Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/229 E. 2022/885 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/229 Esas – 2022/885
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.

10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/229
KARAR NO : 2022/885
BAŞKAN :…
KATİP : ….

DAVACI :…
DAVALI : …

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/04/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/12/2022

Mahkememize açılan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA
Davacı vekili, müvekkili kurum ile davalı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığı arasında “…Havalimanı Yeni İç Hatlar Terminal Binası ve Otopark İnşaatı” işi kapsamında sözleşme imzalandığını, belirtilen işin geçici kabulünün 10.07.2008 tarihinde, kesin kabulünün ise 08.10.2009 tarihinde yapıldığını, işin kabulünden sonra terminal binasının dış cephesindeki imalatlarda ve panellerde soyulma, bozulma, esneme vb durumlar oluştuğunu, Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 25/4. Maddesi gereğince yüklenicinin kesin kabul onay tarihinden itibaren 15 yıl boyunca ortaya çıkan zarar ve ziyandan sorumlu olacağını, meydana gelen bu zarar ve ziyan sebebiyle davalı iş ortaklığına söz konusu gizli ayıpların giderilmesi yönünde bildirimde bulunulduğunu, aksi takdirde ayıpların yüklenici nam ve hesabına müvekkili kuruluş tarafından giderileceğinin ihtar edildiğini, davalı iş ortaklığının herhangi bir girişimde bulunmadığını, bu nedenle davalı şirketlerin nam ve hesabına söz konusu ayıpların giderilmesi için 2020/245951 İhale Kayıt Numaralı ihale ile söz konusu dış cephe kaplamalarının sökülerek yenilenmesi işi için bir başka firma ile sözleşme imzalandığını, müvekkili kuruluşun bu yenileme işi için toplam 1.299.000,00-TL harcadığını, bu nedenle davalı iş ortaklığı nam ve hesabına ödenen bu meblağın davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, davanın kabulü ile 1.250.000,00-TL’nin, 11.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, ayrıca yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı Yapı Tek Vekili, müvekkili şirket ile diğer davalı tarafından oluşturulan iş ortaklığı ile davacı kurum arasında … 17. Noterliği’nin 22.08.2016 tarih ve yevmiye numaralı sözleşmesi ile “…Hava Limanı Yeni Terminal Binası ve Otopark İnşaatı” işinin üstlenildiğini, işin geçici kabulünün 20.06.2008 tarihinde, kesin kabulünün ise 05.10.2009 tarihinde yapıldığını, işin davacı kuruma eksiksiz ve hatasız şekilde teslim edildiğini, kesin kabulün üzerinden 12 yıl geçtikten sonra terminal binasının dış cephesinde gizli ayıp olduğu iddiasını kabul etmediklerini, iddia edilen arızaların varlığının nedeninin tespit edilmesi gerektiğini, kullanım hatası olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, söz konusu malzemelerin garantili olduğunu ve garanti belgelerinin davacı kuruma daha önce teslim edildiğini, garanti süreci işletilmediğini ve müvekkili şirketten muvafakat alınmadığını, müvekkili şirketin söz konusu işi üstlendikten sonra yaptığı inceleme ve değerlendirme sonucunda dış cephe kaplaması için teknik şartnamede öngörülen ahşap panel uygulaması yerine, ahşap görünümlü alüminyum kompozit panelin daha uygun olacağı konusunda davacı kurum ile birçok defa yazışmada bulunduklarını, ancak davacı idare tarafından işin ihale eki proje ve şartnamelerinde belirtilen malzeme ile yapılmasının esas olduğunun belirtildiğini, müvekkilinin taleplerinin reddedildiğini, ahşap malzemede ısrarcı olunduğunu, ancak davalı iş ortaklığı nam ve hesabına yapılan işte ahşap görünümlü alüminyum kompozit panel kullanıldığını, bu durumun müvekkilinin haklılığını ortaya koyduğunu, iddia edilen maddi külfetlerin o dönem görevli bulunan proje mimarı, teknik ekip ve sorumlusuna yöneltilmesi gerektiğini, bir işin nam ve hesaba yaptırılması için müvekkili tarafından üstlenilen bir hususun yapılmamış olması ve talep üzerine direnim gösterilmesinin gerektiğini, müvekkili tarafından aksine defalarca ahşap görünümlü alüminyum kompozit panel uygulanması konusunda davacıya talepte bulunulduğunu, ayrıca söz konusu işin ihale edilmediğini, ortada tamamı ile farklı bir işin farklı bir malzemeyle yapılması durumunun bulunduğunu, müvekkilinin 15 yıl boyunca sorumlu olacağının kabul edilmesinin mümkün olmadığını, ayıp olduğu ileri sürülen malzemenin ahşap olduğunu, 13 yıl boyunca davacı tarafından kullanıldığını, ahşabın neme, yağışa, bölgenin iklim ve şartlarına bağlı olarak reaksiyon gösterebilecek bir malzeme olduğunu, ayrıca bozulmanın boyutlarının anlaşılamadığını, değiştirilen veya sökülen malzemelerin ciddi bir sovtaj değeri bulunduğunu, ve söz konusu sovtaj bedelinin talep edilen miktardan düşülmesi gerektiğini beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Davalı Ermit vekili, müvekkili ile diğer davalının oluşturduğu iş ortaklığı ile davacı arasında “…Hava Limanı Yeni İç Hatlar Terminal Binası ve Otopark İnşaatı İşi” için 22.08.2006 tarihli sözleşmenin imzalandığını, işin 03.04.2008 tarihinde geçici kabulünün yapıldığını, 01-04.07.2009 tarihleri arasında işyerinde kesin kabul bakımından yapılan incelemeler neticesinde eksik, kusur veya arıza bulunmadığını, bu nedenle 08.10.2009 tarihinde işin kesin kabulünün yapıldığını, bu nedenle gerek müvekkilinin gerekse davalı iş ortaklığının sorumluluğunun bulunmadığını, terminal binasının dış cephe kaplamasında kullanılan malzemelerin taraflar arasında akdedilen sözleşme ve şartnamelere uygun olarak davacı idare tarafından seçiminin yapıldığını, montajın fen ve sanat kurallarına uygun olarak gerçekleştirildiğini, hileli bir malzeme bulunmadığını, davalı iş ortaklığının iddia edildiği üzere ağır bir kusurunun bulunmadığını, davacının asıl muhatabının malzemenin üreticisi olduğunu, eserin idareye tesliminden 10 yıl sonra ortaya çıkan soyulma, bozulma ve deformasyonun önellere riayet edilmeden gizli ayıp olarak nitelendirilmesinin ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca kabul anlamına gelmemek üzere, sovtaj bedelinin de yapılacak olan tazminat hesaplamasından mahsup edilmesi gerektiğini, bunun dışında talep edilen meblağın fahiş olduğunu, yenilenen alanın ne kadarlık bir bölüm olduğunun ölçülmediğini beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
HUKUKİ GEREKÇE
Dava, ayıplı olduğu iddia edilen dış cepte kaplamalarının yüklenici iş ortaklığının nam ve hesabına yaptırılması nedeniyle ödenen tutarın faizi ile birlikte tahsiline yöneliktir.
Yapılan işin ayıplı olup olmadığı, süresinde ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı, süresinde ayıp ihbarı yapılmış ve yapılan işler de gizli ayıplı ise davacının yeniden yaptırdığı işten kaynaklı varsa talep edebileceği iş bedeli çekişme konusu olmakla öncelikle bu hususların araştırılması için taraflara ait delil ve belgeler toplandıktan sonra dosya nitelikli hesaplama uzmanı, mimar ve inşaat mühendisinden oluşturulan bilirkişi kuruluna tevdii edilmiş, alınan 27/05/2022 tarihli raporda söz konusu işin 22/08/2006 tarihinde anahtar teslimi götürü bedelle yapımı hususunda davalıların oluşturduğu adi ortaklıkla sözleşme imzalandığı, söz konusu işin tamamlanarak 10/07/2008 tarihinde geçici kabulün yapıldığı, söz konusu hasarın işin yapıldığı Trabzon’da iklim koşulları nedeniyle oluştuğu, davalının iş yapımı esnasında teknik şartnamede belirtilen malzemelerin yapılacak işe uygun olmadığını belirtmesi nedeniyle bildirim yükümlülüğünün yerine getirildiğini, kullanılan malzemenin yine ahşap kaplama olduğu, teknik şartnamede belirtilen kaplama malzemesinden bir nebze daha dayanıklı olduğu, bu malzemenin de belirtilen iklim koşullarında uzun süre dayanamayacağı, iş ortaklığı tarafından teslim edilen işin ayıplı olmadığı ve davacı tarafından gerçekleştirilen yenileme işi kapsamında ödenen tutardan davalıların sorumlu olmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliği sonrası davacı vekili, idarenin onayı olmadan Trabzon’daki iklim koşulları nedeniyle farklı bir ahşap malzeme kullanıldığını, bozukluk ve arızaların malzemeden değil, işçilik ve montajdan kaynaklandığını, yüklenicinin kendi başına idare onayı olmadan sözleşme ekine uygun bulunmayan ahşap malzeme kullanılmasının daha iyi malzeme olarak değerlendirilip yüklenicilerin sorumluluktan kurtarılamayacağını, yüklenici tarafından seçilen ve uygulanan malzemelerden ve imalat hatalarından kaynaklanan gizli ayıptan yüklenicilerin sorumlu tutulması gerektiğini, kullanılacak malzemenin ihale eki proje ve şartnamelerde yazılı malzeme olması gerektiğini, davalının ihbar yükümlülüğünün yerine getirildiği yönündeki görüşü kabul etmediklerini belirterek bilirkişilerden ek rapor alınmasını talep etmesi üzerine dosya aynı bilirkişilere tevdii edilerek itirazları karşılar ek rapor düzenlenmesi istenilmiş, düzenlenen 15/11/2022 tarihli ek raporda; kök raporda tespit edilen ve değerlendirilen hususların aksine bir husus tespit edilemediği yönünde görüş bildirilmiştir.
Borçlar Kanunun 477/1.maddesindeki, “eserin açıkça veya örtülü olarak kabulünden sonra yüklenici her türlü sorumluluklardan kurtulur, ancak onun tarafından kasten gizlenen ve usulüne göre gözden geçirme sırasında farkedilmeyecek ayıplar için sorumluluğu devam eder” hükmü gereğince söz konusu işin kesin kabul tutanağının 05/10/2009 tarihinde düzenlenmiş ve onay makamınca da 08/10/2009 tarihinde onaylanmış ise de; yukarıda belirtildiği şekilde ayıp var ise ve hasar bu gizli ayıptan kaynaklanmış ise meydana gelen zarardan davalılar sorumludur. Fakat bilirkişi raporunda belirtildiği gibi davalılarca söz konusu malzemenin yapılacak işe uygun olmadığı usulüne uygun olarak belirtilmiş ve Borçlar Kanununun 476.maddesindeki “eserin ayıplı olması, yüklenicinin açıkça yaptığı ihtara rağmen iş sahibinin vermiş olduğu talimattan doğmuş bulunur veya herhangi bir sebeple iş sahibine yüklenecek olursa, iş sahibi eserin ayıplı olmasından doğan haklarını kullanamaz” hükmü gereğince davacı iş veren ahşap kaplama kullanılması konusunda ısrarcı olması nedeniyle meydana gelen zararları yükleniciden talep edemez.
Toplanan delillere göre davalıların oluşturduğu iş ortaklığı tarafından …Havalimanı Yeni İçhatlar Terminal Binası ve Otopark” inşaat işi kapsamında belirtilen işlerin üstlenildiği, söz konusu işin yapımı esnasında sözleşmede belirtilen malzemelerin işin yapıldığı yerdeki iklim koşulları nedeniyle uygun olmadığı belirtilip, davacının uyarıldığı, fakat davacının ısrar etmesi üzerine söz konusu imalatların yapıldığı, işin kesin kabul tutanağının 05/10/2009 tarihinde yapıldığı, onay makamınca tutanağın 08/10/2009 tarihinde düzenlenmesine rağmen 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra iş bu dava açılmış ise de; yukarıda belirtilen Türk Borçlar Kanununun 477/1.maddesi ile yine 476.maddesine göre ayıbın gizli ayıp olması halinde davacının uğranılan zararı talep edebileceği, fakat davalıların işin yapımı esnasında söz konusu malzemenin işin yapıldığı yerdeki iklim şartlarına uygun olmadığı yönünde ihbarda bulunduğu, buna rağmen işin yapılmasının istendiği, davalılar tarafından işin belirtilen şekilde yapıldığı, bu durumda da gizli ayıp iddiasıyla iklim şartları nedeniyle yapılan imalatların zarar görmesinden dolayı uğranılan zararın tazmininin davalılardan talep edilemeyeceği kanaatine varılmakla açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1.-Davanın REDDİNE,
2.-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 22.183,68 TL’den mahsubu ile arta kalan 22.102,98 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.-Davalılar vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 151.920,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
4.-Arabulucu ücreti olarak karşılanan 1.360,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5.-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
6.-Davalı Yapı-Tek İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından yapılan 34,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, bu davalıya verilmesine,
7.-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere 14/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…

Katip….