Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/321 E. 2022/840 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/321 Esas – 2022/840
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.

10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/321 Esas
KARAR NO : 2022/840

HAKİM :….
KATİP….

DAVACILAR :….
DAVALI :…..
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/06/2021
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/12/2022
Mahkememize açılan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı Vekili, Dava Dilekçesinde Özetle, Müvekkili bulunan davacı şirketlerin oluşturduğu adi ortaklık ile davalı … arasında 25/11/2020 tarihli 2020/268858 ihale kayıt numaralı 154-400Kv toplam 688 adet trafo merkezinin 3.etap olarak 38 kısım halinde işletilmesi işine ilişkin 11.kısım için hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, müvekkili adi ortaklığın 01/12/2020 tarihinde işe başladığını, söz konusu işte çalışan işçilerle davalının da talebi üzerine belirli iş sözleşmeleri imzalandığını, istihdam edilen işçilerin tüm işilik alacaklarının önceki yükleniciler tarafından ödendiğini, davalı ile yükleniciler arasında imzalanan tip sözleşmenin 36.4.4 maddesi gereğince işin bitiminden itibaren en geç 2 ay içerisinde çalıştırılan işçilerden usulüne uygun alınmış bir ibraname ve ödeme yapıldığına ilişkin bir dekont getirilmeksizin ilişiğin kesilmediğini, teminat mektubunun iade edilmediğini ve son hak edişin ödenmediğini, bu nedenle müvekkili ortaklığın devraldığı işçilerin önceki dönemden kalan işçilik alacaklarının bulunmasının mümkün olmadığını, kaldı ki davalının hak ediş kesintisine konu tetiği personelin ortaklıkta yalnızca 5 ay çalıştığını, bu nedenle kesinti miktarı kadar kıdem tazminatı alacağının bulunmadığını, buna rağmen 18/03/2021 tarihinde davalı …’ın müvekkillerinden … Yapı Grup Elektrik İnş. Taah. A.Ş.’nin KEP adresine işten ayrılan … isimli çalışanın 106,85 TL damga vergisi hariç 13.971,20 TL kıdem tazminatının ödenerek cari hesaba borç kaydedildiği yönünde bildirim yapıldığını, bunun üzerine kendilerince 24/03/2021 tarihinde kıdem tazminatının hak edişten kesilmesinin sözleşmeye aykırı olduğu yönünde itiraz edildiğini, buna rağmen davalı tarafından kesintinin yapıldığını, 722.923,73 TL’lik hak ediş ödemesinden kesinti yapılarak 698.676,51 TL ödemenin yapıldığını, davalı …’a 16/04/2021 tarihli itirazlarını içerir dilekçe gönderiklerini, ancak davalı tarafından iadenin gerçekleştirilmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 7.maddesine göre kıdem tazminatı bedelinin sözleşme bedeline dahil edilmediğini, bu nedenle sözleşmeye aykırı şekilde kıdem tazminatı ödemesinden müvekkillerinin sorumlu tutularak hak edişten kesinti yapılamayacağını, sözleşmenin 22.maddesinde de yüklenicinin kıdem tazminatı ödemesinden sorumlu olacağına dair hüküm bulunmadığını, ihale aşamasında da teklif sunulurken ayrı bir kalem olarak kıdem tazminatına yer verilmediğini, hangi işçinin ne zaman kıdem tazminatına hak kazandıracak biçimde iş akdinin sonlanacağını müvekkillerinin öngörmesinin mümkün olmadığını, …’ın bir kamu kurum ve kuruluşu olduğunu, 4734 s. Kamu İhale Kanunu’nun 112/2-a maddesine göre kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen işçilerin kıdem tazminatlarının ilgili kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen işçilerin kıdem tazminatlarının ilgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından ödenmesi gerektiğini, davalının bu yasal zorunluluğu yerine getirdikten sonra sözleşme hükümlerinde yer almamasına rağmen kendi yükümlülüğünü müvekkili ortaklığa rücu etmeye çalıştığını beyan ederek, davanın kabulü ile davalı tarafından hak edişten kesinti yapılan 14.078,05 TL’nin 16/04/2021 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle müvekkillerine ödenmesini ve yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; Müvekkili bölge müdürlüğü bünyesinde, hizmet alımı kapsamında… Mühendislik A.Ş. ve … Yapı Grup A.Ş.’ne bağlı olarak Bartın Trafo Merkezinde çalışmakta iken 28.02.2021 tarihinde görevinden ayrılan …’a 18.03.2021 tarihinde 13.971,20 TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını, bölge müdürlüğünün 18.03.2022 tarih ve 589568 sayılı yazısı ile söz konusu kıdem tazminatı tutarının davacı şirketin cari hesabına borç kaydedildiğinin davacıya bildirildiğini, borçlar kanunu kapsamında takas ve mahsup hakkının kullanılarak davacının ilk hakedişinden bu miktarın mahsup edildiğini, ödeme yapılan işçinin davacı şirketin işçisi olduğunu, işçilik alacaklarının ödenmesi hususunda davacının akdi sorumluluğu bulunduğunu, davacı şirketlerle … arasında imzalanan 25.11.2020 tarihli hizmet alım sözleşmesinin yüklenicinin çalıştıracağı işçilere ilişkin sorumluluğunu düzenleyen 22.maddesinin, sözleşmenin eki niteliğindeki genel şartnamenin 6.bölümüne atıfta bulunduğunu, buna göre çalıştırılan personelin ücret ödemeleri ve her türlü yasal sorumluluğunun yükleniciye ait olduğunun belirtildiğini, 6552 sayılı yasanın kıdem tazminatının kurumlarca ödeneceğini belirtmiş olsa dahi, ihaleyi alan taşeron şirketlerin sorumluluğunun devam ettiğini, İş Kanunu m.2’ye göre alt işveren işçisinin alacaklarından asıl işveren ve alt işverinin birlikte sorumlu olduğunu, taşeron işçilerin doğrudan alt işverenin işçisi olduğunu, esas sorumluluğunun yüklenicide bulunduğunu, taşeron işçilerin kıdem tazminatlarının ödeme yükümlülüğünün 11.09.2014 tarihinden itibaren kamu kurumlarına verilmiş olsa da bu düzenlemenin taşeron firmaların sorumluluğunu ortadan kaldırmak için yapılmış bir düzenleme olmadığını, taşeron işçilerin mağduriyetinin giderilmesinin amaçlandığını, alt işveren işçisinin kıdem tazminatını ödeyen ilgili kamu kurumlarının alt işveren şirketlere Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümleri gereğince rücu etmekle yükümlü olduğunu, 6552 s. İş Kanunu ile bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması İle Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun’un 8.maddesi ile 4857 s. İş Kanun’unun 112.maddesine eklenen fıkralar sonucunda 1475 s. İş Kanun’unun 14.maddesine göre iş sözleşmesi kıdem tazminatını gerektirecek şekilde sona ermiş olan işçilerin kıdem tazminatlarının ödenmesinde 4845 s. İş Kanun’unun 112.maddesinin uygulanacağının belirtildiğini, buna göre bu durumdaki işçilerin kıdem tazminatlarının ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca ödeneceğini, alt işveren işçilerinin diğer işçilik alacaklarından ise yerleşik …içtihatları uyarınca son alt işverenin sorumlu olduğunu, asıl işverinin de müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunduğunu, fakat işçiye kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarını ödeyen kamu kurum ve kuruluşlarının yerleşik …içtihatları gereğince son işverenden veya dönemleri ile sorumlu olan işverenlerden rücu hakkının bulunduğunu beyan ederek davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraflar Arasında İmzalanan 25.11.2020 Tarihli Sözleşme, 18.03.2021 Tarihli Ziraat Bankası’na Ait Dekont, Taraflar Arındaki Yazışmalar, Dava Dışı …’a Ait Sgk Kaydı Ve Belirli Süreli İş Sözleşmesinin Dosyamıza Sunulduğu Görülmüş İncelenmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Ve Ön İnceleme Duruşmasında Belirlenen Uyuşmazlık Konuları Hakkında Hesap Uzmanı Bilirkişiden Alınan 28.10.2022 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda Özetle, Davanın hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olduğu, dava değerinin 14.078,05-TL olduğu, dava dışı …’ın, davacı iş ortaklığında 01.12.2020-01.03.2021 tarihleri arasında toplam 90 gün çalıştığı, bu durumda davacı iş ortaklığının sorumlu olduğu Kıdem Tazminatı tutarının 1.554,30 TL olduğu, davacının davalıdan toplam 12.523,75 TL alacağı bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; Hizmet Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak Davasıdır.
Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık; Tarafların Arasındaki Sözleşme Gereği Dava Dışı İşçiye Ödenen Kıdem Tazminatından Davacı Yüklenici İş Ortaklığının Sorumlu Olup Olmadığı, Davacının Hakedişinden Kesilen Tutarın Davacıya Ödenmesinin Gerekip Gerekmediği Hususlarına İlişkindir.
Taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmakta olup, BK. nun 146. Maddesine göre sözleşmeden kaynaklanan alacaklar için 10 yıl zaman aşımı öngörülmüş, zaman aşımı ve hak düşürücü sürenin davanın açıldığı 01/06/2021 tarihi itibarı ile gerçekleşmediği, davanın her iki tarafı tacir olup, uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olması nedeni ile Ticaret Mahkemelerinin görevli oldukları, davalının merkez adresinin …’da olduğu için … Mahkemelerinin ayrıca yetkili olduğu, yetki itirazlarının yerinde olmadığı kabul edilip mahkememizde yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı iş ortaklığı İhale yoluyla davalı …’a 688 adet trafo merkezinin 3, Etap olarak 38 kısım halinde İşletilmesi hizmeti verdiğini, hak edişinden kıdem tazminatı adı altında kesinti yapıldığını, yasa ve taraflar arasındaki sözleşme gereği kesintinin haksız olduğunu ve hak edişinden kıdem tazminatı adı altında yapılan kesintiden davalının sorumlu olmadığı iddia etmiş, dava dışı işçi …’a Ait Belirli Süreli İş Sözleşmesinin incelenmesinde, İşverenin … Yapı Grup Elektrik İnşaat Taahhüt AŞ ve… Mühendislik Elektrik Makine İnş. Tar. Hay. Dış Tic. San. Ve Tic. AŞ Adi Ortaklığı olduğu, işçinin ise dava dışı … olduğu, İş Sözleşmesinin 30.11.2020 tarihinde imzalandığı, İşe başlama tarihinin 01.12.2020, işin sona ereceği tarihin ise 28.02.2021 olarak belirlendiği, Sözleşmede deneme süresinin 2 ay olarak belirlendiği, Sözleşmenin 4. Maddesinde “Bu iş sözleşmesi, … ile yapılan sözleşmeye bağlı olarak 01.12.2020 tarihinde başlamış olup, 28.02.2021 tarihinde veya … tarafından süre kısaltımı yapıldığı takdirde (çalışmış olduğu TM Grubunun sözleşmesinin sona ermesi ile) herhangi bir bildirim yapılmaksızın kendiliğinden sona erer.” hükmü bulunduğu, Aynı maddenin devamında “… tarafından işçinin iş akdinin sonlandırılması talep edildiğinde veya İşveren tarafından iş akdinin geçerli nedenle sonlandırılmasına onay verilmesi halinde kıdem ve ihbar tazminatından … sorumlu olacaktır.” hükmünün yer aldığı görülmüştür.
18.03.2021 tarihli Ziraat Bankası’na ait dekontta dava dışı …’a davalı … tarafından toplam 13.971,20 TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığı, dava dışı … davacı iş ortaklığında yalnızca 01.12.2020-01.03.2021 tarihleri arasında çalıştığı, davacı iş ortaklığının hak edişinden yapılan kıdem tazminatı kesintisi 07.12.2018-01.03.2021 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olduğu, bu dönem içerisinde …’ın iki farklı şirkette daha çalıştığı, …6. HD, E.2021/5092, K.2021/747 sayılı ve 11.10.2021 tarihli kararında “İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup, bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.” da belirtildiği üzere Davacı iş ortaklığının yalnızca işçiyi çalıştırdığı dönemle sorumlu olacağı, davalının 07.12.2018-30.11.2020 tarihleri arasındaki döneme ilişkin kıdem tazminatını diğer yüklenicilere rücu edebileceği görülmüştür.
Taraflar arasında akdedilen Sözleşmenin 36.1.15. Maddesi”Yüklenici söz konusu işte çalışan personelin iş akdini fesih etmeden önce İdarenin onayını alacaktır. Onay alınmaksızın yapılan fesihler nedeniyle mahkeme kararına dayansın ya da dayanmasın işçiye yapılacak kıdem ve ihbar tazminatı dahil tüm ödemeler için yüklenicinin hak edişinden ya da teminatından kesinti yapılacaktır.” hükmünü içermekte olup, somut olayda iş akdinin yüklenici tarafından idareden onay alınmaksızın feshi değil, belirli süreli iş sözleşmesinin süresinin dolması nedeniyle iş akdinin sona ermesi durumu söz konusu olmakla bu maddenin somut olaya uygulanamayacağı mahkememizce kabul edilip hükme esas alınan bilirkişi raporu ile de …’ın davacı iş ortaklığında çalıştığı döneme ilişkin davacı iş ortaklığının sorumlu olacağı kıdem tazminatı tutarı düşülmekle davacının davalıdan toplam 12.523,75 TL alacağı bulunduğu tespit edilmiş olup davanın kısmen kabulüne, hükmedilen miktara davanın tarafları tacir olduğu için temerrüt tarihinden avans faizi uygulanmasına karar verilmiş olup aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
12.523,75 TL’nin 16.04.2021 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
Fazlaya ilişkin talebin Reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 855,50 TL nispi karar ve ilam harcın, peşin alınan 240,42 TL’nin mahsubu ile noksan olan 615,08 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına kabul miktarına göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacılara verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına red miktarına göre hesaplanan 1.554,30 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin kabul ve red oranına göe 1.174,26 TL’sinin davalıdan, 145,74 TL’sinin davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 240,42 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvuru harcı, 1.050,00 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.109,30 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 986,82 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bıkarılmasına, kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, davacı için miktar itibariyle kesin davalı için kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/11/2022
Katip …
✎ e-imzalıdır

Hakim ….
✎ e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.