Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/22 E. 2021/685 K. 29.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/22 Esas
KARAR NO : 2021/685

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … … -….
DAVALI : … … – …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/01/2021
KARAR TARİHİ : 29/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/12/2021
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalıya ticari emtia sattığını, bu ilişki nedeni ile doğan cari hesap akdi nedeniyle alacaklı bulunduğunu, ancak davalı tarafından borca ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydıyla; davalı tarafın Ankara …. İcra Müdürlüğü’ nün 2020/173 E. Sayılı icra dosyasına yapmış olduğu haksız ve dayanaksız itirazın iptaline ve icra takibinin devamına, davalı tarafın %20′ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
YANIT
Davalı tarafça dosya içerisine cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava; cari hesap alacağına dayanılarak yapılan icra takibine davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı şirket ile davalı arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalıdan takibe konu miktarda alacağının olup olmadığına, alacağı var ise muaccel olup olmadığına, davalının davacı yararına icra inkar tazminatına, davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilip edilemeyeceğine ilişkindir.

Dosyamız arasına alınan Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2020/173 Esas sayılı dosyasınında özetle: Davacı/Alacaklı tarafından Davalı/Borçluya karşı 07/01/2020 tarihinde 1.560,83 TL asıl alacak talebini içerir ilamsız takip başlatıldığı, Borçlunun 20.01.2020 havale tarihli itiraz dilekçesi ile ödeme emrinde gösterilen tüm alacak kalemlerine, borca, faize, faiz oranına, işlemiş faize ve takipteki tüm alacak kalemlerine itiraz ettiği, Davalı yanın itirazı ile takip dosyasının durduğu görülmüştür.
Tarafların BA/BS kayıtları dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı vekiline defter ve kayıtlarını sunmak ve inceleme esas bulunduğu yeri bildirmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, kesin süre içinde sunulmaz veya incelemeye esas bulunduğu yer bildirilmez ise defter sunmakta vazgeçmiş sayılacaklarının ve dosya kapsamı ile hüküm kurulacağının 7251 sayılı yasa ile değişik HMK’nın 222/3 maddesi uyarınca kesin süre de taraflardan birinin ticari defter ve kayıtlarının ibraz etmeyerek bu kayıt ve defterlerin bulunduğu iletişim adres ve bilgilerini mahkemeye bildirmemesi durumunda diğer tarafın ticari defter ve kayıtları içeriğinin kabul edilmiş sayılacağının ihtarının yapıldığı, davalı tarafın herhangi bir defter ibrazında bulunmadığı görülmüştür.
Mahkememiz tarafından alınan bilirkişi SMMM…. ‘in 09.09.2021 tarihli raporunda özetle; Davacı yana ait 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfının bulunduğu, Davacı yan defter kayıtları ile tarafların bağlı olduğu vergi dairelerinden dosyaya celp edilen 2017 yılına ait BA – BS formları üzerinden yapılan incelemede; davacı yan tarafından davalı yan adına tanzim edilen 10 adet toplam 22.857,15 TL (KDV Dahil) bedelli faturanın davalı yan tarafından bildirimin yapıldığı, Davacı yan tarafından davalı yan adına tanzim edilen; ancak, BA BS bildirim haddinin altında kalan 30.06.2017 tarih ve A-19055 numaralı 1.982,72 TL (KDV Dahil) bedelli faturanın ödemesi davalı yan tarafından yapıldığından işbu fatura ile ilgili taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, dolayısıyla davacı yan tarafından tanzim edilen faturaların davalı yanca kabul edildiğinin anlaşıldığı, Davacı yanın incelenen ticari defter ve kayıtlarında davalıdan takip ve dava tarihi itibarıyla; 1.560,83 TL alacaklı olduğu, Davalı yanın Ankara 9. İcra Müdürlügü’ne hitaben düzenlediği, 20.01.2020 havale tarihli itiraz itiraz dilekçesi ekinde yer alan cari hesap özeti incelendiğinde; davalının, davacı yana 2017 yılı sonu itibarıyla 1.553,29 TL borçlu olduğu, taraflara ait kayıtlarda yer alan 7,54 TL borç/alacak bakiye farkının davacı yan tarafından tahakkuk ettirilen 7,64 TL kur farkından ve yine davacı yan tarafından davalı yan lehine 0,10 TL bakiye yuvarlama açıklaması ile yaptığı alacak kaydına ilişkin olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
28/07/2020 tarihli resmi gazetede yayımlanan 7251 sayılı yasanın 23. Maddesi ile HMK 222. Madde değiştirilmiş “Diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” cümlesi 3. Fıkraya eklenmiştir. Yasa koyucunun HMK 222. Madde de bahsedilen değişikliği yapmasındaki amacın defter ibrazından kaçınan tarafın aleyhine hüküm oluşturulabilmesi için artık defter ibraz edenin defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olmasının yeterli sayılması olduğu, usulüne uygun tutulan defter sahibinin ayrıca teslim belgesi ile mal veya hizmeti verdiğini ispatlamasının gerekli olmadığı, defterlerin usulüne uygun tutulmasından kastın ise 213 sayılı vergi usul kanunu uyarınca uyarlanmış olan “Muhasebe sistemi uygulama genel tebliği” ve 19/12/2012 tarih ve 28502 sayılı resmi gazetede yayımlanan “ticari defterlere ilişkin tebliğ” uygun olmasından ibaret olduğu mahkememizce kabul edilmiş ve neticede davacının açılış ve kapanış tasdikleri zamanında yapılmış usulüne uygun tutulmuş defterlerinde görülen tutar kadar alacaklı olduğu denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ile de sabit olup, davalı tarafın ihtarlı tebliğe rağmen defter ve belge ibrazından kaçınmış olması nedeniyle mahkememizce davacının ticari defter ve kayıtları, BA/BS kayıtları ve davalı tarafından icra dosyasına sunulan cari hesap ekstresi üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile de sabit olduğu üzere Davacı yanın incelenen ticari defter ve kayıtlarında davalıdan takip ve dava tarihi itibarıyla 1.560,83 TL alacaklı olduğu, Davalı yanın Ankara …. İcra Müdürlügü’ne sunduğu cari hesap özetinden davalının, davacı yana 2017 yılı sonu itibarıyla 1.553,29 TL borçlu olduğu, taraflara ait kayıtlarda yer alan 7,54 TL borç/alacak bakiye farkının davacı yan tarafından tahakkuk ettirilen 7,64 TL kur farkından ve yine davacı yan tarafından davalı yan lehine 0,10 TL bakiye yuvarlama açıklaması ile yaptığı alacak kaydına ilişkin olduğu görülmekle davanın kabulü ile itirazın iptaline ve alacak likit nitelikli olduğundan icra inkar tazminatı koşullarının da oluştuğu da gözetilerek inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmekle aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1.-Davanın KABULÜ ile, Ankara …. İcra Müdürlüğü’ nün 2020/173 Esas sayılı dosyasının davalı … tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin bu davalı bakımından kaldığı yerden devamına,
Alacak belirli ve likit olduğundan %20 icra inkar tazminatı olan 312,17 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 106,62 TL nispi karar ve ilam harcının, peşin alınan 59,30 TL’ nin indirilmesi ile noksan olan 47,32 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3.-Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11.maddesi uyarınca arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderinin davalı arabuluculuk görüşmelerine katılmadığından tamamının bu davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4.-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 1.560,83 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
5.-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 59,30 TL peşin harcının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6.-Davacı tarafça tebligat/posta/müzekkere/bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 932,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, miktar olarak kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/11/2021

Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır