Emsal Mahkeme Kararı Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/658 E. 2022/75 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/658 Esas
KARAR NO : 2022/75

HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2020
KARAR TARİHİ : 10/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememize açılan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, 08/04/2017 vade tarihli 14/02/2017 tanzim tarihli 20.000,00 TL bono bakımından Ankara … icra müdürlüğünün 2019/8701 sayılı dosyasında müvekkili aleyhine yapılan takipteki dayanak bononun müvekkili şirketi ile ilgisi olmadığını senet altındaki … ve …’nın şahsi sorumluluk doğuracak şekilde imza attıklarını, şirket kaşesi altına atılmış imza bulunmadığını belirterek, müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespiti ile icra tabinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, haksız ve kötüniyetli olarak takip yapan davalının %20’den az olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevaplarında senette imzası bulunanların şirket kurucu ortakları olduklarını, …’un şirket müdürü olduğunu beyanla davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara …. İcra Dairesinin 2019/8701 esas sayılı dosyası uyaptan getirtilmiş, incelenmiştir.
Davacı şirketin yetkilisi ticaret sicilden sorulmuş, …’un kuruluş tarihinden beri 10 yıl süreyle temsil ve ilzama yetkili yetkili olduğu bildirilmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava davalının Ankara …Müdürlüğünün 2019/8701 sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe koyduğu bono altında davacı şirketin imzasının olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
Ankara …Müdürlüğünün 2019/8701 sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe konulan bono örneği incelenmiş bono altında dava dışı … ve …’nın imzasının bulunduğu ve bu imzaların sahteliğine yönelik bir iddianın olmadığı anlaşılmıştır. Dava dışı …’un imzasının altında davacı şirket ünvanını içerir şirket kaşesinin basılı olduğu görülmüştür.
TTK.’nun 776/1-g maddesi gereğince, takip konusu belgenin kambiyo vasfını taşıması için “senedi düzenleyenin imzasını” içermesi zorunludur. Anılan maddede, sorumluluk için sadece imzadan söz edilmiş, birden fazla imzanın bulunması koşul olarak öngörülmemiştir. TTK.nun 778. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun’un 678. maddesi gereğince; şirket yetkilisinin, şirket kaşesi dışında senet üzerine atmış olduğu imza, bizatihi kendisini sorumlu kılar. Senedin, keşideci bölümünde, şirket temsilcisinin (aynı kişinin) elinden çıkmış iki imzasının bulunması ve imzalayanın şirket temsilcisi olması durumunda, imzalardan şirket kaşesi üzerine atılanın şirket adına, açığa atılan diğer imzanın da, imza sahibinin şahsı adına atılmış olduğunun kabulü zorunludur. Her iki imzanın kaşe dışında olması halinde de, birisinin şirket adına, diğerinin de aval olarak atıldığının kabulü gerekir. Zira, senetteki borçtan sorumlu olmak için, keşidecinin tek imzası yeterli olup, birden fazla imza atılmasına gerek bulunmamaktadır. (Aynı yönde Yargıtay …. HD. 2016/20223 E ve 2017/12711 K sayılı ilamı) Davacı şirketin ticaret sicil kaydından dava dışı …’un şirketi temsile yetkili de olduğu anlaşılmakla bono altındaki imzalardan birinin şirket adına atıldığının kabulü gerekmiştir. Bu nedenlerle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı yan tazminat talep etmişse de mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararı uygulanmamış olduğundan şartları oluşmadığından tazminata hükmedilmemiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın reddine;
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 341,55 TL harçtan indirilmesi ile arta kalan 260,85 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2022

Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır

*