur. Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir.
Türk Borçlar Kanunu’nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır.
Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Dairemizin önceki kararlarında işçinin iş sözleşmesi sona erdikten sonrası dönem bakımından rekabet yasağına ilişkin olarak cezai şart ve tazminat davaları bakımından ticari dava olduğu belirtilmiş ise de; konunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla,yukarıda belirtilen açıklamalar uyarınca görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu belirlendiğinden bu karardan dönülmesi gerektiği anlaşılmıştır.” İş mahkemeleri, Ticaret mahkemelerine göre daha özel yetkili mahkemeler olmakla , mevcut dosyada uyuşmazlığın kaynağının iş sözleşmesi olduğu, Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevli olduğu, mahkemenin görevinin kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında gözetilmesi gerektiği birlikte değerlendirildiğinde davanın mahkememizin görevsizliği nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında yargılama yapmaya İş Mahkemesi görevli bulunduğundan HMK’nın 114/c maddesi gereğince mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE ,
2-HMK 114/c maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan, anılan yasanın 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
3-Kararın taraflarca kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde, kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli ANKARA NÖBETÇİ İŞ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
4-Yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 10/11/2021
Katip …..
¸E-İmzalıdır

Hakim ….
¸E-İmzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.